AVRUPA İLE ARAP DüNYASI ARASINDAKİ KöPRü:
TUNUS
► Akdeniz’in kıyısındaki ülke turizm sektörü için önemli bir potansiyele sahip. Tunus, Afrika’nın istikrarlı, güvenli ve en yüksek rekabet gücüne sahip ekonomilerinden biri…
► Tunus, hem Kuzey Afrika ülkesi, hem İslam ülkesi, hem de Batı tarzı yaşamıyla öne çıkan bir Arap ülkesi. Bu yönüyle Tunus, Arap dünyasının ve Kuzey Afrika’nın Avrupa’ya açılan kapısı konumunda.
TUNUS YATIRIMCILARI BEKLİYOR
Tarih boyunca Akdeniz ile Güney Sahra arasındaki ticarette önemli bir bağlantı noktası olan ülke, geçmişten miras kalan bu ticaret geleneğini sürdürmeyi hedefliyor. Akdeniz’in güneyinde, Afrika’nın en kuzeyinde yer alan Tunus; bir taraftan Avrupa’ya siyasi ve ekonomik açıdan yakın, diğer taraftan iç siyasi dengeleri istikrarlı, modern bir Arap ülkesi profili çiziyor. Tunus, Avrupa ile Arap dünyası arasında bir bağlantı noktası olma özelliğine sahip. 1986 yılından bu yana piyasa ekonomisi kurallarını benimsemiş ülkede, ekonomik yapılanma giderek daha liberal temeller üzerine oturuyor. Libya ve Cezayir arasında kalan Tunus; Fransa, İtalya, İspanya ve ABD ile ittifak arayışlarını sürdürürken, uluslararası arenada “Herkesle diyalog halinde olmak” şeklinde özetlenebilecek bir dış politika izliyor. Dış politikadaki güvenlik arayışlarının yanı sıra ekonomik çıkarlar da dış politika ile paralel çizgi izliyor. Tunus temel ekonomik strateji olarak kendini; yabancı yatırımcılar nezdinde AB, Mağrip ve Arap dünyasındaki daha büyük piyasalara ulaşmada bir “kapı” olarak işlevini görüyor.
Tunus; turizm başta olmak üzere, hizmet sektörü, tarım, tekstil, hafif sanayiler ile petrol ve fosfat üretimine dayanan gelişme yolunda ilerleyen bir ekonomiye sahip. Serbest piyasa ekonomisine tedricen geçilmeye çalışılmakla birlikte Tunus, Magrip ülkeleri arasında en az riskli ve Afrika’da en fazla rekabet gücüne sahip ülke olarak tanımlanabilir. Genel olarak Afrika’nın istikrarlı, güvenli ve en yüksek rekabet gücüne sahip ekonomilerinden biri olarak kabul edilen ülke, ekonomik ve politik yönden istikrarlı bir ülke olması nedeniyle özellikle Avrupa ülkelerinin ve Körfez ülkelerinin yatırım limanı olarak görülüyor. Tunus‘a komşu ülkeler nüfus ve pazar olarak Tunus‘a göre daha büyük olmakla birlikte politik yönden kararlı olmaması nedeniyle bu ülkelere ihracat yapmak isteyen gelişmiş ülkeler genelde Tunus‘a yatırım yaparak komşu ülkelere satış yapıyor. Tunus’un ekonomik ve siyasi nedenleriyle tercihini Avrupa ile yakınlaşmak şeklinde ortaya koyuyor. Bu çerçevede ticarette ön sıralarda Avrupa ülkeleri yer alıyor. Fransa’nın kültürel etkisi öne çıkıyor. Tunus, dış ticaret açığını kontrol altında tutmak istiyor. İç pazarı sınırlı büyüklükte olan bu ülke, yabancı yatırımları kendine çekmeyi amaçlarken Afrika, AB ve Orta doğu pazarlarına girişte bir köprü vazifesi görmeyi hedefliyor. Tunus, ithalatını artırmaktan ziyade, yabancı girişimcilerin ülkede ortak ya da direkt yatırımlar ile istihdama katkıda bulunulması konusunda ısrarlı bir tutum izliyor.
HANGİ SEKöRDE HANGİ FIRSATLAR VAR?
Tunus ekonomisi tarım, madencilik, enerji ve imalat sektörleriyle gelişen bir ekonomi. Gıda ürünleri ithalatta önemli bir yer tutmakla birlikte ülke, başta zeytinyağı olmak üzere önemli bir tarım ürünleri ihracatçısı. Dünya fosfat üretiminde ilk sıraları alan Tunus, fosfatı işleyerek fosforik asit ve gübreye dönüştürüyor. ülkede sınırlı olmakla birlikte petrol ve gaz üretiliyor. İmalat sektöründe ise tekstil ve deri ürünleri en önemli ihraç kalemlerini oluşturuyor. üretimde ve ihracatta fosfat ve petrol eski önemini yitirdi. Diğer taraftan tekstil, gıda işleme, elektrikli ürünler önem kazanıyor. Tunus; tekstil, makine ve elektrikli ürünler, otomotiv parçaları, eczacılık ürü nleri, ayakkabı ve deri, gıda ve bilişim teknolojilerine yapılacak yatırımlar açısından önemli bir rekabet avantajına sahip.
