Gastronomi`de İnovasyonu Tetikleyen Yeni Arayışlar Ve İstanbul Gastro Kültür ve Gösteri Merkezi

M. Vasfi Pakman

Genç ve orta yaş grubu, neden yaşlılarla aynı yemeği yememeli? Kapalı ortamdaki insanla, dış mekanda çalışanlar niçin farklı beslenmeli? İşte merak edilen bu sorulara en doğru yanıtları vermek için İstanbul’a Gastro Kültür ve Gösteri Merkezi kuruldu.

Beslenme öncelikle sağlıklı ve dengeli olmalı. Pişirme yöntemleri de doğru ekipmanlar kullanılarak gerçekleştirilmeli. üretilen yemeklerin ( evde, restaurantta veya cateringde) tadında lezzet, sunumunda renk uyumu, dizaynında estetik bulunmalı. Ana kurallar bunlar olmakla beraber vitaminler, mineraller ve diğer değerler yemeğin kalitesini direk etkiler.

Yemeği yapan kişi veya sunan kişi, işinin ehli olmalı. Bu kişiler evlerde; eşler, anneler, anneanneler, babaanneler, teyzeler, kardeşler hatta babalar, ağabeyler, çalışanlar hatta komşular olabilir. Dışarıda ise restaurant, catering, fastfood aşçıları, pastacılar, tatlıcılar vs. gibi işin profesyonelleridir. Bu kişiler yemeği yiyecek olanlardan daha bilinçli olmalı ve etraflarını yiyecek-içecek konusunda yönlendirebilmelidirler. örneğin; Sağlıklı genç ve orta yaşlıların yediği bir yemeğin, daha yaşlılara verilmemesi, çocukların daha yüksek kalorili gıdalarla beslenmesi, obezite, yüksek tansiyon ve diabet hastalarına farklı, sporculara farklı yiyeceklerin sunulması gibi hususlara dikkat edilmesi gerekiyor.

Kapalı ortamda çalışan insanla, dış mekanda çalışanın beslenmesi başka ve farklı, kapalı ortamda masa başında çalışan insanla, aynı ortamda ayakta ve hareket halinde çalışan insanın beslenmesi farklı olmalı. örnekleri çocuklara yönelik sıralayacak olursak; okula giden çocukla, evde TV başında oturan çocuk, sokakta oynayan çocukla, bir işte çalışan çocuğun beslenmesi bile farklı olmalı. Bu hususlar aile içinde bilinse de, kısmen dikkat edilir veya ekonomik koşullar nedeniyle görmezlikten gelinir. Ev dışı beslenmede ise; öncelikle ticari kaygıyla veya nezaket gereği, ikinci tabak tatlıyı ısmarlayan kişiye (obez bile olsa) ‘veremeyiz efendim” denmez.

Bu konularda yapılan araştırmalar; sağlıklı beslenme bilincinin geliştirilmesi için, TV‘lerdeki yemek programlarının, doktor ve diyetisyen tavsiyelerinin ve sağlık bakanlığının kamu spotlarının yeterli olmadığını gösteriyor. Daha inovatif, daha gerçekçi ve insanımızın interaktif olarak; İçinde olacağı ve yakın çevresine, içinde olduğunu her an için ( İnternet marifetiyle ) gösterebileceği, yeme içme konusunda, hem kendi gibi diğer yiyen içenlerle, hem de yiyip içtiklerini üreten, satan ve pişirenlerle diyaloğ kurabileceği, sıkılmadan eğlenerek, üreterek, tadarak, bilgilenerek, yeni dostlar kazanarak zamanını değerlendireceği veya zaman ayıracağı bir ortama ihtiyaç vardı. Bu ihtiyacın tespitinin ardından, benim de aralarında olduğum bir grup dernek yöneticisi, iş adamı, sektör profesyoneli ve akademisyen tarafından İstanbul’da “İstanbul GASTRO KüLTüR & GöSTERİ Merkezi ” kuruldu. Bu merkez; Türkiye‘nin ilk, tek ve sürekli: Gastronomi sektörünün profesyonellerini, Halkımızla buluşturan, profesyonel yemek sanatçılarıyla, amatör ve profesyonel tüm yemek & lezzet severleri biraraya getiren, yerli ve yabancı ünlü CUİSİNE ve PASTRY chef‘lerle birlikte, Türk ve Dünya mutfaklarından yepyeni yemekler yaptıran, sonrada bu yemeklerin tadımını yaptıran, yarıştıran, ödüllendiren ve bu faaliyetlerin tümünü İnternet Protokolü ( İPTV ) özel kanal GASTRO Tiwi (arzu ederlerse diğer ULUSAL TV‘ler de bu merkez de, bu konularla ilgili, eğitici ve eğlendirici programlar yapabilecek ) üzerinden canlı ve aralıksız yayınlayan, sadece İstanbul, sadece Türkiye’de değil, tüm Avrupa’da konusundaki ilk ve tek projedir.

İstanbul Gastro Kültür ve Gösteri Merkezi projesi; LMD / TüMAPED / EUROTURK CHEFS CLUB ve TURYİD / Turistik Restaurant Yatırımcı ve İşletmeciler Derneği ile gastronomik eğitim veren Haliç üniversitesi ve DOORS Mutfak Sanatları Akademisi‘nin katkılarıyla oluşturulmuştur.

M. Vasfi Pakman

Lezzet Markaları Derneği Başkanı

pakman@turcomoney.com