– Dünyamızın karşı karşıya kaldığı riskler her geçen gün artıyor, çeşitleniyor, karmaşık ve acil hale geliyor. Küresel Riskler Raporu’na göre 2025 yılında en acil küresel risk olarak %23 ile Devlet kaynaklı silahlı çatışma riski olarak ortaya çıkıyor. İkinci sırayı %14 ile aşırı hava olayları alıyor. Jeo-ekonomik çatışma %8, yanlış bilgilendirme ve dezenformasyon %7, toplumsal kutuplaşma %6, ekonomik yavaşlama %5 ile bunları takip ediyor.
– Gelecek 10 yıldaki riskler için de ise aşırı hava olayları, biyolojik çeşitlilik kaybı ve ekosistem çöküşü, yerküre sistemlerinde kritik değişiklikler, doğal kaynak kıtlıkları şeklindeki çevresel riskler endişe verici şekilde ilk sıralarda yer alıyor. Bunları ise yanlış bilgi ve dezenformasyon, yapay zeka teknolojilerinin olumsuz sonuçları, eşitsizlik, toplumsal kutuplaşma, siber casusluk/savaşlar, kirlilik riskleri takip ediyor.
– Raporun eklerinde yer alan yönetici yorum anketine göre Türkiye’de önümüzdeki 2 yıl içinde ön plana çıkan 5 riske bakıldığında ise ekonomik ve toplumsal risklerin ön planda olduğu görülüyor. Buna göre ülkemizde; enflasyon, zorunlu göç, ekonomik gerileme/durgunluk, yoksulluk ve eşitsizlik (refah, gelir) ile işgücü ve yetenek açığı riskleri en önemli riskler olarak sıralanıyor. Ülkemizin yapısal özellikleri ekonomik riskleri ön plana çıkarıyor.
Dünyamızın karşı karşıya kaldığı riskler her geçen gün artıyor, çeşitleniyor, karmaşık ve acil hale geliyor. Artan kutuplaşma, istikrarsızlık ve güvensizlik paradigmaları değiştiriyor. Mevcut yönetim sistemlerinin mevcut ve yeni çıkan riskleri ve kırılganlıkları gidermede yetersiz kalması riskleri daha da yükseltiyor. Yakın zamanda yayımlanan Dünya Ekonomik Forumu 2025 Küresel Risk Raporu önümüzdeki 10 yılda bizi nasıl bir dünya beklediğine yönelik çarpıcı bilgiler veriyor ve büyük bir uyarı niteliği taşıyor. Özellikle iyimserliğin giderek azalması dikkat çekiyor.
KÜRESEL RİSKLER RAPORU YAYIMLANDI
Bu yıl 20’si yayınlanan ve Dünya Ekonomik Forumu tarafından kamuoyu ile paylaşılan Küresel Riskler Raporu, Marsh McLennan ve Zurich Insurance Group iş birliğiyle hazırlandı. Rapor, dünya çapında 900’den fazla uzmanın görüşlerin görüşlerini toplayan anket çalışmasının sonuçlarına dayanıyor. Çalışmada riskler kısa, orta ve uzun vadeli olarak değerlendiriliyor. 2025 yılında en acil küresel risk olarak %23 ile Devlet kaynaklı silahlı çatışma riski olarak ortaya çıkıyor. İkinci sırayı %14 ile aşırı hava olayları alıyor. Jeo-ekonomik çatışma %8, yanlış bilgilendirme ve dezenformasyon %7, toplumsal kutuplaşma %6, ekonomik yavaşlama %5 ile bunları takip ediyor.
GELECEĞE İLİŞKİN TÜRBÜLANS VE İSTİKRARSIZLIK BEKLENTİSİ ARTIYOR
Geleceğe ilişkin şüphecilik ve kötümserlik artıyor. 2027 yılına kadar olan risklerin değerlendirilmesinde çalışmaya katılanların %31’i türbülans, %52’si ise istikrarsızlık bekliyor. Yanlış bilgi ve dezenformasyon iki yıl içindeki riskler içinde ilk sırayı yer alıyor. Bunu aşırı hava olayları takip ediyor. Devlet kaynaklı silahlı çatışma, toplumsal kutuplaşma, siber casusluk/savaşlar, kirlilik, eşitsizlik, zorunlu göç ve yerinden edilme, jeo-ekonomik çatışma, insan hakları/sivil özgürlüklerin zayıflaması diğer önemli riskler olarak sıralanıyor.
