-Ocak ayında hem kurlarda hem de BIST’te oynaklığın azalarak devam etmesi bekleniyor. Kurlarda yükseliş eğiliminin devamı durumunda sanayi hisselerindeki tepki yükselişinin desteğiyle BIST 100 Endeksi’nin tepki yükselişini devam ettirmesi beklense de yükselişlerin belli seviyelerde satış fırsatı olarak kullanılacağını düşünüyoruz.
-Ocak ayı içinde BIST’te tepki yükselişleri oluşsa da satış fırsatı olacağını ve endekste kısa vadeli dip arayışının Ocak ayında devam edeceğini düşünüyoruz. Kurlardaki gerilemenin devamı durumunda ise özellikle TL’deki değer kaybı ile son üç ayda güçlü performans sergileyen endeks ağırlığı yüksek hisseler öncülüğünde satış baskısının güçlenmesi beklenir.
-BIST-100 endeksi yılın son çeyreğindeki güçlü performansla 2021 yılında TL cinsinden yüzde 25 üzeri yükselişle kapatırken, TL’deki sert kayıplar sonrası dolar bazında açık ara en kötü performans gösteren borsa oldu. Kur korumalı mevduat ürünün devreye alınması sonrası kurlar hızla gerilerken, TL Aralık ayındaki değer kayıplarını geri aldı. Kurlar yıllık olarak ise yüzde 55-60 aralığında yükselişle kapatıyor
-Kur korumalı alternatif yatırım aracı sunulması TL değer kayıplarının büyük kısmını geri alırken, kısa vade için kurlardaki spekülatif atak sonlanmış oldu. Ancak, kısa vadede kurlardaki oynaklığın sınırlı da olsa devam etmesi bekleniyor. Kur korumalı mevduat ürüne talebin yüksek olması durumunda kurlardaki yükselişin kısa vade için sonlanarak geri çekilmelerin devam etmesi beklenebilir.
-Kısa vadede faiz indirim sürecinin tamamlandığını ve para politikasındaki duruşunda yeni anlayışın 2022 ilk çeyreğinden itibaren yeniden şekilleneceğini düşünüyoruz. Dolar/TL kurunda oynaklığın azalması sonrası yön netleşecek. 10-11 aralığında tepki alımlarının arttığı dolar kurunda kısa vadede bu bölge güçlü destek konumunda. Alımların artması durumunda 13.50 ve 15.00 direnç noktaları olabilir.
-FED üyelerinin tahminlerine göre 2022 ve 2023 yıllarında Fed’in üçer kez toplam 6 adet faiz artışı yapması bekleniyor. Fed 2021 büyüme beklentisini yüzde 5,9’dan, yüzde 5,5 seviyesine çekerken, 2022 büyüme beklentisini ise yüzde 3,8’den yüzde 4,0’e yükseltildi. Fed enflasyon tarafında ise 2021 beklentisini yüzde 4,2’den yüzde 5,3 yükseltirken, 2022 için yüzde 2,2’den, yüzde 2,6’ya yükseltti.
-Ocak ayında global piyasaların ana gündemi hızla yayılan Omricon varyantı sonrası yeniden kısıtlamalara başvurulup başvurulmayacağı olacak. AB’de artan vaka sayıları sonrası bazı ülkelerin yeniden kısıtlama tedbirlerini başvurması, risk alma iştahını zayıflatabilir. Pandemi etkisiyle riskten kaçışın azalması halinde ise altının onsunda 1.815’ten sonra 1.900 direnci hedeflenebilir.
Omricon varyantı Dünya genelinde hızla yayılmaya devam ederken, bazı ülkeler kısıtlamaları artırdı. Bununla beraber, hem virüsün artan etkisine hem de Fed’in daha şahin mesajlar vermesine rağmen global risk alma iştahı Aralık ayında güçlü seyrini sürdürdü. Yurtdışı majör borsalar Aralık ayını ortalama yüzde 4-5 arasında güçlü yükselişlerle kapatırken, gelişmekte olan (EM) borsalar da genel olarak ayı yükselişle kapatsa da Fed’in varlık alımlarının sonlandırılmasını erkene çekmesi ve 2022 yılı için üç faiz artışına işaret etmesi sonrası relatif olarak negatif ayrıştı.
