İSTKA KALKINMAYI DESTEKLİYOR
2023 vizyonuna kilitlenen Türkiye, ekonomik kalkınma hamlesi için var gücüyle çalışıyor. İhracatçıdan sanayiciye, tarımdan enerjiye tüm sektörler bu hedefin etrafında biraraya geldi. Türkiye’nin kalkınmasında en önemli rolü üstlenen İstanbul’un kalkınma hamlesi ise daha hızlı ilerliyor.
Türkiye’de faaliyet gösteren 26 Kalkınma Ajansı’ndan biri olan İstanbul Kalkınma Ajansı,(İSTKA) bu hamlenin önemli aktörlerinden biri haline geliyor. İSTKA, oldukça yeni bir kurum olmasına rağmen kısa bir sürede kurumsallaşma çalışmalarını tamamlayarak İstanbul’a hizmet vermeye başladı. İstanbul Kalkınma Ajansı, faaliyetlerinde sürdürülebilir kalkınmada öncü olma ve İstanbul’u bir marka şehir haline dönüştürme hedefi ile hareket ederek önemli projelere imza atıyor.
“Kalkınma Ajansı’nın başarısını belirleyecek en önemli unsur yerel ve merkezi paydaşlarını ortak amaçlar doğrultusunda bir araya getirebilmek ve çalışmalarını koordine edebilmektir” diyen İstanbul Kalkınma Ajansı Genel Sekreteri Doç. Dr. Abdülmecit Karataş; şu ana kadarki çalışmalarda katılımcılığa çok önem verdiklerinin altını çiziyor.
EGS Business Blokları’ndaki merkezlerinde görüştüğümüz Karataş; özel röportajımızda; İstanbul’un gelişimine katkıda bulunacak bütün kurumlarla ortak çalışmalar yapmak istediklerini belirtiyor.
Boğaziçi üniversitesi’ndeki başarılı akademik kariyerinin ardından şimdi de İstanbul Kalkınma Ajansı’nın icraatından sorumlu olan İstanbul için projeler üreterek, milyonlarca TL’lik hibe programlarının organizasyonunu gerçekleştiren Doç Dr. Abdülmecit Karataş; bize yürüttükleri faaliyetleri, hibe programlarını ve geleceğe dair hedeflerini anlattı:
İstanbul Kalkınma Ajansı ne zaman ve hangi misyonla kuruldu?
İstanbul Kalkınma Ajansı (İSTKA), 5449 sayılı Kalkınma Ajanslarının Kuruluşu, Koordinasyonu ve Görevleri Hakkında Kanun’a dayanılarak 10/11/2008 tarih ve 2008/14306 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile kuruldu. Ağustos 2009’da Ajans Genel Sekreteri olarak atanmam ve açılan yarışma sınavı sonucunda Aralık 2009 tarihindeki personel istihdamıyla birlikte aktif olarak faaliyet göstermeye başladık.
Diğer bütün kalkınma ajansları gibi İstanbul Kalkınma Ajansı da tüzel kişiliği haiz özerk bir kuruluş olarak faaliyetlerini sürdürüyor. Planlama, Programlama ve Koordinasyon Birimi, Program Yönetim Birimi, İzleme ve Değerlendirme Birimi, Yatırım Destek Ofisi ve Destek Birimi olmak üzere 5 birimimiz var. Ajansın icra organı olan Genel Sekreterlik, Kalkınma Kurulu danışmanlığında, Yönetim Kurulu tarafından alınan kararları uygulamakla sorumlu. Ajansların koordinasyonunu ise Kalkınma Bakanlığı (eski adıyla Devlet Planlama Teşkilatı) yürütüyor.
PEKİ HANGİ PROJELER DESTEKLENİYOR
İSTKA‘nın kalkınmadaki rolü nedir?
İSTKA, İstanbul’da ekonomik ve sosyal kalkınma üzerinde etkili olan aktörleri bir araya getirmeyi, bölgenin kalkınma potansiyelini ulusal ve küresel düzeyde stratejik bir perspektifle ele almayı ve sahip olunan yerel kaynakların harekete geçirilmesini temel alan bir yaklaşım benimsiyor. Türkiye’de faaliyet gösteren 26 Kalkınma Ajansı’ndan biri olan İSTKA, faaliyetlerinde sürdürülebilir kalkınmada öncü olma ve İstanbul’u bir marka şehir haline dönüştürme hedefi ile hareket ediyor. Mali Destek Programları kapsamında ne tür çalışmalar yürütüyorsunuz. Destek alabilmek için size başvuru yapan projelerin veya müteşebbislerin hangi şartlara sahip olması gerekiyor? Hibe programlarınız hakkında bilgi verir misiniz?
