Kriz dönemlerinde olsun normal dönemlerde olsun, işletmelerde ekonominin doğasına aykırı yapılan tüm uygulamalar bir gün geliyor terse dönüyor ve aşağıdaki örneklerde görüleceği üzere, ekonomi adeta hortlayarak verdiklerini fazlasıyla geri alıyor.
Doğada daima müthiş bir denge vardır. Kendisine yapılan ve dengesini bozan aykırı yaklaşımları asla kabul etmez, yeri ve zamanı gelince sınır tanımaz, ne pahasına olursa olsun verdiğini geri alır. Mesela; dere yatağına yapılan, yeterli çimento ve demir kullanılmayan ya da gerekli statik hesaplamaya dayalı olmayan yapılar depremde kolaylıkla yıkılır. Aynı şekilde, ülkemizde gördük ki, denizi doldurarak yapılan yapılar da öyle, doğa onları da ilk fırsatta geri almıştır.
Çünkü doğanın kanunları vardır ve kesindir. Bu nedenle, hatalı bulduğumuz bir konuyla karşılaştığımızda “işin doğasına aykırı” deriz ve onaylamayız. İşin doğasına aykırı yapılan her şey önünde sonunda ters teper ve en başa dönülür, buna engel olunamaz.
Yaklaşık otuz yıldan bu yana finans sektörünün hemen hemen her alanında değişik kademelerde görev yaptım, ekonomide olan bitenleri gerek mesleğim ve gerekse özel ilgi alanım itibariyle yakinen izlemeye çalışıyorum. İşletme yönetimlerinde de bu durum aynen geçerlidir. “Yanlış hesap daima Bağdat’tan dönüyor”, aykırı uygulamalara yer verildiğinde ekonomi de tıpkı doğa gibi belirli periyotlarda verdiğini fazlasıyla geri alıyor.
EKONOMİ, HORTLAYARAK VERDİKLERİNİ GERİ ALIYOR
Bu kapsamda; kriz dönemlerinde olsun normal dönemlerde olsun, işletmelerde ekonominin doğasına aykırı yapılan tüm uygulamalar bir gün geliyor terse dönüyor ve aşağıdaki örneklerde görüleceği üzere, ekonomi adeta hortlayarak verdiklerini fazlasıyla geri alıyor.
Türkiye’de cari açık ve dış borç baskısıyla yabancı para karşısında TL, değer kaybetmeye başladı. Buna bağlı ortaya çıkan enflasyon, kredi-mevduat faiz oranları arttı, maliyetler yükseldi. İç-dış siyasi belirsizlikler ve güvensizlik ortamının oluşması sonucu yatırım iştahı kesildi, yabancı para fon girişi azaldı. Bu durum, kimi şirketleri öldürdü, kimilerini komaya soktu, kimilerini ise hastane kapılarına yöneltti.
ORANTISIZ BORÇ VE TAAHHÜT ALTINA GİREN, RÜZGARDA YOK OLUR
GÜNEŞLİ HAVADA KIŞI YAŞAMAYI BİLMEYEN İŞLETMELER
Ülkemizde, cari açık ve dış borç baskısıyla yabancı para karşısında TL’nin değer kaybetmeye başlaması ve buna bağlı ortaya çıkan enflasyon, kredi-mevduat faiz oranlarının artması, maliyetlerin yükselmesi, tüketim talebinin azalması, iç-dış siyasi belirsizlikler ve güvensizlik ortamının oluşması sonucu yatırım iştahının kesilmesi, yabancıların beklemeye geçmesiyle ülkemize olan yabancı para fon girişinin azalmasının getirdiği belirsizlik gibi ekonomideki hastalıkların nüksetmesi kimi şirketleri öldürdü, kimilerini komaya soktu, kimilerini ise hastane kapılarına yöneltti. Ayakta kalan şirketlerin ise imdat çığlıkları atarak konkordato ve/veya yeniden yapılanma çağrılarıyla devletten ve bankalardan destek istemeye başladıkları görülüyor.
YERLİ PARA AŞIRI DEĞERLİ KILINDI, DIŞ BORÇLANMA CAZİP HALE GETİRİLDİ
Bütün bu olumsuzluklar, işletme yönetim hatalarının yanında ülkemizde makro ekonomi-siyasi politikalarında;
gibi yanlışlıklar nedeniyle yaşanmaktadır. Ekonomide ortaya konan hatalı uygulamalarla, büyüme ve gelişme döneminde fırsatçıların kazandıklarını ekonominin doğası geri istiyor. Bu bedeller ödenecek, ödenmeye başladı bile. Ancak sorun, ödemeyi sadece kazananlar değil, toplumun tüm kesimlerinin yapmak zorunda olmasıdır. Bunu, yabancı para cinsinden, milli gelirin bütününde ve kişi başına olanında ortaya çıkan yoksullaşmada rahatlıkla görebiliriz. Diğer yandan, orta vadeli planda sadece kişi başı milli gelir, enflasyon ve işsizlik oranına bakıldığında bile, üç beş yıl önce gerçekleşen rakamların üç beş yıl sonrası için hedef olarak konulduğu görülüyor. Bu durum ne kadar patinaj yaptığımızı ortaya koymuyor mu?
Şaban Çağıran
Bankacı
cagiran@turcomoney.com
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
İsim *
Email *
Bir dahaki sefere yorum yaptığımda kullanılmak üzere adımı, e-posta adresimi ve web site adresimi bu tarayıcıya kaydet.
Δ
Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.