*Aşı umutlarının verdiği iyimserlik ile 2021 yılına girildi. İlk aşının bir Türk çift tarafından bulunmuş olması bizlere ayrıca bir mutluluk verdi. Pandemi 2021 yılında da gündemi işgal etmeye devam edecek görünse de yeni yılda bu aşıların tedavi yönteminde istenilen sonuca ulaşabilmesini umuyoruz.
*2021, ABD’nin Başkanını değiştirdiği özellikle ekonomilerin eski dönem performansları için hazırlık yapacağı bir geçiş yılı olacak. Hükümetlerin aşı ile alakalı umut veren mesajlarına rağmen mali teşviklerle, Merkez Bankaları ise genişleyici para politikası kararları ile ekonomik desteklerini sürdürecek.
*Uzaktan çalışma, dijitalleşme ve robotlaşma sürecinin virüs ile mücadelede başarılı olmamız durumunda da devam edeceği düşünüldüğünde, eski görünümdeki istihdam kayıplarının yeni görünümdeki iş olanaklarını telafi edip etmemesi hususu yeni dönemin en dikkat çekeceği ekonomik gelişmelerinden birisi olacak.
*Yaralarını sarmak için harekete geçen ve güven verici açıklamalarla yabancılar açısından çekim merkezi olmaya çalışan Türkiye, batıyı benimseyen politikalarında söylemlerini eyleme dönüştürerek bu ilgiyi daha da güçlendirmesi için yeni yılın reform yılı olarak ilan edilmiş olması önemli. Bu, yerli ve yabancı yatırımcılar için bir çekim merkezi olabilir.
*Her ne kadar küresel anlamda dolarda değer kaybetme potansiyelinin 2021 yılında da devam etmesi beklense de Türk Lirası 2021 yılında 7,00 psikolojik seviyesinin altına inmedikçe teknik olarak yukarı trend hareketinin devam etmesi beklenmektedir. Borsa İstanbul’da 12 aylık analist tahminlerinde yer verilen 1580 seviyesi destekleyici olabilir.
Türkiye ve tüm dünyada 2020 yılı, Covid-19’un ağır hasarlar verdiği zor bir yıl oldu ve aşı umutlarının verdiği iyimserlik ile 2021’e girildi.
Çin’in Vuhan kentinde 12 Aralık 2019’da başlayan korona virüs salgını 2020 yılı başında Dünya Sağlık Örgütü tarafından “uluslararası kamu sağlığı acil durumu” ilan edilerek dünya gündeminin merkezine oturdu.
Ülkelerin virüse ilişkin sınır kontrolleri ve seyahat yasakları ile durum daha da ciddileşti. Covid-19, insan yaşamını tehdit ettiği gibi ülkelerin ekonomik aktivitelerinde bozulmalara sebep oldu.
Dünya genelinde ülkeler mali teşviklerle, Merkez Bankaları ise para politikası adımları ile tahribatı en aza indirmeye, gerek şirketleri gerekse insanları ayakta tutmaya çalıştı. Ancak özellikle hizmet ve imalat sektörlerinde başta küçük ölçekli şirketler olmak üzere olumsuz etkileri oldu.
YAŞLI NÜFUSA SAHİP OLAN AVRUPA, EN FAZLA YARA ALAN BÖLGELERDEN OLDU
Ülkelerin virüse yönelik aldığı sağlık tedbirlerine rağmen vaka sayılarındaki artışlar sürdü. Özellikle demografik yapı olarak yaşlı nüfusa daha fazla sahip olan Avrupa, ne yazık ki süreçte en fazla yara alan bölgelerden birisi oldu.
Koronavirüs ile mücadele ettiğimiz zor bir yılı geride bırakırken bu mücadeleyi daha üst noktaya taşıyacağımız aşı haberleri Kasım ayı ile birlikte gündemi meşgul etti. Aşı umutlarının verdiği iyimserlik ile 2021 yılına girildi.
İlk aşının bir Türk çift tarafından bulunmuş olması bizlere ayrıca bir mutluluk verdi. Pandemi 2021 yılında da gündemi işgal etmeye devam edecek görünse de yeni yılda bu aşıların tedavi yönteminde istenilen sonuca ulaşabilmesini umuyoruz.
2021’de önceki yılın etkilerinin büyüme üzerinde sınırlayıcı etkisi olsa da aşının etkisi ile küresel büyümenin nispeten toparlanmasını bekliyoruz.
