– Eğer büyük düşler kurup, geleceğin resmini şimdiden çizebiliyorsak, ancak o zaman büyük işler başarabiliriz. Bu nedenle geleceğin hayalini kurmak, ona sınır koymamak gerek. Çünkü hayaller, bugün atacağımız adımların şekillenmesinde büyük rol oynarlar. Büyük hayalini şimdiden kuran biri ile bu hayalini henüz belirlemeyen kişinin yaptıkları, yapacakları tamamen farklı olacaktır.
– Vizyon, işletmenin temel amaçlarını ve değerlerini yansıtır. Vizyon ilham verici, yol gösterici ve biraz da ulaşılması güç bir hayali içermelidir. Net tanımlanmalı, tüm çalışanlara benimsetilmelidir. Vizyon net olmayınca bugünkü yapıyı, stratejiyi ve hedefleri net olarak belirlemek güçtür. Uzun vadeli hedefler, kısa vadede yapılacakların kaynağıdır. Bunu açıklayan Robert Fritz’in çok güzel bir sözü var, “Bir filin izini süren avcı, kuşlara taş atmak için durmaz”.
Paulo Coelho’nun “Beşinci Dağ” adlı romanında okumuştum. Büyüklerin küçüklerden öğreneceği üç önemli şey vardır. Bunlardan birincisi, çocuklar nedensiz yere mutlu olmasını bilirler. İkincisi, her yerde ve her zaman meşgul olacak bir şeyler bulurlar. Üçüncüsü, daima bir amaçları vardır ve bu amaçlarını gerçekleştirmek için ellerinden gelen her şeyi yaparlar.
Yetişkinlerin de daima hedefleri var mıdır?
Bunu gerçekleştirmeye çalışıyorlar mı?
Kişilerin olduğu gibi, işletmelerin de her zaman uzun vadeli hedefleri olmalı ve bunun için çok çalışmalılar. Bu hedefler kısa, orta ve uzun vadeli olabilirler. Kabaca, uzun vadeli hedeflere veya hayallere vizyon diyebiliriz. Eğer bir işletme için, temel değerlerine uygun bir vizyon konulmuşsa ve stratejiler de buna göre şekillendirilmiş ise başarı ancak o zaman gelir. Aksi halde elde edilen başarılar geçici olur.
VİZYON GERÇEKÇİ Mİ, HEDEFLER VE STRATEJİLER VİZYONA GÖRE Mİ ŞEKİLLENMİŞ?
İşletmelerin internet sayfalarında veya duvarlarında vizyon, misyon ve stratejilerine çoğu kez rastlarız. Ancak belirlenen vizyon gerçekçi bir şekilde hazırlanmış mıdır, hedefler ve stratejiler buna göre şekillenmiş midir? Buna bakmak gerek.
Bir lise öğrencisi düşünün. Amacı tıp fakültesine girmekse, bugün yapacağı şeyler üç aşağı beş yukarı bellidir. Özellikle fen derslerine ağırlık vermeli, çok çalışmalı, yüzde birlik dilime girmek için elinden gelen her şeyi yapmalı. Oysa bu öğrencinin böyle bir hedefi olmaz ise, yani gelecek vizyonu net değilse bu kadar sıkı çalışmasına gerek kalmaz. Rutin sorumluluklarının dışında çalışmaz.
HAYALLER, ATILACAK ADIMLARIN ŞEKİLLENMESİNDE BÜYÜK ROL OYNAR
Bir kişi eğer 10 yıl, 20 yıl sonrasının vizyonunu oluşturmaz ise hayattan çok şey beklememeli, düz ve standart bir yaşamın onu beklediğini unutmamalıdır. Eğer büyük düşler kurup, geleceğin resmini şimdiden çizebiliyorsak ancak o zaman büyük işler başarabiliriz. Bu nedenle geleceğin hayalini kurmak, ona sınır koymamak gerek. Çünkü hayaller, bugün atacağımız adımların şekillenmesinde büyük rol oynarlar. Büyük hayalini şimdiden kuran biri ile bu hayalini henüz belirlemeyen kişinin yaptıkları, yapacakları tamamen farklı olacaktır.
Araçla İstanbul’dan çıkıp Ankara yönüne gidiyorsanız, hedef neresi? Ankara mı, İzmit mi, Adana mı? Hedef bunlardan hangisi ise alınacak tedbirler, yapılacak şeyler ona göre değişecektir. Yani gidilecek hedef, yapılacakları etkilemektedir.
GELECEĞİN RESMİ OLAN VİZYON ÖNCEDEN ÇİZİLMELİ
Kişilerde olduğu gibi, işletmelerde de geleceğin resmi olan vizyon önceden çizilmeli ve tüm çalışmalar ona göre yapılmalıdır. Örneğin, 10 yıllık vizyonda ülkede en büyük 5 şirketten biri olunacağı hedefleniyorsa; organizasyon yapısından tutun, insan kaynakları, teknoloji yatırımları, sermaye, ürün çeşitliliği, süreçler hep bu vizyona göre belirlenmelidir. Aksi halde geleceğin resmini oluşturmak imkansızdır.
Vizyon çoğu kez patronun ve/veya yöneticilerin aklından geçenlerin dokümante edilmesinden, formaliteden oluşur. Oysa vizyon çok kapsamlı bir inceleme, araştırma gerektirir. Özellikle arama konferansı şeklinde; işletmenin paydaşları ile birlikte muhtelif bölümlerde, farklı unvanlarda çalışanların da görüşleri alınarak, kapsamlı bir çalışma sonrası oluşturulmalıdır.
“BİR FİLİN İZİNİ SÜREN AVCI, KUŞLARA TAŞ ATMAK İÇİN DURMAZ”
Vizyon, işletmenin temel amaçlarını ve değerlerini yansıtır. Vizyon ilham verici, yol gösterici ve biraz da ulaşılması güç bir hayali içermelidir. Net tanımlanmalı, tüm çalışanlara benimsetilmelidir. Vizyon net olmayınca bugünkü yapıyı, stratejiyi ve hedefleri net olarak belirlemek güçtür. Uzun vadeli hedefler, kısa vadede yapılacakların kaynağıdır. Bunu açıklayan Robert Fritz’in çok güzel bir sözü var, “Bir filin izini süren avcı, kuşlara taş atmak için durmaz”.
Vizyon genellikle büyüklüğü ifade eder. Bu büyüklük aktif büyüklüğü, çeşitli alanlardaki sıralamalar olabileceği, yeni ürünler, rekabetçi yeni iş modelleri şeklinde de olabilir. Birkaç örnek vermek gerekirse; sektöründe lider olmak, dijital dönüşümün öncüsü olmak, müşteriye ve topluma değer katmak, sürdürülebilirliğe odaklanmak, inovatif ürünler geliştirmek, en güvenilir marka olmak vs. olabilir.
Özetle vizyon; geleceğin resmidir, ilham vericidir, işletmenin yönünü/yolunu gösterir.
John Keats; iyi düşünülmüş bir vizyon bildirisini, fikirlerin inşa edilmesini sağlayan mimari projelere benzetmiştir.
Acaba sizin veya işletmenizin uzun vadeli hayalleri var ve gerçekten bunu gerçekleştirmek için elinizden gelen her şeyi yapıyor musunuz?
Yoksa bugünü kurtaralım, yarına bakarız modunda mısınız?
Şaban Çağıran
Bankacı-Yönetici
sabancagiran@gmail.com
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
İsim *
Email *
Bir dahaki sefere yorum yaptığımda kullanılmak üzere adımı, e-posta adresimi ve web site adresimi bu tarayıcıya kaydet.
Δ
Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.