SANAYİ üRETİMİ GSYİH’NİN YüZDE 30’UNA SAHİP
2011 yılı itibariyla Tunus’ta sanayi sektörü GSYİH’nın yüzde 30,4’ünü oluşturuyor. ülkenin en önemli sanayi faaliyetleri; tekstil ve deri, petrol üretimi ve başta fosfat olmak üzere madencilik alanlarında yoğunlaşıyor. Petrol ithal eden bir ülke olan Tunus’ta yılda 4,2 milyon ton petrol üretiliyor, söz konusu üretim Tunus‘un petrol ihtiyacının sadece yüzde 46‘sını karşılayabiliyor.
DüNYANIN EN BüYüK FOSFAT üRETİCİLERİNDEN
Dünyanın en büyük fosfat üreticilerinden biri olan Tunus’ta fosfat, ülkenin güney batısındaki Gafsa’da çıkarılıyor. ülkede üretilen fosfatın yüzde 70’i Kef Eddour, Kef Aschfaier ve Jallabia maden sahalarından çıkarılıyor. Fosfat madenciliğinde ülkede tekel olan “Compagnie des phosphates de Gafsa (CPG)” şirketi, dünyadaki talep ve fiyatları kontrol ederek elde edeceği gelirle ülkenin borçlarının bir kısmını kapatmayı hedefliyor.
TURİZM SEKTöRü YATIRIMCILARI BEKLİYOR
Akdeniz sahilleriyle turizmde şanslı bir ülke olan Tunus, devrim sonrası sıkıntılı bir süreç yaşıyor. Sahil şeridindeki birçok otel, yeni yatırımcılar veya ortaklıklarla yeniden ihtişamlı günlerine dönmeyi bekliyor. Hizmet sektörü, GSYİH’nın yaklaşık yüzde 44’lük bölümüne tekabül ediyor. Turizm sektörünün hizmetler içindeki payı yüzde 14. Tunus’a her yıl gelen 5-6 milyon civarındaki yabancı ziyaretçilerin yüzde 70’lik bölümü başta Almanya, İngiltere, Fransa ve İtalya olmak üzere Batı Avrupa ülkeleri vatandaşlarından oluşuyor. Sektörün en büyük sorunu, ucuz hizmet verilmesinden dolayı, alım gücü düşük olan Avrupalı turistlerin ülkeye gelmeleri olarak özetlenebilir.
ZEYTİNYAĞI üRETİMİNDE DüNYA İKİNCİSİ
► ülkede verimli tarım arazileri gıda yatırımcıları için oldukça uygun. Yeniden inşa edilecek ülkede, altyapı yatırımları ve konut sektörü de büyük potansiyel sunuyor.
Tarım sektörü Tunus’un en önemli sektörlerinden biri olup, ülke ekonomisindeki yeri GSYİH’ya yüzde 9’luk katkısı ve toplam ihracattaki yüzde 6’lık payı ile önemli konumda. 2011 yılı toplam tarım ve gıda ürünleri ihracatı yaklaşık 1 milyar dolar olmuştu. Gıda maddeleri ithal ettiği gibi aynı zamanda önemli bir tarım ürünleri (özellikle zeytinyağı) ihracatçısı olan Tunus, dünyada zeytinyağı üretiminde, AB’den sonra ikinci büyük üretici… Tunus zeytinyağı ihracatının yüzde 70’ini İtalya ve ABD’ye gerçekleştiriyor. Hurma, turunçgiller, bağcılık, çeşitli sebzeler gibi ticarete konu olan tarımsal üretimin yanı sıra balıkçılık ve su ürünleri sektörleri ülkenin diğer önemli tarımsal faaliyetleri arasında sayılabilir.
İNŞAAT VE MüTEAHHİTLİK SEKTöRüNDE YATIRIM POTANSİYELİ YüKSEK
Tunus’ta nüfusun yüzde 80’inin kendi evinde oturduğu ve 2005 yılında yürürlüğe giren yabancıların ekonomik ve turistik amaçlı belirlenen bölgelerde mülk edinmelerinin kolaylaştırılmasına ilişkin yasa dikkate alındığında, gayrimenkul inşaatında son 10 yılda görülen yıllık ortalama yüzde 3 oranındaki artışın, önümüzdeki yıllarda da devam edeceği söylenebilir. Bu açıdan inşaat ve müteahhitlik alanlarında yeni yatırım-iş fırsatlarının oluşması bekleniyor.
