Türkiye`de sosyal bankacılık gelişiyor

Gürdoğan Yurtsever

Bankalar müşterileri veya kullanıcılar ile birebir ilişki kurmak için sosyal medya ortamlarında resmi hesaplarını açıyorlar ve birçok banka bu kanalları aktif olarak kullanıyor. Türk bankaları takipçi sayısı açısından dünya çapında dereceye giriyor.

Facebook ve twitter başta olmak üzere google, youtube, linkedin gibi çeşitli sosyal medya mecralarına olan ilgi tüm dünyada hızla büyüyor. özellikle mobil teknolojilerindeki hızlı gelişmeler bu ilginin geniş kitlelere yayılmasını sağlıyor. Sosyal medya ile bugüne kadar birilerinin ürettiği içeriği alıp kullanmaya dayalı tek yönlü iletişim devrinin kapandığını, doğrudan ve karşılıklı iletişim devrinin başladığını ifade etmek gerekiyor. İçerik üretme imkanı, içerik üretme imtiyazı bulunan kişilerden herkese geçti. Artık, herkes istediği içeriği üretip, istediği kişilerle paylaşabiliyor. Bu yapısı nedeniyle sosyal medyayı sanayi devriminden sonraki en önemli hareket olarak görenler de var.

Milyonlarca, hatta milyarlarca insanın zamanlarının önemli sayılabilecek bir kısmını sosyal medyada geçirmesi şirketleri bu konuya ilgi göstermeye ve yatırım yapmaya yönlendiriyor. Gerek dünyada, gerekse ülkemizde müşterileri ile daha yakın ilişkiler geliştirmek ve onlara doğrudan ulaşmak amacıyla birçok şirket ve marka hizmetlerini sosyal medyaya taşıyor, bu alanda önemli yatırımlar yapıyor.

Her geçen gün gelişen ve kullanımı artan sosyal medya mecraları klasik bankacılığı da derinden etkilemeye başladı. İnsanlarla en fazla ilişkisi bulunan, müşterilerine güvene dayalı hizmet veren bankaların, müşterilerinin bulunduğu sosyal medyaya daha fazla yabancı kalması düşünülemezdi zaten. Bankaların bu konuya giderek daha fazla önem verdiği, ilgi gösterdiği ve yatırım yaptığı görülüyor. Hatta bankaların sosyal medyadaki varlığı “sosyal bankacılık” olarak da ifade ediliyor.
Bankalar müşterileri veya kullanıcılar ile birebir ve yakın ilişki kurmak için sosyal medya ortamlarında resmi hesaplarını açıyorlar ve birçok banka bu kanalları aktif olarak kullanıyor. Yapılan sosyal medya araştırmalarına göre bazı Türk bankaları takipçi sayısı açısından dünya ve Avrupa çapında dereceye giriyor.

Bankaların gerek kurumsal markaları, gerekse de kredi kartı gibi alt markaları için ayrı ayrı sosyal medya hesapları açıldığı görülüyor. Bu nedenle bir bankanın sosyal medyada birçok hesabı bulunabiliyor.

Bankalar bu ortamlarda ürünleri ve hizmetleri hakkında bilgiler veriyorlar, çeşitli avantajlar sunuyorlar, sorular soruyor ve ödüller dağıtıyorlar, özel kampanyalar düzenliyorlar, müşterilerin öneri ve şikayetlerini alıyor ve bunlara çözüm üretiyorlar, böylece müşterileri veya kullanıcılar ile daha yakın, samimi ve hızlı iletişim kurabiliyorlar.

Bankalar bu şekilde ürünlerini tanıtmak, markalarının bilinirliğini artırmak, müşterilerin şikayetlerini hızı bir şekilde çözerek müşteri memnuniyeti sağlamak, müşteri ihtiyaçlarını öğrenerek yeni ürünler geliştirmek, yeni müşteriler kazanarak müşteri sayısını artırmak gibi sonuçlar elde edebiliyorlar.

FACEBOOK üZERİNDEN EFT VE HAVALE

Bazı bankalar facebook bankacılığı gibi yeni iş modelleri geliştirmeye başladı. Artık EFT ve havale gibi bankacılık işlemlerini facebook üzerinden de yapılmasına imkan sağlayan bankalar bulunuyor. İnternet bankacılığında güvenlik çok önemli olduğundan, sosyal medya ortamlarından işlem yapmanın ne kadar güvenli olacağı şüphesiz tereddütlü bir konu. Fakat, bankacılığın nereye gittiğini göstermesi bakımından da bu uygulamaları önemli bir adım olarak görmek yanlış olmayacak. Yakın gelecekte bankacılık hizmetlerine sosyal medyanın çok daha entegre olacağını, yeni servis kanalları oluşturulacağını, bankaların bu konuda yenilikçi projeler geliştirip yeni yatırımlara yöneleceğini ifade etmek mümkün. Sosyal medya, giderek bankaların dijital pazarlama alanındaki çok önemli bir tanıtım, hizmet ve satış kanalı haline geliyor. Bankalar, rekabetlerini bir anlamda sosyal medyaya taşıyor.
Bankaların bu konuda başarılı sonuçlar elde etmek için konuyu gündemlerine almaları ve doğru stratejiler belirlemeleri önem taşıyor. Her sosyal medya mecrasının kendine özgü özellikleri bulunduğu için, bankaların kullandığı sosyal medya mecrasına göre farklı iletişim yöntemleri ve stratejileri geliştirmeleri de ayrıca önemli.

Fakat, tüm bankaların bu konuya gereken önemi verdiğini ve sosyal medyayı kullanan bazı bankaların ise müşterileri ile iletişimde beklenen sıcaklığı yakaladığını ifade etmek çok da mümkün değil. Halen bir çok banka karşılıklı iletişim yerine tek yönlü iletişimi tercih ediyor, yalnızca müşterisini dinlemek ve ürünlerini tanıtmakla yetiniyor. Karşılıklı iletişim kurmada çekingen davranıyor.

Oysa, önemli olan bankaların yalnızca sosyal medya ortamlarında yer alması değil, sosyal medyanın interaktif yapısına uygun bir şekilde sosyal bankacılık uygulamaların geliştirilmesidir. Bu yaklaşımı hızla benimseyen ve doğru stratejiler geliştiren bankalar sosyal medya rekabetinde avantaj sağlayacak.

Gürdoğan YURTSEVER