– Piyasalar yoğun ve kritik bir aya giriyor. Özellikle ayın ilk yarısında gerçekleşecek ABD Başkanlık Seçimi ve FED para politikası beyanatı sonraki süreç için de etkisini hissettirebilecek kritik başlıklar olarak izlenecek. Trump’ın güç kazandığını işaret etmesi ile birlikte genel olarak piyasa etkilerinin nasıl eğilim gösterebileceğini deneyimledik. Trump yönetiminde mali açığın artabileceği ve enflasyonist ortamın oluşacağı düşüncesiyle tahvillerdeki satışlar dikkat çekti.
–Trump – Harris ikilisinin olası etkilerinin değerlendirilmesi, özellikle de ilk etapta oluşabilecek hareketlilik ardından oldukça önemli. Yukarıda belirttiğimiz gibi anket eğilimleri de, hangi adayın en temel göstergelerde oluşturabileceği etkileri az çok göstermiş oldu. İki adayı enerji politikaları açısından değerlendirecek olursak, Trump’ın fosil yakıtlara desteği oldukça açık olarak görülüyor. Üretimde çevreci kısıtlamaların kaldırılması ve regülasyonların gevşetilmesi gibi politikalar güdüyor. Dolayısıyla Kongre desteği alması halinde petrol arzında artışı sürpriz olmayacak.
-Ons altın güçlü dolara rağmen, jeopolitik risklerle birlikte alışılagelen korelasyonu bozarak yeni rekorlara ulaştı. Orta Doğu riskini öngörmek zor olsa da, diğer başlıkları takip etmeyi sürdüreceğiz. Başkanlık seçimi ile birlikte Trump’ın enflasyonist ortam oluşturma ihtimali altını canlı tutabilecek olsa da, FED’in faizleri sanılandan uzun süre yüksek tutma ihtimali olası baskı nedeni olabilir. Ons altın 2675 desteği üzerinde kaldığı sürece yukarı yönlü görünüm devam edebilir.
Piyasalar yoğun ve kritik bir aya giriyor. Özellikle ayın ilk yarısında gerçekleşecek ABD Başkanlık Seçimi ve FED para politikası beyanatı sonraki süreç için de etkisini hissettirebilecek kritik başlıklar olarak izlenecek.
ABD seçimlerinde anketlere göre kazananın kilit eyaletler ile kararsız seçmenlerin tercihleri belirleyecek. Ancak son dönemde anketlerin Trump’ın güç kazandığını işaret etmesi ile birlikte genel olarak piyasa etkilerinin nasıl eğilim gösterebileceğini deneyimledik. Trump yönetiminde mali açığın artabileceği ve enflasyonist ortamın oluşacağı düşüncesiyle tahvillerdeki satışlar dikkat çekti. ABD 10 yıllık tahvil faizi son olarak Temmuz sonlarında test ettiği 4,26% seviyelerine kadar yükseldi. Dolar endeksi, ABD’de Ekim ayı başından bu yana görülen görece güçlü verilerin de desteğiyle yine Temmuz sonlarından bu yana en yüksek seviyelere ulaştı. Güçlenen dolara karşın, Orta Doğu riskinin yüksek seyretmesi ve büyük merkez bankalarının faiz indirim rotaları ons altını rekora taşımaya devam etti.
TRUMP, FOSİL YAKITLARA DESTEK VERİYOR
Trump – Harris ikilisinin olası etkilerinin değerlendirilmesi, özellikle de ilk etapta oluşabilecek hareketlilik ardından oldukça önemli. Yukarıda belirttiğimiz gibi anket eğilimleri de, hangi adayın en temel göstergelerde oluşturabileceği etkileri az çok göstermiş oldu. İki adayı enerji politikaları açısından değerlendirecek olursak, Trump’ın fosil yakıtlara desteği oldukça açık olarak görülüyor. Üretimde çevreci kısıtlamaların kaldırılması ve regülasyonların gevşetilmesi gibi politikalar güdüyor. Dolayısıyla Kongre desteği alması halinde petrol arzında artışı sürpriz olmayacaktır. Bunun da petrol fiyatlarını baskılaması bekleniyor. Ancak bu tür değerlendirmeleri yaparken, petrol fiyatlarında jeopolitik riskler ve OPEC gibi daha birçok faktörün de etkisi olacağını unutmamak gerekiyor.
