*Ekim ayında BIST’te bankacılık endeksi yüzde 8’e varan kayıplarla negatif ayrıştı. TL ise kayıplarını büyük oranda geri alsa da TCMB’nin beklentilerin üzerinde faiz indiriminin de etkisiyle EM içinde negatif ayrışarak ayı hafif değer kaybıyla kapattı.
*Yurtiçi risklerin büyük oranda ortadan kalkmasıyla TL varlıkların önümüzdeki dönemde yurtdışı piyasalarla daha yüksek korelasyonla hareket etmesi ve Fed faiz kararı ile birlikte fiyatlamaların şekillenmesi bekleniyor.
*Fed’in faiz indirimine devam etmesi durumunda TL varlıkların tekrar pozitif ayrışmaya başlaması beklenir. Aksi durumda ise Fed’in faiz indirimi sürecine girmesiyle bundan en fazla pozitif etkilenen grupta yer alan TL varlıklar kısa vadede sınırlı negatif ayrışmaya maruz kalabilir.
*3.çeyrek bilançoları Kasım ayında BIST’in seyrinde belirleyici olacak. Özellikle banka bilançolarının zayıf gelmesi yükselişlerin sınırlı kalarak tekrar satışların yaşanmasına neden olabilir. Ayrıca, ABD’deki Halkbank davası ve ABD’li senatörlerin Türkiye’ye olası yaptırım uygulaması da piyasalar negatif etkileyecek.
*Yurtiçi risklerin ortadan kalkmasıyla birlikte Fed’in faiz indirimine devam etmesi TL varlıklardaki toparlanan Kasım ayında da devam etmesini sağlayacaktır. Fed’in faiz indirimini pas geçmesi ise kısa vadede TL varlıklarda negatif ayrışmaya neden olabilir.
*Faiz kararı sonrası kurlarda sınırlı yukarı eğilim oluşsa da beklentilerin aksine kurun negatif tepkisi çok sınırlı kaldı. TCMB başkanının belirttiği makul reel faiz söylemi nedeniyle bundan sonraki dönemde faiz indirimleri sürse bile düşük momentumla gerçekleşmesi bekleniyor.
*Ekim ayında altın fiyatları, merkez bankalarının faiz indirimine gitmesiyle yükseliş yaşarken, jeopolitik risklerin ve ticaret savaşları riskinin azalmasıyla düşüş yaşıyor. Geçen ay 1480-1520 bandına sıkışan sarı emtia, 1520’nin üzerinde kalıcı olabilirse 1550 direncini test edebilir.
*Büyüme endişeleri, ABD ile Çin arasındaki görüşmelerin tekrar kopması ve Fed’in Ekim sonundaki toplantıda faiz indirimine ara vermesi Kasım ayında piyasalar için en büyük riskler olacaktır. Bu risklerin gerçekleşmesi piyasalarda tekrar satışların güç kazanmasına neden olabilir.
*Yurt içinde ise Suriye’deki gelişmeler ve Cumhurbaşkanı Erdoğan ile ABD Başkanı Trump’ın 13 Kasım’da planlanan görüşmesi en önemli gündem olacak. İki ülke liderinin güvenli bölge anlaşmasını pekiştirilmesi ve iki ülke arasındaki ilişkilerin geliştirilmesi kararı alması, yurtiçi piyasalar için pozitif olacak.
*Ayrıca, beklentilerden zayıf gelecek 3. çeyrek bilançolar, BIST’te satışların tekrardan artmasına neden olabilir. Jeopolitik riskler ve ikili ilişkiler konusunda ABD ve/veya Rusya ile olası bir anlaşmazlık ise TL varlıklarda Ekim ayında olduğu gibi negatif ayrışmaya neden olacaktır.
Ekim ayında global piyasalarda risk alma iştahı toparlanmaya devam etti. ABD ile Çin’in ticaret görüşmeleri sonucunda sınırlı kapsamda anlaşması sağlanması ve global büyüme endişelerinin zayıflanmasıyla yurtdışı piyasalarda pozitif seyir oluştu.
