Sermaye Piyasası Kurulu son aylarda sermaye piyasasına olan güveni sağlamak, şeffaflığı arttırmak, tanıtımını yapmak, geliştirmek ve büyütmek için birçok önemli karara imza attı. Peki çok stratejik maddelerin yer aldığı taslak, ne gibi düzenlemeler getiriyor?
Sermaye Piyasası Kurulu, özetlemek gerekirse Yatırımcı Seferberliği, Halka Arz Seferberliği, Kurumsal yönetim ilkelerine uyum çerçevesinde zorunlu kılınan bağımsız yönetim kurulu üyeliği, şirketlerin ödenmiş /çıkarılmış sermayelerinin yüzde 10’una denk gelen oranda hisselerini geri alabilmesine olanak sağlayan düzenlemeler getirildi. Ayrıca kamuoyunda “Foreks” olarak bilinen kaldıraçlı alım satım işlemlerinin yalnızca Kurul tarafından bu faaliyette bulunmak üzere yetkilendirilmiş olan aracı kurumlar ve vadeli işlem aracılık şirketleri tarafından yerine getirilmesi zorunlu kılındı.
Yeni hazırlanan Sermaye Piyasası Kanun taslağına bu çerçeveden bakmak ve değerlendirmek gerekir diye düşünüyorum. Kanun taslağı genel hatları ile incelendiğinde, taslak zaman zaman detaylandırılmış olsa da bir çerçeve kanun olarak karşımıza çıkıyor. Sermaye piyasamızdaki tüm yetkilerin ve denetimin Sermaye Piyasası Kurulu’nda toplandığı görülüyor. Yeni kanun taslağında esneklik sağlamak ve gelişmelere göre gereken uyumu sağlayabilmek için ikincil düzenleme yetkisi düzenleyici otoriteye verilmiş. Bu nedenle birçok maddenin sonunda ” …..usul ve esasları kurul belirler” ifadesinin yer aldığı görülmektedir. Geçmişte yaşanmış sorunların yaşanmaması için tedbirlerin alındığı güçlü bir hukuki altyapı oluşturulduğu görülüyor. Pay sahibi sayısı 500’ü aşan ortaklıkların payları, bu şirketler borsaya açılmış olmasalar bile halka arz olunmuş sayılıyor. Bu şirketler 2 yıl içinde paylarının borsalarda işlem görmesi için başvurmak zorundalar. Böylece çok ortaklı şirketlerin borsaya girmesi zorunlu hale getirilmiş oluyor. Yatırımcı güveni oluşturulması ile ilgili özel durum açıklanmasına konu hususların kapsamı genişletilmiş; böylelikle kamunun daha etkin aydınlatılması amaçlanmış; bu da çok önemli.
Türkiye Sermaye Piyasası Aracı Kuruluşlar Birliği’nin öz düzenleyici fonksiyonunun artırılması amacıyla yapısı revize edilerek birliğin sadece aracı kurumların değil, sermaye piyasalarında faaliyet gösteren tüm aktörlerin temsiline imkan sağlayan bir yapıya dönüşümü sağlanmış. Portföy yöneticiliğinin gelişmesine ve teşvik edilmesine yönelik tedbirlerin alınacağı görülüyor. özellikle teknolojinin gelişmesi ile elektronik ortam üzerinden gerçekleştirilen izinsiz faaliyetlerin artması nedeniyle bu konuya ilişkin de yeni düzenlemeler yapıldığı görülüyor. Yatırımcıların yakından takip ettiği çağrı yükümlülüğünü yerine getirmeyen şirketlere ilişkin cezaların da arttırıldığını görüyoruz. İhraççılar ile halka arz edenlerin, izahnamede yer alan yanlış, yanıltıcı ve eksik bilgilerden kaynaklanan zararlardan müteselsilen sorumlu olacağı gözüküyor. örtülü kazanç tespitinde durum ortaklara bildirildiği gibi, SPK belirlenen tutarın iadesi için dava açmaya da yetkili kılınıyor.
Taslakta dikkat çeken bir başka husus da özellikle tedbirlerin ve cezaların arttırıldığını görüyoruz. Cezalar caydırıcı olsun ve ertelemeye girmesin diye 2-5 olan hapis cezaları 3-6 yıla yükseltilmiş. Adli ve idari para cezaları da arttırılmış. Şahıslara verilecek adli cezalar 1 milyon TL ye kadar, kurumlara verilecek idari para cezaları ise 20 bin TL ile 250 bin TL arasında olabileceği anlaşılıyor. Ayrıca piyasa bozucu işlemlere verilecek idari para cezalarının ise 1 milyon 250 TL kadar çıkabileceği anlaşılıyor. Denetimin kapsamı da daha detaylı olarak tanımlanmış. Manipülasyon olarak bilinen suç tipi ilk defa “Piyasa Dolandırıcılığı,” yine içeriden öğrenenlerin ticareti olarak bilinen suç tipi “Bilgi suistimali” olarak düzenlenmiş. Mevzuatta ilk defa piyasa bozucu eylem tanımlaması yapıldığını görüyoruz.
Piyasa bozucu nitelikte eylemlere baktığımızda, kendinden kendine veya karşılıklı işlem yapmak, açılış ve kapanış fiyatlarını etkilemeye yönelik emir vermek, süreklilik arz edecek şekilde küçük miktarlarda fiyat yükseltici ve düşürücü alım satım yapmak vb. eylemler olduğu görülmektedir. Piyasa bozucu eylem ve işlemlerin tanımları netleştirilmiş ve idari para cezaları arttırılmış. Aslında görünen cezalar arttırılarak hem caydırıcılık amaçlanmış hem de piyasaya olan yatırımcı güvenini sağlamaya yönelik tedbirler alınmaya çalışılmış.
Sermaye Piyasası Kurulu’nun sermaye piyasalarına olan güveni sağlamak, şeffaflığı arttırmak, tanıtımını yapmak, geliştirmek ve büyütmek için almış olduğu karalarlardan önemli gördüklerimi daha önceki yazılarımda detaylı olarak bahsetmiştim, yukarıda tekrar kısaca özetledim. önümüzdeki dönem için yeni taslakla birlikte alınacak tedbirlerin ışığı altında ülkemizde sermaye piyasalarının gelişimi için daha olumlu bir ortam oluşacağına inanıyorum. Bu durum yatırımcı sayısında artışı beraberinde getireceği gibi uzun vadeli bireysel ve kurumsal yatırımcı sayısında da artış sağlayacağını da düşünüyorum. Son derece başarılı çalışmalar yaparak ülke sermaye piyasalarındaki güven sağlayıcı ve şeffaflığı arttırıcı düzenlemeler yapan Sermaye Piyasası Kurulu yerli ve yabancı yatırımcı sayısındaki artışa ve sürdürülebilir ekonomik büyümeye katkı sağlayacak adımlar atıyor.
Ayrıca sermaye piyasalarına yatırım yapılmasına olanak sağlayacak daha olumlu bir ortam oluşmasını destekleyecek düzenlemeler yapıyor. Bu gelişmeler İstanbul’un uluslararası bir finans merkezi olması için yapılan çalışmalara katkı sağlayacak olup sermaye piyasalarının gelişmesi ve büyümesini de destekleyecektir.
Alper NERGİZ
nergiz@turcomoney.com
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
İsim *
Email *
Bir dahaki sefere yorum yaptığımda kullanılmak üzere adımı, e-posta adresimi ve web site adresimi bu tarayıcıya kaydet.
Δ
Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.
aydınlatıcı bir yazı teşekkürler.