“Türkiye, bizim için ciddi bir partner olacak”

Geleceğin Almanya lideri Armin Laschet, Turcomoney’e konuştu

TÜRKİYE BİZİM İÇİN CİDDİ BİR PARTNER OLACAK

Türkiye ile çok ciddi bir partnerlik anlaşması içinde olmak istiyoruz. Türkiye’nin bölgedeki önemini biliyoruz. Kafkaslar, Ortadoğu ve Balkanlar açısından Türkiye bizim için ciddi bir partner olacak. Türkiye’deki yönetimle bazı sorunlarımız var, fakat ben yeni bir başlangıç yapabileceğimize inanıyorum.

TÜRKİYE’YE KARŞI BÜYÜK BİR SEVGİM VAR

Türkiye, Hristiyan Demokratlar iktidara geldikten sonra ziyaret etmek istediğim ülkelerin başında geliyor. Benim Türkiye’ye karşı büyük bir sevgim var. Bunu da gerek Türkiye’deki dostlarımıza, gerek Almanya’daki Türk kökenli yurttaşlarımıza iletmek istiyorum.

SERBEST DOLAŞIMI UYGULAMAYA SOKMAYACAĞIZ

Almanya’da sıkıntı çektiğimiz branşlarda yeni göçmenlerin gelmesi taraftarıyım. Öncelikle şu anda Türkiye’den gelecek olan sağlık ve gastronomi çalışanlarına açmış bulunuyoruz. Bunu belki başka branşlarda da devam ettireceğiz. Fakat Türkiye ile daha önce planladığımız serbest dolaşım hakkını uygulamaya sokmayı beklemiyoruz.

ABD İLE TRANSATLANTİK ANLAŞMASI’NI İSTİYORUZ

Angela Merkel politik olarak başarılı bir Başbakan’dı. Hem ABD, hem de Rusya ile dengeleri sürdürdü. ABD’de son seçimlerden sonra Başkan seçilen Biden’la birlikte Avrupa Birliği ve ABD arasında bir Transatlantik Anlaşması’nı uygulamaya sokmak istiyoruz. O zaman bu iki dev güç dünya ekonomisine ciddi bir şekilde yön verebilecek.

İSTEDİĞİMİZ KOALİSYON ORTAĞI SOSYAL DEMOKRATLAR

Seçimlerden sonra ikinci büyük partinin başkanıyla görüşeceğiz. Bu da Yeşiller olursa onlarla görüşeceğim ama kalbimizde yatan Sosyal Demokratlar, Olaf Scholz’un partisi. Hristiyan Demokratlar-Sosyal Demokratlar koalisyonunu Angela Merkel zamanında olduğu gibi kurarsak, koalisyon hükümeti olacağımızı düşünüyorum.

Almanya’da, 26 Eylül’de yapılacak seçimlerden sonra, Angela Merkel sonrası dönemin en güçlü başbakan adayı olan, Birlik Partileri (CDU/CSU) Başbakan adayı Armin Laschet, “Türkiye’nin bölgedeki önemini biliyoruz. Kafkaslar, Ortadoğu ve Balkanlar açısından Türkiye bizim için ciddi bir partner olacak” dedi.

“Türkiye’ye karşı büyük sevgim var” diyen Laschet, kendisinin seçim zaferinde Almanyalı Türklerin de çok büyük katkısı olacağını ifade etti.  Angela Merkel’in başarılı bir başbakan olduğunu vurgulayan Laschet, olası bir koalisyon hükümeti için “kalbimizde yatan Sosyal Demokratlar, Olaf Scholz’un partisi” diye konuştu.

KRV Başbakanı Armin Laschet önce partisinin başına geldi, daha sonra CDU-CSU’da yapılan ön seçimlerden sonra Hristiyan Demokratların Başbakan adayı oldu. Kendisini yakından tanıyan ve uzun zaman beraber çalışan Turcomoney yazarı Prof. Dr. Faruk Şen, Armin Laschet ile bir röportaj gerçekleştirdi.

-Sayın Laschet, siz Almanya’nın yeni Başbakanı olacaksınız. 27 Eylül’den sonra yapacağınız politikaları hepimiz ilgiyle bekliyoruz. Sosyal bir kişisiniz, sosyal politikalarınız herhalde Sosyal Demokrat Parti’den daha ileri olacak. Ekonomi politikasını tam olarak düşünemiyoruz fakat sizinle gerçekleştirdiğimiz röportajda göçmenlere yönelik ne gibi politikalar izleyeceğinizi merak ediyoruz.

LASCHET- Sayın Şen, ben politik kariyerime KRV Eyaleti’nde Uyum Bakanı olarak başladım ve sizinle de uzun zaman beraber çalıştık. Almanya’daki göçmenlerin bu ülkenin ayrılmaz bir parçasını olduğu bilincindeyim.