TUNUS’A TAV İMZASI
TAV’ın Tunus’taki yatırımı iki ülke ilişkilerinin gelişiminde önemli bir yere sahip. TAV, Tunus’ta Monastir Habib Bourgiba ve Enfidha Hammamet Havalimanı’nı işletiyor. Kuzey Afrika‘nın turizm merkezi Tunus‘taki Monastır Habib Bourguiba Havalimanı, 1 Ocak 2008‘den itibaren TAV Havalimanları tarafından işletiliyor. TAV Havalimanları, burada Mayıs 2047’ye kadar olan işletme hakkına sahip. Avrupa’daki pek çok başkente iki saat uzaklıktaki Monastır Habib Bourguiba Havalimanı’nda hava trafik kontrolü dışında tüm havalimanı faaliyetleri, TAV Havalimanları deneyimi ile gerçekleştiriliyor. TAV havalimanlarının Mayıs 2047’ye kadar işletme hakkına sahip olduğu Enfidha-Hammamet Havalimanı, 7 Aralık 2009’da işletme faaliyetine başladı. Yapımına 24 Temmuz 2007’de başlanılan Enfidha-Hammamet Havalimanı için yaklaşık 500 milyon Avro yatırım gerçekleşti. 90.000 metrekare terminal alanına sahip olan Enfidha Hammamet Havalimanı‘nın yıllık yolcu kapasitesi ilk etapta 7 milyon seviyesindeyken, işletme süresince yürütülecek yatırımlarla yolcu kapasitesi kademeli olarak 22 milyona çıkarılacak. TAV Havalimanları, Tunus‘taki ikinci işletmesi olan Enfidha-Hammamet Havalimanı’nı, Afrika‘nın en önemli uçuş merkezi olarak konumluyor. TAV Havalimanları tarafından sıfırdan açık otopark alanına sahip terminal binası, pist, apron ve taksi yolları ile hayata geçirilen Enfidha-Hammamet Havalimanı’nda operasyonların uluslararası standartlara uygun olarak, yüksek emniyet ve güvenlik seviyelerinde gerçekleştirilmesi için tüm altyapı çalışmaları da gerçekleşti. Havalimanının ayrıca kendi elektrik üretimini sağlayabilmesi için trijenerasyon sisteminin yapımı da gerçekleştiriliyor.
MEGA PROJELER YüKSELİYOR
TAV’ın mega projelerinin yanında Tunus’taki diğer önemli proje Sama Dubai’dir… Yüzyılın Şehri Projesi olarak nitelendirilen 25 milyar dolarlık Yüzyılın Şehri veya Akdenizin Kapısı isimli proje 830 hektarlık bir alan üzerinde bulunuyor. 15 yılda tamamlanacak olan bu proje yerleşim alanı, lüks oteller, çok amaçlı binalar, 100 katlı gökdelen ve birçok kule, yat limanı, kültür ve eğlence merkezleri ve turistik tesislerden oluşuyor. Tunus’taki; Rades-La Goulette Köprüsü, Bukhatir Group, Tunis Spor Şehri, Al Maabar, Bled El Ward veya Rüya Şehir Ariana Projesi, Tunis Finansman Limanı Projesi, Kültür Şehri Projesi, Küçük Sicilya Projes ve projeleri dikkat çeken diğer mega çalışmalar arasında yer alıyor.
KARAYOLLARI-DEMİRYOLLARI-LİMANLAR
Tunus’ta toplam 20.000 km.’yi bulan birincil ve ikincil karayolları ağına önemli ölçüde yatırım yapılmasına rağmen özellikle kentlerde trafik yoğunluğu artıyor. Başkent Tunus’ta trafik sıkışıklığını azaltmak için yeni yol, kavşak, alt ve üstgeçit inşaatları devam ediyor. Tunus, “Société nationale des chemins de fer tunisiens” tarafından işletilen birçok şehre bağlantısı bulunan 1960 km.lik demiryolu ağına sahip. Demiryolu taşımacılığının tonaj olarak yüzde 70’ini fosfat ve yüzde 10’unu gübre taşımacılığı oluşturuyor. Seyahat eden yolcu sayısı artıyor. Tunus’ta altı ticari liman (Tunis-La Goulette-Radès, Sfax, Zarzis, Sousse, Gabès and Bizerte), Skhira’da bir petrol terminali ve 23 küçük liman bulunuyor. Bu limanlardan yılda yüzde 94’ü uluslararası olmak üzere 24 milyon ton yük geçiyor. Deniz yolcuğu yapan yolcuların yüzde 99’u Tunis-La Goulette arasında seyahat ediyor.
