– FED Başkan Powell’dan gelen faiz artırımlarının sürebileceğine ilişkin mesajlar sonrası risk iştahı geçen ay ortasında zayıfladı. Yılın kalan FED toplantılarında faiz artırım olasılığı düşük olasılıkla fiyatlanırken ilk faiz indirimi beklentisi ise Mart 2024 toplantısından Mayıs 2024 toplantısına revize edildi. FED Başkanı Powell, 25 Ağustos’da Jackson Hole’da yaptığı konuşmada kısıtlayıcı para politikasının enflasyon hedefe kalıcı olarak gerilemesine kadar uygulanacağını belirtirken bir sonraki hamlelerine ilişkin sinyal vermedi.
– EURUSD paritesi geçtiğimiz aya 1.09 seviyesinden başlamasına rağmen, Euro Bölgesi’nde enflasyonla mücadele kapsamında faiz artırımları devam etse de FED’in daha şahin tonda mesajlar vermesi ve küresel risk iştahının azalmasının dolara olan talebi artırması sonucunda 1.07 seviyelerine çekildi. Euro Bölgesi’nde faizler, Ekim 2008’den beri en yüksek seviyeye çıkarıldıı ve enflasyonda beklenen düşüşün gerçekleşti.
-Bu gelişmelere rağmen, Çin’de yaşanan gayrimenkul krizi ve kötü gelen ekonomik verilerin etkisiyle geleceğe yönelik kötümser bakış açısı hakimiyet kazandı. Parite için 1.09’un üzerinde kalınması durumunda 1.1054 seviyesi güçlü direnç noktası olurken bu nokta aşılırsa 1.1274 ikinci direnç olarak hedeflenebilir. Geri çekilmelerde ise 1.0713 ve 1.0536 seviyeleri destek noktaları olarak takip edilebilir.
-Eylül ayında küresel piyasalar, yeniden merkez bankalarının faiz kararlarına odaklanacak. Piyasalar, FED’in Eylül ayında faizleri %5,25-5,50 aralığında bırakma olasılığını %80 olasılıkla fiyatlıyor. Avrupa Merkez Bankası ve İngiltere Merkez Bankası’nın ise faiz artırımlarına bir süre daha devam etmesi bekleniyor. 20 Eylül’de gerçekleşecek FED toplantısı öncesi ABD’de açıklanacak ekonomik veriler ile FED üyelerinin açıklamalarının piyasalara yön vermesini bekliyoruz.
-Yapılan son faiz artırımının da desteğiyle mevduat faizlerinde oluşacak yükselişin BİST’e karşı önemli bir alternatif olabileceğini düşünüyoruz. Bununla beraber, Rasyonel politikalara geçiş ile Türkiye’ye yönelik artan yabancı yatırımcı ilgisinin atılan son adımlar nedeniyle devam etmesini bekliyoruz. Bu beklentilerin ışığında bilanço döneminin de sonlanmasının da etkisiyle kısa vade de sektör ve hisse bazlı değişimlerinin öne çıkacağı dalgalı bir dönem yaşanmasını bekliyoruz.
Ağustos ayında global piyasalarda risk alma iştahı FED’in faiz artırımlarına devam edebileceğine yönelik endişeler ve Çin’den gelen zayıf ekonomik verilerle zayıfladı. Fitch ABD’nin kredi notunu indirirken, Moodys, ABD’li bankaların kredi notlarında indirime gitti. ABD’de bankacılık sektörüne ilişkin endişeler yeniden canlanırken, FED üyelerinden ve Başkan Powell’dan gelen faiz artırımlarının sürebileceğine ilişkin mesajlar sonrası risk iştahı ay ortasında zayıfladı. Yılın kalan FED toplantılarında faiz artırım olasılığı düşük olasılıkla fiyatlanırken ilk faiz indirimi beklentisi ise Mart 2024 toplantısından Mayıs 2024 toplantısına revize edildi. FED Başkanı Powell, 25 Ağustos’da Jackson Hole’da yaptığı konuşmada kısıtlayıcı para politikasının enflasyon hedefe kalıcı olarak gerilemesine kadar uygulanacağını belirtirken bir sonraki hamlelerine ilişkin sinyal vermedi. Major borsalar ayı %3-5 arasında değişen düşüşlerle tamamlamaya hazırlanıyor. Ağustos ayında ons altın yaklaşık %2 üzeri değer kaybederken, Dolar Endeksi %2 üzeri değer kazancıyla ayı tamamlıyor.
