Türkiye için zorlu bir dönemdi… Tüpgaz ile yağ kuyruklarının uzayıp gittiği, uzun saç ve İspanyol paçaların moda olduğu, öğrencilerin Cumartesi günleri de okula gittiği, ülkemizin o sihirli kutu ile (televizyonla) ilk kez tanıştığı 70’li yıllardan söz ediyoruz… “Nereden esti bu nostalji rüzgarı” demeyin çünkü; Ekonomi Finans Dergisi Turcomoney Şubat sayısına kapak olan kahramanımızın hikayesi o yıllarda filiz vermeye başlıyor. Başarı serüvenini konuşmak üzere Şahinler Holding Yönetim Kurulu Başkanı Kemal Şahin’e konuk oluyoruz ve öyküyü ilk ağızdan dinliyoruz.
Bugün Türkiye’nin en önemli iş adamlarından biri olan Kemal Şahin’in serüveni, hafızalarda iz bırakan 70’li yıllarda; fakir bir ailenin çocuğuyken, kazandığı devlet bursuyla Almanya’ya gitmesiyle başlıyor. Aachen Teknik üniversitesi’nden Yüksek Mühendis çıkan Kemal Şahin için başarmak final değil, yeni başlangıçlara yelken açmaktı. Eğitiminin ardından sıra iş hayatına atılmaya gelmişti. Yıllar sonra, Türkiye’nin en önemli patronlarından biri olmasını sağlayacak işlere dört elle sarılan Şahin; o yıllarda gençti, ama sabır ve azimle çalışmanın insana neler kazandırabileceğinin farkındaydı, hızla yol almaya başladı. 1997 yılına gelindiğinde, “Almanya’da Yılın İşadamı” seçildi. Almanya’daki Türk işadamlarının “En İyisi” olmak gururunu okşamıştı fakat yetmezdi. Var gücüyle küreklere asılarak çalışmalarına hız verdi ve ABD’de, “Dünyayı Yönetenler Kulübü” olarak bilinen Enterpreneur of the Year Institute’ye üye kabul edilen ilk Türk oldu. Amerika’nın ardından Avrupa Kulübü (Club of Europe); demokrasinin, serbest pazar ekonomisinin ve Türk-Alman dostluğunun gelişmesine sağladığı katkılardan dolayı O’na, “Avrupa Onur Girişimcisi” ödülünü verdi. ödüllerin ardı arkası kesilmeyince hayatını, fikirlerini ve deneyimlerini kitaplaştırdı. “Zirvedeki Şahin” isimli kitabı Mart 2000’de, iş dünyasına ışık tutacak yönetim stratejilerinin yer aldığı “Gurbetteki Şahin” (Der Falke in der Fremde) kitabı ise 2002 yılında Almanya’daki yayınevleri tarafından yayınladı.
Kendisiyle yaptığımız özel röportajın ardından imzalayarak bizlere hediye ettiği “Zirvedeki Şahin” isimli eserine göz attığımızda, “Ne başarı, ne de başarısızlık tesadüfi değildir” satırları hemen dikkatimizi çekiyor. İşte Şahinler Holding Yönetim Kurulu Başkanı Kemal Şahin’in, mükemmel bir mühendislik projesiyle çizilmiş hayatı ve buna dair başarı öyküsünü anlatan keyifli röportajın ayrıntıları:
Şahinler Holding’in yapısından bahseder misiniz? 4 kıtada, 15 ayrı ülkede şirketlerimiz bulunuyor. 50 farklı ulustan 10 binin üzerinde personelimiz var, dolaylı olarak 30 bin kişiye istihdam sağlıyoruz. Tekstil ve hazır giyim sektöründe faaliyet gösteriyoruz. Dünya çapında entegre tekstil sektöründe Avrupa’nın ilk üçü arasındayız. Pamuktan başlayarak, iplik, kumaş, boya, apre, baskı, konfeksiyon tasarım, toptan ve perakende olmak üzere son tüketiciye ulaşan, tekstil ve modanın bütün halkalarını içinde tutan alanda faaliyetler yürütüyoruz. üretici olduğumuz tekstil sektöründe, satışta da varız. Ana pazarımız olan Avrupa ülkeleri ve Amerika’da toptan ve perakende pazarlama şirketlerimiz var. Türkiye, ürdün, Bulgaristan, çin, Mısır ve Hindistan’da ise dış ticaret, tekstil ve konfeksiyon şirketlerimiz var. Bazı ürünlerimiz Orta Doğu ve Rusya pazarında da satılıyor.