TELEKOMüNİKASYON ENERJİ VE BANKACILIK
Tunus, modernleşmenin ana ihtiyacı olan telekomünikasyon sektöründe son yıllarda büyük atılımlar yaptı. 2006 yılı başlarında özelleştirilen Tunus Telekom şirketi ve 2002 yılında faaliyete başlayan Tunus Orascom şirketi ülkenin iki GSM operatörü durumunda. İnternet ağının daha fazla gelişime ihtiyaç duyduğu Tunus’un bu alanda büyük ölçüde altyapı eksiği var. ülkede mevcut internet teknolojileri; RTC, RNIS, ADSL, LS ve VSAT olarak sıralanabilir. Tunus’ta elektrik üretimi 2008 yılında 14,4 milyar kw/saat’e yükseldi. Toplam üretimin yaklaşık yüzde 72’sini bir kamu kuruluşu olan “Société tunisienne de l‘électricité et du gaz (STEG)” tarafından gerçekleştiriliyor. Elektrik üretiminin yüzde 22’si 2002 yılı ortalarında hizmete giren özel sektöre ait 471 mw’lık Rades II kombine çevrim santralinden sağlanıyor. Tunus mali ve finans piyasalarındaki istikrar, dinamik bankacılık sistemi sayesinde, kısa bir dönemde önemli bir finans merkezi haline gelmeyi hedefliyor. ülke, Kuzey Afrika’nın en önemli finans merkezi olarak kabul edilirken, Arap ülkeleri arasında ise en büyüklerinden birisi konumunda. CITIBANK, LINK ve ALUBAF International gibi uluslararası bazı bankalar Tunus’ta faaliyet gösteriyor.
TUNUS’TA YATIRIM AVANTAJLARI
Tunus’ta sektörün ve pazarın durumuna göre değişik oranlarda yabancı sermaye kabul ediliyor. Tamamen yurtdışına satış amaçlı kurulacak şirketlerde yüzde 100 yabancı sermaye mümkün. Ayrıca bu yatırımlarda 10 yıla kadar vergi muafiyeti, gümrüksüz ithalat, ucuz arazi satışı gibi avantajlar sağlanıyor. Ancak iç piyasaya hizmet edecek yatırımlarda maksimum yüzde 49 yabancı sermaye kabul edilirken, sektörün durumuna göre özel izinle yabancı sermaye oranı artabiliyor. Bu tür yatırımlarda yatırımın ekonomiye katkısı çerçevesinde belirli teşvikler sağlanıyor. Diğer taraftan, Tunus’ta ucuz iş gücü ve vasıflı eleman bulmakta bir sorun yaşanmıyor. Ulaşım, ücretler, elektrik, su, doğalgaz gibi girdi maliyetleri de oldukça cazip. özellikle AB, Kuzey Amerika ve Asya’daki yabancı yatırımcıları ülkeye çekmek Tunus hükümetinin en önemli öncelikleri arasında yer alıyor. Nispeten ucuz ve nitelikli işgücü, çeşitli mali teşvikler sunan bir yatırım mevzuatı, giderek serbestleşen göreli olarak rekabetçi bir ekonomi, politik ve sosyal istikrar gibi unsurlar Tunus’u yabancı yatırımcılar için çekici bir hale getiriyor. Ayrıca giderek yoğunlaşan özelleştirme programı “yap, işlet, devret” imtiyazları ve menkul kıymetler piyasasında yabancı sermaye üstündeki engellerin kaldırılması da bu tezi destekleyen diğer unsurlar arasında yer alıyor. Tunus ekonomisi giderek liberalleşmekle birlikte özellikle tarife dışı engellere dikkat edilmesi gerekiyor.
MAKRO EKONOMİK GöSTERGELER?
Tunus’un dış ticaretine baktığımızda 2012 yılında ihracatın 16,1 milyar dolar, ithalatın ise 22 milyar dolar olarak gerçekleştiği, ihracatın ithalatı karşılama oranının yüzde 73,5’e ulaştığı görülüyor. Yıllar itibarıyla giderek artan bir şekilde dış ticaret açığı veren Tunus, 2006 yılında 3,3 milyar dolar dış ticaret açığı verirken, 2012 yılında bu açık 5,8 milyar $ düzeyinde. Tunus’un 2012 yılında ihracatı bir önceki yıla göre yüzde 9,2 oranında azalarak 16,1 milyar dolara, ithalatı ise yüzde 8 oranında düşerek 22 milyar dolar düzeyine geriledi.
