Ocak ayında artan risk iştahına bağlı olarak piyasalardaki yükseliş devam etti. Gözler yurt dışındaki yükselişler ve kredi derecelendirme kuruluşlarından gelecek haberlere çevrilmiş durumda.
ABD tarafında mali uçurumla ilgili endişelerin gündemden düşmesi sonrasında yakalanan iyimser hava, global piyasaların Ocak ayında yeni zirvelere ulaşmasını beraberinde getirdi. Ocak ayında ABD’den gelen dördüncü çeyrek bilançolarına odaklanan piyasalar, ABD Kongresinin borçlanma limitinin Mayıs ayına kadar uzatılmasını kabul etmesi, AB tarafında borç krizi ile ilgili olumsuz haber akışının azalması ve Japonya’dan gelen parasal genişleme haberleriyle yukarı yönlü hareketine devam etti. Ocak ayı içinde çin’den gelen büyüme verileri de yükselişlerin devamına olumlu katkı sağladı. Yurt dışındaki yükselişlere eşlik eden ve derecelendirme kuruluşlarından gelebilecek olası bir not artışını fiyatlamaya devam eden İMKB’de, başta bankacılık hisseleri olmak üzere yükseliş yeni rekor seviyelere taşındı. Ocak ayında ilk aşamada 80.000 seviyelerini aşmayı başaran İMKB, ekonomi tarafında cari açık verilerinin beklentilerin altında gelmesi, sanayi üretiminin beklentileri aşması ve Fitch’in bankacılık sektörüne yönelik olumlu açıklamalarının eşliğinde yükselişini 86.000 seviyelerinin üzerine kadar devam ettirdi. Ancak, yazıyı kaleme aldığımız Ocak ayının son haftasında özellikle banka hisselerine gelen kar satışlar ile bir düzeltme hareketine girildiği gözleniyor.
Merkez Bankası’nın ay içinde gerçekleştirdiği toplantıda, beklentiler dahilinde politika faizinde değişime gitmezken, Türkiye’ye yönelik fon akımının devam etmesine TL üzerindeki baskıyı azaltmak için faiz koridorunun alt ve üst bandında 25 baz puan indirime gitti. Ayrıca, Merkez Bankası, finansal istikrar çerçevesinde yakından takip ettiği kredi büyüme oranlarında Aralık ve Ocak’da görülen artış eğilimine bağlı olarak Türk Lirası ve yabancı para zorunlu karşılık oranlarında 1 yıla kadar olan vadelerde 25 baz puanlık sınırlı artırıma giderken, temkinli duruşunu sürdürdü.
Merkez Bankası’nın attığı bu adım Şekeryatırım olarak Aralık 2012 tarihinde faaliyete başladığımız ve son günlerde gündemden düşmeyen FX piyasaları tarafından da yakından takip edildi. özellikle dolar kurunun seyri açısından takip edilen Merkez Bankası’nın bu hamleleri sonrasında USDTRY’deki düşüş eğilimi de zayıfladı. ŞekerFX ismiyle sunduğumuz Forex platformumuza ise bu hareketlilik USDTRY’deki uzun pozisyonların artması şeklinde yansıdı. Ancak, mevcut durumda 1,78’i aşmak için yeterli talebin oluştuğu görünmemektedir. Yine bu noktanın aşılması durumunda bir sonraki direnç seviyesinin hemen 1,7930’da bulunması alımların hızını kesmektedir. Dolayısıyla döviz kurunun yönü konusunda Merkez Bankası’nın önümüzdeki dönemde alacağı kararlar ve yapacağı açıklamalar bekleniyor. Bu nokta özellikle FX yatırımcısının beklentilerine yönelik birkaç noktayı ifade etmek önemli görünüyor. Kaldıraçlı olarak gerçekleştirilen FX işlemlerinde bu tip hareketlik yaratabilecek gelişme sayısı oldukça fazladır. Bu nedenle yatırımcıların diğer piyasalardan çok daha fazla işlem disiplinine özen göstermesi; zarar durdurma ve kar alma seviyelerini daha pozisyona girmeden sisteme tanımlaması önem arz etmektedir. Yine bizim ŞekerFX’te önemli gördüğümüz mikro lot bazlı küçük miktarlarla işleme başlanması yatırımcıların bu hareketli piyasaları, düşük işlem zararları ile kavramalarını sağlayacak. Şubat ayında global piyasalar, mali uçurum ve borç tavanı sorunlarının aşılmasının ardından ABD’den gelen ekonomi verilerinin seyrine odaklanacaktır. özellikle istihdam verilerini yakından izleyen ancak bu ay içinde toplantı yapmayacak olan FED’den gelebilecek olası açıklamalar ise, piyasalar tarafından yakından takip edilecektir. ABD tarafında ulaşılan zirve seviyelerinin sonrasında, gelen veri akışına göre yükseliş korunmaya çalışılacaktır. AB tarafında ise ay içinde Avrupa Merkez Bankası’nın açıklamaları takip edilerek, diğer piyasalara göre Ocak ayında sınırlı kalan yükseliş hareketi devam ettirilmeye çalışılacak.
Forex piyasaları tarafında ise bu gelişmelerin daha fazla volatilite yaratması beklenmelidir. özellikle 2012 yılında hareket aralığının azaldığı EURUSD’de 2013 başında mali uçuruma yönelik gelişmelerle artan volatilitenin daha fazla güçlendiği görülebilir. Yine Japonya Merkez Bankası’nın genişlemeci bir para politikasına yönelmesiyle 90’lara doğru hızlı bir çıkış yapan USDJPY’nin, bu yıl dikkat çekmeye devam etmesi beklenmelidir. Nitekim, Japonya Merkez Bankası’nın bu açıklamaları sonrasında USDJPY, ŞekerFX platformumuzda işlem sayısı bazında hızla ilk üçe girdi.
İMKB tarafında ise Şubat ayının en önemli gündem maddesini, Mart ayının ortasına kadar gelmeye devam edecek olan şirketlerin dördüncü çeyrek mali verileri olacaktır. Buna ek olarak yurt dışı piyasaların seyri ve derecelendirme kuruluşlarından gelebilecek açıklamalar izlenecektir. Yurt dışında çok önemli bir bozulma olmaması halinde ve Ocak ayının son haftasına girilirken görülen kar satışlarının karşılanması durumunda İMKB’nin yükseliş trendine devam etme çabasında olacağını düşünüyoruz. Ancak, son dönemde yaşanan hızlı yükseliş sonrasında Şubat ayı önceki aylara nazaran volatilitenin arttığı bir ay olabilir.
Osman GöKTAN
Şeker Yatırım Genel Müdürü
goktan@turcomoney.com
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
İsim *
Email *
Bir dahaki sefere yorum yaptığımda kullanılmak üzere adımı, e-posta adresimi ve web site adresimi bu tarayıcıya kaydet.
Δ
Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.