2016 yılı bitti. Aslında hepimiz “artık bitsin de kurtulalım” dedik ama 2017’nin sabahında hain ve insanlık dışı teröre uyandık. Ortaköy’de 39 tane can hayatını kaybetti. 2016’dan daha iyi olacak mı? Yoksa 2017’de 2016’yı mı arayacağız? Sorularını soruyorduk.
GELEN GİDENİ ARATIR
Gelen gideni aratır derler ve çok uzun bir süredir, gelen yeni yıllar hep eskiyi arattı. Aslında 2017’ye çok farklı açılardan bakılabilir. Uluslararası ilişkiler, ekonomi, kültür, sanat, eğitim vs… Ama uzmanlık alanım gereği ekonomi objektifinden 2017’ye bakacağım. Önce bazı tespitler yapalım.
Yukarıda maddeler halinde verdiğim tespitler sonrasında, 2017 yılının borsa açısından çok umut verici olduğunu söyleyemem. FED’in 2017’de 3 defa faiz artırması bekleniyor. Aslında bu kadar olmayabilir, fakat, Trump’ın izleyeceğini söylediği ekonomik politikalar bu 3 artışı destekler nitelikte. Dolayısıyla “2016’ya girerken en az 3 tane faiz artışı bekliyorduk, fakat sadece bir tane oldu” diyerek bu yıl da aynı şeyin olacağını savunmak zor. Bu yüzden 3 faiz artışı olursa, ben bundan nasıl en az zararla etkilenirim sorusuna cevap vermek gerekiyor.
DOLAR DÜŞECEK Mİ?HAYIR…!
Dolar/TL kuru Aralık ayında 3.50’ye demir attı ve yeni yıla 3.52 seviyesinden başladık. Bu aydan itibaren dolar/TL kurunda istikrarlı bir düşüş trendinin başlamasını bekleyebilir miyiz? Benim bu soruya cevabım “Hayır” şeklindedir. Bu durumda “dolar en fazla hangi seviyelere kadar gerileyebilir?” sorusu öne çıkıyor. Teknik olarak 2017 içinde gerileyebileceği en düşük seviye 3.20-3.30 arası olabilir. Yani 2017’de tekrar 3’Ün altında düşer mi diye soranlara cevabım “hayır” şeklindedir. Ama 2017’de Suriye savaşı biter, AB ile ilişkilerimiz yeniden güçlenir, Trump da sert söylemlerini bırakıp, bu ithal vergileri gibi şeylerden vazgeçerse, 3 TL seviyesinin altına bile geriler. Ama şu an bu olasılıkların çok düşük olduğunu düşünüyorum.
2017’NİN İLK AYLARINDA DOLARDA NASIL BİR HAREKET BEKLİYORUM?
3.40 TL seviyesinin güçlü bir destek olmasını ve 20 Ocak’a doğru piyasalarda stresin yeniden artmasını bekliyorum. İki sebep var. Birincisi Trump’ın koltuğuna oturacak olması, dolar endeksini yukarı itecek. Zaten dolar endeksi adeta böyle bir atak yapmak için hazırlık yapıyor görüntüsü veriyor. İkinci sebep ise; FITCH’in not kararı öncesinde risk almak istemeyenlerin yaratabileceği baskı olacak. Dolayısıyla dolar/TL kuru Ocak ayı içinde 3.60 zirvesini yeniden test edebilir veya bu seviyeleri zorlayabilir. Aşağı yönde düşüş olması için FITCH’in notumuzu değiştirmemesi yeterli olur. Aslında FITCH 27 Ocak öncesinde, not ile ilgili sinyaller verecektir, fakat daha önce yaptığı gibi sağ gösterip sol vurmaz inşallah. Eğer notumuz düşmezse ve aynı seviyeyi korursak (diğer şartlar aynı kalmak şartıyla yani dolar endeksinde sert artış yoksa, o sırada başka faktörler nedeniyle dolar artmıyorsa) Dolar/TL kurunda çok sert düşüş görürüz. Ama not düşerse, bu sefer, zannedersem yeni destek seviyesi 3.60 civarı olur.
FED, FITCH, DOLAR-TL
Unutmayınız ki, dolarda düşüş trendini başlatacak en önemli faktör, FED’in 2017’de başka faiz artırımı yapmayacağı veya sadece 1 tane faiz artırımını yeterli bulacağı durumdur. FITCH notumuzu düşürmezse, dolar/TL elbette ki düşer, ama düşüş trendini başlatacak bir faktör olmaz. Düşüş trendini oluşturacak asıl faktör FED faiz artırımlarının sayısı, ABD enflasyonu ve büyüme oranlarıdır.
BORSAYA GELECEK OLURSAK
Borsaya gelecek olursak, Aralık ayının son iki haftasında genel olarak yukarı gitme isteği vardı. Yeni yılda borsa açısından ne kadar umutlu olabiliriz? Normal şartlar altında, eğer bir ülke büyüyorsa, firmalar kâr üretiyorsa borsa yükselir… ABD’de faiz artışları beklenirken, döviz kurlarının enflasyon üzerinde belirgin baskı yapması beklenirken borsada güçlü yükseliş trendleri beklemek yanlış olur. Hisse bazlı önemli ayrışmalar olacaktır. Şu an baktığımız objektife göre, 2017 yılı borsa açısından pek parlak görünmüyor. Dolar bazında aslında çok ucuzlamış durumdayız ama bir süre ucuz kalmaya devam edebiliriz. Borsa için 85 bin seviyesi önemli bir dirençtir. Bu direncin geçilmesi ancak ve ancak beklentilerin üzerinde bir büyüme verisi ile oluşur. Ama büyümeyi yaratacak şey güven ortamıdır. Müteşebbis yatırım yapmalı, istihdam yaratmalı. Bunun için ise döviz kurları, faiz istikrarlı olmalıdır. Bu iki parametrenin istikrarı için ise, enflasyonun düşük ve istikrarlı olması gerekir. Fakat, uzun zamandır döviz kurlarındaki volatilite çok arttı. Yani 2017’de büyümenin ivme kazanabileceği bir ortam göremiyorum. Bu yüzden de borsadaki getirilerin zaman zaman yükseleceğini biliyoruz ama kalıcı olması zor olacak. Hepinize 2017’nin önce sağlık, sonra huzur sonra da başarı dolu bir yıl olmasını diliyorum.
Dr. Yaşar Erdinç
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
İsim *
Email *
Bir dahaki sefere yorum yaptığımda kullanılmak üzere adımı, e-posta adresimi ve web site adresimi bu tarayıcıya kaydet.
Δ
Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.