DAHA ÖNCE PLANLADIĞIMIZ SERBEST DOLAŞIM HAKKINI UYGULAMAYA SOKMAYI BEKLEMİYORUZ

Özellikle KRV’de sayıları 1,2 milyonu bulan, tüm Almanya’da yaşayan 3,3 milyon Türk kökenli göçmenin ülkemize ciddi bir şekilde uyum sağladığının bilincindeyim. Son olarak gelen Suriyeli mültecilerde her ne kadar bu konuda biraz sıkıntı çekseler de sayıları 1 milyonu geçen bu mültecilerin de ülkeye yavaş yavaş uyduğunu görüyorum. Bunun için ben Almanya’da sıkıntı çektiğimiz branşlarda yeni göçmenlerin gelmesi taraftarıyım.

Öncelikle şu anda Türkiye’den gelecek olan sağlık ve gastronomi çalışanlarına açmış bulunuyoruz. Bunu belki başka branşlarda da devam ettireceğiz. Fakat Türkiye ile daha önce planladığımız serbest dolaşım hakkını uygulamaya sokmayı beklemiyoruz.

YEŞİLLER İKİNCİ PARTİ OLURSA ONLARLA GÖRÜŞECEĞİM AMA KALBİMİZDE YATAN SOSYAL DEMOKRATLAR

-Almanya’da 26 Eylül seçimlerinde birinci parti çıkmanız son kamuoyu araştırmalarında çıkan sonuçlara göre artık neredeyse kesinleşmiş durumda. İkinci partinin yeşiller, üçüncü partinin de sosyal demokratlar olacağından hareket ediliyor. Koalisyon ortağı olarak hangi partiyi düşünürsünüz?

LASCHET- Seçimlerden sonra ikinci büyük partinin başkanıyla görüşeceğiz. Bu da Yeşiller olursa onlarla görüşeceğim ama kalbimizde yatan Sosyal Demokratlar, Olaf Scholz’un partisi.

Hristiyan Demokratlar-Sosyal Demokratlar koalisyonunu Angela Merkel zamanında olduğu gibi kurarsak, koalisyon hükümeti olacağımızı düşünüyorum.

-Dış politika açısından bugüne kadar Angela Merkel’in uyguladığı politikanın dışında bir politika alternatifi oluşturmayı düşünüyor musunuz?

LASCHET- Angela Merkel politik olarak başarılı bir Başbakan’dı. Hem ABD, hem de Rusya ile dengeleri sürdürdü. Şimdi ABD’de son seçimlerden sonra Başkan seçilen Biden’la birlikte Avrupa Birliği ve ABD arasında bir Transatlantik Anlaşması’nı uygulamaya sokmak istiyoruz. O zaman bu iki dev güç dünya ekonomisine ciddi bir şekilde yön verebilecek.

-Transatlantik Anlaşması özellik Rusya, Çin, Hindistan, Güney Afrika ve bir ölçüde Türkiye’yi dışlayan bir politika. Bu ülkelerle ilişkiniz nasıl olacak?

LASCHET- Bizim Rusya ile ilişkimiz özellikle enerji koridoru açısından çok önemli. Çin’le de bugüne kadar dostluk ilişkilerimizi sürdürdük. Bu Hindistan ve Güney Afrika için geçerli…

TÜRKİYE İLE ÇOK CİDDİ BİR PARTNERLİK ANLAŞMASI İÇİNDE OLMAK İSTİYORUZ

Tabii ki Türkiye konusu da önemli. Türkiye ile çok ciddi bir partnerlik anlaşması içinde olmak istiyoruz. Türkiye’nin bölgedeki önemini biliyoruz. Kafkaslar, Ortadoğu ve Balkanlar açısından Türkiye bizim için ciddi bir partner olacak. Türkiye’deki yönetimle bazı sorunlarımız var, fakat ben yeni bir başlangıç yapabileceğimize inanıyorum.

Türkiye, Hristiyan Demokratlar iktidara geldikten sonra ziyaret etmek istediğim ülkelerin başında geliyor. Hatırlarsanız Sayın Şen, sizinle iki Türkiye ziyareti yapmıştık, benim Türkiye’ye karşı büyük bir sevgim var. Bunu da gerek Türkiye’deki dostlarımıza, gerek Almanya’daki Türk kökenli yurttaşlarımıza iletmek istiyorum.

SEÇİM ZAFERİMDE ALMANYALI TÜRKLERİN DE ÇOK BÜYÜK KATKISI OLACAK

– Sayın Laschet, son soru olarak biliyorsunuz ilk defa Almanya’da yaşayan Türk kökenli göçmenler Armin Laschet’i Destekleme Grubu kurdular. Birçok aktiviteyi hazırlıyorlar. Bu grubun çalışmalarını nasıl değerlendiriyorsunuz?