Fed’in faiz indirimlerine devam etmesi, Avrupa Merkez Bankası’nın (ECB) varlık alım programı açıklaması, global piyasalardaki risk iştahındaki toparlanmayı destekledi. Anlaşmasız Brexit endişelerinin zayıflamasıyla birlikte Euro dolar paritesi güçlenirken, DXY dolar endeksi yüzde 2’ye yaklaşan değer kaybı yaşadı. DXY endeksindeki zayıflama EM piyasalarının güçlenmesini destekledi.
TL varlıklar ise Barış Pınarı Harekatı’nın başlamasıyla artan jeopolitik risklerle birlikte ay içinde güçlü negatif ayrışarak sert satışlarla karşılaştı. Türkiye’nin başından beri oluşturulmasını istediği Suriye sınırındaki güvenli bölge konusunda ABD ve Rusya ile anlaşma sağlanması sonrası TL varlıklar ay sonuna doğru kayıplarının büyük kısmını geri aldı.
7 BANKA HİSSESİNDE GEÇİCİ AÇIĞA SATIŞ YASAĞI VE DEPO ŞARTI
Ancak, Ekim ayının geneline bakıldığında TL varlıklar tepki alımlarına rağmen negatif bir kapanış yapacağı görülüyor. Ay içerisinde Barış Pınarı Harekatı nedeniyle ABD’den yaptırım gelmesi ve Halkbank hakkında ABD’de dava açılması sonrası, Borsa İstanbul ve SPK, borsada işlem gören 7 banka (AKBNK, GARAN, HALKB,ISCTR, TSKB, VAKBN ve YKBNK) hissesinde geçici açığa satış yasağı ve depo şartı getirdi. Bu uygulama BIST’te ay içinde banka hisselerinde yaşanması muhtemel satışları sınırlandırdığı görüldü.
Suriye’de başlatılan Barış Pınarı Harekatı sonrası ABD’den ve diğer ülkelerden gelen Türkiye’ye yönelik yaptırım açıklamaları ve ABD’nin Türkiye’ye kısmi yaptırımlar uygulayarak operasyonun devamı durumunda daha büyük ekonomik yaptırımlar uygulayacağı tehditlerinde bulunmasıyla TL varlıklar ay içinde güçlü değer kayıplarına maruz kaldı.
CDS’LER RİSK ALGISIYLA BİRLİKTE 415 SEVİYELERİNE KADAR YÜKSELDİ
Ekim ayına 105.000 seviyesi üzerinde başlayan BIST-100 endeksi ay içinde 93.000’lere kadar gerilerken, TL’de yüzde 6’lara varan değer kayıpları oluştu. CDS’ler ise 360 seviyelerinden aya başlarken TL varlıklara ilişkin artan risk algısıyla birlikte 415 seviyelerine kadar yükseldi.
TSK Suriye’de tüm tepkilere rağmen başarılı bir harekat yürüterek kararlılıkla kısa sürede ciddi bir mesafe alırken, bu başarı sonrası yapılan heyetler arası görüşmelerle ABD Türkiye ile anlaşma yoluna gidildi. Yapılan görüşmeler sonrası Türkiye’nin başından beri istediği güvenli bölge oluşturulması ve terörist unsurların Barış Pınarı Harekatı bölgesinden arındırılması konusunda anlaşma sağlandı.
Sonrasında Rusya ile de benzer şekilde başarılı bir anlaşma ile terörist grupların Türkiye sınırı boyunca oluşturulacak güvenli bölgeden çıkarılması konusunda anlaşma sağlandı. Yapılan anlaşmalar sonrası jeopolitik riskler büyük oranda ortadan kalkarken, ABD Türkiye’ye yönelik yaptırımları kaldırarak yapılan anlaşma gereği ek yaptırımlar uygulamayacağı konusunda teminat verdi.
Jeopolitik risklerin büyük oranda ortadan kalkmasıyla TL varlıklar ay içindeki kayıplarının büyük kısmını geri alsa da Ekim ayında yurtdışı piyasalardaki pozitif seyre karşın ayı kayıplarla kapatacak gibi görünüyor.