UZUN VADELİ RİSKLERDE ÇEVRESEL TEHDİTLER ÖNE ÇIKIYOR
Gelecek 10 yıldaki riskler için de ise aşırı hava olayları, biyolojik çeşitlilik kaybı ve ekosistem çöküşü, yerküre sistemlerinde kritik değişiklikler, doğal kaynak kıtlıkları şeklindeki çevresel riskler endişe verici şekilde ilk sıralarda yer alıyor. Bunları ise yanlış bilgi ve dezenformasyon, yapay zeka teknolojilerinin olumsuz sonuçları, eşitsizlik, toplumsal kutuplaşma, siber casusluk/savaşlar, kirlilik riskleri takip ediyor. Gelecek 10 yılda ön planda olması beklenen en önemli 10 riskin 5’inin çevresel risklerden oluşması dikkat çekiyor.
EKONOMİK RİSKLER DÜNYADA DAHA AZ ENDİŞE YARATIYOR
2 ve 10 yıllık riskler birlikte değerlendirildiğinde 20 riskin 7’si çevresel risklerden, 6’sı toplumsal risklerden, 5’i ise teknolojik risklerden oluşuyor. Çevresel riskler başta olmak üzere, toplumsal ve teknolojik risklerin küresel düzeyde en ön planda olan riskler olduğu görülüyor. 2025 yılı riskleri içinde ekonomik risklerden olan ekonomik yavaşlama riski %5 ile altıncı sırayı alırken, 2 ve 10 yıllık risklerde ekonomik riskler ilk 10 riskin içinde yer almıyor. Bu da ekonomik risklerin diğer risklere göre daha az endişe oluşturduğunu ortaya koyuyor.
ÜLKEMİZDE EKONOMİK RİSKLER ÖNE ÇIKIYOR
Raporun eklerinde yer alan yönetici yorum anketine göre Türkiye’de önümüzdeki 2 yıl içinde ön plana çıkan 5 riske bakıldığında ise ekonomik ve toplumsal risklerin ön planda olduğu görülüyor. Buna göre ülkemizde; enflasyon, zorunlu göç, ekonomik gerileme/durgunluk, yoksulluk ve eşitsizlik (refah, gelir) ile işgücü ve yetenek açığı riskleri en önemli riskler olarak sıralanıyor. Ülkemizin yapısal özellikleri ekonomik riskleri ön plana çıkarıyor.
YÖNETİM SİSTEMLERİNİN GELİŞTİRİLMESİ GEREKİYOR
Küresel Risk Raporu, kısa, orta ve uzun vadeli perspektiften karşılaşılabilecek riskler bakımından önemli bilgiler içeriyor. Küresel riskler artıyor, birbirini etkiliyor ve şiddetleniyor. Geleceğe ilişkin iyimserlik azalıyor, kötümserlik ise artıyor. Bir anlamda alarm zilleri çalıyor. Küresel risklerle mücadele etmek için artık zaman hızla daralıyor. Bu riskleri azaltmak için acil bir şekilde hareket geçilmesi, ülkelerin, kamu ve özel sektörün, uluslararası örgütlerin, sivil toplum örgütlerinin ve akademi dünyasının işbirliği içinde çalışarak birlikte çözümler üretmesi gerekiyor. Küresel ve bölgesel risklerden önemli düzeyde etkilenen ülkemizin ve kuruluşlarımızın da bu riskleri kapsamlı bir şekilde değerlendirmesi, risk analizlerini yapması, bu riskleri azaltacak ve yönetmeye imkan verecek yönetim sistemlerini geliştirmesi ve gerekli önlemleri alması önem taşıyor.
Gürdoğan Yurtsever
Mevzuat Uyum Derneği Başkanı
yurtsever@turcomoney.com
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
İsim *
Email *
Bir dahaki sefere yorum yaptığımda kullanılmak üzere adımı, e-posta adresimi ve web site adresimi bu tarayıcıya kaydet.
Δ
This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.