İSTKA, başta 2010-2013 İstanbul Bölge Planı olmak üzere İstanbul Bölgesi’nin sürdürülebilir sosyoekonomik gelişimine ilişin ulusal ve bölgesel plan, program ve stratejilerin hayata geçirilmesine katkıda bulunmak üzere Mali ve Teknik Destek Programları yürütüyor. Bu amaçla, İSTKA 24 Aralık 2010 tarihinde aşağıda yer alan üç başlık altında kamu kurumları, yerel yönetimler, sivil toplum kuruluşları, işletmelere yönelik olarak toplam destek bütçesi 70 milyon TL olan 5 adet Proje Teklif çağrısı yayınladı.
› Bilgi Odaklı Ekonomik Kalkınma, › Sosyal İçerme ve Toplumsal Bütünleşme, › Yaratıcı Endüstrilerin Geliştirilmesi temaları altında
Proje Teklif çağrısı süresince 388 proje başvurusu oldu, Bağımsız Değerlendirme süreci sonucunda bu projeler içinden 106 proje başarılı bulunarak destek almaya hak kazandı. Başarılı olan projeler daha sonra İSTKA internet sitesinden ilan edildi ve sözleşme imzalamaya davet edildi.
2010 Yılı Mali Destek Programı kapsamındaki 5 proje teklif çağrısı konu başlığı, her bir başlık altında kabul edilen proje sayısı, bu projelerin toplam bütçeleri ve İstanbul Kalkınma Ajansı olarak kendilerine vermiş olduğumuz hibe tutarı yukardaki tablo 1‘deki gibidir.
Bu programlar kapsamında proje başvuru yapabileceklere ilişkin şartlar programdan programa değişiyor. İlan edilen her bir programın “Uygunluk Kriterleri” bölümü altında yer alan “Başvuru Sahiplerinin Uygunluğu” kısmında kimlerin programa proje başvurusu yapabileceği ve hangi şartlara sahip olması gerektiği belirtiliyor.
2011’DE 50 MİLYON TL’LİK HİBE
Yatırım yapmak isteyen firmalara, hibe projeleriyle destek sağlanıyor. İSTKA olarak bu yıl toplam destek bütçesi 50 milyon TL olan 3 adet Proje Teklif çağrısı yayınladık. Amacımız yatırımcının önünü açarak ekonomik kalkınmayı hızlandırmak ve girişimciliğin önünü açmak.
2011’deki hibe programınız hakkında bilgi verir misiniz?
Ajansımız 29 Haziran 2011 tarihinde toplam destek bütçesi 50 milyon TL olan 3 adet Proje Teklif çağrısı yayınladı. Aynı tarihte ayrıca, toplam bütçesi 1 milyon TL olan Doğrudan Faaliyet Desteği ilan edilmiştir. Program bütçesi, program kapsamında proje başına verilebilecek asgari ve azami destek miktarı ve oranları programlar arasında farklılık göstermektedir.
KİMLERE, NE KADAR HİBE VERİLİYOR?
örneğin 50 milyon TL‘lik hibe projenizle ilgili ayrıntı verebilir misiniz? Kimlere, hangi şartlarda, ne kadar hibe veriliyor?
Ajansımız’ın 2011 yılı için çıkmış olduğu Mali Destek Programları çerçevesindeki proje teklif çağrı başlıklarının ayrıntıları tablo 2‘deki gibidir.
İşletmeler İçin çevre ve Enerji Dostu İstanbul Mali Destek Programı’nın genel hedefi, ilgili ulusal ve uluslararası hukuki düzenlemeler, planlar ve stratejilerin gerekleri ile 2010-2013 İstanbul Bölge Planı’nın vizyon, ilgili gelişme eksenleri, stratejik amaç ve hedefleri doğrultusunda, TR10 İstanbul Bölgesi’nde çevre sorunlarının azaltılması, çevre ve enerji dostu çözümlerin ve teknolojilerin geliştirilmesi ve eko-yeniliğin desteklenmesi ile İstanbul Bölgesi’nin çevresel sürdürülebilirliğine ve küresel rekabet edebilirliğine katkı sağlamaktır.
