Global rekabet, şirket yönetim ve üretim merkezlerini farklı ülkelere hatta farklı kıtalara taşıyor. çeşitli ülkelerde üretim yaparak maliyet avantajını yakalayan sanayiciler, Ar – Ge yatırımlarıyla, markalaşarak fark oluşturabilir.
Yaşamımızın her parçasında yer alan yeni teknolojiler hayatı kolaylaştırıp, çalışma hızını arttırıyor. Şirketlerin iç iletişimlerinden, karar alma süreçlerine kadar her alanda hızlı gelişimin önü açılıyor.
Rekabetin global bir havuz haline geldiği günümüzde küçük kar marjları ile büyük hedefler gerçekleştirmek ancak teknolojik yapı ile mümkün oluyor. Şirket yönetim ve üretim merkezlerinin farklı ülkelerde hatta farklı kıtalarda yer alması yeni ticari anlayışın bir sonucu olarak yaygınlaşıyor. Teknolojik yapılar sayesinde de iletişimlerde sorun yaşanmıyor.
ülkemizdeki sanayicilik anlayışının bu gelişmelerin dışında kalması mümkün olmadığından bu yapılara uyum sağlayarak kendi gelişim modelleri oluşturulmalı. Farklı ülkelerde üretim yapmak artık farklı yorumlara yol açmamalı ve bu yarışın bir parçası olarak değerlendirilmeli. Ancak öncelikle farklı ülkelerde üretim yapmanın alt yapısı oluşturulmalı, katma değerli ürünü daha uygun maliyetli farklı ülkelerde üretmenin soruna çözüm olacağı anlaşılmalı. Katma değerli üretimin ana temasını da markalı ürünler oluşturacağından bir gerçekleştirme hedefi izlenmelidir.
Ar-ge’ye yatırım ve marka olmak Markanın rakip markalarla dünya pazarlarında yarış edebilmesi için teknoloji ve yeni modellerle desteklemeye ihtiyacı var. Tüm bu yazılanlar bir gelişim planının parçaları. Kimsenin bu günden yarına sihirli bir değnekle işleri düzeltmeye gücü yetmeyeceğinden, bu gelişmelerin takip edilmesi ile rekabetin önü açılacaktır. Gelişmiş ekonomilerin büyümelerinin kaynağı, marka ve patent sayıları ile yorumlandığında gelişmenin yolunu bu tablolar açıkça gösteriyor.
Tüm sektörlerde faaliyet gösteren firmaların, gelişmiş ülkelerdeki rakipleri ile kendilerini mukayese ettiğinde görecekleri en büyük açık, marka olamamak ve teknoloji geliştirememeleri. Teknoloji geliştirmek için de iki konu çok önemli. Biri “hedef”, diğeri ise bu hedefe varmak için gerekli “bütçe”. Her yılın başında değerli sanayicilerimiz bir yıl içerisinde Ar – Ge birimlerine yılsonunda rakamsal patent, değer, buluş (yenilik) hedefini koyar ve bunun için de şu oranda bütçeniz var derse, işte o zaman bizde de patent sayıları artar ve dünya ile rekabet edebilir seviyeye gelebilir.
Sevgili dostlar, eğer gerçekten bu ülkenin kaynaklarını kullanarak bu ülkede katma değerli ürünler üretmek istiyorsak, Ar – Ge birimlerine hedef verin ve sonuç isteyin. çünkü, sonucu olamayan işten değer kazanmak mümkün değil.
Kemal Yamankaradeniz
Destek Patent A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı
yamankaradeniz@turcomoney.com
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
İsim *
Email *
Bir dahaki sefere yorum yaptığımda kullanılmak üzere adımı, e-posta adresimi ve web site adresimi bu tarayıcıya kaydet.
Δ
Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.