– Sweco.co.uk adresinde en son yayınlanan Urban Insight raporu, döngüsel ekonomi yoluyla geleceği inşa etmek mümkün. Bunun için döngüsel ekonomi kavramını teşvik etmek ve kentsel alanlarda daha fazla sürdürülebilirliği sağlamak gerekiyor. Bunu gerçekleştirmek için yapılacak çok şey var…
-Yapılan hesaplara göre, yok ettiğimiz her metrekare alan için, kabaca bin dolar civarında bir değeri ortadan kaldırmış oluyoruz. Halbuki bu alanları dönüştürmek ve yeniden kazanmak mümkün. Döngüsel değerleri yok edip hiç gereği yokken yeniden inşa etmeye çalışmak yerine alternatif olarak yenileme ve güçlendirmeyi öncelikle denemeliyiz.
– Döngüsellik; net sıfır karbonlu, hatta karbon pozitif ürünlerden oluşan portföy elde etmek için bir araçtır. Karbon vergisinin başta inşaat sektörü olmak üzere tüm imalat sektörü için gerçeğe dönüşmesi artık kaçınılmaz hale geliyor. Kapalı döngü, akıllı ve etkili yöntemler aynı zamanda fiyat şokları ve malzeme kıtlığı gibi dış risklere de daha az maruz kalacak.
-Sürdürülebilirlik verilerini kontrol eden ve bu verileri anlamlandırabilen, analiz edebilen ve görselleştirebilen aktörler, yeşil finansmanı çekme ve dolayısıyla ‘yeşil altın’ elde etme konusunda daha donanımlı olacaklardır. Dolayısıyla bu nitelikli aktörlerle işe girişmek artık daha da önem kazanıyor.
-Dijital yollarla yaşam alanlarımızı daha verimli kullanmayı başarabiliriz. Dolayısıyla yaşam alanlarımızı dijital ortama uyarlayıp yaşamımızı daha optimize etmemiz, yaşadığımız alanları kullanım biçimimizi gözden geçirmemiz gerekiyor. Yani, dönüşüme ve alıştığımız tarzda tüketim esaslı yaşam biçimini terk etmeye hazır olalım.
– Tarih tek başına geleceğin inşası için yol gösterir ama yeterli değildir. Sağlıklı karar almak için birçok farklı parametreyi göz önüne almak gerekir. Doğal olarak ortaya karmaşık sorunlar çıkacaktır. Böyle bir ortamda stratejik karar almayı desteklemek için birçok veriye ve bunları analiz edecek uzmanlığa ihtiyaç var.
– Değişen dünyada mevcut en iyi uygulamalar bile kısa sürede yetersiz kalabiliyor. Her alanda devam eden gelişim hızlı ve yıkıcı olabiliyor. Kuruluşlar ve işletmeler geleceğe bakmak durumundalar. En iyi uygulamaları kopyalamaktan ziyade, bilgilerini, araçlarını ve projelerini paylaşarak ileride hayata geçecek yeni ve döngüsel uygulamaları oluşturmaya geçmeliler.
Bu yazımda yeniden döngüsel ekonomiye değinmek ve bu ekonomiyi toplumların nasıl teşvik ettiğini aktarmak istedim.
Hepimiz 2020 yılı başından bu yana önce pandeminin ve onun ardından Rusya ile Ukrayna arasındaki savaşın güçlü etkisine maruz kaldık. Bu arada dünya nüfusu büyümeye devam etti. Böylece dünyamızın bizlere sunduğu kaynaklar daha da azaldı. Tüketim odaklı ve karbon üreten yaşam tarzımız, atmosferdeki sera gazlarındaki artışın başlıca nedeni olmaya devam ediyor. Bu nedenle acilen israftan kurtulmamız gerekiyor.
Sweco.co.uk adresinde en son yayınlanan Urban Insight raporu, döngüsel ekonomi yoluyla geleceği inşa etmek için döngüsel ekonomi kavramını teşvik etmek ve kentsel alanlarda daha fazla sürdürülebilirliği sağlamak amacıyla ne yapılması gerektiğini açıkça ortaya koyuyor.
DÖNGÜSEL EKONOMİYİ TEŞVİK ETMEK İÇİN 10 ÖNERİ
Bu yazımda; özet olarak raporda verilen 10 temel öneriyi dikkatlerinize getirmek istiyorum.
Yapılan hesaplara göre, yok ettiğimiz her metrekare alan için, kabaca bin dolar civarında bir değeri ortadan kaldırmış oluyoruz. Halbuki bu alanları dönüştürmek ve yeniden kazanmak mümkün. Döngüsel değerleri yok edip hiç gereği yokken yeniden inşa etmeye çalışmak yerine alternatif olarak yenileme ve güçlendirmeyi öncelikle denemeliyiz.
Elimizdekileri olabildiğince kullanalım ve uymaya çalıştığımız AB standartları doğrultusunda emisyonlardan, maliyetlerden ve atıklardan kaçınalım. Elimizde, ‘somutlaşmış değerleri’ görmek ve daha akıllı döngüsel ekonomi kararları almak için gerekli veri kaynakları artık yeterince mevcut.
