Türk ekonomisi, çevremizdeki ülkelerde yaşanan savaş ortamı ve terör saldırıları nedeniyle son yılların en sıkıntılı dönemini yaşıyor. Tüm bu sorunlara rağmen Türkiye ekonomisi büyüyor, enflasyon ise düşüyor.
*Gayrisafi Yurtiçi Hasıla, 2015 yılında bir önceki yıla göre sabit fiyatlarla yüzde 4 büyüdü.
*Yıllık tüketici enflasyonu, yüzde 7,46 olarak gerçekleşti.
*12 aylık cari işlemler açığı 30.5 milyar ABD Doları seviyesinde gerçekleşti.
*2016 yılı ilk çeyreğinde bütçe fazla verdi
*İşsizlik oranı, 11,1 seviyesine ulaştı.
Türkiye ekonomisi, son yılların en zorlu dönemini yaşıyor. Ortadoğu’da savaş yangını devam ediyor, terör saldırıları giderek artıyor, turizm, tekstil ve inşaat sektörü sıkıntılarla boğuşuyor. Siyasi gerginlik ise had safhada. Fakat tüm bu olumsuzluklara rağmen, Türkiye’ye sermaye akışı devam ediyor, iç tüketimin etkisiyle ekonomi büyümeye devam ediyor. Makro ekonomik göstergelerdeki iyileşme trendi, Türk ekonomisinin gidişatı hakkında işaretler veriyor.
İşte Türkiye ekonomisindeki son gelişmeler…
ENFLASYON DÜŞÜŞTE!
Mart ayında tüketici fiyatları yüzde 0,04 oranında azalırken, yıllık tüketici enflasyonu yüzde 7,46 olarak gerçekleşti. Bu dönemde özellikle işlenmemiş gıda fiyatlarındaki artış düşüş ile döviz kurlarının olumsuz etkisinin azalması enflasyonda görülen eğilime katkıda bulundu.
ÖKTG-H ve ÖKTG-I endekslerinin yıllık değişim oranları yaklaşık 0,17 ve 0,21 puan azalarak sırasıyla yüzde 9,32 ve 9,51 olarak gerçekleşti. Çekirdek enflasyon göstergelerinin genel TÜFE oranının üzerindeki ısrarlı sürekliliği olumsuz bir gösterge olarak değerlendirmelidir.
Mart ayında gıda grubunun katkısının 1,04 puan gerilemesi dikkat çekti. Bu dönemde temel mal, hizmet ve enerji gruplarının katkılarında ise bir önceki aya göre yaklaşık 0,10 puan gerileme gözlendi.
Fiyat hareketlerine dair açıklamasında TCMB “Mevsimsellikten arındırılmış verilerle enflasyonun üç aylık ortalamalara göre ana eğilimi incelendiğinde, çekirdek enflasyon göstergelerindeki iyileşmenin devam ettiği gözlendi. Hizmet grubu ana eğilimindeki yüksek seyir devam ederken yakın dönemde istikrarlı seyreden Türk lirasına ve zayıflayan birikimli döviz kuru etkilerine bağlı olarak temel mal grubu eğilimi azalışını sürdürdü.” yorumlarına yer verdi.
İŞSİZLİK YÜKSELİŞTE…
TÜİK tarafından açıklanan verilere göre Ocak ayı itibariyle işsizlik oranı yüzde 11,1 seviyesinde gerçekleşti. Bu dönemde işsiz sayısı 3 milyon 290 bin kişi iken, işsizlik oranı erkeklerde yüzde 10,3; kadınlarda ise yüzde 13,0 oldu. Aynı dönemde tarım dışı işsizlik oranı yüzde 13,0 olarak tahmin edildi.
İşgücü 2016 yılı Ocak döneminde 29 milyon 565 bin kişi, işgücüne katılma oranı ise yüzde 50,7 olarak gerçekleşti. İşgücüne katılma oranı erkeklerde yüzde 70,8; kadınlarda ise yüzde 31,0 oldu.
Dünya ülkeleriyle karşılaştırma anlamında en uygun veri olarak açıklanan 15-64 yaş grubu tarım dışı işsizlik oranı ise yüzde 13,0 olarak gerçekleşti.
CARİ AÇIKTA İYİLEŞME
Cari işlemler açığı, bir önceki yılın Şubat ayına göre 1.524 milyon ABD doları azalarak 1.785 milyon ABD doları olarak gerçekleşti. Bunun sonucunda, 12 aylık cari işlemler açığı 30.511 milyon ABD doları oldu.
Söz konusu gelişmede, ödemeler dengesi tablosundaki dış ticaret açığının bir önceki yılın aynı ayına göre 1.478 milyon ABD doları azalarak 1.962 milyon ABD dolarına düşmesi ve birincil gelir dengesi açığının 99 milyon ABD doları azalarak 717 milyon ABD dolarına gerilemesi etkili oldu. Öte yandan, hizmetler dengesinden kaynaklanan net gelirler 228 milyon ABD doları azalarak 495 milyon ABD dolarına düştü.
Doğrudan yatırımlardan kaynaklanan net girişler (net yükümlülük artışı), bir önceki yılın aynı ayına göre 695 milyon ABD doları azalarak 140 milyon ABD doları tutarında gerçekleşti.
