Türkiye ithalatının finansmanı 2011 ve öncesinde en fazla portföy yatırımları yoluyla sağlanan döviz girişleriyle yapıldı. 2012 Mayıs ayı itibariyle ithalatın finansmanı borçlanma yoluyla sağlanan dövizlerle yapıldı. Bu yapısal bir dönüşüm olup, cari açığın yönetilebilirliği daha da kolaylaştı.
Mayıs-2012 sonuçlarına göre, Türkiye ekonomisinde dış ticaret açığı ve cari açık azalma eğilimine girdi. Son dış ticaret verileri yorumlamadan önce durum tespiti yapalım: Türkiye ekonomisi 1975 yılından bu yana, 6 yılda ( 1988, 1989, 1991, 1994, 1998, 2001) cari fazla, diğer 31 yılın tamamında ise cari açık verdi. 2011 yılında 76,9 milyar dolarla tüm zamanların rekorunu kırdı. Cari açığın GSYİH’ya oranı 2008 -2009 yılları arasında artış eğilimi gösterdi. 2009 yılında bir daralma meydana geldi ve akabinde tekrar artış eğilimine girerek cari açığın GSYİH’ya oranı 2011 yılında % 10 seviyesine ulaştı.
TABLO:1
USD
(000.000)
2002
2003
2004
2005
2006
2007
2008
2009
2010
2011
2012
Mart
Mayıs
GSYİH
230,494
304,901
390,387
481,497
526,429
648,754
742,094
617,611
731,608
772,298
182,743
Cari açık
-626
-7,515
-14,431
-22,309
-32,249
-38,434
-41,524
-13,370
-46,643
-76,906
-16,243
-27,051
Cari Açık/GSYİH
-0.3%
-2.5%
-3.7%
-4.6%
-6.1%
-5.9%
-5.6%
-2.2%
-6.4%
-10.0%
-8.9%
Cari Açık/GSYİH oranında düşüş eğilimi hakim
2012 Mayıs ayı itibariyle ise, ilk beş ayda birikimli olarak 27 Milyar dolarlık cari açık oluştu. Mevcut trendin devam etmesi halinde 2012 yılının tamamında Cari Açık/GSYİH oranı % 8,5 veya % 9’u seviyesinde şekillenerek 65-70 Milyar dolar civarında olacağını ve beklemekteyiz.
TABLO:2-a
TüRKİYE’NİN öDEMELER DENGESİ
(Mal, Hizmet, Gelir Kısmı)
Kalemler
USD(000.000)
(Ocak-Mayıs)
Ocak
Şubat
Nisan
143,397
İhracat
57,129
11,050
12,439
13,985
13,380
13,895
64,749
38,959
Hizmet
12,146
1,960
1,935
2,344
2,576
3,425
12,240
3,952
Gelir
1,856
352
453
459
302
476
2,042
1,734
Cari Transfer
608
51
225
58
140
92
566
188,042
Toplam
71,739
13,413
15,052
16,846
16,398
17,888
79,597
232,538
İthalat
94,425
17,151
20,014
18,733
20,947
93,691
20,685
8,486
1,376
1,257
1,675
1,594
1,799
7,701
11,725
5,820
931
903
1,401
1,051
970
5,256
264,948
108,731
19,153
19,311
23,090
21,378
23,716
106,648
2,011
Ocak-Mayıs)
Cari Açık
-36,992
-5,740
-4,259
-6,244
-4,980
-5,828
TABLO:2-b
(Finansal Varlık ve Yükümlülükler Kısmı)
2011 (Ocak-Mayıs)
2012 (Ocak-Mayıs)
13,406
Direkt yatırım
4,748
874
583
840
200
1,336
3,833
19,298
Portföy Yatırımı-
Varlıklar
13,420
100
945
3,373
1,434
361
6,213
-106
Diğer Yatırım-Varlıklara-
(Para Yetkilileri +Hükumet)
-53
–
1
-1
-31
-408
Diğer Yatırım-Varlıklara-(
Bankalar)
904
-3,112
2,534
2,090
-465
1,340
2,387
11,909
(Diğer Sektörler)
10,960
1,877
-38
-1,790
542
-175
416
17
Borçlara
-540
26
47
-166
-438
-345
-876
9,982
Borçlar (Bankalar)
3,820
2,190
960
-55
4,017
2,887
9,999
9,808
Borçlara (Diğer Sektörler)
5,164
-695
110
2,328
1,219
3,309
6,271
2,688
Hisse senedi ve Borç. Sent.