TL varlıklarda ise Aralık ayında tarihi dalgalanmalardan birisini yaşadı. TCMB’nin faiz indirimlerine devam etmesi sonrası kurlardaki yükseliş hızlanarak Dolar/TL ay içinde 18,30 seviyesi üzerini test ederken, BIST ise 2400 ile yeni tarihi zirve seviyelerini test etti.
DOLAR/TL TARİHİ ZİRVE SEVİYELERİNDEN 11,0 SEVİYESİNİN ALTINA, BIST İSE 1800 SEVİYELERİNE GERİ ÇEKİLDİ
Ancak, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın TL’yi teşvik etmek için kur korumalı mevduat ürünü açıklaması sonrası Dolar/TL tarihi zirve seviyelerinden 11,0 seviyesinin altına gerilerken BIST ise 1800 seviyelerine geri çekildi.
Hazine’nin 10 yıllık tahvil faizleri oluşan oynaklıkla birlikte yüzde 24,50 üzerine yönelirken, 600 seviyesi üzerine çıkan Türkiye’nin 5 yıllık CDS’leri 560 seviyelerine geriledi.
BIST-100 Endeksi, Aralık ayında 1.726-2.406 aralığında geniş bir bantta dalgalandı. TL’deki değer kayıplarının ve yüksek enflasyonun şirket karlılıklarına pozitif yansıyacağı beklentisiyle Borsa İstanbul ay içinde güçlü bir yükseliş gerçekleştirdi. Ancak, Ekim ayı başından beri düzeltme gerçekleştirmeden güçlü yükseliş gerçekleştiren BIST 100 endeksi, TL’nin değer kayıplarını hızlı şekilde geri alması sonrası sert bir düzeltme ile yükselişinin büyük bir kısmını geri verdi.
Buna rağmen BIST 100 endeksi Aralık ayını yüzde 5 üzeri yükselişle kapatmaya hazırlanırken, bankacılık endeksi ve Sınai endeks yüzde 6-7 arası yükselişle kapatmaya hazırlanıyor.
TL’DEKİ SERT DEĞER KAYIPLARI SONRASI DOLAR BAZINDA AÇIK ARA EN KÖTÜ PERFORMANS GÖSTEREN BORSA OLDU
BIST-100 endeksi yılın son çeyreğindeki güçlü performansla 2021 yılında TL yerel para birimi cinsinden yurtdışı majör borsalara paralel yüzde 25 üzeri yükselişle kapatırken, TL’deki sert değer kayıpları sonrası dolar bazında açık ara en kötü performans gösteren borsa oldu.
Kurdaki spekülatif yükselişi durdurmak için kur korumalı mevduat ürünün devreye alınması sonrası kurlar hızla gerilerken, TL Aralık ayındaki değer kayıplarını geri aldı. Kurlar Aralık ayını yüzde 5 civarı düşüşle kapatmaya hazırlanırken, yıllık olarak ise yüzde 55-60 aralığında yükselişle kapatıyor.
Kurlardaki sert yükselişi ve spekülatif atağı sonlandırmak için sunulan kur korumalı yeni ürüne göre yurtiçi bireysel yatırımcılar kur korumalı mevduat yapmaları durumunda 3,6,9 ve 12 aylık dönemler itibarıyla mevcut faiz getirisi ve aynı dönemdeki döviz kurlarındaki getiriden hangisi yüksek ise o getiriyi alacaklar.
TL DEĞER KAYIPLARININ BÜYÜK KISMINI GERİ ALIRKEN, KISA VADE İÇİN KURLARDAKİ SPEKÜLATİF ATAK SONLANMIŞ OLDU
TL mevduat için aradaki fark Hazine ve Maliye bakanlığı tarafından, döviz tevdiat hesabından kur korumalı mevduata geçenler içinse aradaki farkı TCMB bireysel yatırımcılara ödeyecek. Kur korumalı alternatif yatırım aracı sunulması TL değer kayıplarının büyük kısmını geri alırken, kısa vade için kurlardaki spekülatif atak sonlanmış oldu. Ancak, kısa vadede kurlardaki oynaklığın sınırlı da olsa devam etmesi bekleniyor. Kur korumalı mevduat ürüne talebin yüksek olması durumunda kurlardaki yükselişin kısa vade için sonlanarak geri çekilmelerin devam etmesi beklenebilir.