MERKEZ BANKASI, POLİTİKA FAİZİNİ BEKLENTİLERİN ÜZERİNDE ARTIRDI
Yurt içinde, Ağustos ayında finansal piyasalara yönelik yeni regülasyonlar açıklanırken TCMB 24 Ağustos’ta gerçekleşen PPK toplantısında 150 baz puanlık piyasa beklentisinin oldukça üzerinde, 750 baz puanlık faiz artışı gerçekleştirerek politika faizini %17,5’dan %25’e yükseltti. Karar metninde enflasyon görünümünde belirgin iyileşme sağlanana kadar sıkılaştırmanın süreceği ifade edilirken “kademeli” vurgusu korundu. Yılın üçüncü enflasyon sunumunda öngörülen şekilde 2024 yılında dezenflasyonist sürecin başlamasının beklendiği vurgulandı. (2023 yılsonu enflasyon tahmini: %58, 2024 tahmini: %33 seviyelerinde bulunuyor). Ayrıca ay içerisinde Resmi Gazete’de yayımlanan tebliğ ile KKM’den TL mevduata teşvik edici adımlar atıldı. Buna göre, YP mevduattan KKM’ye dönüşüm hedefi uygulamasına ve TL mevduatların payına göre ilave/indirimli menkul kıymet tesis uygulamasına son verildi. Atılan adımlar sonucu TL varlıklarda ay içerisinde volatilite oldukça yüksek seyretti. Dolar/TL kuru 27,49 seviyesinde rekor tazelerken, TCMB’den gelen sürpriz faiz artışı sonrası gün içinde %6 üzeri gerileyerek 25,30 test ettikten sonra ayı 26,5 üzerinden %2’ye yaklaşan düşüşle tamamlamaya hazırlanıyor. Gelişmekte olan diğer ülke para birimleri ise Ağustos ayında Dolar’ın değer kazanması sonucu Dolar’a karşı %1-3 arsında değişen değer kaybı ile ayı tamamlıyor. BİST-100 Endeksi Ağustos ayında 78.000 üzerini test ederek rekor tazelerken, dalgalı seyrettiği ayı %10 üzeri yükselişle tamamlıyor. Bankacılık endeksi ise Ağustos ayında %17 ile pozitif ayrışırken, Sınai endeks ayı %11 yükselişle endekse paralel tamamlamaya hazırlanıyor. BIST-100 yılbaşına göre %44 üzeri yükseliş kaydederken, seçim öncesi dip seviyelerinden %80 üzeri güçlü yükseliş gerçekleştirmiş oldu.
FED BAŞKANI POWELL, FAİZLERİ ARTIRMA MESAJI VERDİ
Ağustos ayında FOMC toplantısı olmamasına rağmen ABD’den gelen ekonomik veriler ve ay sonunda gerçekleşen Jackson Hole Sempozyumu piyasaların odağında kalmaya devam etti. FED Başkanı Jerome Powell, Jackson Hole’de yaptığı açıklamada enflasyonun yüksek kalmaya devam ettiğini ve gerekirse faizleri artırmaya hazır olduklarını ifade etti. ABD’de beklentilerin üzerinde açıklanan 2. Çeyrek GSYH büyümesi faiz artışlarına rağmen ekonominin güçlü kalmaya devam ettiği görüşlerini desteklerken, beklenti üzerinde açıklanan ÜFE verisi ise enflasyon baskısının devam edeceği endişelerini destekledi. Güçlü çeyreklik büyüme verisiyle Ağustos ayına 102 seviyesinde başlangıç yapan dolar endeksi, piyasanın sıkılaşmanın devam edeceği düşüncesiyle yeni faiz artışını fiyatlamasıyla 104 seviyesini gördü.
ÇİN’DE GAYRİMENKUL KRİZİ YAŞANIYOR
EURUSD paritesi geçtiğimiz aya 1.09 seviyesinden başlamasına rağmen, Euro Bölgesi’nde enflasyonla mücadele kapsamında faiz artırımları devam etse de FED’in daha şahin tonda mesajlar vermesi ve küresel risk iştahının azalmasının dolara olan talebi artırması sonucunda 1.07 seviyelerine çekildi. Euro Bölgesi’nde faizlerin Ekim 2008’den beri en yüksek seviyeye çıkarılması ve enflasyonda beklenen düşüşün gerçekleşmesine rağmen, Çin’de yaşanan gayrimenkul krizi ve kötü gelen ekonomik verilerin etkisiyle geleceğe yönelik kötümser bakış açısı hakimiyet kazandı. Parite için 1.09’un üzerinde kalınması durumunda 1.1054 seviyesi güçlü direnç noktası olurken bu nokta aşılırsa 1.1274 ikinci direnç olarak hedeflenebilir. Geri çekilmelerde ise 1.0713 ve 1.0536 seviyeleri destek noktaları olarak takip edilebilir.
TCMB Ağustos ayında politika faizini piyasa beklentilerinin üzerinde 750 puan artırarak %25’e yükseltti. USDTRY paritesi Ağustos ayında 27 seviyelerinde hareketine devam ederken bu karar sonrasında 25’li seviyelere kadar geri çekildi. Bu seviyeden gelen tepki alımlarıyla 26’nın üzerine çıkan paritede 27 ve 30 seviyeleri direnç olarak görülebilir. Aşağıda ise 25.30 ve 24.00 destek noktaları belirlenebilir.
