Firmalar, perakende dünyasındaki değişime ayak uydurmalı

Süleyman Orakçıoğlu

Komşu ülkelerimizle birlikte 300 milyonluk dev bir pazarı olan perakende sektöründe hızlı bir değişim yaşanıyor. Alışverişte artık çocukların anne-babaları yönlendirdiği bir dönem var, firmalar buna benzer birçok değişime göre vizyonunu güncellemeli.

Bugüne kadar genellikle makro ekonomi ile ilgili konularda görüşlerimizi açıkladık, dilerseniz bu yazıda mikro konulara değinip ekonomi için çok önemli olan perakende sektöründeki son gelişmeleri paylaşalım.

Perakende büyüklüklere ve beklentilere göz attığımızda; 2008 yılında 161 milyar dolar, 2010 yılında 170 milyar dolarlık hacim ve 2013 hedefi 348 milyar dolar olan ciro büyüklüklerine sahip bir sektörle karşılaşırız. Milli gelirin çok önemli bir kısmını oluşturan bir büyüklük sözkonusu, bu hacim içinde yaratılan istihdam ve değer herşeyin üstündedir. Burada detaya inmeden mikro anlamda perakendeciler ve marka yöneticileri açısından önemli gördüğüm bazı konulara değineceğim.

Perakendeci için en önemli konuların başında toplumsal refaha katkı sağlayacak şekilde büyümek geliyor, burada hesaba katılması gereken konu; pazarı sadece 70 milyonluk kendi iç pazarımız olarak görmemek, yakın çevre ülkeleri de dikkate alarak 300 milyonluk bir pazara göre stratejilerimizi belirlemek olmalı. Buna göre ilişkileri ve kuralları oluşturma yoluna gitmeliyiz.

Büyüme planları hazırlanırken, konulara daha geniş perspektiften bakma alışkanlığını edinmeliyiz. Firmalarımız, yurtdışında marka tanıtımına önem vermeli.

özellikle hazır giyimciler açısından koleksiyonda öyle ürünler bulunmalı ki; markayla özdeşleşip simge olmalı ve böylece marka unutulmaz hale gelmeli. üst segment de bazı markaların yaptığı gibi sanat veya sanatçılarla bütünleşilmeli. Kadın tüketici alışveriş yapar, erkek ise alır bu alışkanlığa göre programlar hazırlanmalı.

Günümüzde 2000 sonrası milenyum kuşağı sözkonusu, bu jenerasyonun başlıca özelliği önceden ebeveynler çocukları yönlendirirken, şimdi çocuklar anne-babalarını yönlendiriyor. Müşteri ilişkileri yönetimi olarak adlandırılan CRM’in önemi giderek artıyor. Artık firmaların değeri sahip olduğu data sayısıyla ölçülüyor.

Müşterinin segmentlere ayrılması ve her segmente özel pazarlama programlarının hazırlanması gerekiyor. Ve son olarak sosyal medyanın perakende ve marka yönetiminde artan önemi firmaları bu konuya yönlendiriyor, müşterilerle iletişimde sanal alem, özellikle yeni jenerasyon üzerinde çok etkili olmakta ve ciddi yatırım yapılmakta, müşteriler günün her saatinde, dünyanın herhangi bir yerinden takip ettiği markaya ulaşabilmekte. Sosyal medyada sahip olunan takipçiler, fanlar marka için çok ciddi değer oluşturuyor.

Süleyman ORAKçIOĞLU

orakcioglu@turcomoney.com