TCMB Aralık ayı toplantısında piyasa beklentisine paralel faizleri 100 baz puan düşürerek yüzde 14,00 seviyesine indirdi. TCMB faiz indirimi sonrası TL’deki değer kayıpları güçlenerek devam etti. PPK metninde salgında yeni varyantların küresel iktisadi faaliyet üzerindeki aşağı yönlü riskleri canlı tuttuğu değerlendirildi.
Buna ek olarak, gelişmiş ülke merkez bankalarının enflasyondaki yüksek seyrin beklenenden daha uzun sürebileceğine dair endişelere vurgu yapıldı. Cari işlemler dengesinin 2022 yılında fazla verileceği beklentisi politika metnine eklendi.
FAİZ İNDİRİM SÜRECİNİN TAMAMLANDIĞINI VE PARA POLİTİKASINDA YENİ ANLAYIŞIN YENİDEN ŞEKİLLENECEĞİNİ DÜŞÜNÜYORUZ
Kurul politika faizini 100 baz puan indirerek, para politikasının etki alanı dışındaki faktörlerin ima ettiği alanın kullanımını tamamlandığına işaret etti. Ayrıca para politikası duruşunda geniş kapsamlı bir gözden geçirmenin, mevcut kararların birikimli etkisi değerlendirilerek 2022 ilk çeyreğinde yapılacağı ifade edildi.
Tüm bu değerlendirmelerden hareketle, kısa vadede faiz indirim sürecinin tamamlandığını ve para politikasındaki duruşunda yeni anlayışın 2022 ilk çeyreğinden itibaren yeniden şekilleneceğini düşünüyoruz.
Fed Aralık toplantısında faizleri yüzde 0-0,25 aralığında sabit bırakırken, tahvil alımlarını azaltma miktarını 15 milyar dolardan 30 milyar dolara yükseltti. Fed tutanaklardan enflasyonun geçici olduğu ifadesini çıkardı.
FED’İN 2022 VE 2023 YILLARINDA ÜÇER KEZ TOPLAM 6 ADET FAİZ ARTIŞI YAPMASI BEKLENİYOR
Fed üyelerinin tahminlerine göre 2022 ve 2023 yıllarında Fed’in üçer kez toplam 6 adet faiz artışı yapması bekleniyor. Fed Başkanı Powell açıklamasında, Fed’in tam istihdam hedefine ulaşmadan faizi artırabileceğini söyledi. Fed 2021 büyüme beklentisini yüzde 5,9’dan, yüzde 5,5 seviyesine çekerken, 2022 büyüme beklentisini ise yüzde 3,8’den yüzde 4,0’e yükseltildi. Fed enflasyon tarafında ise 2021 beklentisini yüzde 4,2’den yüzde 5,3 yükseltirken, 2022 için yüzde 2,2’den, yüzde 2,6’ya yükseltti.
Fed Başkanı Powell, tam istihdam hedefine ulaşmadan da faizi artışına gidebileceklerine işaret etti. Fed kararı şahin tonda olsa da piyasa beklentileri dahilinde olduğu için piyasalar karara kısmen pozitif tepki verdi. Bu beklentilerin ışığında global risk alma iştahının kısa vadede güçlü kalmaya devam etmesi bekleniyor.
EUR/USD paritesinde son zamanların en sakin ayı geride kaldı. Aralık ayını 150 pip gibi dar bir bantta geçiren parite 1.1350 direncini aşamadı. Geçen ay Fed’in varlık alımlarını azaltma hızını artırması ve faiz artışı beklentisinin 3’e çıkması piyasa beklentileri dahilinde olduğu için büyük bir şok yaşatmadı. Yeni yılın ilk ayında da önemini koruyacak olan 1.1350 direnci kırılabilirse 1.1525’e kadar yükseliş görülebilir. Doların değer kazanması durumunda 1.1250 ve 1.1070 destekleri izlenebilir.
