İsveç için öncelikli ülkeleri belirlemek için yapılan araştırmada 20 ülke belirlendi; Türkiye bu listede Almanya ile birlikte Avrupa’dan seçilen iki ülkeden birisi oldu. Türkiye ekonomisi son yıllarda dünyanın en hızlı büyüyen ekonomilerinden birisi ve Türk pazarı da İsveçli şirketler için gittikçe daha cazip olmaya başladı.
Bizlere kendiniz hakkında kısa bilgi verebilir misiniz?
İsveç’te kırsal kesimde küçük bir köyde doğdum ve büyüdüm. Uppsala’da hukuk, felsefe ve siyaset bilimi eğitimi aldıktan sonra ABD’de ve Fransa’da eğitimime devam ettim. 1985 yılında İsveç Dışişleri Bakanlığı’na girmeden önce mahkemelerde görev aldım. O zamandan beri yurt dışında birçok ülkede yaşadım ve bence Türkiye için bir hazırlık olan Balkan meseleleri üzerinde yaklaşık 10 yıl çalıştım. İsveç’te AB Bölümü’nün de yöneticiliğini yaptığım için Türkiye-AB sürecine aşinayım.
Sizin Türkiye’ye atandığınız yıldan beri Türkiye ile İsveç arasındaki ilişkiler nasıl gelişti?
Ben 2013 yılında göreve başladığımda ilişkiler çok iyiydi ve ben de aynı şekilde sürdürmeye çalışıyorum. Bence İsveç Avrupa’da Türkiye’nin gerçek dostlarından biri olarak görülüyor. Benim geliştirmek istediğim alan ise Türkiye ile İsveç arasındaki ekonomik ilişkiler.
Türkiye ve İsveç arasındaki ekonomik, kültürel ve siyasi ilişkiler hakkında bilgi verebilir misiniz?
Türkiye ile İsveç arasındaki siyasi ilişkiler 17. yüzyıla kadar geriye gidiyor. İsveç Kralı 12. Karl Osmanlı İmparatorluğu’na sığındı ve 1709 yılında Rusya’yla girdiği savaşta yenilince o zamanlar Osmanlı toprağı olan Bender şehrinden beş yıl boyunca ülkesini yönetti. Bu da iki ülke arasındaki ilişkilerin daha hızlı gelişmesini sağladı; İsveçlilerin Türkiye’yi, Türk dilini ve kültürünü sürekli merak etmelerinin temelinde de bu yatar. Türkiye’ye İsveçli şirketlerin gelişi de çok eskilere dayanır. Dolmabahçe Sarayı’ndaki ilk telefon sistemi Ericsson tarafından 1800’lü yıllarda kurulmuştu.
İsveç Türkiye’nin Avrupa Birliği adaylığını destekleyen ülkelerden birisidir. İsveç Türkiye’nin Dostları grubunun kurulmasına önayak olmanın yanı sıra, halen de bu ağın etkinliğini artırma ve genişletme üzerinde çalışıyor. İki ülke arasındaki ikili ticarete baktığımızda, dış ticaret hacmi son on yıllık dönemde ciddi oranda arttı.
İki yıl önce İsveç için öncelikli ülkeleri belirlemek için bir araştırma yapıldı. 20 ülke belirlendi, Türkiye de bu listede Almanya ile birlikte Avrupa’dan seçilen iki ülkeden birisiydi. Hedef Türkiye’deki iş kapasitesinden faydalanmak olduğundan, Türkiye bütçesi de arttırıldı.
çok genç bir nüfusa sahip Türkiye’nin ekonomisi de dünyanın en hızlı büyüyen ekonomilerinden birisi oldu ve Türk pazarı da İsveçli kurumlar için gittikçe daha ilginç olmaya başladı. Türkiye aynı zamanda Ortadoğu, Güney Kafkaslar ve Orta Asya pazarlarına ulaşmak açısından köprü vazifesi görüyor.
TüRKİYE, ENERJİYE DEĞİL, ENERJİ VERİMLİLİĞİNE ODAKLANMALI
İsveç ile Türkiye arasında daha fazla ticaret ve yatırım gerçekleşmesini istiyoruz ve destekliyoruz. İsveç’te faaliyet gösteren çok az Türk şirketi var, Türk şirketlerini İsveç’e yatırım yapmaya davet ediyoruz. Enerji verimliliği, İsveç’in Türkiye’ye yardımcı olabileceği ve know-how desteği verebileceği önemli bir alandır. Türkiye enerji bağımlı bir ülke ve bu yüzden de çeşitli enerji kaynaklarına önem veriyor ancak bizce enerji verimliliği enerjiyi bulmaktan çok daha önemli bir konu. Enerji verimliliği hem çevrenin korunmasını sağlıyor, hem de enerji bağımlılığını azalttığı için bütçe açıklarını da azaltmaya yardımcı oluyor. örneğin, atık İsveç’te yakıt olarak kullanılır. Belediyeler atığı devlete satıyorlar, örneğin zeytin çekirdekleri de yakıt olarak kullanılıyor. Türkiye de zeytin çekirdeklerini İsveç’e satabilir.
İsveç’te hatırı sayılır bir Türk diasporası var, yaklaşık 200 bin kişiye ulaşan bu nüfus ağırlıklı olarak Süryanilerden ve Kürtlerden oluşuyor. Stockholm’ün banliyösü olan Södertälje’de 50 bin Süryani yaşıyor ve buraya kendi aralarında yeni Midyat diyorlar. İbrahim Baylan İsveç’in yeni Enerji Bakanı olarak, Mehmet Kaplan da Konut, Kentsel Gelişim Bilgi Teknolojisi Bakanı olarak atandılar. İsveç’e Konya’nın Kulu ilçesinden göç etmiş çok Türk var.
Turizm de bizim ikili ticaret ve kültür ilişkilerimizde önemli bir rol oynuyor. Her yıl 750–800 bin İsveçli Türkiye’yi ziyaret ediyor. Türkiye güneş, deniz, yemek ve kültür açısından çekici bir destinasyon. İki ülke arasındaki kültürel bağları geliştirmek için 2013 yılında İstanbul’a bir kültür ataşesi atandı ve İsveç’in dünya genelinde sadece 8 kültür ataşesi var.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
İsim *
Email *
Bir dahaki sefere yorum yaptığımda kullanılmak üzere adımı, e-posta adresimi ve web site adresimi bu tarayıcıya kaydet.
Δ
Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.