Birkaç aya toparlanacağız!

Şimşek, anayasa değişikliğiyle Türkiye’nin yeni bir döneme gireceğini belirterek, hızlı şekilde yapısal reformlara odaklanacaklarını ifade etti.

Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek, Türkiye’nin önümüzdeki birkaç aylık süreci atlatıp referandum belirsizliği ortadan kalkar kalkmaz tekrar toparlanma sürecine gireceğini belirterek “Türkiye, reform uygulamalarıyla cazibe merkezine dönüşecektir” dedi. Davos’ta Bloomberg HT’nin sorularını yanıtlayan Şimşek, anayasa değişikliğiyle Türkiye’nin yeni bir döneme gireceğini belirterek, hızlı şekilde yapısal reformlara odaklanacaklarını ifade etti. Şimşek, “Türkiye ekonomisini bir kelimeyle özetle derseniz ‘yüksek direnç’ derim. Evet şu an piyasalarda dalgalanmalar ve bir takım sıkıntılar var fakat başka ülke olsa daha kötü bir performans gösterirdi” diye konuştu.

“Türkiye 2018’de yüzde 5 büyüme patikasına oturacaktır”

Piyasalar açısından ortalık toz duman diyen Şimşek, “Öngörüller tartışmaya açık. Benim fikrime göre referandum sonrası bir toparlanmaya girebiliriz. Darbe sonrası bir yavaşlama dönemine girdik. Belirsizlikler kalkar kalkmaz reformların desteğiyle 2018’de yüzde 5 büyüme patikasına oturacaktır.” dedi.

“Kur hedefimiz yok”

Kurun seviyesinden rahatsız mısınız sorusu üzerine Şimşek şöyle konuştu: “Bizim kur hedefimiz yok ama bu kur dalgalanmalarına kayıtsız kaldığımız anlamına gelmemeli. Kur reel sektörü, özellik açık pozisyonu olan firmaları etkiliyor. Bu konuda çalışıyoruz. Orta-uzun vadede Türkiye’nin tekrar bu sorunla karşı karşıya kalmaması için cari açığı yönetilir düzeyde, açık pozisyonları yönetilebilir düzeyde tutmaya yönelik çalışmalar var. Makroihtiyati adımlar atacağız..Önümüzdeki dönemde özellikle vergi yoluyla enflasyonun artmasına izin vermeyeceğiz. Enflasyonun hızlı şekilde Merkez Bankası’nın hedeflerine dönmesi için ilave destek vereceğiz.”

“MB’nin gerekeni yapacağına inanıyorum”

Merkez Bankası’nın politikaları ile ilgili Şimşek, “MB’nin doğru zamanda doğru şeyler yapması kadar daha önemli bir husus var mı bilmiyorum. MB’nin gerekeni yapacağına inanıyorum. Politika çerçevesi çok net, görevi belli. Bizim bütüncül yaklaşmamız lazım” diye konuştu

“Çabalarsak notumuzu yine yükseltirler”

Fitch ile son bir ay içerisinde iki kez görüştüklerini söyleyen Şimşek, “Türkiye zor bir dönemden geçti, bu sıkıntılar yansıdı değerlendirmelerine. Fakat bence oraya odaklanmak yerine yapısal reformlarla Türkiye’yi tekrar yatırımlar için cazibe merkezi haline getirmek için uğraşırsak notumuzu yine yükseltirler. Kısa vadeye odaklanmamak lazım ” değerlendirmesinde bulundu.

Şimşek’in konuşmasının satırbaşları şöyle:

-Türkiye birkaç aylık süreci atlatıp, referandum süreci belli olur olmaz Türkiye ekonomisi yeniden toparlanacaktır. Referandum muhtemelen nisanın başında olacak.

-83 milyonun üzerinde genç bir nüfusumuz var iki üç yıl sonra ortadoğunun yenide inşasını konuşacağız belkide.

– Eğitimde biz erişim noktasında başarı sağladık.

– Korumacılık, dünya ekonomisi için önemli bir tehdit.

– OECD’ye göre gelir dağılımında iyileşme sağlayan nadir ülkelerden biriyiz.

– Küresel eşitsizlik büyümeyi sınırlıyor.

– ABD’de korumacılığın artması Türkiye’yi sınırlı etkiler.

– Ticaretle büyüyeceğiz.

– Türkiye son birkaç yıldır büyük felaketlerin eşiğinden döndü.

– Yönetimde istikrar sorunlarını çözerek, yapısal reforma odaklanacak.

– Anayasa değişikliği ile yeni bir döneme girilecektir.

– Piyasada dalgalanmalar var, ancak başka bir ekonomi olsaydı ve bu kadar iç ve dış şoklara karşı karşıya kalsaydı çok daha büyük etkileri olurdu.

– Türkiye önümüzdeki birkaç aylık süreci atlatıp, referandum sürecini atlatınca toparlanma sürecine girecek ve cazibe merkezi haline gelecektir.

– Kötümser olmak için bir neden bulunmuyor.

– Anayasa görüşmelerinde meclis ayağında bir sorun yok, bu önemli.

– (Referandum)İnanıyorum ki milletimiz uzun vadeli istikrardan yana bir tavır alacaktır.

– (Anayasa değişikliği) Sistem küresel normlardan farklı dizayn edilmedi.

– Referandumda milletimizin ‘evet’ demesiyle Türkiye’nin önü açılacak.

– Anayasa değişikliği esas gündemdir, bu da başlı başına bir reformdur.