Antalya’daki tatil köyümüz “En İyi Tatil Köyü” seçildi. “Altın Anahtar” ödüllü, 1.100 yataklı birinci sınıf bir tatil köyü olan Club Mega Saray ile turizm sektöründe de hizmet veriyoruz. Gıda sektöründe TEYVAŞ markasıyla hızla büyüyen catering firmamız, toplu yemek üretim ve satışında ilk sıralarda. Bu arada büyük bir inşaat gurubuyla, İstanbul’un batı yakasında gerçekleştirmeyi planladığımız önemli bir projemiz var.
öte yandan enerji sektöründe holdingimize bağlı; Bilkont çorlu Tesisleri ve Şahinler Mensucat fabrikalarımızın elektrik ve buhar ihtiyacını, geliştirdiğimiz enerji projeleriyle karşılıyoruz. Değişik şirketlerimizle varlığımızı sürdürdüğümüz bu sektörlerin yanında en önemli yatırımlarımızdan biri de serbest bölge işletmeciliğidir.
ASB yabancı yatırımcıların gözdesi oldu
Serbest bölge işletmeciği alanında iddialı mısınız? Serbest bölge işletmeciliği kapsamında 1999 yılında çorlu’da faaliyete başlayan ve toplam 2 milyon metrekarelik bir alan üzerinde yeralan Avrupa Serbest Bölgesi’nde (ASB), 200‘ün üzerinde firma faaliyet gösteriyor. Yaklaşık 4 bin kişinin istihdam edildiği ASB, 2004 yılından beri en hızlı büyüyen serbest bölgelerden biri olma özelliği taşıyor. Müşterilerinin işini kolaylaştırmak için tüm hizmetleri en iyi şekilde sunan ASB, 2011 yılında serbest bölgeler sıralamasında, iki basamak birden yükselerek 7. sıradan 5. sıraya yükseldi. 2012’nin ilk yarısında ise bir basamak daha yükselerek 4. sıradaki yerini aldı. 2011 yılında ticaret hacmi 2 milyar dolara ulaşan Avrupa Serbest Bölgesi, 2012 yılı sonunda ticaret hacmini 2,4 milyar dolara çıkardı. Avrupa Serbest Bölgesi’nin 2013 yılındaki hedefi ise 3 milyar dolardır. Türkiye‘deki diğer 18 serbest bölgenin ortalama yüzde 22‘lik ticaret hacmi artışı ile kıyaslandığında, üç kat fazlasını gerçekleştiren ASB, yabancı yatırımcının gözdesi oldu.
Teknoloji üreten inovatif firmaların üssü olduk
ASB’yi daha çok hangi sektörler, hangi firmalar tercih ediyorlar? Dünyanın bir numaralı akıllı ve teknolojik yatak tekstili üreticisi Bekaert, polyester film üretiminde dünya üçüncüsü Polyplex, paslanmaz çelik üretiminde yine dünya çapındaki önemli firmalardan biri olan DYSK gibi şirketlerin yatırım yaptığı ve büyümelerini sürdürdüğü Avrupa Serbest Bölgesi, global kriz döneminde bile sektörünün lideri olan büyük oyuncuları kazanmaya devam etti. Bu şirketler arasında ise; bilgisayar sektörünün dünya markası Hewlett Packard (HP), elektronik üretiminde lider Foxconn, Flextronics ve kısa bir süre önce bölgesel üretim üssünün temelini atan inovasyon devi 3M sayılabilir.
