HAYAT OKULUNU CESARETİYLE KAZANDI Sivas aktarmalı trenle İstanbul’a göç eden mütevazı bir ailenin ferdi olan ve 1959’lu yıllarda henüz çocukken büyükşehirle tanışan APS Tekstil Yönetim Kurulu Başkanı Osman Benzeş’in, terzilik yapan babasının iki makinesiyle başlayan serüveni oldukça ilginç anekdotlar içeriyor. Cesaretli, girişken ve yenilikçi vizyonuyla dikkat çeken iş adamı Benzeş, özünde oldukça narin ve bir o kadar duygusal ruha sahip.
Avrupa yakasındaki merkez bina ofisine konuk olduğumuz sanayiciyle konuştukça; inişli çıkışlı, zorlu ama istikrarlı bir hayat çizgisine sahip olduğunu anlıyoruz.
İlkokuldayken derslerle arasının pek de iyi olmadığını peşinen itiraf ederek söze başlayan Benzeş, sözlerini şu şekilde sürdürüyor: “çocukluk yıllarımdan itibaren okula devam etmeyi düşünmüyordum. Babam, bana “gel, seni iyi bir terzi olarak yetiştirelim” dediğinde, “Ben sanatkar olmayacağım, sanayici olmak istiyorum” demiştim. Nitekim önceleri evde terzilik yapan babamı, ben cesaretlendirdim ve caddede ilk dükkanı kiralamaya ikna ettim. İhtilali o dükkandayken gördük. Deniz Gezmiş’in liderlik yönü ve kalabalıkları idare edebilme yeteneği beni fazlasıyla etkiliyordu.
Aktif yaşam benim için çok çekiciydi ve bunu iş hayatına yansıtmayı istiyordum. Nitekim 1973’te Asrın Pantolon Sanayi (APS) kurduk ve 1975’te işi daha da büyüteceğimiz Sultanhamam’a taşındık, burada piyasanın aradığı malları üretmeye başladık. Sonrasında Osmanbey ve Beyazıt’a dükkanlar açtık. önümüz açılmıştı ve yenilikleri sürekli takip etmeyi seviyordum. O yıllarda ilk yıkanmış pantolonları üretmeye başladık. ürettiğimiz pantolonları eve getiriyorduk, annem bunları merdaneli çamaşır makinesinde yıkıyor, sonra asıp kurutuyordu. İlk beyazlaşan Blu Jeansı üreten isim olmak da beni mutlu etmişti ama durmaya niyetim yoktu ve daha farklı adımlar atarak tekstilde daha da büyümeye yöneldim.”
BOĞAZ‘DA YALI ALMADI MERZİFON’A FABRİKA KURDU Boğazda oldukça ihtişamlı bir yalı almak yerine; iş yaşamında onu en çok mutlu eden, istihdam oluşturma düşüncesiyle 13 milyon dolarla, Merzifon’a fabrika kurma kararı aldı ve bunu hayata geçirerek bölge insanına önemli bir iş kapısı araladı.
1965’li yıllarda Sirkeci’de limon satarken, Anadolu insanının Almanya’ya trenlerle işçi olarak gittiğine şahit olunca, o gün minicik ellerini açarak; “Allah’ım bana imkan ver, şans ver. Yardım et ki, yurtdışına insan göndermeyelim, hatta yurtdışından insan çalıştıralım” diye dua ettiğini anlattığında gözleri dolan APS Tekstil Yönetim Kurulu Başkanı Osman Benzeş; aradan geçen yılların ardından, bu dileğinin gerçekleştiğini söylüyor. Uzun süren çalışma maratonunun ardından önemli başarılara imza attıklarını ve bugün gelinen noktada ülkede pantolon ihracatında sektörün en önemli oyuncularından biri haline dönüştüğünü belirterek şunları söylüyor:
“çocukken, küçük teknelere binerek boğazdan geçerdik. Oradaki muhteşem yalıları hayranlıkla izlerken, “keşke böyle bir yerde evim olsa” diye içimden geçirdiğim oluyordu. Nitekim aradan geçen yıllar ve sektörde yakaladığım başarının ardından birçok hayalim gerçeğe dönüşmüştü ve şimdi sıra o yalıya gelmişti. İstanbul Boğazı’na nazır, oldukça ihtişamlı bir yalıyı almak için girişimde bulundum, tam orayı satın alacakken son anda bu kararımdan vazgeçtim. çünkü istediğim her şeye sahiptim ve “Tamam” demem halinde bu yalıyı da alabilecek durumdaydım, fakat bunu yapmak istemedim. Oldukça yüksek fiyatı olan yalı yerine; iş yaşamımda beni en çok mutlu eden, istihdam oluşturma düşüncesi daha ağır bastı. Yalıya vermeye hazırlandığım 13 milyon dolarla, Merzifon’a fabrika kurma kararı aldım ve bunu hayata geçirerek bölge insanına önemli bir iş kapısı araladım.”
