Son Haberler

İkinci kez ABD Başkanı olan Trump uluslararası ekonomiyi altüst edebilir mi?

Merhabalar,

Geçtiğimiz 20 Ocak Pazartesi günü Donald Trump ikinci kez ABD’nin seçilmiş başkanı olarak göreve başladı.

Beklendiği gibi imzaladığı ilk kararnameler ve söylemleri, başta Çin ve AB ülkelerine karşı ticari ve teknolojik savaşların başlama olasılığını kuvvetlendiriyor.

Görünen o ki ikinci Trump hükümeti aşağıdaki beş alanda global ekonomiyi ve iş ortamını ciddi şekilde sarsacak. Bunlar sırasıyla:
1. Ticari bariyerler; ABD’ye ithal edilen ürünlerin gümrük vergilerini artıran korumacılık önlemleri,
2. Teknoloji savaşları; Özellikle ABD ve Çin arasında karşılıklı olarak büyük hasarlar bırakabilecek rekabet,
3. Göç ve göçmen kontrolleri,
4. Vergi kesintileri,
5. Enerji ve İlkim politikalarında eskiye sert geri dönüş ihtimali,

Bu beş maddeden de anlayacağımız gibi, Trump politikalarının arkasında karışıklık ve zıtlık hakim. Yakın gelecekte büyük bir belirsizlik bizleri bekliyor. Dolayısıyla somut olarak ekonomik çalkalanma ortaya çıkacak. Talepte enflasyon baskısı ve yatırımlarda zayıflama görebiliriz. Zira tarifeleri artırmaktan ve göçü kısıtlamaktan söz ediyoruz. Yine de Trump kendi gündemini sürdürmeye devam ederse şaşırmayız.

İşin bir diğer yönü de Trump politikalarının jeopolitik gerilimlere yol açma riski elbette. Trump hükümeti tarafından uygulanacak baskının şiddeti arttıkça ABD destekçisi ülkelerin ve karşıtlarının karşı karşıya gelmeleri istenmeyen çatışmalar meydana getirebilir. Gerçi Trump silahlı çatışmaları istemediğini her fırsatta söylüyor olsa da bu bir olasılık. Ya da tam tersine yeni iş birliklerini tetikleyebilir. Nitekim Rusya ile yeni yumuşama adımları, yapay zeka çiplerinin ihracatının başlaması, Tik-Tok yasağının kalkması gündeme gelebilir. Bakarsınız, bambaşka bir global ortama girivermişiz..

Korumacılık politikası içinde başta Çin olmak üzere ABD’nin ticaret yaptığı diğer ülkelere karşı gümrük tarifelerinin şöyle veya böyle yükseleceğini artık anlıyoruz. Ancak bu konuda yayınlanan raporlar; olumsuz ekonomik etkilerin getireceği belirsizliğe dikkat çekiyor. Öyle ki bu belirsizlik ABD’nin endüstriyel zayıflamasıyla birlikte, bütçe gelirlerinin artmasına, hatta ABD hükümetinin istediği şekilde diğer ülkelerin diğer alanlara yönlenmesine dahi yol açabilir.

Trump’ın başlatması beklenen teknoloji savaşları ise, teknolojiye önderlik eden önemli şirketlerin yapay zeka, biyoteknoloji, çip teknolojisi, quantum matematiği ve uzay teknolojilerinde liderlik yarışını hızlandıracaktır. Nitekim Trump, ABD menşeli şirketlerin yapay zeka için 500 milyar $ yatırım yapılacağını bu hafta duyurdu.

Bu politikalar sonucunda global ekonominin parçalanması daha yoğun olacak ama öte yandan yeni potansiyel ekonomik fırsatlara da yol açılacak. Değerlendirmeye bakmalıyız. ekonominin altüst olmasına değil, yeni fırsatların değer sağlamasına odaklanıp içinde rol almalıyız.

Son olarak, Ford Otosan’ın bu hafta düzenlediği ikinci ‘Future of Mobility‘ etkinliğinde ana konuşmacı olan Futurist Tariq Qureishy tarafından yapılan Girişimci Düşünceyle Mobilitede Inovasyon başlıklı sunumu izlemenizi öneriyorum. https://we.tl/t-FiXvomihvw

Mobilite otonom hale geldikçe güven faktörünün ne denli öne çıktığını, değişimden ve dönüşümden çok insanın kendisini yeniden keşfetmesinin önemini bu sunumda çarpıcı olarak göreceksiniz. Gelecek geldi ve günümüzde şekilleniyor.

Yarını beklemenin anlamı yok. Bunu kavrayanlar geleceğin tek sahibi olacaklar kuşkusuz.

İbrahim AYBAR

Vesiile A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı

aybar@turcomoney.com

Yorum yok

Yorum Yazın

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

*

*

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.

İlgili Haberler

Site Haritası