HARRIS, YENİLENEBİLİR ENERJİ ALANINDA ADIMLAR ATMAYA ÇALIŞIYOR
Harris’in aday olduğu Demokrat Parti ise yenilenebilir enerji alanında adımlar atmaya çalışıyor. Ancak Biden yönetimi yıllar içinde bunu uygulamaya çalışsa da, benzin fiyatlarını düşürmek için Stratejik Petrol Rezervleri’ni satarak 80’li yıllardan bu yana en düşük seviyelere de taşıdılar. Kısacası teori olarak fosil yakıtın ağırlığının azalacağı politika gütseler de, pratikte petrol bolluğu oluşturdular. Ancak tabi seçim sonrası Demokratların olası zaferi halinde bir süre daha düşük yakıt fiyatları politikasına ağırlık verilmesi de beklenmemeli.
Diğer taraftan OPEC kanadıyla ilgili gelişmeler de takip ediliyor olacak. Aralık ayı ile birlikte Örgüt’e bağlı üreticilerin kotalarını gevşetme kararını uygulamaya geçmesi bekleniyor. Bu konuda gözümüz özellikle Suudi Arabistan verilerinde olacak. Örgüt’ün üretim kesintileriyle birlikte feragat ettiği pazar payını geri almak için agresif bir tutum izleyip izlemeyeceği önemli faktörlerden biri.
ORTA DOĞU’DA TANSİYON DÜŞMÜYOR
Orta Doğu’da ise tansiyon düşmüyor. İran’ın roket saldırısı ardından İsrail henüz bir karşılık vermiş değil. Ancak karşılık vereceği taahhüdünde bulundular ve bu piyasalarda gerilimin korunmasına neden oluyor. Ayrıca Lübnan’da Hizbullah’a ait olduğu iddia edilen bölgelere saldırılar yoğunlaşmış durumda ve sivil kayıplar yaşanıyor. Dolayısıyla çatışma alanının genişleyip genişlemeyeceği, İran’a verilecek karşılığın yeni çatışmalara neden olup olmayacağı riski temsil eden başlıklar olacak.
BRENT PETROL, JEOPOLİTİK RİSKLERİN ETKİSİYLE TOPARLANMA SAĞLAMAYA ÇALIŞTI
Brent petrol Eylül’de 80 doları test etmesinin ardından jeopolitik risklerin de etkisiyle toparlanma sağlamaya başlamıştı. Ekim ayında 81 dolara kadar tırmanan petrol, sonrasında 70 – 79 dolar aralığına geriledi. 70 desteği hem psikolojik olarak, hem de üç yılı aşkın süredir düşüşleri sınırlaması nedeniyle önemli bir bölge. Başlıkların da kritik olması nedeniyle yıl sonuna kadar bu desteğin tutumu teknik açıdan önemli olabilir. Yükselişlerde 83 ve 87,50 seviyeleri hedeflenebilir. 70 dolar altındaki haftalık kapanışlarda ise 57 dolara kadar potansiyel ihtimali bulunuyor.
ONS ALTIN, YENİ REKORLARA ULAŞTI
Ons altın güçlü dolara rağmen, jeopolitik risklerle birlikte alışılagelen korelasyonu bozarak yeni rekorlara ulaştı. Orta Doğu riskini öngörmek zor olsa da, diğer başlıkları takip etmeyi sürdüreceğiz. Başkanlık seçimi ile birlikte Trump’ın enflasyonist ortam oluşturma ihtimali altını canlı tutabilecek olsa da, FED’in faizleri sanılandan uzun süre yüksek tutma ihtimali olası baskı nedeni olabilir.
Ons altın 2675 desteği üzerinde kaldığı sürece yukarı yönlü görünüm devam edebilir. Yükselişlerde 2750 – 2275 bölgesi hedeflenebileceği gibi, direnç olarak da tutumu takip edilebilir. Bu direncin üzerindeki kalıcılık, yeni zirve çabası için önemli olabilir. 2675 altındaki kalıcılık durumunda ise 2650 ve 2625 seviyeleri gündemimize gelebilir.
Umut Tuncer
GCM Yatırım Uluslararası Piyasalar Müdür Yardımcısı
tuncer@turcomoney.com
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
İsim *
Email *
Bir dahaki sefere yorum yaptığımda kullanılmak üzere adımı, e-posta adresimi ve web site adresimi bu tarayıcıya kaydet.
Δ
Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.