APS 46 MİLYON DOLARLIK CİRO HEDEFLİYOR 2012 yılıyla birlikte sektörde 40. Yılına girecek olan APS Tekstil’in Patronu Osman Benzeş; direk bin kişiye dolaylı olarak ise 3 bin kişiye istihdam kapısı oluşturuyor olmanın bugüne kadar yaptığı işin en güzel tarafı olduğunu söylüyor ve pantolonla giyim sanayi de önemli bir konuma ulaştıklarının altını çiziyor. üretimin tamamını ihraç eden APS Tekstil, önceleri asıl pazar olarak ABD’ye yönelmişti. Fakat daha sonraki gelişmelerle rotada değişiklik yapıldı ve bugün ihracatın yaklaşık yüzde 80’ini başta İspanya, İngiltere, Almanya, Fransa olmak üzere Avrupa ülkelerine yapılıyor, geri kalan yüzde 20’lik ihracat payı ise yine ABD’ye ait.
Dünyanın saygın 17 markası için üretim yapan APS Tekstil, geçen yılı 30 milyon dolarlık ciro ile kapattı. 2011 yılında 46 milyon dolarlık ciro hedefleyen firma, önümüzdeki dönemde kendi adını taşıyan bir markayla sektörde yeni bir hamle yapmayı planlıyor.
ANADOLU SERMAYESİ TüRKİYE EKONOMİSİNİN GARANTİSİDİR Osman Benzeş: “Yetenekli, cesaretli, girişimci ve risk alabilen Anadolu Sermayesi, Türkiye için garanti olabilir. Bu anlamda küresel krizlere bağlı iniş-çıkışların dışında, Türkiye ekonomisinin gelecekte daha da büyüyeceğine inanıyorum.”
Türkiye ekonomisinin, son yıllarda büyük bir değişimden geçtiğini belirten Osman Benzeş; “Şimdi yeni bir küresel kriz dalgası göründü. Bu krizin büyümesi elbette tüm dünya gibi Türkiye’yi de etkileyebilir ama ekonomik anlamda artık güçlü bir ülkeyiz. ABD ve Avrupa ekonomilerinin problemli bir süreçten geçtiği şu dönemde bile 2011 yılının 2. çeyreğinde yüzde 8.8 oranında büyümeyi başardık. Türkiye artık sadece TüSİAD’dan ibaret değil, Anadolu’nun cesaretli iş adamı sayısı giderek artıyor. Dünyanın hemen hemen her yerinde artık eskiden KOBİ olan ama bugün şirketini büyütmüş, markalaşmış ve dünyaya açılmış Türk iş adamlarına rastlayabilirsiniz.
Anadolu sermayesinin önü açıldı. Pazarımız oldukça geniş, Türkiye, ABD ve AB pazarına mahkum değil, gelişen ve gelişmekte olan komşu ülkeler ile Uzakdoğu bizim için büyük bir potansiyel. MüSİAD, TUSKON ve buna benzer çatı örgütlerin desteğiyle daha da büyüyen; yetenekli, cesaretli, girişimci ve risk alabilen Anadolu Sermayesi, Türkiye için garanti olabilir. Bu anlamda küresel krizlere bağlı iniş-çıkışların dışında, Türkiye ekonomisinin gelecekte daha da büyüyeceğini inanıyorum” diyor.
