Küresel ekonominin Türkiye üzerine etkisi

Tarkan Kadooğlu

Uluslararası finans piyasalarındaki dalgalanmalar bütün gelişmekte olan ülkeleri etkiliyor. Fakat global ortamdan gelen etkinin boyutunu, ülkelerin para politikası, maliye politika tepkileri ve yapısal reform ajandalarından oluşan makroekonomik hikayeleri belirleyecektir. Artan global finansal dalgalanma ortamında, yurtiçi ve yurtdışı yatırımcıların güvenini kazanmak reform odaklı güçlü makroekonomik hikaye ile mümkün olabilecektir.

Global ortamın kısa ve orta vadeli büyümeyi zorlaştırdığı ortamda, Türkiye’nin makroekonomik iklimi de zorlaşıyor. Türkiye’nin içinde bulunduğu seçim ortamı ve politik gelişmeler, ülkelerin ayrışma noktası olan makroekonomik hikayenin Türkiye için zayıflamasına sebep oluyor ve diğer ülkelere göre riskini artırıyor. Bu da finansal piyasalardaki oynaklığın artmasına sebep oluyor.

MAKRO EKONOMİK İKLİMİN DüZELMESİ ELZEMDİR

İhracat pazarlarındaki daralma, Merkez Bankası ve diğer kurumların bağımsızlığı, hedefin üzerinde seyreden enflasyon, potansiyelin altında seyreden büyüme ve artan işsizlik konularında makroekonomik tedbirlerin kısa-orta-uzun vadeli olarak açıklanması ama daha da önemlisi siyasi irade tarafından sahiplenilmesi ve uygulanmaya başlanması Türkiye’deki makroekonomik iklimin düzelmesi açısından elzemdir.

RİSKLERE KARŞI öNLEM ALINMALI

2015 ve sonraki dönemde en büyük sıkıntı, 2008’den bu yana Merkez Bankaları’na gelmekte olan parasal gevşemenin tersine çevrilmesi olacaktır. FED’in 2008 sonrası yaptığı faiz indirimleri ve bilanço büyümesi Türkiye’nin de içinde olduğu gelişmekte olan ülkelerin büyümesine olumlu katkıda bulunmuştu. Ancak FED’in Eylül’den itibaren faizleri artırmaya başlayacağı endişesi, finansal piyasalarda dalgalanma yarattı. çin’in para birimi Yuan hamlesi ve birçok gelişmekte olan ülkenin para birimindeki değer kaybı da bu endişeden kaynaklanıyor. Para birimlerindeki değer kaybının, enflasyondaki artışı, tüketim ve yatırımlarda azalmayı ve bu nedenle büyümeyi aşağı çekme riski bulunuyor. Bu nedenle, bu risklere karşı önlemler alınması gerekiyor.