AFRİKA’NIN EN KALİFİYE İŞ GüCü BURADA
Tunus nüfusunun yüzde 64’ü kentlerde, ailelerin yüzde 80’i mülkiyeti kendilerine ait konutlarda hayatlarını sürdürüyor. Resmi rakamlara göre 2011 yılında yüzde 18,3 olan işsizlik, ülkenin kronikleşen temel ekonomik sorununu oluşturuyor. İş gücünün yüzde 49’u hizmet, yüzde 17,9’u tarım ve yüzde 33,1’i sanayide istihdam ediliyor. Sendikaların yaygın olduğu Tunus, Afrika’nın en iyi kalifiye iş gücüne sahip. ülkede 10.000 civarında mühendis bulunuyor. Tunus’ta iş başvurularının yüzde 53’ü, üniversite mezunları veya profesyonel yetişmiş iş gücüne sahip kişilerce yapılıyor. Asgari ücretler, 2011 itibarıyla haftalık 40 saat üzerinden 246 TD ve 48 saat üzerinden 286 TD’dir. Tunus’ta 2000 kişiye bir bilim adamı düşüyor. Tunus’ta yeterli sayıda mühendis ve kalifiye eleman var. Tunus’ta yabancı dil olarak Fransızca kullanılıyor. İngilizce bilen kişi sayısı çok sınırlı. Eğitime özel bir önem veren ülkedeki yetişmiş, eğitimli nüfus oranı yüksek. üniversitede okuyan kız öğrencilerinin oranı yüzde 59,5.
İHRACATTA öNE çIKAN üRüNLER
Tunus’un ihracat yapısı, aynı zamanda üretim yapısını yansıtıyor. İhracatında tekstil ve hazır giyim yaklaşık yüzde 24 oranında pay alırken, elektrikli ve elektriksiz makineler ürünler yüzde 22 ile ikinci sırada yer alıyor. Ardından yüzde 14 pay ile ham petrol, yüzde 3,4 ile ayakkabılar ve yüzde 3,3 ile makineler geliyor.
Tunus’un ithalatında tüketim mallarının payı yüzde 30 gibi yüksek bir oran tutuyor. Bu durum endüstri açısından ülkenin kendine yeterli olmadığının gösteriyor. Hammadde ve yarı mamuller ithalatı, başta pamuk ve kumaş olmak üzere, tekstil hammaddeleri, endüstri alet ve makineleri, mineral yakıtlar gibi enerji hammaddeleri, oto yan sanayi, plastik maddeleri ve türevleri, hububat ve demir çelik gibi hammaddelerden oluşuyor. Tunus’a tekstil hammaddesi (iplik ve kumaş) ve tekstil makineleri, hububat (Tunus’un açığı var), tütün ve mamulleri, çeşitli demir-çelik ürünleri, metal eşya, otomotiv yan sanayi ürünleri, büro makineleri ve haberleşme cihazları, elektriksiz makineler, ulaşım araçları, elektrikli makineler ve cihazlar ile inşaat malzemeleri ihraç potansiyeli taşıyor.
TUNUS EN çOK AVRUPA’YLA TİCARET YAPIYOR
Tunus, dış ticaretinin ağırlıklı bölümünü AB ülkeleriyle gerçekleştiriyor. En yoğun ticari ve ekonomik ilişkilere sahip olduğu AB ülkeleri Fransa, İtalya ve Almanya’dır. Tunus ile AB arasında serbest ticaret alanı var. Tarifelerin indirimi sanayi sektörüne yönelik, tarım ve işlenmiş tarım ürünlerini kapsamıyor. Tunus’un Serbest Ticaret Anlaşması olduğu ülkeler; Türkiye, AB, EFTA, Libya, Agadir (Mısır, Fas ve ürdün), Moritanya’dır. Tunus’un dış ticaretinde ilk üç sırayı, 2012 yılı verileri itibarıyla, Fransa, İtalya ve Almanya alıyor. Tunus’un dış ekonomik ilişkilerinde AB önemli bir yer tutuyor. Bu bağlamda Tunus Arap dünyasında AB ile Ortaklık Anlaşması imzalayan ilk ülke olma özelliğine sahip. ülke; 2012 yılında ihracatın yüzde 79,4’ünü, ithalatın yüzde 64,6’sını AB ülkelerinden gerçekleştiriyor.
Tunus’un dış ticaretinde ilk üç sırayı, 2012 yılı verileri itibarıyla, Fransa, İtalya ve Almanya alıyor.
TüRKİYE- TUNUS TİCARET DENGESİ
Türkiye ile Tunus arasında serbest ticaret anlaşması bulunuyor. 2012 yılında Tunus’un ihracatı içerisinde 13’üncü sırada yer alan Türkiye’nin payı yüzde 1,2 oldu. Aynı yıl Tunus’un ithalatında Türkiye 7’inci sırada yer aldı ve pazar payı yüzde 3,6 oldu. Türkiye ile Tunus arasındaki ticari ilişkiyi geçmiş yıllar boyunca incelediğimizde, ticaretin ülkemiz lehine bakiye verdiği görülüyor. 2000 yılında ikili ticarette Türkiye lehine dış ticaret fazlası 97 milyon ABD Doları iken, 2012 yılında dış ticaret fazlası 6 katın üzerinde artarak 601 milyon dolara ulaştı.
NE ALINIR?
