Dünyanın en büyük otel zinciri Crowne Plaza’nın son halkası, geçen Mart ayında İstanbul Florya sahilinde açıldı. Genel Müdür İlker Yörükoğlu, konumu ve mimarisi ile dikkat çeken Crowne Plaza İstanbul – Florya ile ilgili yapılan yatırım hakkında Turcomoney’e konuştu, turizm sektörü hakkında çarpıcı analizler yaptı.
* Crowne Plaza İstanbul – Florya, bir yatırım projesinin son halkası. Tesisler, 300 milyon dolarlık yatırımla hayata geçirildi.
* Otelimiz, İstanbul’un en güzel sahillerinden birinde hizmet veriyor. Otelimizi, “city resort” olarak konumlandırıyoruz.
*Terör saldırıları, turizm sektörüne büyük zarar verdi. 2016 için toparlanmaya dair çok büyük bir umut taşımamak gerekiyor.
*Avrupalı para harcayan, cömert turistleri mutlaka geri kazanmamız lazım.
*Türkiye’de plansız programsız çok otel açıldı. Gözü kapalı yapılan 5 yıldızlı otellerin kimseye bir faydası yok.
*Turizm sektörü zor bir dönem geçiriyor. Ama herşeyi devletten beklemek yanlış.
Türkiye, terör dalgasının yeniden hız kazanması, kurlardaki aşırı oynaklık, halkın gelecek kaygısı nedeniyle tüketim harcamalarını kısması, etrafımızı saran savaş çemberinin göç dalgasına yolaçması gibi birçok nedenlerle Türkiye ekonomisi, son yılların en zorlu dönemini yaşıyor. Bu gelişmelerden en çok olumsuz etkilenen sektörlerin başında turizm geliyor. Rus savaş uçağının düşürülmesiyle önemli bir gelir kaybına uğrayan sektör, krizi atlatmanın yollarını arıyor. Ancak tüm olussuz gelişmelere rağmen sektörde yatırımlar devam ediyor. İşte bunlardan biri de geçen Mart ayında hizmete açılan Crowne Plaza İstanbul – Florya Oteli. Dünyanın en büyük otel zinciri Crowne Plaza’nın son halkası olan İstanbul Florya Oteli, birçok yönüyle dikkat çeken bir otel. Peki Crowne Plaza İstanbul – Florya, ne kadarlık bir yatırımla gerçekleştirildi? Oteli, diğer tesislerden ayıran özellik ne? Krizden en büyük darbeyi yiyen turizm sektörü, neler yapılırsa önü açılır?
Crowne Plaza İstanbul – Florya Genel Müdürü İlker Yörükoğlu, hedeflerini, projelerini ve turizm sektörü ile ilgili son gelişmeleri Turcomoney’e anlattı…
-Sayın Yörükoğlu, Crowne Plaza İstanbul – Florya, Crowne Plaza zincirinin en genç, en yeni halkalarından biri. Oteliniz ne zaman faaliyete geçti? Tesisler, ne kadarlık bir yatırımla tamamlandı? Ortaklık yapısı ve yönetimi hakkında bilgi verir misiniz?
Otelimiz 2016 senesinin Mart ayında faaliyete geçti. Esasen aynı arsayı paylaştığımız Crowne Plaza İstanbul – Florya, Aqua Florya AVM, ve İstanbul Akvaryum tesisleri ile birlikte, İstanbul Akvaryum Turizm Tic. Lt. Şti çatısı altında tek bir tüzel yapı etrafında birleşti. Bu tüzel yapıyı Nuhoğlu İnşaat, Metal Yapı, Alt Üst Yapı ve Nas İnşaat olmak üzere inşaat ve gayrimenkul sektörünün önde gelen firmalarından oluşmaktadır. Crowne Plaza İstanbul – Florya, bir yatırım projesinin hizmete giren son halkası. Bu nedenle, tüm tesis için yapılan yatırım rakamının daha anlamlı olacağını düşünüyorum. Tesislerimiz toplam 300 milyon dolarlık yatırımla hayata geçirildi.
-Rakamlarla Crowne Plaza İstanbul – Florya tablosunu bize anlatır mısınız? Kaç kişi istihdam ediliyor, kaç odası var?
