Son Haberler

 Kötü para, toplumları kötürümleştirir…

-Dijital ekonomide değer ve değerin ölçü birimleri yeniden tanımlanıyor. Denklemdeki değişken sayısı ve oyuncu sayısı arttıkça karmaşa ve kararsızlık artıyor. Şu an sadece şunu biliyoruz. Dijital olgunluk düzeyi yüksek olan “digirati” şirketler daha değerli. Bu şirketlerin geleceğine beslenen umut daha yüksek. Değer üretmek; beklentiler yaratmaya ve beklentilerin gerçekleşeceğine dair iyimserliğe bağlı. İşler zordu. Daha da zorlaşacak…

Yaratılan para bolluğu sorun olmakla birlikte daha büyük sorun paranın az sayıda kişi veya kuruluşta öbeklenmesinden kaynaklanıyor. Buna ek olarak paranın sıcak ve kara olanı daha büyük problemlerin kaynağıdır. Sıcak para hızlı hareket eder ve kısa vadeli düşünür. Paranın dolaşım hızı ile reel ekonominin hızı arasındaki sürtünme menkul kıymet, döviz ve emtia piyasalarında hararet yaptırır.

Tüm dünyanın kabul edeceği tek bir takas ve rezerv dijital paraya süreç ilerleyebilir mi, göreceğiz. Muhafazakârlar bu işi devletler eliyle yapmaya çalışacaktır. Liberaller devletlerin etkisini minimumda tutmak isteyecekler. Milliyetçiler her devletin kendi rezerv dijital parası idealini benimseyecekler. Anarşistler ise hem devletleri, hem devlet üstü kurumları ve şirketleri kökten reddedecekler.

Kraliçe 1. Elizabeth döneminde hem altın hem gümüş paranın aynı nominal değerle aynı anda piyasada dolaşmaya başlamasını bir tabiat yasası olarak kraliçenin danışmanı Thomas Gresham basitçe şöyle ifade etmiştir: “Kötü para iyi parayı kovar!”

Gresham fiziksel özellikleri farklı olan iki metalin aynı değerde olamayacağından hareketle bu yasayı ortaya koymuştu. Rahmetli modern zamanlarda yaşasaydı muhtemelen şöyle derdi: Kötü para toplumları kötürüm eder!

Para değiş-tokuşu kolaylaştıran insanoğlunun en önemli, pratik, faydalı bir etkileşim icadıdır. Aynı zamanda para değerin ölçüsüdür.

ÇÖLDE SUSUZ KALAN VE 1 LİTRE ALTINI OLAN BİR ALICI 1 LİTRE SUYA TÜM ALTININI VEREBİLİR

İşte burada sorun başlar. Çünkü; değer göreceli bir kavramdır. Coğrafi, toplumsal, kişisel, konjonktürel koşullar değeri değiştirir. Değer; alıcı ve satıcıların takdir ettikleri fiyattır. Çölde susuz kalan ve 1 litre altını (19,28 kg) olan bir alıcı 1 litre suya (1 kg) tüm altınını verebilir.

Oysa su başka bir coğrafyada fiyatlanmaz bir başka ifadeyle “değersiz”dir. Oysa su yaşamın kaynağıdır. Neredeyse birbirinin aynı olan iki gömlek sırf üzerindeki logolar farklı diye 100 katına kadar “değerli” olabilir. Aynı küresel firmada çalışan aynı işi yapan iki kişi bir saat çalışarak aynı küresel markanın restoranına gittiklerinde aynı miktarda hamburger yiyemezler.

Kestirmeden şu cümleyi kurabiliriz: Değer ve para kavramları ve bu kavramların etrafındaki literatür oldukça karmaşıktır ve her geçen gün karmaşa artıyor. Artık günümüzde değer; algılar, umutlar, beklentiler üzerine inşaa edilen yapay bir fiyatlama ile dramatik düşüşler ve ani yükselişlerle belirleniyor. Ayrık ekonomiler ve ayrık kültürler küreselleşmenin ve dijitalleşmenin etkisiyle tekilleştikçe değer ve para kavramları üzerinde daha fazla düşünülmesi gerekecek.

DİJİTALLEŞME VE KÜRESELLEŞME PARA VE PARA TÜREVLERİNİN SINIRSIZ VE ÖLÇÜSÜZ DOLAŞMASINI SAĞLADI

Dijitalleşme, seçenekleri bir tıklama mertebesine indirdi. Küreselleşme ise gümrük duvarlarını indirdi ve malların dolaşımını kolaylaştırdı. İkisi birden ise para ve para türevlerinin sınırsız ve ölçüsüz dolaşmasını sağladı.

