–Homo sapienslerin avcı toplayıcı olduğu dönemlerde bir günleri nasıl geçiyordu? Bu dönemde insanlar, günleri hayvan avlayarak ve meyve & sebze toplayarak geçiriyorlardı. Güneş ışığıyla uyanıp gece hava kararınca uyuyorlardı. Bu insanlar topladığı meyvelerden ise çeşitli türden beslenmeyi sağlıyordu. Bu beslenme düzeni onların sağlıklı ve fit olmasını sağlıyordu.
-Bizler, homo sapienslerin son kuşaklarıyız. 100-200 yıl içeresinde bizden çok farklı canlılar dünyaya hakim olacak. Nasıl bir fark olacak? Bu fark, bizim atalarımızın akrabaları olan homo neandertaller veya şempanzelerden olan farkımızdan çok daha büyük olacak. Çünkü gelecek nesiller bedenlerini, zihinlerini ve beyinlerini kontrol etmeyi ve mühendisliğini öğrenecek.
Geçmişte yaşayan insanlar, bugünkü yaşayan insanlara benziyor muydu? Homo sapienslerin avcı toplayıcı olduğu dönemlerde bir günleri nasıl geçiyordu? Bu dönemde insanlar günleri hayvan avlayarak ve meyve & sebze toplayarak geçiriyorlardı. Bu günkü gibi planlamış toplantıları, toplantılarını takip ettikleri cep telefonları, tabletleri falan yoktu. Sabah onları uyandırabilecek alarm sistemleri yoktu. Güneş ışığıyla uyanıp gece hava kararınca uyuyorlardı.
Avcı – toplayıcı dönemde insanlar özgür müydü? Mağara duvarlarına hayvan resimleri çizen bu insan topluluğu özgürdü, her gün hayvan avlamak için çok enerji tüketiyordu. Bu insanlar topladığı meyvelerden ise çeşitli türden beslenmeyi sağlıyordu. Bu beslenme düzeni onların sağlıklı ve fit olmasını sağlıyordu.
BİZ HAYVANI BUĞDAYI DEĞİL, ONLAR BİZİ EVCİLLEŞTİRDİ
Zaman ilerledikten sonra avcı-toplayıcı olan bu insanlar yerleşik hayata geçti. Buğday ektiler, biçtiler, depoladılar. Depoladıkları bu ürünlere hayvanların saldırmamaları ve sel gibi doğal afetlerin zarar vermemeleri için ambarlarından çok uzaklara gitmediler, gidemediler. Belirli bir bölgede yaşadıkları için benzer sebze & meyve grubu ile beslendiler, varsa o bölgedeki hayvanları avladılar. Koyun, keçi, inek gibi hayvanları evcilleştirdiler. Özetle belirli bir bölgeden ayrılamaz hale geldiler. O bölgedeki sebze & meyveleri tükettiler ve hayvanları yediler. Eski sportif ve çeşitli türden beslenmeden uzaklaştılar.
Peki bu durumda insan mı hayvanları evcilleştirdi? Tarım ve hayvancılık yani yerleşik hayata geçmek mi insanı evcilleştirdi? Yerleşik hayata geçmek bizi evcilleştirdi. Biz hayvanı, buğdayı değil, onlar bizi evcilleştirdi.
İNSANLIĞIN GELECEĞİ NEREYE GİDİYOR?
Tarım devrimi tekerleğin icadı ile devam etti. Yerleşik hayata geçmek, tekerlekli araç ile seyahat insana kolaylık mı sağladı? Hayır, tekerlekli araçlar insanı tembelliğe alıştırdı. Günlük olarak daha az kalori ihtiyacı olmasına olanak sağladı. İnsanlar artık eskisi kadar atletik değildi.
Tekerlek yıllar içinde gelişti ve buhar gücü ile birleşti. Ortaya tren çıktı. Bu ilerleyen teknoloji, icat, inovasyon üstel yani “exponential”olarak gelişmeye başladı. Teknoloji ile bütünleşen insanlığın geleceği nereye gidiyor?
HOMO SAPİENSLERİN SON KUŞAKLARIYIZ
Homo sapienslerin bizler son kuşaklarıyız. 100-200 yıl içeresinde bizden çok farklı canlılar dünyaya hakim olacak. Nasıl bir fark olacak? Bu fark bizim atalarımızın akrabaları olan homo neandertaller veya şempanzelerden olan farkımızdan çok daha büyük olacak. Çünkü gelecek nesiller bedenlerini, zihinlerini ve beyinlerini kontrol etmeyi ve mühendisliğini öğrenecek. Bu gelişmeler 21. yüzyıl ekonomisinin ana ürünleri olacak. Tekstil ürünleri, araçlar, silahlar değil, ana ürünler bedenler, beyinler ve zihinler olacak.