USD/TRY’DE ALIMLARIN ARTMASI DURUMUNDA İSE 13.50 VE 15.00 DİRENÇ NOKTALARI OLARAK TAKİP EDİLEBİLİR
Dolar/TL’de hem oynaklık hem de zirve olarak tarihi bir ayı geride bıraktık. Faiz indirim sürecinden sonra yükselişe geçen kur, geçen ayki indirimden sonra da hızlanarak yükselişine devam etti ve 18’in üzerine çıkarak tarihi zirvesini yaptı. Aynı gün içerisinde kur korumalı mevduat paketinin açıklanmasından sonra dolar kuru 5 lira birden düştü.
Sonraki günlerde de satışların devam etmesiyle 10.21’e kadar gerileyen USD/TRY’de oynaklığın azalması sonrası yön netleşecektir. 10-11 aralığında tepki alımlarının arttığı dolar kurunda kısa vadede bu bölge güçlü destek konumunda bulunuyor. Alımların artması durumunda ise 13.50 ve 15.00 direnç noktaları olarak takip edilebilir.
ONS ALTIN YUKARI DOĞRU 1.815 DOLAR DİRENCİNİ AŞAMADI, BU AY DA BU NOKTA TAKİP EDİLECEK
Aralık ayını oldukça sakin geçiren ons altın, daha önce belirttiğimiz 1.760 desteğini kıramadı. Yukarıda ise 1.815 direncini aşamayan sarı metalde bu ay da ilk etapta bu noktalar takip edilmeye devam edilecektir.
Fed’in beklentiler doğrultusunda adım atması fiyatları çok sarsmadı. Ancak faiz artırım sayısının artma ya da zamanının öne çekilme ihtimali halen fiyatlar üzerinde tedirginlik yaratmaktadır. Öte yandan koronavirüsün yeni varyantında sayıların hızla artması ve tekrar kapanma haberleri emtialara etki etmeye devam ediyor.
Bu iki ana haberden herhangi birinin ağır basması ve yeni gelişmelerin gelmesi ons altında yön için belirleyici olacaktır. Doların güç kazanması durumunda 1.760 desteğinden sonra 1.700 ikinci destek olarak izlenmelidir. Pandemi etkisiyle riskten kaçışın azalması halinde ise 1.815’ten sonra 1.900 direnci hedeflenebilir.
OMRİCON VARYANTI SONRASI YENİDEN KISITLAMALARA BAŞVURULUP BAŞVURULMAYACAĞI İZLENECEK
Ocak ayında global piyasaların ana gündemi hızla yayılan Omricon varyantı sonrası yeniden kısıtlamalara başvurulup başvurulmayacağı olacak. AB’de artan vaka sayıları sonrası bazı ülkelerin yeniden kısıtlama tedbirlerini başvurması, risk alma iştahını zayıflatabilir.
Piyasaların Ocak ayındaki diğer önemli bir gündemi ise Fed faiz kararı ve üyelerin yapacağı açıklamalar olacak. Fed’in varlık alımlarını azaltma hızını artırması sonrası ilk faiz artışı için bir tarih verip vermeyeceği takip edilecek.
Mevcut piyasa fiyatlaması Mart ayı için faiz artışı olasılığını yüzde 60, Mayıs toplantısı için ise yüzde 75 üzeri olarak fiyatlıyor. Enflasyondaki yüksek seyir nedeniyle Fed’in en geç Mayıs toplantısından itibaren faiz artışlarına başlayacağını düşünüyoruz.
Bu nedenle önümüzdeki dönemde global risk alma iştahı güçlü kalmaya devam etse de düşük momentumla seyretmesini ve EM’lerin negatif ayrışmaya devam etmesi bekleniyor. Covid-19 yayılım hızının artması durumunda ise risk alam iştahının törpülenerek borsalarda sınırlı da olsa kar satışları yaşanması beklenir.
ÇİN BÜYÜMESİNE YÖNELİK ENDİŞELER VE JEOPOLİTİK RİSKLERE İLİŞKİN GELİŞMELER DE İZLENECEK
Ocak ayında piyasalar için diğer önemli gelişme ise Çin büyümesine yönelik endişeler ve jeopolitik risklere ilişkin gelişmeler olacak. Rusya’nın Ukrayna’ya müdahale riskinin yükselmesi, TL varlıklar da dahil olmak üzere piyasalarda satış baskısına neden olması beklenir.