Bu programın öncelikleri eko-yenilikçi ürün, sistem, süreç, teknoloji ve hizmetlerin geliştirilmesi ve sanayide, binalarda ve ulaşımda çevresel etki ve enerji talebinin azaltılması, enerji verimliliğinin artırılması, temiz ve yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanımına yönelik eko-yenilikçiliğin desteklenmesidir. Programa başvuru yapabilecekler kar amacı güden kurum/kuruluş/işletmelerdir.
Kar Amacı Gütmeyen Kurumlara Yönelik çevre ve Enerji Dostu İstanbul Mali Destek Programı’nın genel hedefi de İşletmeler İçin çevre ve Enerji Dostu İstanbul Mali Destek Programı’nın genel hedefi ile aynıdır.
Bu programın öncelikleri ise çevre sorunlarının ve bunların insan sağlığı üzerindeki etkilerinin azaltılması ve buna yönelik eko-yenilikçi ürün, sistem, süreç, teknoloji ve hizmetlerin geliştirilmesi ve yaygınlaştırılması ve sanayide, binalarda ve ulaşımda çevresel etki ve enerji talebinin azaltılması, enerji verimliliğinin artırılması, temiz ve yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanımına yönelik eko-yenilikçi faaliyetlerin geliştirilmesi ve yaygınlaştırılmasıdır. Programa başvuru yapabilecekler Valilik, Yerel Yönetimler (İl özel İdaresi, Belediyeler), İSKİ, İETT, Ticaret ve Sanayi Odaları, Organize Sanayi Bölgeleri, Küçük Sanayi Siteleri, Kaymakamlıklar, Kamu Kurumlarının İl ve Bölge Müdürlükleri ve Başkanlıkları, Diğer Kamu Kurumlarının İlde Bulunan En üst Birimleri, Kamu Kurumu Niteliğindeki Meslek Kuruluşları, Birlikler, Odalar, Meslek örgütleri, üniversiteler ve Sivil Toplum Kuruluşları’dır.
Engelsiz İstanbul Mali Destek Programının genel hedefi ilgili ulusal ve uluslararası hukuki düzenlemeler, 9. Kalkınma Planı ve İstanbul Bölge Planı vizyonu, gelişme ekseni ve stratejik amaçları doğrultusunda, özürlülerin tüm insan hak ve özgürlüklerinden tam olarak yararlanması, bağımsız yaşayabilmelerinin ve yaşamın tüm alanlarına etkin katılımlarının ve diğer bireylerle eşit koşullarda yaşamalarının sağlanmasına katkıda bulunuyor.
Programın özel hedefi ise TR10 İstanbul Bölgesi’nde özürlülerin, kimseye muhtaç olmadan yaşamlarını sürdürebilmelerini ve toplumla bütünleşmelerini sağlamak üzere işgücüne katılımlarını ve istihdam olanaklarını artırmaktır. Programa başvuru yapabilecekler Valilik, Yerel Yönetimler (İl özel İdaresi, Belediyeler), İSKİ, İETT, Ticaret ve Sanayi Odaları, Organize Sanayi Bölgeleri, Küçük Sanayi Siteleri, Kaymakamlıklar, Kamu Kurumlarının İl ve Bölge Müdürlükleri ve Başkanlıkları, Diğer Kamu Kurumlarının İlde Bulunan En üst Birimleri, İlçe Milli Eğitim Müdürlükleri, Kamu Kurumu Niteliğindeki Meslek Kuruluşları, Birlikler, Odalar, Meslek örgütleri, üniversiteler ve Sivil Toplum Kuruluşları’dır.
ŞEFFAFLIK çOK öNEMLİ
Hibe mekanizmalarında şeffaflığı nasıl sağlıyorsunuz?
Bizim için şeffaflık çok önemli. Ajansımız proje başvurusu bitim tarihinden itibaren en geç bir hafta içerisinde titiz bir ön inceleme yapar. Ardından, gerekli bütün şartları taşıyan ve evrakları eksiksiz olarak verilmiş olan projeler, alanında en az beş yıllık tecrübeye sahip bağımsız değerlendiriciler tarafından değerlendirilir.