Bir projenin erken bir aşamasında, hatta tasarım aşamasında verilen döngüsel kararlar, en büyük çevresel faydayı yaratacak ve yatırımın karşılığını en iyi şekilde almamıza yol açacaktır. Bu amaçla dönüştürülebilir ürünleri ve binaları tasarlamak gerekiyor. Yani her aşamada geri dönüştürülebilir yatırımlar yapmak ve bu amaçla işin uzmanlarıyla çalışmak çok önemli olacaktır.
Döngüsel değer yaratmak, yalnızca finansal olanları değil, farklı türdeki değerleri de yeniden ele almamızı gerektirir. Bu değerler farklı birimlerle tanımlanırlar. Örneğin parasal değerler için €, enerji için kWh, iklim etkisi için CO2, uyarlanabilirlik, montaj ve demontaj için Döngüsellik Endeksi vb. gibi birimleri kullanmak kıyaslanabilir gelişmeyi daha net gösterecektir.
Döngüsellik; net sıfır karbonlu, hatta karbon pozitif ürünlerden oluşan portföy elde etmek için bir araçtır. Karbon vergisinin başta inşaat sektörü olmak üzere tüm imalat sektörü için gerçeğe dönüşmesi artık kaçınılmaz hale geliyor. Kapalı döngü, akıllı ve etkili yöntemler aynı zamanda fiyat şokları ve malzeme kıtlığı gibi dış risklere de daha az maruz kalacaktır.
Sürdürülebilirlik verilerini kontrol eden ve bu verileri anlamlandırabilen, analiz edebilen ve görselleştirebilen aktörler, yeşil finansmanı çekme ve dolayısıyla ‘yeşil altın’ elde etme konusunda daha donanımlı olacaklardır. Dolayısıyla bu nitelikli aktörlerle işe girişmek artık daha da önem kazanıyor.
Dijital yollarla yaşam alanlarımızı daha verimli kullanmayı başarabiliriz. Dolayısıyla yaşam alanlarımızı dijital ortama uyarlayıp yaşamımızı daha optimize etmemiz, yaşadığımız alanları kullanım biçimimizi gözden geçirmemiz gerekiyor. Yani, dönüşüme ve alıştığımız tarzda tüketim esaslı yaşam biçimini terk etmeye hazır olalım.
Tarih tek başına geleceğin inşası için yol gösterir ama yeterli değildir. Sağlıklı karar almak için birçok farklı parametreyi göz önüne almak gerekir. Doğal olarak ortaya karmaşık sorunlar çıkacaktır. Böyle bir ortamda stratejik karar almayı desteklemek için birçok veriye ve bunları analiz edecek uzmanlığa ihtiyaç vardır. O zaman bu uzman kadrolara ulaşabilmek gerekir.
Veri yönetimini iyileştirerek zamandan %80’e kadar tasarruf edilebildiği bilimsel olarak ortaya çıktı. Veriler, kavramlar, ölçümler ve sistemler farklı formatlar halinde tanıtılıyor ve insanları zorluyor. Dolayısıyla ortak bir dil için çabalamak, hayati önem taşıyor. Farklı veri tabanı yapılarına ve kullanımdaki çeşitli terimlere ulaşmayı kolaylaştıracak bu ortak dil ile sağlanacak zaman tasarrufu çok değerli olacaktır.
Değişen dünyada mevcut en iyi uygulamalar bile kısa sürede yetersiz kalabiliyor. Her alanda devam eden gelişim hızlı ve yıkıcı olabiliyor. Kuruluşlar ve işletmeler geleceğe bakmak durumundalar. En iyi uygulamaları kopyalamaktan ziyade, bilgilerini, araçlarını ve projelerini paylaşarak ileride hayata geçecek yeni ve döngüsel uygulamaları oluşturmaya geçmeliler. Yeniden üretmek, yenilemek, onarmak ve yeniden kullanmak için yapılacak iş birliği ve mevcut bilgilere erişim, değer yaratmayı teşvik edecektir. Sahip olduğu araçlar ne kadar güçlü olursa olsun paylaşmaya kapalı bir kuruluş, iş birliğinin getirdiği yaratıcı katma değeri kaçırma riskiyle karşı karşıyadır.
2026 yılı hızla yaklaşıyor. Artık AB ülkeleriyle yapacağımız her türlü ticaret işlemi sınırda karbon vergisine tabi olabilir ve ihracat odaklı üretimimizi rekabetçi olmaktan uzaklaştırabilir. İşte bu noktada ürün ve iş yapma yöntemlerimizi döngüsel ekonomiye uygun hale getirmek ve paylaşmak durumundayız. Unutmayalım ki önümüzde sadece iki yılımız kaldı!
İbrahim AYBAR
Vesiile A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı
aybar@turcomoney.com
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
İsim *
Email *
Bir dahaki sefere yorum yaptığımda kullanılmak üzere adımı, e-posta adresimi ve web site adresimi bu tarayıcıya kaydet.
Δ
Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.