Paylaşım ekonomisi yaygınlaştıkça üretimin, tüketimin ve tasarrufun geleneksel pazar şartlarının çok ötesinde bir dönüşüm geçirecek. Yeni iş modelleri ve alanları ortaya çıktıkça atıl kaynaklar daha etkin kullanılacak ve sürdürülebilir paylaşım yaygınlaşacak. Ancak bazı geleneksel meslek gruplarını tehdit etmeye başlayacak.
Paylaşım ekonomisi büyük bir potansiyel ifade ediyor. Gelecek için büyük fırsatlar sunuyor. Bu yılbaşında yayınlanan PAYLAŞ isimli kitabımda, paylaşım ekonomisinin gelişmesine dair çarpıcı örnekleri, rakamları ve yeni iş fırsatlarını aktarmaya çalıştım. www.vesiile.com adresinden kitabı incelemek mümkün.
Aslında bu konuyu sosyal yenilikçilik olarak da görebiliriz. Genç girişimcilerin önüne sınırsız imkânlar sunan yeni bir ekonomik yapı olan paylaşım ekonomisi ile toplum kültürümüzde var olan paylaşım davranışını çok ciddi şekilde artırabiliriz. Böylece gezegenimize önemli katkı yaparken demokratik sosyal hayatı güçlendirebiliriz.
Paylaşım ekonomisi ile şu alanlarda paylaşımlar ne çıkıyor: İş gücü paylaşımı, Medya teknolojilerinin paylaşımı, Ulaşımın paylaşımı, Konaklama ve yerleşim alanlarının paylaşımı, Fonlamanın paylaşımı, Giyim ve ev eşyalarının paylaşımı, Fikir ve girişimin paylaşımı, Boş zamanların paylaşımı…
Geçen zaman içinde geleneksel ekonomik modeller insanların ihtiyaç duydukları ne varsa onları sahiplenme duygularını tetikler şekilde gelişti. Ancak 2000’li yıllardan itibaren ekonomide yeni bir eğilimin ortaya çıktığını görmeye başladık.
Bir şeye sahip olup ona önemli bir miktar ödeme yapmaktansa, ihtiyaç duyulan süre için kullanıp bırakmak giderek daha ilginç gelmeye başladı. Böylece atıl bekleyen varlıkların sahiplerine gelir kazandırması, kullananın ise küçük ödemelerle ihtiyacı kadar o varlıklardan yararlanması insanlara oldukça akılcı gelmeye başladı.
Özellikle dijital dünyada baş döndürücü gelişmeler, hayatımıza giren akıllı telefonlar bu yeni ekonomik eğilimi milyonlarca insanın kısa sürede benimsemesini sağladı. Bu yeni eğilime Paylaşım Ekonomisi diyoruz.
PAYLAŞIM EKONOMİSİNİN AVANTAJLARI NELER?
Paylaşım ekonomisi, şu avantajlarıyla dikkat çekiyor:
Hangi alanlarda paylaştığımıza gelince;
İş gücü paylaşımı, Medya teknolojilerinin paylaşımı, Ulaşımın paylaşımı, Konaklama ve yerleşim alanlarının paylaşımı, Fonlamanın paylaşımı, Giyim ve ev eşyalarının paylaşımı, Fikir ve girişimin paylaşımı, Boş zamanların paylaşımı öne çıkan paylaşım alanları olarak göze çarpıyor.
Paylaşım ekonomisinin büyüklüğü konusunda çeşitli araştırmalar elbette var. Ben burada, PriceWater House (PwC) tarafından 2014 yılında yapılan bir araştırmada tahmin edilen gelirden söz etmek istiyorum.
PAYLAŞIM EKONOMİSİ 2025 YILINDA 20 KAT ARTARAK 335 MİLYAR DOLAR BÜYÜKLÜĞE ULAŞACAK
PwC, yukarıda değindiğim alanlarda faaliyet gösteren 10 temel ekonomik sektörde 2013 yılında 15 milyar dolar olan paylaşım ekonomisi büyüklüğünün 2025 yılında 20 kat artarak 335 milyar dolar olacağını öngörüyor.
AB içinde yapılan araştırmalar ise bu ekonomik büyümenin aynı dönemde 570 milyar € düzeyinde olabileceğini gösteriyor.
Bu yılbaşında yayınlanan PAYLAŞ isimli kitabımda, paylaşım ekonomisinin gelişmesine dair çarpıcı örnekleri, rakamları ve yeni iş fırsatlarını aktarmaya çalıştım. www.vesiile.com adresinden kitabı incelemek mümkün.
HENÜZ BÜTÜNLEŞİK BİR EKONOMİK MODELE YA DA TEORİK TEMELLERE DAYALI DURUMDA DEĞİL
Gerçi henüz paylaşım ekonomisi bütünleşik bir ekonomik modele ya da teorik temellere dayalı durumda değil. Genel ekonomi içinde niş bir çalışma alanı. Ancak, ekonomi içinde büyük bir potansiyel ifade ediyor. Gelecek için büyük fırsatlar sunuyor.