2021, ABD’nin Başkanını değiştirdiği özellikle ekonomilerin eski dönem performansları için hazırlık yapacağı bir geçiş yılı olacak. Hükümetlerin aşı ile alakalı umut veren mesajlarına rağmen mali teşviklerle, Merkez Bankaları ise genişleyici para politikası kararları ile ekonomik desteklerini sürdürecek.
KÜRESEL PİYASALARIN ODAKLANACAĞI ANA GÜNDEM MADDELERİ
TÜRKİYE’DEKİ PİYASALARIN ODAKLANACAĞI ANA GÜNDEM MADDELERİ
Kasım ayı ile birlikte güçlü Türk Lirası ve Borsa, diğer finansal ürünlerden ayrışılmasını sağladı, tarihi zirve seviyesini her gün yenileyen Borsa yeni gelen 750 bine yakın ciddi sayıdaki yatırımcı ile tüm zamanların en yüksek seviyesine ulaşarak 2021 yılında da yatırımcıların radarında kalmayı, performansını sürdüreceğe benziyor. Yeni yılda enflasyon ile mücadele konusunda sıkı para politikası temasına devam edeceğini belirten TCMB’nin hedeflerine ulaşması piyasalar için önemlidir.
İngiltere ile serbest ticaret anlaşması yaparak Avrupa’ya güçlü mesajlar veren Türkiye, özellikle ihracatımızın yarısında etkin bir rol oynayan Avrupa ile ilişkilerinde sağlanacak ılımlı politika ile büyüme ve cari açığa yönelik önemli ve destekleyici bir profilin oluşmasını sağlayabilir. Türkiye gündemine yönelik özellikle ABD ve Avrupa birliği ile olan ilişkilerin seyri piyasalar tarafından yakından izlenecek.
FİNANSAL PİYASALARA İLİŞKİN 2021 BEKLENTİLERİ
Dünya ve Türkiye ekonomisini 2021 yılında neler bekliyor sorusuna vermiş olduğumuz cevaplar sonrasında finansal piyasalarda varlık fiyatlarındaki beklentilere göz atalım.
EURUSD paritesi uzunca bir süredir ‘‘zayıf Dolar-güçlü Euro’’ teması taşımaktadır. 2021 yılında EURUSD 1,20 seviyesi üzerinde kaldığı müddetçe 1,28 – 1,30 bölgesine doğru yeni bir çıkış ihtimalini taşırken, dolardaki olası güçlenmenin teyit kazanabilmesi, paritenin 1,20 altında kalıcı bir hareket oluşturması ile olabilir.
TÜRK LİRASI 2021 YILINDA 7,00 PSİKOLOJİK SEVİYESİNİN ALTINA İNMELİ
Her ne kadar küresel anlamda dolarda değer kaybetme potansiyelinin 2021 yılında da devam etmesi beklense de Türk Lirası 2021 yılında 7,00 psikolojik seviyesinin altına inmedikçe teknik olarak yukarı trend hareketinin devam etmesi bekleniyor.
Ons Altın: 1850–1900 dolar arasında gerçekleştirdiği sıkışma ile son dönemde gündemi oldukça meşgul etse de virüs sebebiyle genişlemeci politikaların 2021 yılında da devam edeceği düşüncesi ve belirsizlik ortamlarında talebin de destekleyici olması sebebiyle 2020 yılı zirvesi olan 2075 dolar seviyesine tekrar ulaşabilir. Bu seviye üzerindeki kalıcı hareketler 2300 dolar seviyesine doğru yeni bir beklentiyi güçlendirebilir.
Gram Altın: 2020 yılı kapanışı ile birlikte yüzde 55 değer kazanan Gram Altın, Ons Altın’ın 2021 yılında da yükselme eğiliminin devam edeceği bir ortamda, USD/TRY kurunun seyri de önemli olmakla birlikte, yurtiçi yatırımcılar için parlamaya devam edecek bir enstrüman olarak yerini koruyabilir.
Gümüş: Artan dijitalleşmenin, elektronik uygulamalardaki rolünün ve iklim değişikliklerinin Gümüşe olan talebi de sürdürmesini bekliyoruz.
Borsa İstanbul 100 Endeksi: Artan getiri arayışı, gelişen teknolojiyle birlikte aracı kurum ve bankaların mobil uygulamalarından kolayca işlem yapılması, yeni yatırımcıların katılımı ve 1400 seviyesi üzerindeki kalıcılığı ile yerli ve yabancı yatırımcıların son dönemde iştahını artırdı.