ASB’den 170 ülkeye ihracat
Serbest bölgenizdeki yatırımlar, Türkiye’nin ihracat hedefine ne oranda katkı sunuyor? Avrupa Serbest Bölgesi’ndeki yatırımlar, ihracata büyük katkı yapıyor. Genel olarak serbest bölgelerin, özelde de Avrupa Serbest Bölgesi’nin önemi bir kez daha ortaya çıkıyor. Bugün Avrupa Serbest Bölgesi’nden tüm dünyaya, OECD ülkelerinden Avrupa Birliği (AB) pazarına, Kuzey Afrika‘dan Rusya ve Orta Asya ülkelerine, Balkanlardan Uzakdoğu‘ya kadar yaklaşık 170 ülkeye ihracat yapılıyor. ASB’de üretilen toplam ürünlerin yüzde 60‘ı ihraç ediliyor, geri kalan yaklaşık yüzde 40‘ı da Türkiye pazarına satılıyor. Avrupa Serbest Bölgesi’nin toplam yatırımının yüzde 70’inden fazlasını, yabancı sermayeli firmalar oluşturuyor. Bu anlamda ASB’nin, teknoloji üreten, kalıcı ve ihracatı artırıcı yatırımları çekiyor olmasıyla Türkiye‘nin cari açığının kapatılması noktasında bir katkıda bulunmaya gayret ettiğini söylemek yanlış olmaz. ASB teknoloji ve lojistik üs olarak büyümesini, her geçen gün artan bir süratle sürdürüyor. özellikle yabancı yatırımcıların muazzam ilgisiyle, yeni yatırımlar 1 milyar dolara ulaşacak. Yeni yatırımların yanı sıra, mevcut müşterilerimiz de, bölge içerisinde önemli ölçüde ek yatırımlar yaparak büyüdüklerine şahit oluyoruz.
Serbest bölgeler krize panzehir mi oluyor? Şahinler Holding olarak en büyük hedefimiz Avrupa Serbest Bölge’ni büyük bir teknolojik üs ve katma değer yaratan ihracat ve istihdam havzası haline getirmek. A.T. Kearney Doğrudan Yabancı Yatırımlar Güven Endeksi’ne göre, Türkiye, 2012 yılında; ASB gibi yabancı yatırım çeken bölgeler sayesinde doğrudan yabancı yatırım (DYY) için en cazip ülkeler listesinde 13. sırada yer alıyor. Avrupa Birliği’nde ve dünyada sıkıntılar 2013 senesinde bitmeyeceği için Türkiye ekonomisi ancak yüzde 4 dolayında büyüyecek. Bu şartlarda bizim serbest bölgemizdeki yatırımlar, hem yabancı sermayenin gelmesi hem de kalıcı ihracat için, Türkiye adına son derece önem taşıyor. Dünya çapındaki büyük ve ciddi oranda katma değer yaratan, teknoloji üreten firmaların ASB’de yatırım yapıyor olması, Trakya’nın sosyo-kültürel kimliğini de değiştiriyor. Bölgenin ekonomisini güçleniyor; topyekûn bir canlanma, zenginleşme, refah oluşuyor.