Florya sahiline sıfır konumlandırılmış tesisimizin hemen önünden bir yürüyüş ve bisiklet yolu geçiyor. Bu eşsiz deniz manzarasının keyfini, otelimizin yemyeşil bahçesi içinde yer alan havuzunu, her türden organizasyonlarınızı gerçekleştirebileceğiniz bahçesini ve yiyecek-içecek alanlarını kullanırken çıkarabilirsiniz. Crowne Plaza İstanbul – Florya’nın 31 tanesi süit olmak üzere toplam 306 odası bulunuyor. Odaların neredeyse tamamı balkonlu ve çok büyük bir kısmı da deniz manzaralı. Biri açık, diğeri kapalı olmak üzere iki adet havuzu bulunan, cilt bakımı ve masaj hizmetleri sunan SPAmızda ayrıca, buhar odası, sauna ve modern bir şekilde yorumlanan Türk Hamamından da faydalanabilirsiniz. Binamızın yapısı, konumu ve sunduğu hizmetler nedeniyle, kendinizi bir tatil beldesinde hissetmeniz son derece normaldir. Otelimiz, kendine has rahatlatıcı yapısının yanı sıra, bir şehir otelinden beklenen her türlü nitelikleri de bünyesinde barındırıyor. Bir tanesi büfe, diğeri a’la carte servis sunan iki adet restaurantı, biri havuz kenarında diğeri lobi alanında olmak üzere iki adet barı, nefes kesen manzarası ile muhteşem terası, 24 saat oda servisi hizmeti, her türlü talebe cevap verebilecek şekilde tasarlanmış toplantı salonları, teknolojik alt yapısı çağın gerekliliklerine uygun bir şekilde sağlanmış modern ve şık balo salonu, özellikle düğünler için çok elverişli olan iki ayrı açık hava mekanı, bay ve bayan kuaför salonları, 300 araçlık otoparkı ile hizmet veriyor. Saydığım bu sebeplerden dolayı otelimizi “city resort” olarak konumlandırıyoruz. Otelimizde misafir odaklı, misafirperver, iyi eğitimli ve güler yüzlü 230 personel ev sahipliği yapıyor.
–2015 yılı genel olarak Türk ekonomisi için ama daha çok da turizm sektörü açısından sıkıntılı geçti… Sektörün 2015 yılını ve 2016 yılının ilk 3 ayını değerlendirir misiniz?
Aslında 2015 o kadar da kötü başlamamıştı ama ilk üç ayın ardından seçim ekonomisi, piyasalardaki gerginlik, döviz kurlarındaki enteresan hareketler gibi konular biraz çalkantı yaratmaya başlamıştı. 2015 yılı içinde otelimizin inşaatı devam ettiği için bu çalkantılı dönemi minimum hasarla atlatıp, 2016 yılına daha iyi bir zeminde başlamayı umuyorduk. Ancak 2015’in son çeyreğinde başlayan ve 2016 yılında da yaşanan terör saldırıları, turizmde bugünkü durumun belirleyicisi oldu. Bu tip kriz durumlarında ilk darbeyi alan ve anında etkilenen sektör, turizm ve konaklama sektörü olur. Bu defa da farklı olmadı. Daha önceden de gerek ekonomik, gerekse içinde bulunduğumuz coğrafyanın getirdiği birçok krizle karşılaştık. Her birinde de makul süreler içinde toparlanarak ayağa kalkmayı başardık. Ancak ilk defa, ülkemize gelen turistler direkt hedef alındı. İnsanlar şüpheyle yaklaştıkları ülkelere seyahat etmeyi elbette ki tercih etmezler. Bu durum özellikle Avrupa ve Amerika pazarından ciddi iş kayıpları olarak bize geri döndü. Sadece turist olarak gelen kişilerde değil, aynı zamanda ülkemizde iş yapmaya gelen kişi ve gruplarda da çok keskin bir düşüş gözlenmekte. İrili ufaklı birçok kongre ve toplantılar iptal edildi, spor organizasyonları yer değiştirdi. Bu nedenlerden dolayı otellerdeki doluluk oranları dramatik bir şekilde düşüşe geçti. İçinde bulunduğumuz tabloya realist bir açıdan bakarsak, kısa vadede yani 2016 senesi içinde toparlanmaya dair çok büyük bir umut taşımamak gerekiyor. Bu krizi en az hasarla atlatmak için gereken tüm tasarruf tedbirlerini hayata geçirdik. Elbette ki ticari hayatına yeni adım atmış bir işletme olarak mevcut şartlar bizi daha temkinli olmaya itiyor.
Röportajın devamını,
Turcomoney’i Yaysat’ın seçkin bayilerinden
D&R, Remzi Kitabevi, NT, Özdilek, Real, İnkılap Kitapevi ‘nden satın alabilir,
D&R’ın internet sitesinden
http://www.dr.com.tr/Dergi/Turcomoney/Kolektif/Ekonomi-Haber/Ekonomi-is-Dunyasi/urunno=0000000370911
Dijimecmua’dan (http://www.dijimecmua.com/turco-money/) okuyabilir, satın alabilir, abone olabilirsiniz.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
İsim *
Email *
Bir dahaki sefere yorum yaptığımda kullanılmak üzere adımı, e-posta adresimi ve web site adresimi bu tarayıcıya kaydet.
Δ
Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.
Türk otelleri muhteşem, fakat bir türlü pazarlayamıyoruz.