LASCHET- Bu grup benim için çok sevindirici Sayın Şen. Özellikle içinde Sosyal Demokrat olarak tanıdığım sizinde olmanız bize olan güveninizi gösteriyor. Düsseldorf’ta yapacağınız toplantıda muhakkak yer alacağım. İnanıyorum ki benim seçim zaferimde Almanyalı Türklerin de çok büyük katkısı olacak.

PORTRE / ARMIN LASCHET

Her zaman Merkel’in çizgisinde yürüdü

Armin Laschet, Nisan ayında Almanya’da Başbakan Angela Merkel’in partisi Hristiyan Demokrat Birlik Partisi (CDU) ile kardeş partisi Hristiyan Sosyal Birlik Partisi‘nin (CSU) ortak başbakan adayı seçildi. Laschet, Ocak ayında CDU’nun liderliğine seçilmişti.

Haziran 2017’den beri Kuzey Ren-Vestfalya eyaletinin başbakanı olan Laschet, daha önce 1994-98 arası Alman Federal Meclisi ve 1999-2005 arasında Avrupa Parlamentosu üyesiydi. 2005-10 arasında ise Kuzey-Ren Vestfalya’nın Aile ve Entegrasyon Bakanlığı görevini üstlenmişti.

Laschet, 26 Eylül genel seçimleri öncesi Haziran başında yapılan son eyalet seçimleri olan Saksonya Anhalt’ta partisi CDU ile beklenmedik bir başarı göstererek hesapları altüst etti. CDU, 2016 seçimlerine göre oyunu yüzde 7.3 arttırarak yüzde 37.1 oranında oy alırken, sonuçlar Lanchet için bir doping etkisi oldu.

 

‘TÜRK ARMİN’ DİYE LAKAP TAKILDI

“Türk dostu” olarak bilinen, hatta ‘Türk Armin’ diye lakabı olan 60 yaşındaki Armin Laschet, bir milyona yakın Türkiye kökenli göçmenin yaşadığı Kuzey Ren Vestfalya eyaletinde Aile ve Entegrasyon Bakanlığı görevi sırasında başta Türkiye kökenliler olmak üzere göçmenlerin uyumu konusunda örnek oluşturan çalışmalar yaptı.

Sağcı faşist Almanya için Alternatif (AfD) partisinin söylemlerinin aksine, ıÇsrarla Almanya’nın bir göç ülkesi olduğu fikrini sahiplendi ve İslam’ın ülkenin bir parçası olduğunu savundu. Kuzey Ren Vestfalya’da yaşayan Türkiye kökenlilerin temsilcileri ve kurumlarıyla sürekli iyi ilişkiler içinde olan Laschet, çok sayıda Türkiye kökenli göçmenin siyasi kariyer yapmasına da olanak sağladı.

 

GERİLİMLERİ AZALTMA VE DİYALOG ÇAĞRILARI YAPTI

CDU içinde merkez sağda yer alan ve aşırı muhafazakar değerleri savunanlara alternatif isim olarak bilinen Laschet, 2015 yılında yüzbinlerce sığınmacı Balkan rotası üzerinden Almanya’ya geldiğinde Merkel‘in “açık kapı” politikasına koşulsuz destek veren sayılı politikacılardandı.

Armin Laschet, Türkiye politikaları konusunda da Merkel’in çizgisinin devamını temsil eden bir siyasetçi. Merkel gibi “verdiği sözde durma” ilkesini savunurken, yaptığı açıklamalarda Türkiye ile AB arasında yürütülen tam üyelik müzakerelerinin sürmesinden yana tavır aldı. Son dönemde Türkiye’nin hukuk devleti konusundaki eksikliklerini dile getiren Laschet, buna rağmen Türkiye’nin jeopolitik önemini öne çıkararak Berlin ve Ankara arasındaki gerilimleri azaltma ve Türk tarafı ile diyalog çağrıları da yaptı.

 

KORODAKİ ÇOCUKLUK ARKADAŞI İLE EVLENDİ

Laschet, Aachen kentinde Katolik bir ailenin oğlu olarak dünyaya geldi. 1981’de Aachen’deki Pius Lisesi’nden mezun oldu. Lise yıllarında CDU’ya üye oldu.

Daha sonra, Münih Ludwig Maximilian Üniversitesi ve Bonn Üniversitesi’nde hukuk ve siyaset bilimi bölümlerinde tahsil gördü. 1987’de hukuk diplomasını aldıktan sonra gazetecilik okudu ve 1986 ve 1991 arasında bu alanda çalışmaya başladı. Bayerischer Rundfunk’un Bonn muhabirliğini KirchenZeitung Aachen’in yayın yönetmenliğini yaptı.

Laschet, Katolik çocuk korosundaki arkadaşı Susanne Malangre ile 1985 yılında evlendi ve çiftin üç çocuğu var.

 

Prof. Dr. Faruk Şen

TAVAK Başkanı

sen@turcomoney.com