önemli ihraç ürünlerinden fosfat türevlerinde belirgin bir üstünlüğe sahip olan Tunus aynı zamanda tarım ve kimya sektörüne ucuz hammadde sağlanması açısından önem taşıyor. 2012 yılında Tunus’tan yapılan ithalat bir önceki yıla nazaran yüzde 21 oranında azalarak 195 milyon dolar olarak gerçekleşti. 2012 yılında Tunus’tan ithalatımıza baktığımızda toplam ithalatın 62,8 milyon ABD dolarını gübre oluşturuyor. Ardından petrol yağları, fosforik asit, fosfinatlar, karayolu taşıtları aksam ve parçaları, kablolar ve hazır giyim önemli ithalat kalemlerimizdir.
NE SATILIR?
Tunus’a zeytinyağı işleme, unlu mamuller işleme tesisi makine ve ekipmanlarının uygun fiyat nedeniyle satılabildiği biliniyor. Tunus dış ticaret politikasının genel yaklaşımı ile de uyumlu olmak üzere, Tunus’a tekstil hammaddesi (iplik ve kumaş) ve tekstil makineleri, hububat (Tunus’un açığı var), tütün ve mamulleri, demir-çelik ürünleri, metal eşya, otomotiv yan sanayi ürünleri, büro makineleri ve haberleşme cihazları, elektrikli ve elektriksiz makineler, ulaşım araçları ihraç ediliyor. Tunus’un ihracatının yüzde 63’ünü oluşturan tekstil, elektrikli ve elektriksiz makine sanayi ve tarımsal ürünler açısından rekabet eden endüstrilere sahip olduğumuz söylenebilir. 2012 yılında Tunus’a ihraç edilen belli başlı ürünler; motorlu taşıt araçları, pamuklu kumaşlar, örme ve sentetik kumaşlar, hazır giyim, elektrik transformatörleri, sigaralar, demir çelikten inşaat aksamı, yassı mamuller, inşaat demiri, profiller ve buzdolapları, petrol gazları ve kimyasal gübrelerdir. Yılda 50 bini aşkın Tunus vatandaşı alışveriş ve/veya bavul ticareti amacıyla ülkemize geliyor.
ARAP BAHARI’NIN İLK DURAĞI İSTİKRAR ARANIYOR
İşsizlik sorunu ve hayat pahalılığı ne deniyle 17 Aralık 2010 tarihinde Sidi Bouzid şehrinde başlayan olaylar 2011 yılı Ocak ayında başkent Tunus’ta büyük protesto gösterilerine dönüştü. Gösteriler sonunda Devlet Başkanı Ben Ali ülkeyi terk etti. 2011’de Tunus’ta gerçekleştirilen mahkeme ile eski Devlet Başkanı Ben Ali gıyabında yargılanarak, devlet kaynaklarını şahsi çıkarları için kullanmak suçundan 35 yıl hapse mahkûm edildi. Ben Ali, Arap Baharı adı verilen devrimler sonucunda Orta Doğu’da yargılanan ilk lider oldu. Ayrıca karar sonrası Ben Ali ve akrabalarına ait İsviçre’de bulunan ve yaklaşık 70 milyon dolar değerinde olduğu tahmin edilen kaynaklar donduruldu. Tunus’ta yeni bir Anayasa hazırlayacak olan Ulusal Kurucu Meclis (UKM) seçimleri 23 Ekim 2011 tarihinde yapıldı. Seçimlerden oyların yüzde 37’sini alarak birinci çıkan Ennahda Partisi’nin UKM’deki sandalye sayısı 89 oldu. UKM en fazla sandalyeye sahip olan diğer siyasi partiler sırasıyla, Cumhuriyet İçin Kongre Partisi (CPR): 29 sandalye-ulusal sol, özgürlük, Kalkınma ve Demokrasi için Halk Bildirisi Partisi: 26 sandalye-merkez sağ, İş ve özgürlükler Demokratik Forumu (Ettakatol): 20 sandalye-sosyal demokrat. UKM’de temsil edilen siyasi partilerden Ennahda Partisi’nin lideri Raşid Gannuşi, CPR Başkanı Moncef Marzouki ve Ettakatol Partisi Başkanı Mustafa Ben Jaaar arasında 21 Kasım 2011 tarihinde imzalanan bir protokolle sözkonusu üç siyasi parti arasında bir koalisyon hükümeti kurulması, Cumhurbaşkanlığına Moncef Marzouki’nin, UKM Başkanlığına Mustafa Ben Jaaar’ın, Başbakanlığa ise Ennahda Partisi’nin Genel Sekreteri Hamadi Jebali’nin getirilmesi kararlaştırıldı. Koalisyonun büyük ortağı Ennahda Partisi, ülkenin geleceğini düşünerek erken seçime kadar yerini, bağımsız bir geçiş hükümetine bıraktı. Şimdi yeniden seçimlerin yapılması ve güçlü bir hükümetle siyasi ve ekonomik istikrarın yakalanması hedefleniyor.