Portföy yatırımları 1.086 milyon ABD doları tutarında net giriş (net yükümlülük artışı) kaydetti. Alt kalemler itibarıyla incelendiğinde, yurtdışı yerleşiklerin hisse senedi piyasasında ve devlet iç borçlanma senetleri piyasasında sırasıyla 444 milyon ABD doları ve 744 milyon ABD doları net alım yaptığı görülüyor. Yurtdışında ihraç edilen tahvil ve bonolarla ilgili olarak, bankalar 76 milyon ABD doları net borçlanma gerçekleştirdi.
Diğer yatırımlar kaleminde 1.673 milyon ABD doları tutarında net çıkış (net varlık artışı) gerçekleşti. Diğer yatırımlar altında, yurtiçi bankaların yurtdışı muhabirlerindeki efektif ve mevduat varlıkları 2.914 milyon ABD doları, yurtdışı bankaların yurtiçindeki mevduatları da 1.813 milyon ABD doları tutarında net artış kaydetti.
Yurtdışından sağlanan kredilerle ilgili olarak, bankacılık sektörü ve diğer sektörler sırasıyla 418 milyon ABD doları ve 864 milyon ABD doları net kullanım gerçekleştirdi. Bankalar, Şubat ayında kısa vadeli kredilerde net geri ödeyici, uzun vadeli kredilerde net kullanıcı oldu.
RESMİ REZERVLER 646 MİLYON DOLAR ARTTI
Son bir yılda resmi rezervlerdeki azalış 14 milyar 140 milyon ABD dolarına ulaşırken, net hata noksan ile döviz girişleri 7 milyar 302 milyon ABD doları olarak gerçekleşti. Bu çerçevede cari açıktaki azalma sürecini olumlu değerlendirmek gerekirken, özellikle dış finansman kalitesinde bozulma dikkat çekiyor.
2016 YILI İLK ÇEYREĞİNDE BÜTÇE FAZLA VERDİ
Merkezi yönetim bütçesi 2015 yılı Ocak-Mart döneminde 5 milyar 433 milyon TL açık vermiş iken bu yılın aynı döneminde 46 milyon TL fazla verti. 2016 yılı Ocak-Mart döneminde faiz dışı fazla ise 16 milyar 512 milyon TL olarak gerçekleşti. Bütçe verilerinin beklentilerin de üzerinde olumlu gerçekleşmesinde bütçe giderlerinde yüzde 11,0 düzeyinde artış görülerken, bütçe gelirlerindeki artışın da yüzde 16,4 düzeyinde olması önemli rol oynamıştır. Ayrıca faiz giderlerinin geçen yıla göre yüzde 9,0 düzeyinde azalışı da söz konusu performansı destekledi.
Yıllık hedeflerle karşılaştırıldığında da olumlu gerçekleşmeler gözlemleniyor. Bu kapsamda, hem bütçe açığının azalışı hem de faiz dışı fazla alanında yıllık hedefi de aşan bir konumda bulunulması önemli gelişmeler olarak değerlendirilebilir.
GSYH 2015 YILINDA YÜZDE 4 ARTTI
Üretim yöntemiyle gayrisafi yurtiçi hasıla, 2015 yılında bir önceki yıla göre sabit fiyatlarla %4’lük artışla 131 milyar 289 milyon TL olarak gerçekleşti. Tarım sektörünü oluşturan faaliyetlerin toplam katma değeri, 2015 yılında bir önceki yıla göre sabit fiyatlarla %7,6’lık artışla 11 milyar 926 milyon TL; sanayi sektörünü oluşturan faaliyetlerin toplam katma değeri, 2015 yılında bir önceki yıla göre sabit fiyatlarla %3,3’lük artışla 42 milyar 889 milyon TL; hizmet sektörünü oluşturan faaliyetlerin toplam katma değeri, 2015 yılında bir önceki yıla göre sabit fiyatlarla %4,8’lik artışla 78 milyar 257 milyon TL oldu.
Veriler incelendiğinde dikkat çeken bir husus da 2015 yılının dördüncü çeyreğindeki reel büyüme hızının yüzde 5,7 olarak gerçekleşmesi oldu. Bu olumlu gelişmelere rağmen, yıl içinde döviz kurlarında görülen gelişmeler çerçevesinde milli gelir ABD Doları bazında yüzde 9,9 gerileyerek yaklaşık 720 milyar olarak gerçekleşti.
Harcamalar yöntemiyle milli gelir verileri incelendiğinde özellikle tüketim harcamaları artış hızının 2014 yılındaki yüzde 1,4 düzeyinden yüzde 4,5’a yükselişi dikkat çekiyor. Benzer bir biçimde kamu harcamalarındaki artış hızı da yüzde 6,7 olarak gerçekleşti.
Her ne kadar yatırım harcamaları yüzde 3,6 artışa işaret etse de söz konusu oran yüksek büyüme dönemlerindeki çift haneli gelişme hızlarıyla kıyaslandığında oldukça düşük kaldı.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
İsim *
Email *
Bir dahaki sefere yorum yaptığımda kullanılmak üzere adımı, e-posta adresimi ve web site adresimi bu tarayıcıya kaydet.
Δ
Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.