Yeni yılın ilk ayından sonra Başkan değişikliğini geçekleştirecek olan ve dünyanın en büyük ekonomisinin para politikasını yöneten ABD merkez bankasının aldığı kararlar, varlık fiyatlarına yön veren temel unsur olarak öne çıkıyor. Yine yeni yılda da en çok tartışılan konuların başında FED’in para politikası olacağı ifade edilebilir.
Yeni yılda global ekonomide beklentilere girmeden önce 2013 yılında piyasaları etkileyen ana başlıkları tekrar bir gözden geçirelim; Asya’dan Avrupa ve ABD’ye kadar birçok kritik gelişme tasarruf sahiplerinin yatırım kararında etkili oldu. Ancak bunlardan, FED’in parasal genişleme programına ilişkin atacağı adımlar, olası etkileri nedeni ile oldukça yakından izlendi. özellikle, FED’in 2008 krizinden bu yana uyguladığı genişlemeci para politikasını kısmaya başlayacağı düşüncesi, finansal araçların yönünde belirleyici temel unsur olarak öne çıktı. FED’in her ay düzenli olarak gerçekleştirdiği 85 milyar Dolar tutarındaki tahvil alımlarını azaltacağına dair kaygılar, Banka’nın Başkanı Bernanke’nin Mayıs ayında yaptığı açıklamalar ile artış gösterdi. Daha sonra ise yıl genelinde ABD’nin ekonomik göstergeleri FED politikalarına rehberlik yapabileceği beklentisi ile yakından takip edildi. Nihayetinde yılın son FOMC (Federal Açık Piyasa Komitesi) toplantısında FED, varlık alımlarını 10 milyar Dolar kısarak 75 milyar Dolar’a çekti ve ileriye yönelik bilgilendirme politikasına bağlı olarak, azaltımların devam etmesinin yine ekonomik verilere göre ayarlanacağının altını çizdi. 18 Aralık’ta tamamlanan FOMC toplantısı sonrasında ABD ekonomisine ilişkin istihdam ve büyüme oranı rakamları da olumlu yönde revize edilirken, enflasyonunun zayıf seyrinin devam etmesinin beklendiği belirtildi. FED kararları sonrasında gelişmiş ülkelerin borsalarında alımlar öne çıkarken, gelişmekte olan ülkelerin varlıklarından ise çıkışların olduğu gözlemlendi. Yıl içerisinde Dolar karşısında tarihinin en düşük seviyelerini gören Türk Lirası’nda ise bu paralelde kayıplar yeniden hız kazandı ve Altın’da düşüşler gerçekleşti.
Piyasalarda uzunca bir süre belirsizliğe neden olan FED’in tahvil alımlarını ne zaman azaltacağına yönelik endişeler, böylelikle yanıtlarına ulaşırken, yeni yılın ilk ayında yatırımcıları yeni soruların beklediği söylenebilir. Şubat ayında Banka’nın yeni Başkanı olacak Janet Yellen’ın tahvil alımlarından çıkış hızını ne şekilde gerçekleştireceği önem taşıyan konuların başında yer alıyor. Bernanke, düzenlenen basın konferansında parasal genişlemeden çıkışın ekonomik göstergelerin sağlığına bağlı olduğunu belirtirken, varlık alımlarının azaltılması yönündeki kararı Yellen’ın da desteklediğini ifade etti. Bu paralelde yeni yılda piyasaların yine ABD’nin verilerine odaklanacağını söylemek yanlış olmayacaktır.
FED için önem taşıyan öncelikli sektörlerin istihdam ve emlak piyasaları olduğu biliniyor. Bu paralelde Banka, tarım dışı istihdam, işsizlik oranı ve konut satışlarına yönelik rakamların yanında enflasyon verilerini dikkatle izlemeye devam edecektir. Bunların arasında ise öne çıkanların ise yine, son iki aydır olumlu bir tablo çizen tarım dışı istihdam değişimi ve işsizlik oranı olacağı ifade edilebilir. 9 Ocak 2014 tarihinde açıklanması beklenen söz konusu bu rakamlar yine aynı ayın 29’unda tamamlanması beklenen FOMC toplantısına ilişkin beklentilerin şekillenmesine neden olabilir. ABD’nin istihdam sektöründe toparlanmanın devam ettiğine işaret edebilecek rakamlar FED’in tahvil alımlarını hızlı bir şekilde azaltmaya başlayacağı düşüncesinin piyasalarda ağırlık kazanmasına yol açabilir. Bu gibi bir durumda ekonominin FED desteği olmadan zorlanacağı beklentileri piyasalarda endişelerin artmasına yol açabilecekken, Dolar’da da değer kazanımlarının hızlanmasına destek verebilir. Bu paralelde altın başta olmak üzere kıymetli maden fiyatlarında ise aşağı yönlü fiyat hareketleri izlenebilir. Ancak açıklanacak istihdam verilerinde toparlanma sinyallerinin zayıfladığı yönünde ipuçları görülmesi halinde piyasalarda, FED’in parasal genişlemeden çıkışının daha yavaş bir tonda olacağı beklentisi oluşabilir. Bu gibi bir durumda ise Dolar’ın yükselişi baskı altında kalabilecekken, Altında ise kayıplar sınırlı kalabilir. FED’in daha yumuşak bir geçiş yapmayı planladığı düşüncesi piyasaların risk iştahını etkileyebilecekken, küresel hisse senetlerine de talebin bir miktar artmasını sağlayabilir. Yeni yıla girdiğimizde tüm işlemciler her fırsatta portföylerinde bulundurmak istediği kıymetli madenler olarak bildiğimiz Altın ve Gümüş’ün son durumunu tespit etmek ve buna uygun bir şekilde yatırım nasıl yapılır sorusunun cevabını aramaktadırlar. öncelikle şunu ifade etmeliyiz ki FED’in parasal genişleme miktarındaki azaltımı yeni yılda da sürdürme isteği ve toparlanma sinyali kıymetli madenlerdeki negatif baskının artmasına neden olabilir. Bu bağlamda da yıl içerisindeki kısmi toparlanmalar yükseliş fırsatı olarak değerlendirilmemeli, aksine bu yükselişler düşüş fırsatı olarak değerlendirilmelidir.
