Son Haberler

Döviz piyasalarına müdahale

Uluslararası sermaye hareketlerindeki artışın ve gittikçe daha kısa vadeli bir seyir göstermesinin ekonomiler üzerinde yarattığı belirsizliği ve maliyetleri azaltmak amacıyla, gelişen piyasaların para otoritelerini önlem almaya zorluyor.

Döviz kurlarının denge değerini belirleyen bir döviz kuru modeli henüz dünyada icat edilmedi. Döviz kurlarına, yerel para ödenerek döviz alınması veya satılması, ya da döviz kurlarına ilişkin olarak açıklamalarda bulunulması müdahale olarak tanımlıyor. Döviz kurlarının denge değerini belirlemek için genel kabul görmüş bir döviz kuru modeli bulunmuyor. Döviz müdahaleleri, sürdürülebilir makroekonomik politikaları bozan kur hareketlerini engellemek amacıyla kullanıldığında etkin olacak.
Tamamlayıcı makroekonomik politikaların varlığı söz konusu değilse, döviz müdahaleleri tek başına bağımsız bir para politikası aracı olamaz.

Uluslararası sermaye hareketlerindeki artışın ve gittikçe daha kısa vadeli bir seyir göstermesinin ekonomiler üzerinde yarattığı belirsizliği ve maliyetleri azaltmak amacıyla, gelişen piyasaların para otoritelerini önlem almaya zorluyor. Dünya döviz piyasası işlem hacmi, dünya mal ticaretini finanse etmek işlevinin üzerine çıktı. Gelen paraların haftalık ve hatta günlük periyotlarda en az yarısı ülkeleri terk edebiliyor. Bu durum likidite yönünden ulusal merkez bankalarını daha çok miktarlarda rezerv tutmaya zorluyor.

Döviz kurlarına ilişkin olarak uygulanan ulusal para politikalarının, uluslararası para politikası koordinasyonuna uygun olarak yürütülmesi gerekiyor. Ulusal paranın değerine yapılan müdahalelerin neticeleri ülke sınırlarının dışındaki bölgeler için daha önem arz ediyor.

Döviz kurlarının temel ekonomik göstergelerin değişimlerine göre piyasalardaki arz ve talebe göre belirlenmesi gerekir. Ancak, döviz kurlarının kısa dönemde göstereceği değişiklikler, temel ekonomik ihtiyaçları yansıtmayabilir. Bu nedenle, döviz kurlarındaki aşırı hareketlerin ekonomi üzerindeki olumsuz etkilerini engelleyebilmek amacıyla, zaman zaman döviz kurlarındaki kısa dönemli dengesizliklere müdahale etmek zorunluluğu beliriyor. Ancak, döviz rezervleri kullanılarak gerçekleştirilen ve ciddi ölçüde sterilizasyon maliyetleri bulunan döviz müdahalelerinin etkinliği merkez bankaları ve ülkeler açısından her zaman aynı sonucu doğurmaz. Döviz müdahalelerinin etkin olarak kullanılamadığı durumlarda, merkez bankalarının itibarları ve döviz rezervleri riske girebiliyor.

Bağımsız bir para politikası uygulayan merkez bankaları sermaye hareketlerinin kısıtlanmadığı ekonomilerde, hem faiz oranlarını hem de döviz kurlarını aynı anda hedefleyemiyor. Ancak, döviz kurlarını öngörülen bir hedef seviyesinde tutmaksızın aşırı oynaklığı dengelemeye çalışarak, döviz kurlarındaki hareketlerin ekonomi üzerindeki olumsuz etkilerini bertaraf etmeye çalışıyor.

Döviz kurlarında gözlenen aşırı oynaklıkları azaltma, sermaye çıkışlarının yarattığı döviz likidite ihtiyacını giderme, döviz satış eğiliminin düşmesiyle azalan piyasa derinliğini tekrar canlandırma, sağlıksız ve süpekülatif fiyat oluşumlarını bertaraf etme yönündeki gerekçeleri öne sürek TCMB defalarca döviz piyasalarına doğrudan müdahalelerde bulunarak ya da bulunacağını söyleyerek, döviz piyasalarında meydana gelen arz ve talep dengesizliklerini gidermeye çalışıyor.

TC Merkez Banka’sının döviz kurlarının düzeyi ve oynaklığına yönelik döviz ihalesi veya doğrudan müdahale yoluyla işlem yapması genel olarak olumlu ve ancak kalıcı olmayan bir etki yaratıyor. Ancak, TC Merkez Bankası’nın gerçekleştirdiği döviz alışları, döviz kurlarının düzeyini etkilerken, döviz satışları benzer etkiyi yaratmıyor, döviz rezervlerinin azalmasıyla neticeleniyor. Esasen Merkez Bankasının örtük biçimde 1.85 civarında bir kur belirlediği ve bir anlamda piyasalara dikte ettirmeye çalıştığı ve bu seviye baskı altında kaldığında da bu kuru savunmak amacıyla piyasalara müdahale ettiği şeklinde bir algı oluştu. Dalgalı döviz kuru sistemi içerisinde kuru belli bir düzeyde tutmak Merkez Bankası’nın görevi olamaz.

Aşırı oynaklığa müdahale edilmesi başka bir durum. Merkez Bankası düşük enflasyon sağlama gayretiyle TL’nin değerli kalmasına çalışmakta ve bu nedenle kura doğrudan müdahale ediyor. Ancak, değerli TL, pahallı dövizden daha da tehlikelidir. üretimi artırmak için ithal eğiliminin düşürülmesi ve dolayısıyla kurun artışının müdahalelerle engellenmemesi gerekir.

Döviz talebi, döviz arzının üzerindedir. Bunun sebebi spekülatif dahi olsa, ekonominin doğal dinamikleri döviz talep fazlası yaratmış durumdadır. Bunun giderilmesi döviz rezervlerine dayanılarak yapılan satışlarla ortadan kaldırılamaz. Bu aşamada TCMB’nin faiz artışına razı olması gerekiyor.

Orhan öKMEN
JCR Eurasia Rating Başkan

okmen@turcomoney.com

1 Yorum

Yorum Yazın

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

*

*

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.

  • ATAMER KAYA
    4 Ocak 2012 22:30 - Reply

    Faiz artışına razı olmanın beraberinde getireceği sorun ve avantajlarıda detaylı analiz ederbilirseniz çok faydalı olur. Teşekkürler,

  • Site Haritası