Türkiye ekonomisi içinde de paylaşım ekonomisinin farklı sektörlerde ne denli potansiyele sahip olduğunu görüyoruz. Paylaşım ekonomisi geleneksel üretim ve tüketim yöntemlerinde bir paradigma değişimine neden oluyor.
Ancak, geleneksel pazar yapısını tamamen dönüştürmesi ya da küresel ölçekte makroekonomik ağırlığa ulaşması henüz erken. Ayrıca hukuksal ve güvenlik ile ilgili kaygılar henüz tamamen giderilmiş değil.
Yine de paylaşım ekonomisi içinde bulunduğumuz yüzyılda ekonomik büyümenin yeni adresi olmaya aday. Bu ekonomik ilişkilerin bir tarafında, ekonomik ilişkiye konu olan, varlığa sahip olmadan onu kullanma hakkını elde eden taraf bulunuyor.
ATIL KAYNAKLAR ÇOK DAHA ETKİN KULLANILACAK VE SÜRDÜRÜLEBİLİR PAYLAŞIM SİSTEMLERİ YAYGINLAŞMAYA DEVAM EDECEK
Burada ekonomik ilişkiler paylaşım esasına dayanıyor. Paylaşım ekonomisi yaygınlaştıkça üretimin, tüketimin ve tasarrufun geleneksel pazar şartlarının çok ötesinde bir dönüşüm geçireceği kesin. Yeni iş modelleri ve yeni iş alanları ortaya çıktıkça atıl kaynaklar çok daha etkin kullanılacak ve sürdürülebilir paylaşım sistemleri yaygınlaşmaya devam edecek.
Ancak paylaşım ekonomisi büyürken bazı geleneksel meslek gruplarını tehdit etmeye başlayacak. İşte bu noktada ortaya çıkacak güven zedelenmesi, birtakım hukuki süreçleri gündeme getirecek. Henüz tarafları koruyacak bir yasal çerçeve olmadığı için taraflarda değer kaybı ve engellemeler yaşanabilecek.
Ülkemizdeki UBER örneğinde yaşadığımız gibi, dünya genelinde ulaşım ve konaklama paylaşımı yapan girişimler yasal boşluklar nedeniyle çeşitli sorunlar yaşıyor ve yaşatıyorlar.
YAŞANMIŞ DÜNYA ÖRNEKLERİNİ DİKKATLE DEĞERLENDİREREK YASAL BOŞLUKLARI GİDERMEMİZ ÇOK ÖNEMLİ
Özellikle ülkemizde paylaşım ekonomisi girişimleri henüz çok başlarda iken yaşanmış dünya örneklerini dikkatle değerlendirerek yasal boşlukları gidermemizin gereğini çok önemsiyorum. Çünkü ülkemizin ekonomik ve sosyokültürel yapısı gereğince ev paylaşımı, ulaşımın paylaşımı, hatta yiyecek paylaşımı gibi uygulamaların yaygınlaşması ciddi uğraşı gerektiriyor. Buna karşılık genç ve yeniliklere açık toplumumuzun paylaşım ekonomisi uygulamalarına sıcak ve yatkın olduğu da araştırma sonuçlarına yansıyor.
Eğer yasal olarak paylaşım ekonomisinde yer alan tarafların paylaşımdan doğan haklarını ve yükümlülüklerini yasal düzenleme ile teminat altına alabilirsek sadece ulaşım veya konaklama değil, sağlık, enerji, bilgi, mikro finansman ve eşya paylaşımı gibi sektör bazlı ekonomik katma değeri hızla büyütebiliriz.
PAYLAŞIM EKONOMİSİ İLE TOPLUM KÜLTÜRÜMÜZDE VAR OLAN PAYLAŞIM DAVRANIŞINI ÇOK CİDDİ ŞEKİLDE ARTIRABİLİRİZ
Aslında bu konuyu sosyal yenilikçilik olarak da görebiliriz. Genç girişimcilerin önüne sınırsız imkânlar sunan yeni bir ekonomik yapı olan paylaşım ekonomisi ile toplum kültürümüzde var olan paylaşım davranışını çok ciddi şekilde artırabiliriz. Böylece kaynakların giderek tükenmeye başladığı gezegenimize önemli katkı yaparken demokratik sosyal hayatı güçlendirebiliriz.
Ben gençlerimize güveniyorum. Dijital imkânları sonuna kadar kullanmaya yetkin olan gençlerimiz, birçok start-up girişimleriyle toplum kültürümüzün özünde yer alan paylaşmayı ve bölüşmeyi bütünleştirerek Paylaşım ekonomisi büyürken ülkemize önemli paylar aktaracaklar.
Bu inancımı siz okurlarımla yürekten paylaşmak istedim.
Bizleri oldukça fazla kısıtlayan pandemi etkisinden uzak, ekonomik kaynaklarımızı bol bol paylaşacağımız günler diliyorum.
İbrahim Aybar
Renault Mais E. Genel Müdürü
aybar@turcomoney.com
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
İsim *
Email *
Bir dahaki sefere yorum yaptığımda kullanılmak üzere adımı, e-posta adresimi ve web site adresimi bu tarayıcıya kaydet.
Δ
Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.