Başbakan Erdoğan ve hükümet iyi çalışıyor
Türkiye ekonomisi 2013 yılında nasıl bir performans izleyecek? Türkiye ekonomisinde aşırı büyüme beklemiyorum, yüzde 4-5 seviyeleri yakalanır. Geçen yıl ve önceki yıl dünyada yaşanan krizlerden süratle çıkmayı başardık. Bu yıl iç talepte artış, inşaat sektöründe canlanma bekliyorum. Avrupa’ya bağlı sektörlerde büyüme mütevazı kalabilir. Geçen yıl işsizlik azaltılamadı, sabit kaldı fakat Avrupa ve çoğu ülkeye göre durum iyi. Bu anlamda Sayın Başbakanımız başta olmak üzere ekonomi kurmayları çok iyi çalışıyorlar. Dış politikada ise komşularla ilişkilerde agresif tutumun sorun yaratacağını düşünüyorum. Türkiye’nin sabırlı, gelişmeleri soğukkanlılıkla analiz eden, birleştirici, taraf değil arabulucu olan tavır sergilemesi faydalı sağlar.
Kürt sorunun çözümüyle ilgili gelişmeleri nasıl değerlendiriyorsunuz? Türkiye’nin geçmişten gelen bir takım siyasi sorunları var. Bu anlamda Kürt sorununun çözülmesini umuyorum. “Kürt sorunu” deniyor ama aslında fakirlik sorunu. Doğu’da yaşanan sorunlar Kürt vatandaşlarımızla ilgili değil, perde arkasında fakirlik var. Bu nedenle hepimizin bölgeyi kucaklaması lazım. Oradaki insanlarımızı kaynak üretir, yani balık tutar hale getirirsek sorunlar çözülür. Sürecin başarıyla tamamlanması halinde Türkiye, bölgesinde parlayan yıldız haline gelir.
Euro zayıf ülkelerden kurtulmalı
Avrupa’ ve Amerika ekonomileriyle ilgili beklentilerinizden bahseder misiniz? Amerika’da kısmen iyileşme bekliyorum. Avrupa’da karar almak, bunu hayata geçirmek zor, çünkü birden fazla ülke var. 2013 yılında AB’de ciddi büyüme olmayacak, keza güney ülkelerin sıkıntıları sürüyor. Avrupa’da canlanma olmaması dünya ekonomisini tehdit ediyor. Bana göre; AB’deki krizin temelinde ekonomik değerleri, verimliliği eşit olmayan, çalışma tarzı ve kültürü apayrı ülkelerin Euro’ya geçmesi var. Ortak para birimi yanlış bir karardı. Bu hatadan kurtulmanın tek yolu, durumu güçlü olan Almanya ve diğer Avrupa ülkelerinin Euro’da kalıp, zayıfların ayrılmasıdır. Aksi halde Euro tehditten kurtulamayacak ve Avrupa pazarı bundan etkilenecek.
Ortadoğu’daki süreci nasıl değerlendiriyorsunuz? Ortadoğu’daki faaliyetlerimiz kapsamında Mısır’da, Amerika’ya ihracat yapan şirketimiz her şeye rağmen başarıyla büyüyor. 1000’in üzerinde çalışanımız var. öte yandan ürdün’de de 1500 çalışanımız var. Osmanlı İmparatorluğu’nun yıkılmasından sonra Ortadoğu’da kurulan rejimler diktatörlük veya krallığa dayanıyordu. Petrol kaynaklarından istifade edemeyen halk, bugüne kadar uyutuldu. Viktor Hugo’nun bir sözü var: “Zamanı gelen fikrin önünce duracak hiçbir güç yoktur” diye. 21. Yüzyıl bilgi, iletişim, teknoloji ve enformasyon çağı… Dolayısıyla yurtdışında okuyup modern dünyayı keşfeden Arap geçleri, özgürlük ve demokrasi fikri için doğru zamanın geldiğini fark ettiler, ortaya “Arap Baharı” çıktı. Tunus gibi bazı ülkelerde bu süreç barışçıl şekilde gelişti fakat maalesef Suriye ve diğer ülkelerde kanlı çatışmalar yaşanıyor. Umuyorum değişim, Tunus’ta oldu gibi barışçıl yollardan tamamlanır. Demokrasinin bu ülkelerde kök salması zamanla gerçekleşecek. Keza Türkiye bugünkü noktaya hemen gelmedi, biz demokrasiyi 80 yılda özümsedik. Bu ülkeler için iyi bir model olabiliriz.