Geleceğin gezegen ustaları veri sahipleri ve bu veriyi kontrol eden insanlar, firmalar tarafından belirlenecek. Sadece insanlığın geleceği değil, yaşamın ve evreninde kendi geleceğini belirleyecek.
İNSANLIK, TÜRLER ARASINDA FARKLI TÜRLERE BÖLÜNECEK
Antik çağda arazi, toprak en önemli varlıktı anca şu an veriler dünyanın en önemli aktif varlıklarıdır. Bu dönemlerde eğer çok fazla toprak çok az sayıda kişinin elinde toplanırsa, insanlık aristokratlar ve halk tabakası arasında bölünür. Ancak günümüzde yani modern çağda makinalar en önemli makineler olarak arazinin yerini aldı. Eğer çok fazla makine, çok az kişinin elinde toplanıyorsa insanlık kapitalist ve emekçi olarak sınıflara ayrılır.
Ancak günümüzde (2020+) artık veriler en önemli ekonomik varlık olan makinelerin yerini alıyor. Eğer çok fazla veri, çok az kişinin elinde toplanırsa insanlık sınıflara bölünmeyecek. İnsanlık türler arasında, farklı türlere bölünecek.
İNSANOĞLUNU ELE GEÇİRMEK İÇİN NEYE İHTİYACIMIZ VAR?
Günümüzde veriler neden önemli? Önemli, çünkü sadece bilgisayarlara değil, aynı zamanda insanlara ve diğer organizmalara müdahale edebileceğimiz bir anlamda “onları yönetebileceğimiz” bir noktaya ulaştık. Bugün bilgisayarları, e-posta hesaplarını, banka hesapları ve sosyal medya hesaplarının hacklenmesiyle ilgili bir sürü haber çıkıyor ve bu konular çok konuşuluyor.
Şu an insanoğlunu ele geçirmek (hacklemek) için neye ihtiyacımız var? Sadece iki şey gerekli; çok fazla bilişim gücü ve bol miktarda biyolojik veri. Bugüne kadar hiç kimse yeterli bilişim gücüne ve insanları “hacklemek” için yeterli veriye sahip olamadı. Sovyet Haber Ajansı ya da İspanyol Engizisyonu bir insanı 24 saat dahi takip etmiş, yaptığı her şeyi izlemiş, söylediği her şeyi dinlemiş dahi olsalar bile yine de vücudunda ve beyninde olanları anlamaya, nasıl hissettiğini, nasıl istediğini ve ne istediğini anlamak için yeterli bilişim gücü ve gerekli biyolojik bilgiye sahip değillerdi.
İKİ EŞZAMANLI DEVRİM OLDU
Fakat günümüzde değişenler şudur, iki eşzamanlı devrim oldu. Bir yandan bilgisayarlardaki gelişmeler, bilim ve özellikle makine öğrenmesi ve yapay zekanın yükselişi bize gerekli bilişim gücünü veriyor. Aynı zamanda biyolojik ilerlemeler ve özellikle beyin bilimi alanında gelişmeler bize gerekli biyolojik ilerlemeyi de veriyor.
Charles Darwin’ den bu yana olan biyolojik araştırmaların yüz elli yılını şu 3 kelime ile özetleyebiliriz.
“Organizmalar algoritmadan ibarettir.”
Bu, modern yaşam bilimlerin en büyük kavrayışıdır. Gerçekten sadece biyokimyasal algoritmadan oluşan insanoğluna ait virüslerin olduğunu, organizmalar ve biz bu algoritmaların şifrelerini nasıl çözebileceğimizi öğreniyoruz.
Bu iki devrim birleştiğinde (bilgi teknolojisi devrimi ve biyolojik devrim) insanlığı ve insanı hackleme yeteneğine sahip olacak.
Halit Danagöz
Fütüristler Derneği Yönetim Kurulu Üyesi
danagoz@turcomoney.com
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
İsim *
Email *
Bir dahaki sefere yorum yaptığımda kullanılmak üzere adımı, e-posta adresimi ve web site adresimi bu tarayıcıya kaydet.
Δ
Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.