12 AYLIK ANALİST TAHMİNLERİNDE YER VERİLEN 1580 SEVİYESİ DESTEKLEYİCİ OLABİLİR
Son 10 yılda bakiyeli yerli yatırımcı hesap sayısının geçen yıla kadar maksimum 1 milyon 200 binlerde olduğu ve sadece son bir yılda ilave 750 bin civarında açılan yatırımcı sayısı ile toplam 1 milyon 900 binleri aştığı düşünüldüğünde artışın önemi daha net ortaya çıkıyor. Faiz seviyesinde son dönemde yaşanan yükseliş ve endeksin geldiği seviye dikkate alındığında, bu durum getiri arayışını dengelemeye başlasa da 12 aylık analist tahminlerinde yer verilen 1580 seviyesi Bist 100 endeksi için destekleyici olabilir.
Geçen yıl borsalarda oluşan yüksek performansın 2021 yılında halka arz olacak şirket sayısında da artışa neden olması bekleniyor.
Dijitalleşmenin öneminin ve iş süreçlerini buna göre entegre etmenin şirketlerin sürdürebilirliği için önemli olduğunun anlaşıldığı bir dönem oldu.
Ülkemiz açısından bardağın dolu tarafından bakacak olursak ihracat rakamları korona döneminde de aksamadan devam ediyor. 2020 yılsonu itibariyle 168 milyar doları aşarak olumlu seyrini sürdürüyor.
DEMİR İPEK YOLU PROJESİ KAPSAMINDA ÇİN’E GİDEN İLK TREN
Demir İpek Yolu projesi kapsamında Çin’e giden ilk tren yola çıktı. Üretim ve lojistik açısından güçlü durmamız, salgın sonrasında, bölgesinde üretim tedarik merkezi olması açısından yeni fırsatlar sunabilir.
Geçen yıl ülkemizin en büyük ithalat kalemini oluşturan ve cari açık açısından önemli olan petrol fiyatlarının 45- 55 dolar seviyesinde düşük seyretmesi düşen turizm gelirlerini dikkate alındığında bizim açımızdan olumlu oldu.
Ülkemiz topraklarında Fatih gemisi tarafından keşfedilen 405 milyar metre küplük büyük doğalgaz rezervi ülkemizin enerji piyasasındaki konumunu güçlendirecek ve pazarlık şansımızı ayrıca artıracak. Zaman içinde cari açığa olumlu etkileri olacak.
Aşı ile beraber bahar aylarında pandemide pozitif yönde yaşanacak gelişmelerin, yapılacak tanıtım çalışmalarıyla beraber turizm sektörünü de olumlu yönde etkilemesini umuyoruz. Büyümede de aşılama süreci ile birlikte ertelenen taleplerin devreye girmesiyle geçen yıla oranla daha iyi bir yıl olmasını ümit ediyoruz.
Enflasyon ve faizde görülen yüksek seviyelerin, kararlı şekilde üstüne gidileceğine ilişkin piyasalara verilen mesajlar, yeni yılda hem aşı hem de ekonomide atılacak güçlü reform ve normalleşme adımları ile beraber artık düşüş eğilimine girmesini umuyoruz.
İNGİLTERE İLE YAPILAN SERBEST TİCARET ANLAŞMASI MORAL OLDU
İngiltere ile yapılan serbest ticaret anlaşması hem kazanımların korunması hem de vergi yükü ile karşı karşıya gelecek sektör temsilcileri açısından moral olurken İngiltere ile ilişkilerin derinleşmesi açısından da ayrıca önemli.
Marmara bölgesindeki trafik yükünü azaltması hedeflenen Kuzey Marmara çevre yolu tamamlandı; Çanakkale Köprüsü gibi mega projeler devam ediyor. Alt yapı yatırımı olarak yapılan bu yollar ve köprüler ihracatımıza güç katacaktır. 2020’de en kötünün geride kaldığını umuyor ve aşının etkisi ile yeni yıla umutla bakıyoruz.
Alper Nergiz
GCM Menkul Kıymetler Genel Müdürü
nergiz@turcomoney.com
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
İsim *
Email *
Bir dahaki sefere yorum yaptığımda kullanılmak üzere adımı, e-posta adresimi ve web site adresimi bu tarayıcıya kaydet.
Δ
Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.