Genç girişimcilere altın gibi tüyolar
İş yaşamında önemli tecrübelere sahipsiniz, bugün yeni yeni girişimci olmaya hazırlanan gençlere ne tavsiye edeceksiniz? Benim oğullarım da yavaş yavaş iş hayatına adım atıyor. Bu nedenle genç girişimciler hakkında gözlem yapma şansım oluyor. İyi bir heyecan görüyorum, dünya ile her an iç içeler. Teknolojiyi iyi kullanıyorlar, internetten her bilgiye hızla ulaşıyorlar. Bilginin açık ve ortada olması, genç girişimciler adına büyük bir şans. Madalyonun öbür yüzüne baktığımda; genç girişimcilerin, en zayıf tarafının tecrübe eksikliği olduğunu görüyorum. önlerine sunulan süslü paketlere çabucak kanıp, hemen “evet” diyebiliyorlar. Oysa iş hayatında araştırmadan, acil alınan yanlış kararlar ciddi sorunlara yol açabiliyor. Yönetimin en önemli faktörü sabırlı olmak, çalışmak ve araştırmaktır. Genç girişimciler, adım atmadan mutlaka araştırma yapmalı, bilen birine sormalı. Tecrübelilere danışmalılar ki; az dayak yiyerek, yola devam etsinler. Heyecan ve hayaller birbirine karıştırılmamalı. Hedefler, ulaşılamayacak kadar hayal olursa, hayal kırıklığı yaşanır. Dolayısıyla gençler önlerine hayal değil, hedef koymalı ve basamakları bir bir çıkmayı tercih etmeli. Günde beş saat çalışarak başarıya ulaşılamaz. Gençler çalışma hayatının ilk 5 yılında, kendilerine 15 saat yatırım yaparsa, bunun meyvesini alırlar. Alın teri olmadan, başarı olmaz.
Emekli olduğumda da üretken olacağım Yıllardır yoğun tempoda çalıştınız, emekli olduğunuzda Rahmi Koç gibi tekneyle dünya turuna mı çıkacaksınız, yoksa başkaca planlarınız mı var? Sosyal sorumluluk projelerine büyük önem veriyorum. İşe yeni başladığım yıllarda öğrencilere, burs verme hayalim vardı çünkü bende, fakir bir ailenin çocuğu olarak burslu okudum. 33 yaşında Eğitim Vakfı kurdum, on binlerce öğrenciye burs olanağı sunduk. özellikle yurt dışında Avrupa ile Türkiye arasında eğitim konusunda yapılacak çok şey var. Gençlerin gelişmesi, girişimci olması veya siyasete atılması konusunda eğitim çalışmaları yapan vakıf ve derneklerimiz var. çeşitli üniversitelerden davetler geliyor, konuşmacı olarak katılıyorum. Emeklilik hayatına adım attığımda bu alanlara daha çok zaman ayırmayı istiyorum. Hayatımın bilgelik dönemi olarak tanımlayabileceğim bu zamanda bir de kitap yazmayı düşünüyorum. Sosyal yaşam aktivitelerim arasında tenis var, eskiden daha çok oynardım. Rahmi Bey gibi dünya turuna çıkma planım yok ama tekne ile tatil yapmayı ve yüzmeyi seviyorum. Bundan sonraki süreçte daha çok Türkiye’nin sosyal sorunlarıyla ilgi konulara eğilmek istiyorum. Girişimcilik ve siyasetin geleceğine dair fikirler üretmek ve kendimi bu alanda geliştirmek istiyorum. Emekli olduğumda da, üretken olmayı sürdürmeyi hedefliyorum.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
İsim *
Email *
Bir dahaki sefere yorum yaptığımda kullanılmak üzere adımı, e-posta adresimi ve web site adresimi bu tarayıcıya kaydet.
Δ
Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.