Bu beklentiler ışığında global risk alma iştahının Ocak ayında yeni yılla birlikte ılımlı şekilde pozitif devam etmesi beklenirken, ay içinde borsalardaki yükselişlerin kar satışı fırsatı olarak değerlendirileceğini düşünüyoruz.
YURTİÇİNDE KURLARDAKİ VOLATİLİTENİN VE DEĞER KAYIPLARININ DURUP DURMAYACAĞI İZLENECEK
Ocak ayında yurtiçi piyasalar için en önemli konu döviz korumalı mevduat uygulaması sonrası kurlardaki volatilitenin ve değer kayıplarının durup durmayacağı olacak. İkinci önemli konu ise TCMB faiz kararı ve PPK metnindeki ifadeler olacaktır. Bunun yanında pandemideki gelişmeler, makro veriler, AB ve ABD ile ilişiklere yönelik gelişmeler yakından takip edilmeye devam edecektir.
Ocak ayında hem kurlarda hem de BIST’te oynaklığın azalarak devam etmesi bekleniyor. Kurlarda yükseliş eğiliminin devamı durumunda sanayi hisselerindeki tepki yükselişinin desteğiyle BIST 100 Endeksi’nin tepki yükselişini devam ettirmesi beklense de yükselişlerin belli seviyelerde satış fırsatı olarak kullanılacağını düşünüyoruz.
Her ne kadar TL’deki değer kaybı ve yüksek enflasyon ortamının şirketlerin satışlarını artırarak değerlemelerini olumlu etkilemesi beklense de değerlemelerde iskonto oranı olarak kullanılan yurtiçi 10yy tahvil faizlerinin yüzde 24 üzerinde seyretmesinin şirket değerlemelerini negatif etkileyeceğini düşünüyoruz.
BIST’TE TEPKİ YÜKSELİŞLERİ OLUŞSA DA SATIŞ FIRSATI OLACAĞINI, KISA VADELİ DİP ARAYIŞININ DEVAM EDECEĞİNİ DÜŞÜNÜYORUZ
Bu nedenle Ocak ayı içinde BIST’te tepki yükselişleri oluşsa da satış fırsatı olacağını ve endekste kısa vadeli dip arayışının Ocak ayında devam edeceğini düşünüyoruz. Kurlardaki gerilemenin devamı durumunda ise özellikle TL’deki değer kaybı ile son üç ayda güçlü performans sergileyen endeks ağırlığı yüksek hisseler öncülüğünde satış baskısının güçlenmesi beklenir.
BBVA’nın Garanti bankasında geri alım yapacak olması ve buradan gelecek nakittin tekrar banka hisselerine yönelmesinin beklenmesinin yanında sektörün yüksek karlılığının da olumlu etkisiyle Ocak ayında bankacılık endeksinin relatif olarak pozitif ayrışmasını bekliyoruz. Kurlardaki ve tahvil faizlerinde gerileme yaşanması durumunda bu beklenti güçlenecektir.
Bu beklentiler ışığında son üç aydaki güçlü yükseliş sonrası Aralık ayı sonunda sert bir düzeltme yapan BIST’in Ocak ayında yükseliş trendine dönme çabaları gösterse de bunların kar satışı fırsatı olarak kullanılacağını ve ayın genelinde dalgalı bir seyrin izleyeceğini düşünüyoruz.
Ancak, olası sert gerilemelerin belli seviyelerde orta vade için alım fırsatı olacağını düşünüyoruz. Bu beklentiler ışığında BIST-100 endeksinin Ocak ayında 1.720-2.060 aralığında geniş bir bantta dalgalanabileceğini düşünüyoruz. Ay içinde 1.730 ve altına gerilemelerin alım fırsatı olacağını, 2.050 ve üzerine tepki yükselişlerinin ise satış fırsatı olabileceğini düşünüyoruz.
Osman Göktan
Şeker Yatırım Genel Müdürü
goktan@turcomoney.com
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
İsim *
Email *
Bir dahaki sefere yorum yaptığımda kullanılmak üzere adımı, e-posta adresimi ve web site adresimi bu tarayıcıya kaydet.
Δ
Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.