1,619
1,301
-143
-357
-224
15
592
799
Rezerv Değişimleri
-17,276
5,342
-2,807
-4,494
-628
-2,398
-4,985
9,513
Net hata noksan
14,226
-2,163
2,068
4,474
-676
-471
3,232
76,906
Toplam Finansman
36,992
5,740
4,259
6,244
4,980
5,828
27,051
Dış ticaret açığında düzelme ödemeler dengesinin Hem “Mal, Hizmet, Gelir Kısmı” hem de “Finansal Varlık ve Yükümlülükler Kısmı” yapısal değişim süreci içerisine girdi. ödemeler dengesinin 2011 ve 2012 yıllarının ilk beş ayına ait Mal, Hizmet, Gelir ve Cari transferler kısmının karşılaştırıldığı Tablo:2-a incelendiğinde de görüleceği üzere bazı yapısal değişimler oluştu. Şöyle ki; 2011 yılının ilk beş ayına göre 2012 yılının ilk beş ayında; • İthalat % 0,78 oranında azalırken, ihracat % 13.34 oranında artarak diş ticaret açığı 8,3 milyar dolar Türkiye lehine düzeldi. İhracat içerisinde altının da yer almış olması sağlanan iyileşmeye gölge düşürmez. • Türkiye’ye giren döviz tutarı ve Net Hata/Noksan kalemi % 63,69 oranında azalarak 44 Milyar dolardan 15,9 milyar dolara geriledi. Gerileyen bu döviz girişine bağlı olarak 2011 yılı ilk 5 ayında rezervlere dâhil edilen tutar 17.2 milyar dolar iken 2012 ilk beş ayında rezervlere dâhil edilen tutar 4.9 milyar dolara düştü.
TABLO:3
SAGLANAN DöVİZ GİRİŞ KAYNAKLARI
(Ocak- Mayıs)
Fark
7,620
Hizmet, Gelir, Cari Transfer
304
1,891
1,587
-915
Portföy Yatırımı-Varlıklar
15,039
6,805
-8,234
Diğer Yatırımlar
11,811
2,772
-9,039
Borçlanma
8,444
15,394
6,950
Net hata
-10,994
Toplam Döviz Girişi
111,701
98,676
-13,025
• Türkiye’ye ihracat, hizmet, gelir ve cari transferler yoluyla giren döviz tutarı 9.2 milyar dolar artmasına rağmen toplamda giren döviz % 11,66 oranında bir azalışla 111,7 milyar dolardan 98,6 milyar dolara düştü. Net azalış 13 milyar dolar. • Hizmet, gelir ve cari transferlerin pozitif balansı miktar olarak küçük olsa bile 1,5 milyar dolar ve yine ihracat geliri 7,6 milyar dolar artarak cari açığın düşmesine katkı sağladı. • Ayrıca direk yatırımlar yoluyla sağlanan dövizlerde ufak olmak kaydıyla portföy yatırımları yoluyla sağlanan dövizlerde önemli ölçüde azalma meydana geldi. • Diğer taraftan borçlanma yoluyla sağlanan dövizler % 82,31 oranında artarak 8,4 milyar dolardan 15,4 milyar dolara yükseldi. • Kaynağı belli olmayan ve/veya hesap hatası yapılan kısımda da 10,9 milyar dolar azalma meydana geldi.
Sonuç olarak, Türkiye ithalatının finansmanını, 2011 ve öncesinde en fazla portföy yatırımları yoluyla sağlanan döviz girişleriyle yaparken, 2012 Mayıs ayı itibariyle ithalatın finansmanını borçlanma yoluyla sağlanan dövizlerle yaptı. Bu yapısal bir dönüşüm olup, cari açığın yönetilebilirliği daha da kolaylaştı ve kısa dönemli dışsal şoklara karşı kırılganlığı azaldı.