ALTIN VE GüMüŞ İçİN KRİTİK SEVİYELER
Son 12 yıl içerisinde her seferinde altın ve Gümüş fiyatlarındaki yükseliş trendinden kazanç elde eden ALICILAR, 2013 yılında altın fiyatlarının 1520, gümüş fiyatlarının ise 26,00 dolar desteğini kırdıktan sonra sudan çıkmış balık edası ile her düşüşü alış fırsatı olarak görmektedir. çünkü hala güvenilir liman olduğu düşünülen bu finansal varlıkların fiyatının yeterince düştüğü ve daha da düşemeyeceği öngörüsüne hâkimdir. Oysaki Forex piyasasının avantajlarından biri olan iki yönlü işlem fırsatını kullanan ve sadece trende göre işlemler gerçekleştiren işlemciler, mevcut düşüş trendi içerisindeki kısmi yükselişleri satış fırsatı olarak değerlendirerek Altın’da 1180, Gümüş’te ise 18,87 dolar seviyesine kadar kazançlarını taşımıştır. Sonuç olarak baktığımızda Altın’da 1520, Gümüş’te ise 26,00 dolar altındaki satıcıların mutlu, alıcıların ise mutsuz olduğu görülmektedir. öncelikle teknik seviyelere geçmeden önce şunu net bir şekilde ifade etmeliyiz ki trendi görmemizi sağlayan en önemli göstergelerden olan RSI (Göreceli Güç Endeksi) indikatörü Altın fiyatları için hala daha satış baskısının orta ve uzun vadeli devam etmek istediğini, bu nedenle de düşüşleri alım fırsatı olarak değerlendirmek yerine olası yükselişlerde nereden satabilirim düşünce yapısına sahip olması en önemli trend stratejisi olarak belirlenmiştir.
ALTIN’DA NEGATİF SEYİR DEVAM EDİYOR
Teknik olarak incelediğimizde haftalık grafikte düşüş kanalının üst noktası olarak gözlemlediğimiz 1292 direncinin etkin bir şekilde bu trendi desteklediğini, belirlediğimiz bu bariyer altında kaldığı müddetçe Altın fiyatlarının düşüşlerine devam etmek isteyeceğini ifade edebiliriz. Peki, 2014 yılında Altın fiyatları nereye kadar gerileyebilir sorusuna ise düşüş trendindeki kritik 3 seviyeyi sizlerle paylaşabiliriz. Eğer Altın fiyatları 1292 direnci altında kalmayı sürdürürse sırasıyla 1150, 1072 ve 995 seviyelerini test etmek isteyebilir. özellikle bu seviyeler içerisinde 1072 destek noktası olası testi sonrasında yeniden alıcıların iştahına maruz kalabilir. Bu bağlamda da 2014 yılı önce satıcıların daha sonra da alıcıların etkin bir rol oynadığı bir dönem olarak gözlemlenebilir.
GüMüŞ‘TE BEKLENTİ OLUMSUZ MU?
Gümüş fiyatlarını incelediğimizde özellikle 34 haftalık basit hareketli ortalamanın 2013 yılının ilk çeyreğinden sonra çok etkin bir rol oynadığını ve her fırsatta aşağı yönlü dönüşler için önemli bir sinyal verdiğini gözlemlemekteyiz. özellikle de yılın ilk yarısını geride bıraktıktan sonra 25 seviyesinden itibaren aşağı yönlü hareketler için önemli sinyaller vermesi ve düşüş trendinin de bu beklentiyi desteklemesi Gümüş fiyatlarının yıl içerisinde 18,87 seviyesine kadar gerilemesine katkı sağlamıştır.
FİYATLAR NEREYE GİDER?
Geçtiğimiz yıl olduğu gibi bu yılda 34 haftalık basit hareketli ortalama dikkatle takip edilmelidir. Şuan ki seyrini incelediğimizde düşüş kanalının ( kırmızı renkli kanal ) üst noktası ile kesişen hareketli ortalamanın 21,30 olduğunu görmekteyiz. Yani Gümüş fiyatları için orta vadeli olarak 21,30 bariyerinin önemli olduğunu, bu bariyer altında kaldığı müddetçe 18,20 ve 16,60 seviyelerini hedeflemek isteyeceğini ifade edebiliriz. Uzun vadeli olarak baktığımızda ise diğer kanalın ( mavi renkli kanal ) üst noktası olan 24,05 bariyeri düşüşlerin devamı için etkin bir rol oynamaktadır. Eğer Gümüş fiyatları 24,05 direnci altında kalmayı sürdürürse 2014 yılı için negatif baskının devam etmek isteyeceğini ve orta vadeli hedeflere ilaveten 15,40 destek noktasını da test etmek isteyeceğini söyleyebiliriz.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
İsim *
Email *
Bir dahaki sefere yorum yaptığımda kullanılmak üzere adımı, e-posta adresimi ve web site adresimi bu tarayıcıya kaydet.
Δ
Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.