Marshall McLuhan’ın diliyle ifade edersek; “Önce insan teknolojiyi şekillendirir. Sonra teknoloji insanı şekillendirir.”

Internet sadece yeni bir kültür değil yeni bir insan tipi ve sosyoloji yarattı. Dijital ürün ve servisler çeşitlendi, çeşitlendi ve çeşitlendi. Dijital ürünlerin yanı sıra fiziksel ürünlerin dijital olarak zenginleştirilmesinden bahsedilir oldu. Dünyada her bir birim malın veya emeğin dolaşımına karşılık 80 birim para dolaşıyor artık. Hal böyle olunca değerin kendisi gerçeklerden koptu ve yeni bir gerçeklik oluştu.

Şu evrede inşası devam eden üç yeni gerçeklikten ve ortaya çıkan sorundan bahsedebiliriz; Dijital paralar, para olmayan para türevleri, aşırı spekülatif değerleme.

  1. Otoritesiz, sahipsiz ve karşılıksız dijital paralar

Yukarıdakine benzer, alfanumerik, tek başına anlamı olmayan bir data ile 1 kg altın alındığını duysa Thomas Gresham ne derdi acaba? Muhtemelen dijital para tüm paraları kovacak derdi. Bu yeni bir evre. Değerin ölçü birimi milli kağıt veya kaydi paralardan, devletsiz dijital paralarla ölçülmeye başladı. İşin sonunu şimdiden öngörmek kolay değil.

FED kurulmadan önce Birleşik Devletler’de binlerce banknot-para vardı. Her banka kendi banknotunu basardı. Bu büyük sorunlar yarattı ve ödemeler sistemi bozuldu. Sahte ve karşılıksız banknotlardan zarar görenler çoğaldı. Sonunda 1913’de FED kuruldu.

TÜM DÜNYANIN KABUL EDECEĞİ TEK BİR TAKAS VE REZERV DİJİTAL PARAYA SÜREÇ İLERLEYEBİLİR Mİ, GÖRECEĞİZ

Muhtemelen benzer bir süreç yaşanacak. FED’e bankerler, eyaletler ve merkezi hükümet ortak olmuştu. Tüm dünyanın kabul edeceği tek bir takas ve rezerv dijital paraya süreç ilerleyebilir mi, göreceğiz.

Muhafazakârlar bu işi devletler eliyle yapmaya çalışacaktır. Liberaller devletlerin etkisini minimumda tutmak isteyecekler. Milliyetçiler her devletin kendi rezerv dijital parası idealini benimseyecekler.

Anarşistler ise hem devletleri, hem devlet üstü kurumları ve şirketleri kökten reddedecekler. Emmanuel Kant’ın idealizmi tüm savaşları bitiren bir savaşla sonsuz barışın peşinde koşar. Tüm paraları kaldıran tek bir para, paraların kendi aralarında spekülatif değerlemelerinin önüne geçebilir ve daha adil bir dünyanın kapısı aralanır mı? Kim bilir? Neden olmasın…

  1. Para olmayan paralar!

Parayı sadece merkez bankaları kağıt olarak basmıyor. Merkezi yönetimler, yerel yönetimler, şirketler, bankalar tahvil çıkararak bir bakıma para üretiyorlar. Krediler ve teminatlar yoluyla da para üretilmiş oluyor. Türevlerin türevleri ile para çoğalıyor.

DAHA BÜYÜK SORUN PARANIN AZ SAYIDA KİŞİ VEYA KURULUŞTA ÖBEKLENMESİNDEN KAYNAKLANIYOR

“The Big Short” filmi 2008 krizinde olan biteni trajikomik bir üslupla finansal piyasaların korkusuz bahisçilerden oluşan büyük bir kumarhane olduğunu anlatıyor. Yaratılan para bolluğu sorun olmakla birlikte daha büyük sorun paranın az sayıda kişi veya kuruluşta öbeklenmesinden kaynaklanıyor.

Buna ek olarak paranın sıcak ve kara olanı daha büyük problemlerin kaynağıdır. Sıcak para hızlı hareket eder ve kısa vadeli düşünür. Paranın dolaşım hızı ile reel ekonominin hızı arasındaki sürtünme menkul kıymet, döviz ve emtia piyasalarında hararet yaptırır.