BANKACILIK ENDEKSİ İSE YÜZDE 8’E VARAN KAYIPLARLA NEGATİF AYRIŞTI
BIST yaklaşık yüzde 4.5 kayıp ile ayı 100.000’lerden kapatma eğilimindeyken, bankacılık endeksi ise yüzde 8’e varan kayıplarla negatif ayrıştı. TL ise kayıplarını büyük oranda geri alsa da TCMB’nin beklentilerin üzerinde faiz indiriminin de etkisiyle EM içinde negatif ayrışarak ayı hafif değer kaybıyla kapatacak gibi görünüyor.
CDS’ler ise risklerin ortadan kalkmasıyla Ekim ayı başındaki 360 seviyeleri altına gerileyerek TL varlıklardaki risk fiyatlamasının kısa vadede sonlandığını teyit etti.
Yurtiçi risklerin büyük oranda ortadan kalkmasıyla TL varlıkların önümüzdeki dönemde yurtdışı piyasalarla daha yüksek korelasyonla hareket etmesi ve Fed faiz kararı ile birlikte fiyatlamaların şekillenmesi bekleniyor.
Fed’in faiz indirimine devam etmesi durumunda TL varlıkların tekrar pozitif ayrışmaya başlaması beklenir. Aksi durumda ise Fed’in faiz indirimi sürecine girmesiyle bundan en fazla pozitif etkilenen grupta yer alan TL varlıklar kısa vadede sınırlı negatif ayrışmaya maruz kalabilir.
Ayrıca, açıklanmaya başlayan 3. çeyrek bilançoları Kasım ayında BIST’in seyrinde belirleyici olacak. Özellikle banka bilançolarının zayıf gelmesi BIST’te yükselişlerin sınırlı kalarak tekrar satışların yaşanmasına neden olabilir.
Fed Eylül ayında piyasa beklentisine paralel faizleri 25 baz puan indirerek yüzde 1,75-2,00 aralığına düşürmüştü. Ekim ayı sonundaki Fed faiz kararı piyasalar için önemli olacak. Mevcut durum itibariyle 30 Ekim toplantısı için faiz indirim olasılığı yüzde 95 olasılıkla fiyatlanıyor.
Yurtiçi risklerin ortadan kalkmasıyla birlikte Fed’in faiz indirimine devam etmesi TL varlıklardaki toparlanan Kasım ayında da devam etmesini sağlayacaktır. Fed’in faiz indirimini pas geçmesi ise kısa vadede TL varlıklarda negatif ayrışmaya neden olabilir.
DRAGHİ AŞAĞI YÖNLÜ RİSKLERİN BELİRGİN OLDUĞUNU BELİRTTİ
ECB faizleri sabit bırakırken, son toplantısına katılan Draghi aşağı yönlü risklerin belirgin ve enflasyonun cansız olduğunu belirtti. Buna bağlı olarak da uzun bir süre ve önemli ölçüde genişlemeci para politikasının gerekeceğini söyledi. ECB 1 Kasım’dan itibaren 20 milyar Euro ile varlık alımlarına devam edecek. ECB’nin genişleyici politikalara devam edecek olması finansal piyasaları pozitif yönde desteklemeye devam edecektir.
TCMB Ekim toplantısında ortalama piyasa beklentisi olan 100 baz puanın oldukça üzerinde 250 baz puan faiz indirimine giderek politika faizini yüzde 16,50’den, yüzde 14’00’e düşürdü. TCMB böylece son üç toplantıda toplamda 1000 baz puan faiz indirimi yapmış oldu.
PPK metninde ekonomik görünüme ilişkin ifadeler değişmezken, sanayi üretimi verilerine ilişkin oynaklık metine eklenmiştir. Metinde cari işlemler dengesindeki iyileşmenin ılımlı bir seyir izleyeceği ifade edilirken, yatırımların zayıf seyredeceği ifadesi metinde yer almaya devam etti.
Ayrıca, enflasyon görünümündeki iyileşmenin devam ettiği vurgulanırken, Türk Lirası’ndaki istikrarlı seyrin yanı sıra enflasyon beklentilerindeki iyileşme ve ılımlı iç talep koşullarının çekirdek enflasyondaki düşüşte belirleyici olduğu ifadesi korundu.
