-Dijital iletişimde çokça merak edilen konulardan birisi olan ChatGPT, . tamamen yapay zeka ile işleyen bu uygulama. ChatGPT şarkı sözü yazıyor, beste yapıyor, makale ve hikaye yazıyor, resim yapıyor, hatta tüm işlerimizi neredeyse elimizden alıyor. Acaba insanın yerini alabilecek mi? Bunu zaman gösterecek elbette.
-ChatGPT’nin arka planında Elon Musk’un kurucuları arasında olduğu OpenAI şirketi var. İşin ilginç yönü ise, Elon Musk’un AI tarafından insanlığın riske edildiğine dair kaygı duyduğunu açıklamış olması. Bu programın hayatımızda giderek daha fazla rolü olacağını kabul etmeliyiz. O halde yapay zeka karşısında yenilgi almamak için insan olmanın değerini daha çok bilmemiz ve dizginleri kaptırmamamız gerekiyor.
Günümüzde yapılan dijital iletişimde çokça merak edilen konulardan birisi ChatGPT oldu. Tamamen yapay zeka ile işleyen bu uygulama şarkı sözü yazıyor, beste yapıyor, makale ve hikaye yazıyor, resim yapıyor, hatta tüm işlerimizi neredeyse elimizden alıyor. Ama ne yaparsa yapsın insanın yerini alabilecek mi? Bunu zaman gösterecek elbette.
CHATGPT GÜVENLİ BİR PROGRAM MI, HENÜZ BELLİ DEĞİL
Çoğumuz duymuşuzdur. ChatGPT yapay zeka tarafından yönetilen bir haberleşme kutusu. Bilgisayar programı bile yazabiliyor. Bizim tek yapmamız gereken şey ona gereken talimatları vermek ve işi yapmasını beklemek. Bu arada ne kadar güvenli olduğu da henüz yanıtlanamıyor.
Uygulamanın arka planında Elon Musk’un kurucuları arasında olduğu OpenAI şirketi var. İşin ilginç yönü ise, Elon Musk’un AI tarafından insanlığın riske edildiğine dair kaygı duyduğunu açıklamış olması.
CHATGPT, İNCE AYAR YAPILMIŞ BÜYÜK BİR DİL MODELİ
Vikipedia, ChatGPT için şunları söylüyor:
‘ChatGPT, OpenAI tarafından geliştirilen e-diyalog konusunda uzmanlaşmış bir prototip yapay zekâ sohbet robotudur. Chatbot, hem denetimli hem de takviyeli öğrenme teknikleriyle ince ayar yapılmış büyük bir dil modelidir.
CHATGPT’Yİ PİYASAYA ÇIKARAN ŞİRKETİN DEĞERİ 29 MİLYAR DOLARA YÜKSELDİ
ChatGPT, 30 Kasım 2022’de bir prototip olarak piyasaya sürüldü ve birçok bilgi alanında ayrıntılı yanıtları ve anlaşılır yanıtlarıyla kısa sürede dikkatleri üzerine çekti. ChatGPT, yayınlandıktan sonra OpenAI’nin değerinin 29 milyar dolar olduğu bildirildi..’
Yazar ve ChatGPT uzmanı Gavin Haines, müzisyen Nick Cave’ i örnek veriyor. Silikon Vadisi’nin teknoloji uzmanlarına karşı tutumuyla bilinen Nick Cave, bir hayranının gönderdiği şarkı sözünün bir yazılım tarafından müzisyenin stiline uygun biçimde bestelenmesi üzerine ChatGPT dünyasına dahil oluyor.
Keza benzer bir AI programı olan Midjourney aynı şekilde bir sanat eseri üretebiliyor. Örneğin bir robotun plajda güneşlenen bir çifte kokteyl servis etmesini gösteren Salvator Dali stilinde bir resmi yapmasını istediğinizde karşınıza böyle bir resim ChatGPT ile çıkabiliyor. Hem de orjinaline çok yakın benzerlikle.
AI, İSRAFI VE İKLİM KRİZİNİ ÖNLEYEBİLİR, SONRASI BİLİNMİYOR…
Aslında AI, insanın ne anlama geldiğini bilmeyecek ama onun yerine geçtiğini biz bileceğiz. AI taraftarları insanlığa hizmet edecek büyük bir yetkinliğin ortaya çıktığını savunacaklar. Gerçekten de kanserle ve diğer hastalıklarla mücadele eden faydalı bir araç ortaya çıktı diye düşünülebilir. Keza bu araç Amazon ormanlarını korumak, avlanmanın yasak olduğu sularda balık avlayanları önlemek gibi çevre eylemleri için de ortaya çıkmış olabilir. Dolayısıyla israfı ve iklim krizini önleyebilir. Kimse henüz kesin bir şey bilmiyor.
Belki bir gün AI, iş ortamında bir sürü angaryadan bizleri kurtarabilir. Sayfalarca mail ve doküman yoğunluğu arasında boğuşan bizlerin işimizi kolaylaştıran bir akıllı bir asistan görevi yapabilir. Günlük programlarımızı yapabilir, toplantı ve konferanslarda tuttuğumuz notları istediğimiz şekilde ve düzgünlükte kolayca düzenleyebilir.
CHATGPT, BİZE DAHA FAZLA SERBEST ZAMAN BIRAKABİLİR
ChatGPT belki tüm bunları günün sonunda öğrenip insanların yaptığı tüm işlerde onları gereksiz hale getirebilir. Böyle bir senaryo içinde bizim için oldukça makul bir baz ücretle çalışır ve bizlere daha fazla serbest zaman bırakabilir. Oxford Üniversitesi’nin bir fakültesi, bu yeni dünyanın etik ölçülerini belirlemek için görev yapıyor. Adı AI Etiği Enstitüsü olan bu bilim yuvası, Silikon Vadisi’nin hızlı gidişini ve alışkanlıklarını dengeleyecek bir çalışmayı üstlenmiş durumda.
İNSAN OLMANIN DEĞERİNİ DAHA ÇOK BİLMEMİZ VE DİZGİNLERİ KAPTIRMAMAMIZ GEREKİYOR
Sonuç olarak gelişen teknolojiler üzerinden gözümüzü ayırmamakta fayda var. Güçlü yönlerimizi ortaya koyarken kusurlu yönlerimizi de bilmeliyiz. AI, hiçbir zaman bizimle bir duygusal bağ kurmayacak. Bizimle üzülüp sevinmeyecek. Yani insani duygularımızı anlamasını beklemeyelim. Ancak hayatımızda giderek daha fazla rolü olacağını kabul etmeliyiz. O halde AI karşısında yenilgi almamak için insan olmanın değerini daha çok bilmemiz ve dizginleri kaptırmamamız gerekiyor.
İbrahim Aybar
Vesiile A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı
aybar@turcomoney.com
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
İsim *
Email *
Bir dahaki sefere yorum yaptığımda kullanılmak üzere adımı, e-posta adresimi ve web site adresimi bu tarayıcıya kaydet.
Δ
Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.