DOĞRUDAN YABANCI YATIRIMLAR
Tunus’ta iç piyasaya dönük ticari faaliyetlerde bulunmak üzere yatırım gerçekleştirmek isteyen yabancı bir firma, Tunuslu bir firma ile yapacağı ortaklıktan en fazla yüzde 49 oranında hisse alabiliyor. Söz konusu oranlar imalat, sanayi ve turizm sektöründe yüzde 100 oranına çıkabiliyor; tarım ve balıkçılık alanında ise en fazla yüzde 66 oluyor.
YATIRIMLARDA öNCELİKLİ ALANLAR
Bilgi işlem ve haberleşme, elektrik-elektronik, mekanik, tekstil, gıda sanayi, deri ve ayakkabı sektörlerin dışında, inşaat ve müteahhitlik alanında Tunus gelecek vaat eden bir ülke. özellikle Körfez ülke yatırımcılarının bu ülkeye turizm, konut ve yerleşim alanında yatırım yapma arzuları ve Avrupa, Libya ve Cezayir’in petrol arama ve işletme, doğal gaz dağıtım ve elektrik üretim ve dağıtım alanlarında yatırım girişimleri inşaat sektörü ve inşaat malzemeleri açısından fırsat yaratmaya müsait. SERBEST BöLGELERDEKİ AVANTAJLAR
Tunus’ta yatırımlara sağlanan teşvikler, yatırım amacına göre teşvikler ve yatırım seviyesi ve proje bazında kararname ile belirlenen teşvikler olmak üzere 3 çeşit teşvik veriliyor. Bunun yanında Tunus’ta biri Zarzis’in güneyinde, diğeri Bizerte’in kuzeyinde olmak üzere toplam iki serbest bölge faaliyet gösteriyor. Bu bölgelere dönük mevzuat kapsamında da yatırımcılara çeşitli avantajlar sağlanıyor:
• 10 yıl süreyle vergiden muafiyet, • Yatırılan sermayenin, gelirlerin ve karın serbestçe transferi • üretimde kullanmak kaydıyla gümrüksüz ithalat yapma hakkı • Yatırımcıların park alanında kiraladıkları alanda bina ve gerekli alt yapıyı serbestçe kurma hakkı • İşe alımlarda esneklik
KAYNAKLAR: T.C. Ekonomi Bakanlığı İhracat Bilgi Platformu, T.C. Dışişleri Bakanlığı Tunus Büyükelçiliği, Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK)
Tunus Başbakan Yardımcısı Ridha Saidi:
TURİZM, LOJİSTİK, BİLİŞİM VE HAVA TAŞIMACILIĞI SEKTöRLERİ BAŞTA OLMAK üZERE BİRçOK ALANDA İKİ üLKE ARASINDA YENİ İLİŞKİLER GELİŞTİRİLEBİLİR.
Yaklaşık 20 yıldan bu yana liberalleşme süreci yaşayan Tunus, özellikle kalifiye işgücü yoğun alanlarda ve kalkınmaya uygun sektörlerde büyümeyi hedefliyor. Mevzuat açısından yerli-yabancı arasında ayırım gözetmeksizin tüm yatırımcılara teşvikler sunuyoruz. Devrimin hemen ardından Tunus, Türkiye de dahil olmak üzere kardeş ve dost pek çok ülkeden kayda değer destek gördü. Tunus’a bağışlanan mali yardım ve uygun şartlara sahip kredinin dışında, iki ülkenin iş adamlarını bir araya getiren Tunus-Türk Yatırım Konseyi’ni kurduk. Her iki ülkenin yatırımcılarının fırsatları yakalaması, karlı alış-verişlere yoğunlaşmasına yardımcı olacak bu Konsey’in iki ülke ilişkilerini güçlendirmesini bekliyoruz. İki ülke yatırımcılarının uyumlu ortak çalışmalar yapması ve ticaret hacminin artmasını öngörüyoruz. Turizm, lojistik, bilişim ve hava taşımacılığı sektörleri başta olmak üzere birçok alanda iki ülke arasında yeni ilişkiler geliştirilebilir. Son iki yıldır yapılan kültürel ve bilimsel anlaşmaların da önemli olduğunun altını çizmemiz gerekiyor. Son olarak bütün dünya kamu oyununa; Tunus’ta kaos değil, geçiş döneminin yaşandığını hatırlatmak isterim. Esas olan uzun vadeli düşünmektir. İstihdam ve zenginliğin yaratılmasında Türk iş adamalarının daha etkin rol almasını ve ülkemizdeki ekonomik, toplumsal kalkınmada yanımızda yer almasını bekliyoruz.