BUNDAN SONRAKİ DÖNEMDE TCMB DÜŞÜK MOMENTUMLA FAİZ DÜŞÜREBİLİR
TCMB yılsonu enflasyonun tahminin son rapordaki yüzde 13,90’dan belirgin bir şekilde aşağıda gerçekleşeceğini belirtilmiştir. Karar sonrası kurlarda sınırlı yukarı eğilim oluşsa da beklentilerin aksine kurun negatif tepkisi çok sınırlı kaldı. TCMB başkanının daha önce belirttiği makul reel faiz söylemi nedeniyle bundan sonraki dönemde TCMB’nin faiz indirimlerine devam etse bile bunun düşük momentumla gerçekleşmesini bekliyoruz.
Büyük merkez bankalarının parasal genişleme desteği ve EM merkez bankalarının da bundan istifade ederek faiz indirimlerine devam etmesi nedeniyle koşullar uygun olduğu takdirde TCMB’nin de faiz indirimlerini küçük adımlarla da olsa sürdürme arzusunda olacağını düşünüyoruz.
Ekim ayında Avrupa Merkez Bankası Başkanı Mario Draghi son toplantısını yaptı. Görevi Lagarde’a devredecek olan Draghi, faizlerde değişikliğe gidilmediğini duyurdu.
İNGİLTERE PARLAMENTOSU AB İLE BREXIT ANLAŞMASINI REDDETTİ
Öte yandan uzun zamandır gündemi meşgul eden Brexit konusunda yeni gelişme yaşandı ve İngiltere Başbakanı Boris Johnson, AB ile uzlaşmaya vardı. Anlaşma haberiyle birlikte hem EUR/USD hem de GBP/USD’de sert yükselişler görülse de İngiltere parlamentosu bu anlaşmayı reddetti.
Geçen ay belirttiğimiz gibi 1.0850 desteğini test eden EUR/USD, Kasım ayı başından itibaren yükselişe geçti. Ay ortasına kadar 1.10’u geçen parite yükselişine devam ederek 1.11 üzerine yerleşmeye çalıştı. Kasım ayında da yine bu seviye önemini korurken, paritenin 1.11’in üzerinde kalması halinde 1.1250 direnci gündeme gelebilir. Bir düzeltme hareketinin olması durumunda ise 1.1050 ve 1.0960 destekleri izlenecektir.
Ekim ayındaki toplantısında faizleri piyasa beklentilerinin üzerinde 250 baz puan indiren TCMB, son 3 toplantıda politika faizini tam 10 puan düşürdü. Yurtdışındaki ortamın faiz indirimine müsait olduğu şu zamanlarda TCMB, faizleri indirebildiği kadar indireceğini göstermiş oldu.
Suriye harekatıyla ilgili hem ABD hem Rusya ile anlaşılmış olması, yaptırımların kaldırılması ve Hulusi Akar’ın ABD’den Patriot alınabileceğini söylemesi kurda geri çekilmeye sebep oldu ve faiz indirimi için de uygun koşul sağladı.
DOLAR/TL’DE 5.70 DESTEĞİ KIRILIRSA 5.55 SEVİYELERİ GÜNDEME GELEBİLİR
Bu senenin son toplantısının yapılacağı Aralık ayında da kurun imkan vermesi durumunda faiz indirimlerinin devamını görebiliriz. Kurdaki bu olumlu hava ile geri çekilme bir süre daha devam edebilir. Bu bağlamda 5.70 desteğinin kırılması durumunda 5.55 seviyeleri gündeme gelebilir. Aksi yönde ise 5.85 ve 6.0 seviyeleri kritik direnç bölgeleridir.
ALTIN 1520’NİN ÜZERİNDE KALICI OLABİLİRSE 1550 DİRENCİNİ TEST EDEBİLİR
Ekim ayında da Eylül ayına benzer hareket eden altın fiyatları, merkez bankalarının faiz indirimine gitmesiyle yükseliş yaşarken, jeopolitik risklerin ve ticaret savaşları riskinin azalmasıyla düşüş yaşıyor. Geçen ay 1480-1520 bandına sıkışan sarı emtia, 1520’nin üzerinde kalıcı olabilirse 1550 direncini test edebilir. Geri çekilme halinde ise 1480 desteği kırılırsa 1440 bir diğer önemli destek noktası olarak takip edilebilir.