ABD’DE ENFLASYONDA GÖZLE GÖRÜLÜR DÜŞÜŞ VAR
FED’in faiz artırımlarına son vermeyeceği düşüncesinin ağırlık kazanmasıyla 1900 seviyesinin altını test eden ons altında sıkılaşma mesajlarının sürmesi halinde geri çekilme devam edebilir. Bu durumda 1780 ve 1680 destek noktaları takip edilebilir. Diğer tarafta ABD enflasyonunda gözle görülür bir geri çekilme olması ve jeopolitik risklerin artması durumları ons altında yükselişe sebep olabilir. 1960 ve 2000 seviyeleri ons altındaki kritik direnç noktaları olarak izlenebilir.
KÜRESEL PİYASALARIN GÖZÜ MERKEZ BANKALARINDA OLACAK
Eylül ayında küresel piyasalar yeniden merkez bankalarının faiz kararlarına odaklanacak. Piyasalar FED’in Eylül ayında faizleri %5,25-5,50 aralığında bırakma olasılığını %80 olasılıkla fiyatlıyor. Toplantıda ayrıca ekonomik projeksiyonlar da açıklanacak. Avrupa Merkez Bankası ve İngiltere Merkez Bankası’nın ise faiz artırımlarına bir süre daha devam etmesi bekleniyor. 20 Eylül’de gerçekleşecek FED toplantısı öncesi ABD’de açıklanacak ekonomik veriler ile FED üyelerinin açıklamalarının piyasalara yön vermesini bekliyoruz. ABD’de açıklanacak verilerin güçlü istihdama ve enflasyonda katı duruşa işaret etmesi durumunda FED’in faiz artırımlarına devam edebileceği algısı oluşarak risk alma iştahındaki zayıf seyir bir süre daha davam etmesi bekleriz. İstihdamda gevşeme ve enflasyonda düşüşe işaret eden verilerin ise risk alma iştahını yeniden güçlendirmesini bekliyoruz. Risk iştahının güçlenmesi durumunda DXY dolar endeksinin değer kaybetmesi ve majör borsalar ile riskli varlıklarda yükseliş trendinin düzeltme sonrası devam etmesini bekleriz. Diğer taraftan Çin’den gelen ekonomik veriler de resesyon algısının güçlenip güçlenmeyeceği açısından yakından takip edilecek. Resesyon riskini güçlendirecek majör ekonomilerden zayıf veriler gelmesi durumunda majör borsalardaki satış baskısının derinleşerek kısa vadeli negatif yönlü dalgalanmalar yaşanması beklenir.
EYLÜL AYINDAKİ EN ÖNEMLİ GÜNDEM MADDESİ, ORTA VADELİ EKONOMİK PLAN OLACAK
Yurt içinde ise ekonomi yönetiminin atacağı adımlar ve yapılacak açıklamalar yakından izlenmeye devam edilecektir. TCMB’nin beklentileri aşan sert faiz artışı sonrası piyasa faizlerinin bu gelişmeye tepkisi, TCMB’nin faiz artışlarına ne şekilde devam edeceği, piyasaların ve yabancı yatırımcıların rasyonel politikalara kademeli geçişin devam edeceği konusuna güvenleri, kısa vade de piyasaların yönü açısından önemli olacaktır. Atılan adımlar, alınan faiz kararları ve enflasyon raporu ile ortaya konulan perspektife bağlı olarak enflasyonun 2024 yılının ilk çeyreğinde zirve yapması ve sonrasında düşüşe girmesi bekleniyor. Yurtiçi piyasalar açısından Eylül ayındaki en önemli gündem ise açıklanması beklenen orta vadeli yeni ekonomik plan ve piyasaların bu plana tepkisi olacak.
YÜKSEK MEVDUAT FAİZLERİ, BİST’E KARŞI ÖNEMLİ BİR ALTERNATİF OLACAK
Yapılan son faiz artırımının da desteğiyle mevduat faizlerinde oluşacak yükselişin BİST’e karşı önemli bir alternatif olabileceğini düşünüyoruz. Bununla beraber, Rasyonel politikalara geçiş ile Türkiye’ye yönelik artan yabancı yatırımcı ilgisinin atılan son adımlar nedeniyle devam etmesini bekliyoruz. Bu beklentilerin ışığında bilanço döneminin de sonlanmasının da etkisiyle kısa vade de sektör ve hisse bazlı değişimlerinin öne çıkacağı dalgalı bir dönem yaşanmasını bekliyoruz. Sonrasında ise hedef fiyatına göre yükseliş potansiyeli yüksek olan hisselerin pozitif ayrışacağını ve orta vade de BIST 100 Endeksi’ndeki yükselişin süreceğini düşünüyoruz. Teknik olarak BİST-100 endeksinin Eylül ayında 7.500-8.800 aralığında geniş bantta dalgalanması beklenirken, ay içinde 8.700 ve üzerine yükselişlerin satış fırsatı olacağını, 7.500 ve altına olası kar satışlarının ise yeni alım fırsatı olarak kullanılmasını bekliyoruz.
Osman GÖKTAN
Şeker Yatırım Genel Müdürü
goktan@turcomoney.com
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
İsim *
Email *
Bir dahaki sefere yorum yaptığımda kullanılmak üzere adımı, e-posta adresimi ve web site adresimi bu tarayıcıya kaydet.
Δ
Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.