Isınma ve soğuma döngüsel krizlere sebep olur. Sıcak paradan daha tehlikelisi başta gayrimenkul piyasaları olmak üzere girdiği piyasalarda değer-fiyat dengesini bozan kara paradır. Alvin Toffler’in deyimiyle hızlanan hızlanma dönemindeyiz.

İkinci Dünya Savaşından sonra batıda inşa edilmeye çalışılan sosyal devlet veya makul kapitalizm düzeneğini sadece politikacılar ve aç gözlü girişimciler bozmadı. İnternetin sebep olduğu değişim değerin ölçü birimi olan parayı yeniden tanımlayacak. Spekülatif olmayan adil bir değiş-tokuş aracı mı yoksa çeşit çeşit paralara mı evrilecegiz? Filmin henüz fragmanındayız.

3- Aşırı spekülatif değerleme’

Klasik iktisat fiyatın arz talep dengesine bağlı olarak optimal olacağını vaz eder. Bu gayet mantıklı bir açıklama. Ancak arz talep dengesizliği artık doğal etkiler, savaşlar ve sosyal nedenlerin dışında yapay yaratılabilir.

BİR VARLIĞA OLAN AŞIRI TALEBİ YARATMAK 20 SENE ÖNCESİNE GÖRE DAHA KİTLESEL VE DAHA KÜRESEL OLDU

İster bir ham maddeye ister bir hisse senedine veya tahvile veya kripto bir varlığa olan aşırı talebi yaratmak 20 sene öncesine göre daha kitlesel ve daha küresel oldu.

Sosyal medyanın imkanlarını kullanan sanal ve geçici örgütlenmiş bir grup GameStop’un 15 Aralık 2020’de 15 dolar olan hisselerinin 29 Ocak 2021’de 325 dolara çıkarttı. GameStop yeni bir iş modeli açıklamamıştı, Bir altın madeni bulmamıştı. Büyük bir teknolojik icadı duyurmamıştı. Yeni bir CEO transfer etmemişti. Nasıl oldu da sadece 45 gün içinde 20 kat değerli hale geldi.

Değerin; ihtiyaçlar, yaratılan kâr, verimlilik ve inovasyondan bağımsız bir hatta ilerlediği zamanlar oldu tarihte. 1637 senesinde Hollandalı usta bir zanaatkâr yılda 300 florin kazanırken bir lâle soğanı 4.200 florine kadar çıkmıştı.

100 yıl boyunca temettü dağıtsa dahi şu anki değerine ulaşamayacak binlerce şirket var borsada işlem gören. İşin kötüsü bu sadece menkul piyasalarında olmuyor. Aşırı şişmiş bonservis fiyatları spor kulüplerini iflasa sürüklüyor.

DENKLEMDEKİ DEĞİŞKEN SAYISI VE OYUNCU SAYISI ARTTIKÇA KARMAŞA VE KARARSIZLIK ARTIYOR, ŞU AN SADECE ŞUNU BİLİYORUZ

Örneğin bir mahallede nereden getirdiği belli olmayan bir parayla birisi piyasanın iki katına bir ev aldığında fiyatlar üç katına çıkıyor. Örnekleri çoğaltmak mümkün. Elinde çok miktarda para olanlar değerin ölçü birimi olan parayı speküle ettikçe kafalar karışıyor ve sıradan hayatlar zorlaşıyor. Kötü para toplumları kötürümleştirir.

Sonuç olarak dijital ekonomide değer ve değerin ölçü birimleri yeniden tanımlanıyor. Denklemdeki değişken sayısı ve oyuncu sayısı arttıkça karmaşa ve kararsızlık artıyor. Şu an sadece şunu biliyoruz.

Dijital olgunluk düzeyi yüksek olan “digirati” şirketler daha değerli. Bu sadece operasyonel kârlılıktan kaynaklanmıyor. Bu şirketlerin geleceğine beslenen umut daha yüksek. Hal böyle olunca değer üretmek; beklentiler yaratmaya ve beklentilerin gerçekleşeceğine dair iyimserliğe bağlı. İşler zordu. Daha da zorlaşacak…

Ömer Turhan

WORKCUBE Kurucusu / CTO

 

Yorum yok

Yorum Yazın

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

*

*

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.

İlgili Haberler

Site Haritası