Kasım ayında ABD ile Çin arasında yapılan sınırlı anlaşma sonrası iki ülke arasındaki görüşmeler izlenemeye devam edilecek. Ticaret görüşmelerine ilişkin olumlu tablonun ve Fed’in faiz indirimine devam etmesi durumunda global risk iştahındaki toparlanmanın devam etmesi beklenmektedir.
ECB’nin tahvil alımlarına başlaması da risk iştahını destekleyecektir. Güvenli liman olarak görülen ABD 10yy tahvillerinde son dönemde sınırlı olsa oluşan yükseliş risk iştahındaki toparlanmayı teyit ediyor. Ancak, ABD’den ve Çin’den zayıf ekonomik verilerin gelmesi, global büyüme endişelerini tekrar güçlendirebilir.
ABD İLE ÇİN GÖRÜŞMELERİNİN TEKRAR KOPMASI VE FED’İN FAİZ İNDİRİMİNE ARA VERMESİ EN BÜYÜK RİSKLER
Bu durumda büyüme endişeleri, ABD ile Çin arasındaki görüşmelerin tekrar kopması ve Fed’in Ekim sonundaki toplantıda faiz indirimine ara vermesi Kasım ayında piyasalar için en büyük riskler olacaktır. Bu risklerin gerçekleşmesi piyasalarda tekrar satışların güç kazanmasına neden olabilir.
Yurtiçinde ise Suriye’deki gelişmeler piyasaların gündeminde olmaya devam edecek. Bu kapsamda Cumhurbaşkanı Erdoğan ile ABD Başkanı Trump’ın 13 Kasım’da planlanan görüşmesi yurtiçi piyasalar için en önemli gündem olacaktır.
İki ülke liderinin güvenli bölge anlaşmasını pekiştirilmesi ve iki ülke arasındaki ilişkilerin geliştirilmesi kararı alması, yurtiçi piyasalar için pozitif olacaktır. Ancak, görüşmeye kadar olan süreçte gelişmeler ve yapılacak açıklamalar ile TL varlıklarda dalgalı seyrin devam devam etmesi beklenmektedir.
ZAYIF GELECEK 3. ÇEYREK BİLANÇOLAR, BIST’TE SATIŞLARIN ARTIRABİLİR
Ayrıca, beklentilerden zayıf gelecek 3. çeyrek bilançolar, BIST’te satışların tekrardan artmasına neden olabilir. Jeopolitik riskler ve ikili ilişkiler konusunda ABD ve/veya Rusya ile olası bir anlaşmazlık ise TL varlıklarda Ekim ayında olduğu gibi negatif ayrışmaya neden olacak.
Ayrıca, ABD’deki Halkbank davası ve varılan anlaşmaya rağmen ABD’li senatörlerin Türkiye’ye olası yaptırım uygulama girişimlerinin gerçekleşmesi durumunda da piyasalar negatif etkilenecek.
Kasım ayında hem yurtiçinde hem de yurtdışında İngiltere Merkez Bankası haricinde majör merkez bankalarından bir faiz kararı olmayacak. TL varlıklar, özellikle BIST’in değerleme açısında halen oldukça cazip seviyelerde yer alması, jeopolitik risklerin büyük oranda ortadan kalkması, Fed’in faiz indirimine devam etmesi ve 13 Kasım’daki görüşmeden Türkiye için pozitif olabilecek sonuçların çıkması durumunda, BIST’te ve TL varlıklarda ciddi bir pozitif fiyatlama görebiliriz.
Bu beklentilerin ışığında ay içinde BIST’te kısa vadede önemli destek olarak gördüğümüz 95.000’lere olası gerilemelerin alım fırsatı olacağına, endekste pozitif seyrin devam etmesi durumunda kısa vadeli yüksek seviyeler olan 105.000-106.000 aralığına olası yükselişlerin ise satış fırsatı olarak kullanılabileceğini düşünüyoruz. Endeksin Kasım ayıiçinde 95.000-105.000 arasında geniş bir bantta dalgalanması bekleniyor.
Osman Göktan
Şeker Yatırım Genel Müdürü
goktan@turcomoney.com
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
İsim *
Email *
Bir dahaki sefere yorum yaptığımda kullanılmak üzere adımı, e-posta adresimi ve web site adresimi bu tarayıcıya kaydet.
Δ
Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.