üretim ve yatırımın piyasalar için önemine de değinen Sanayici Osman Benzeş; ancak yatırım ve üretimle sürdürülebilir bir büyüme sağlanabileceğine işaret ediyor. İstihdamdaki artışın da yatırıma ve üretime bağlı olduğunu hatırlatan Benzeş, dünyayla entegre olmayı başaran Türkiye’nin yatırım ve üretime daha fazla önem vermesi gerektiğini savunuyor.
TİCARETTE GüVEN ESASTIR “Ticaret yapanlar, alacaklı olabileceği gibi borçlu da olabilir. Hatta darboğazla da karşılaşabilir. Bu tür durumlarda bile alacaklılarla birebir temasta olmak büyük önem taşıyor” diyen sanayici Benzeş, ticari hayatta güven duygusunun çok önemli olduğunun altını çiziyor.
Bir dönem Türkiye Giyim Sanayicileri Derneği (TGSD) Başkanlığı görevini de yürüten ve o yıllarda iş hayatının zirvesine çıkan Osman Benzeş, 90’lı yıllarda kriz nedeniyle zor günler de yaşadı. Merzifon’da kurduğu fabrikada üretim yaptığı ürünler, Amerikalı’lar tarafından alınmayınca krize girdi ama pes etmedi. Avrupa pazarına yönelerek yeni markalarla anlaşan Benzeş’in mücadeleci yapısı burada da sonuç verdi ve yeniden toparlanarak ayağa kalktı. Dünyanın ilk on pantolon üreticisi sıralamasına girmeyi başaran APS’nin patronu Benzeş, borçlarının yüklü miktarda arttığı dönemlerde bile piyasadaki markasına ve güvenine leke düşürmediğine dikkat çekiyor.
Babası’nın “Aç gez, ama dik gez” sözlerini şiar edindiğini söyleyen Benzeş, bu konuda yaşadığı bir hatırasını da bizlerle paylaşıyor: “Sultanhamam’da iş hayatına atıldığım ilk yıllarda Musevi bir tüccardan kumaş alıyordum. Kendi dükkanıma gitmek için de onun dükkanının önünden geçmek mecburiyetindeydim. Borcumu zamanında ödeyemediğimden dolayı mahcup olmuştum ve birkaç gün kamyonların arkasına saklanarak kendi işyerime gidiyordum ama yakalandım. Musevi tüccar, beni ensemden yakalayarak; ‘Oğlum selam versene, bileyim ki yaşıyorsun’ deyiverdi. Bu benim için çok önemli ders olmuştu.”
Ticaret yapanların alacaklı olabileceği gibi, borçlu da olabileceğini hatta darboğazla da karşılaşabileceğine işaret eden Benzeş; mutlak surette alacaklılarla birebir temasta olmanın önemine değiniyor ve “Kaçarsanız, borcunuzu ödemeyeceğinizi düşünerek alacaklılarınızı başka tedbirler almaya zorlarsınız. Bu nedenle krizdeyken hiçbir telefondan kaçmadık. Her zaman alacaklılarımıza güven telkin ettik. Bu zorlu günlerde masa ve sandalyemi ana girişe yakın bir noktaya taşıyarak, gelen-giden herkesin beni rahat görmesini sağladığımı hatırlıyorum. Ve biz, bu felsefeyle tüm borçlarımızı ödedik, krizi atlattık ve piyasadaki saygınlığımızı sürdürdük” diyor.
Turcomoney – Ekim 2011
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
İsim *
Email *
Bir dahaki sefere yorum yaptığımda kullanılmak üzere adımı, e-posta adresimi ve web site adresimi bu tarayıcıya kaydet.
Δ
Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.