İşçi havaleleri artırılmalı İşçi havaleleri 1998 yılından itibaren miktar olarak azaldı.Türkiye’de yıllık bazda hizmet, gelir ve cari transferler kalemlerinin net tutarları küçük olsa bile toplamda daima pozitif balanslı olup, cari açığı küçültücü katkı yapmakta. Ancak, Türkiye bu kalemlerle ilgili döviz girişini artırıcı önlemler alabilir. örneğin, cari transferler kalemi içerisinde yer alan işçi havaleleri son yıllarda oldukça azaldı ve 1998 yılında en yüksek tutara ulaştığı 5,3 milyar dolarlık seviyenin oldukça altında kalıyor.
Cari açığın tek kaynağı ithalattır Türkiye ekonomisi için cari açığın tek kaynağı ithalat olup, ithalatın finansmanı ise büyük önem arz ediyor. Aşağıdaki tablodan da görüleceği üzere 2011 yılının ilk beş ayındaki ithalat toplam döviz girişinin % 84,53’ü olup, bakiye % 15.47’lik kısmı rezerv artışında kullanıldı. 2012 yılı aynı döneminde ise, ithalat, toplam döviz girişinin % 94,95’i olup, bakiye % 5.05’lik kısmı rezerv artışında kullanıldı. İthalat bedellerinin ödenmesinde, sağlanan dövizlerin ithalat talebini karşılayamıyor olması halinde mevcut rezerv stoklarında bulunan dövizlerin kullanılmasına ihtiyaç duyulmakta. Böyle bir durum, TL üzerinde baskı kurarak değer yitirmesine neden oluyor. Nitekim 2012 yılının Ocak ayında böyle bir durum yaşandı. Ancak, 2012 yılı Şubat ve Mayıs ayları arasında ithalat ödemeleri için gerekli olan tutarlardan daha fazla döviz girişi sağlandı ve 4,9 milyar dolarlık fazlalık kısım rezervlere eklendi.
TABLO:4
DöVİZ GİRİŞLERİ VE İTHALAT BEDELLERİNİN KARŞILAŞTIRILMASI
USD (000.000)
2012 Ocak
2012 Şubat
2012 Mart
2012 Nisan
2012 Mayıs
12,235
56
-215
373
1,224
21,986
802
3,016
1,210
376
11,395
-1,235
2,496
301
76
1,134
19,807
1,521
1,117
2,107
4,798
5,851
231,739
11,504
19,958
24,508
19,361
23,345
Sağlanan Dövizlerin İthalatı karşılayan kısmı %
100.34%
84.53%
146.44%
85.94%
81.66%
96.76%
89.73%
94.95%
Rezervlerden yapılan ödeme
-799
0
-5,342
Rezerv Artışı
17,276
2,807
4,494
628
2,398
10,327
Rezervlerdeki net değişim
4,985
TL’nin değerlenme olasılığı büyük Türkiye ekonomisine döviz girişlerinin düzeyi düşmekle birlikte, girecek olan dövizlerin ithalat bedellerinden çok daha yüksek olacağı bir döneme girildiğini düşünmekteyiz. Bu durum TL’nin daha da değerlenmesi ile sonuçlanacak.
Diğer taraftan, hizmet, gelir ve cari transfer kalemlerinin oynaklık yapısı hemen hemen yok olduğu için, cari açığın dış ticaret açığına oranındaki 1987 ve 2003 yılları arasında görülen oynaklık yapısı da oldukça azaldı ve 2003 yılından sonra tahmin edilebilirlik ve öngörülebilirlik yapısı belli bir istikrara kavuştu. Dolayısıyla ithalat ve ihracat dengesi cari açığın hemen hemen tek belirleyicisi haline geldi.
Orhan öKMEN
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
İsim *
Email *
Bir dahaki sefere yorum yaptığımda kullanılmak üzere adımı, e-posta adresimi ve web site adresimi bu tarayıcıya kaydet.
Δ
Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.