HAKİKAT GELDİ VE YALAN YOK OLDU
NAMAA TUNISIA DERNEĞİ BAŞKANI MOHAMED KOCHLAF:
Yazıma, “NAMAA TUNISIA”nın doğuşuna ilişkin bilgi vererek başlamak istiyorum. Diktatörlüğe ve baskıya karşı yapılan kutlu devrimden hemen sonra, “NAMAA TUNISIA” Mart 2011’de doğdu. Aslında Tunus’u otuz yıl yöneten ilk diktatör “Evkaf”ı ortadan kaldırarak rolüne son vermişti. İkinci diktatör de aynı politikalarla yoluna devam etti. Bunun sonucunda da, ihtiyaç sahibi olan insanlar “haman ve ferohun askerleri” rolünü oynayan diktatörün uşaklarına tamamen bağımlı hale geldiler. İnsanlar valilerin kapısında dilenmeye zorlandı. Bir somun ekmek, vasat bir iş gibi basit ihtiyaçları için kendilerine saygılarını ve onurlarını bir kenara bıraktılar… “Sonuç aracı makbul kılar” insanların davranışlarında önemli bir prensip haline geldi. “Zeitouna Jamiaa” bile sonsuza kadar kapatıldı ve ruhani liderleri hapsedildi…
Sonra birden Allah “dua”lara yanıt verdi ve son diktatör ülkeden kaçtı. Eller ve zihinler özgürlüklerine kavuştular. Kazanan iyilik oldu ve harekete geçti. Hayır amaçlı dernekler kuruldu, “NAMAA TUNISIA” da o derneklerden birisi. “NAMAA TUNISIA” kâr amacı gütmeyen bir dernek. İnsanın Allah’ın dünyadaki temsilcisi olduğuna ve vazifesinin de “Kur’an-ı Kerim” tarafından buyrulduğu üzere kardeşlerine sahip çıkmak olduğuna inanır.
Hayır sahiplerini İslami ilkelere ve kurallara göre örgütler kurmaya ve bu sayede Müslümanların artık tamamen yabancı yardımlara bağımlı kalmamasını teşvik eder. Bu amaç ancak Allah’ın yardımıyla ve yatırımlara dayalı çok güçlü bir ekonomiyle başarılabilir. “NAMAA TUNISIA” şu prensibe göre hareket ediyor: “Allah görecekmiş gibi hareket edin çünkü Allah yaptıklarınızı görür.” Yazıma son vermeden önce “NAMAA TUNISIA”nın hedeflerine değinmek istiyorum: özellikle dezavantajlı yerlerde ekonomik projeler oluşturmak ve istihdamı arttırmak için yerli ve yabancı yatırımcıları çekmek; ekonomik projeler oluşturmak için işsiz insanlara mezun sertifikalarıyla yardımcı olmak, derneklerle ve ilgili organizasyonlarla ilişki kurmak, ekonomik girişimleri hayata geçirmek ve projeler yaratmak için danışmanlık hizmetleri vermek. Derneğin yıllık faaliyetlerini belirlemek, programlamak ve takip etmek; ortaklarla ve diğerleriyle iletişimi sağlamak. Ulusal ekonominin kalkınması ve yatırım projesinin değerlendirilmesi için stratejik bir vizyon sunmak. İleriye dönük ekonomik çalışmalar hazırlamak. Yatırımcıların proje becerilerini yönetmelerini geliştirmek ve onlara yatırım ortamı hakkında bilgi vermek. Sürdürülebilir ortaklık ve ortak çıkar için temeli oluşturabilmek amacıyla bir ilişki ağı kurmak. Projenin kaynaklarını değerlendirmek ve yatırımcılarla ortaklık ilişkisini bağdaştırmak. Derneğe bağlı firmaların çıkarlarını korumak için projelerin hukuki açıdan denetimi ve yasal anlaşmazlıkların takibi. Derneğimiz bütün bu faaliyetlere imza atarken; ekip olarak çalışmaya bağlılık, İnanç gönüllülüğü ve feragat etme, bütün faaliyetlerde tam bağımsız ve şeffaf hareket etme, farklı görüşlere müsamaha gösterme ve meclis tarafından alınan bütün kararlara riayet, insanlar, toplum ve çevre için zararlı tüm projelerden ve aksiyonlardan kaçınmaya azami dikkat eder.
Hedefimiz; paralel derneklerle ve ilgili kuruluşlarla ilişkilendirmek; ekonomik inisiyatifleri harekete geçirmek ve projeler oluşturmak için danışmanlık hizmetleri vermek. özellikle öncelikli yerlerde ekonomiye ilişkin projeler hazırlamak ve istihdamı arttırmak için yurt içinden ve dışından yatırımcıları ve uzmanları çekmek; İşsiz insanlara ekonomi projeleri yaratmak için mezun sertifikalarıyla yardımcı olmak.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
İsim *
Email *
Bir dahaki sefere yorum yaptığımda kullanılmak üzere adımı, e-posta adresimi ve web site adresimi bu tarayıcıya kaydet.
Δ
Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.