1 Kasım seçimlerinden sonra hareketlenen Türk gastronomisi, yeni yatırımlar, açılışlar, transferlerle kazandığı hızı 2016’da da devam ettirecek gibi görünüyor. Yeme-içme mekanlarındaki misafir artışına paralel olarak, bu sektörün tedarikçiliğine soyunan lezzet markaları da peşpeşe yeni ürünleri piyasa sürüyorlar. Tanıtım toplantıları, tadım etkinlikleri, açılış kutlamaları, gastronomik yarışma ve showlar birbirini izlerken, bizler bir gün içinde 2-3 etkinliğe yetişmeye çalışıyoruz. Bir de bu olayın fuarlar boyutu var. Yurt içinde ve dışında, iç ve dış ticarete hitap edenlerden, perakende ve ev dışına hitap edenlere; geçtiğimiz Eylül‘den, gelecek Mayıs’a kadar neredeyse her aya, ortalama 1-2 fuar etkinliği düşüyor. Bunların da içinde, ayrıca yine yarışmalar, konferanslar ve showlar mevcut. Bütün bu hareketlenme; kısmen kayıp sayılan geçen sezonu telafi etmek,vakitsiz kapanan mekanları yeni sahipleriyle canlandırmak, ülkemiz insanının damağına yeni menüler ve lezzetler tanıtmak için. Yayın yönetmenliğini yaptığım, eşi Avrupa ülkelerinde dahi bulunmayan, ülkemizin ilk ve tek; yiyen içen insanlar ile onlara üretim ve sunum hizmeti veren kişi ve kuruluşların marifet ve lezzetlerini geniş kitlelere duyuran ulusal yayın Milliyet Lezzet Gazetesi’nden sıcağı sıcağına takip etmek mümkün.
Her ay Milliyet Lezzet Gazetesi’nin sayfalarında; yeni açılan lezzet mekanlarımızı, başarılı lezzet profesyonellerimizi, nefis lezzet markalarımızı tanıtıyor. Bu hizmetleri kamuoyuna duyuran lezzet yazarları ile lezzet dostlarının makale ve haberlerini yayınlıyoruz. İnsanımız, artık evinde yapacağı yemeği planlamasını ve dizayn etmesini öğrendi. Bunu internet siteleri, bloglar ve diğer sosyal medya unsurları içinde gayet net görüyor ve mutlu oluyoruz. Aynı şekilde, sosyalleşme boyutunun geliştiğini, yine bu mecralar başta olmak üzere yazılı basın sayfaları ile görsel basın ekranlarında takip edebiliyoruz.
TüRK MARKALARI FİNLANDİYA’DA
Dünyanın ünlü marka chefleri ve Michelin yıldızlı üstadları Türkiye ve bilhassa İstanbul üzerine methiyeler düzüyor, ülkemizde partner veya iş imkanları arıyorlar. Avrupa’da gittiğim en uzak köşelerdeki DELİ ( Delikatessen ) Marketler‘de Türkiye‘den gelmiş lezzet markalarının rafları doldurduğunu görüyorum. örneğin şu anda, bu yazımı yazdığım yer NOEL BABA‘nın vatanı Finlandiya. Helsinki, Rauma başta olmak üzere gezdiğim bu ülkenin İsveç‘e açılan limanı Turku şehrindeki bir markette gözüme ilişen Marmara Birlik, Avşarlar, Pınar, Koska, ülker, Selva, Ceren, Tayaş, Yayla, Duru, Arbella, özkayseri gibi markalar hatırlayabildiklerimden bazıları.
TURCOMONEY YAZARLARI BULUŞTU
Bu seyahatim nedeniyle dergimiz TURCOMONEY’nin kıymetli yazarlarının, Ataşehir‘de lezzet merkezi “HACIBEY Döner Lokantası”nda yaptıkları yemekli toplantıya, yurtdışında olmam sebebiyle katılamadım. Dolayısıyla yazarlarımızın 2015 yılına ilişkin yaptıkları değerlendirmelerde ve 2016 yılı ile lgili projeler ve hedeflerle ilgili analizlerde hazır
bulunamadım.
TLH Lezzet İşletmeleri ve İş Adamları Derneği’nin kurucusu sevgili İsmet Hacıbeyoğlu üstada, her zamanki zerafetiyle yaptığı bu ikram için teşekkürlerimi sunarım. Türk ekonomisine yön veren ve ülkemizi dünyaya tanıtan dergimiz Turcomoney’nin kurucusu ve yönetmeni değerli hocam Dr. Kazım Kılınç‘a, yazarlarına ve ekibine de başarılarının devamını diliyorum. önümüzdeki yılda sağlık ve afiyetle buluşmayı diliyorum. Allah ağzımızın tadını bozmasın.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
İsim *
Email *
Bir dahaki sefere yorum yaptığımda kullanılmak üzere adımı, e-posta adresimi ve web site adresimi bu tarayıcıya kaydet.
Δ
Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.