Bağımsız değerlendiricilerin konuyla ilgili uzmanlık ve tecrübeleri, sunacakları detaylı özgeçmişlerinin incelenmesi ve gerekli görüldüğünde yüz yüze görüşme, telefon veya video konferans gibi mülakat yöntemleri yoluyla ajansımızın farklı birimlerinden ve aralarında hiyerarşik yönetim bağı bulunmayan en az üç uzmandan oluşturulacak bir seçim komisyonu tarafından tespit ve tayin edilir. Bağımsız değerlendirici olarak çalıştırılması uygun görülenlerin listesi, seçim komisyonunun görüşleri doğrultusunda genel sekreterce onaylanır.
Bunun ardından, bağımsız değerlendiriciler ile ajans arasında tarafsızlık ve gizlilik esaslarını da içeren bir sözleşme imzalanır. Bağımsız değerlendiricilerin kimliğine ve değerlendirdikleri projelere ilişkin bilgiler gizli tutulur. Buna uymayanlar hakkında gerekli hukuki, cezai ve disiplin işlemleri yapılır. Bağımsız değerlendiriciler teslim edilen projelerin hazırlık veya uygulanma aşamasında görev almamış veya almayacak olan kişiler arasından seçilir ve kendileri, eşleri, ortakları, birinci ve ikinci derece kan ve kayın hısımları ile sahibi ya da ortağı oldukları ticari işletmelere ilişkin projeleri değerlendiremezler. Bağımsız değerlendiriciler, değerlendirme çalışmalarını ajans gözetiminde, kendilerine gösterilen yerde ve kapalı oturumlarda gerçekleştirirler.
Proje teklifleri, teknik ve mali nitelik açısından, Destek Yönetimi Kılavuzu ve başvuru rehberinde belirlenen değerlendirme usulleri ve kriterleri doğrultusunda tarafsız bir biçimde değerlendirilir. Her bir başvuru, birbirinden habersiz olarak iki bağımsız değerlendirici tarafından değerlendirilir ve bütün başvuruların değerlendirilmesi, ön incelemenin başladığı tarihten itibaren en geç dört hafta içerisinde sonuçlandırılır. Proje teklifleri bağımsız değerlendiriciler veya ileride belirtilecek olan komite üyeleri tarafından çoğaltılamaz; kısmen veya tamamen belirtilen yer dışına çıkarılamaz.
Tarafsızlığın sağlanması amacıyla başvuru evrakı, başvuru sahibinin kimlik ve iletişim bilgilerinin bağımsız değerlendiriciler tarafından görülmesini engelleyecek şekilde hazırlanır ve değerlendiricilere teklifin bir kopyası imza karşılığı verilir.
Değerlendirme kriterleri, Mali Kapasite ve İşletme Kapasitesi, İlgililik, Yöntem, Sürdürülebilirlik ve Bütçe ve Maliyet Etkinliği olmak üzere 5 ana başlıktan oluşmaktadır.
Bağımsız değerlendiriciler tarafından gerçekleştirilen değerlendirmelerin ardından üstünde gerekli kontrolleri yaparak görüş oluşturmak ve bunları raporlamak amacıyla, her proje teklif çağrısı için ayrı bir değerlendirme komitesi oluşturulur.
Değerlendirme Komitesi, yükseköğretim kurumları öğretim elemanları ile kamu kurum ve kuruluşları personeli arasından kendi istekleri ve kurumlarının muvafakatiyle ajans tarafından görevlendirilen, alanında en az yedi yıllık tecrübeye sahip, en az beş üyeden oluşur ve bağımsız değerlendiriciler için geçerli olan diğer bütün şartlar onlar için de geçerlidir.
HEDEF İSTANBUL’UN EKONOMİK KALKINMASI
Geçtiğimiz günlerde İstanbul Teknik üniversitesi’nde önemli bir zirve düzenlediniz. Uluslararası alanda önemli olan isimleri İstanbul’a getirdiniz peki zirveyi düzenlemekteki amacınız neydi?
İstanbul Kalkınma Ajansı, 2010-2013 İstanbul Bölge Planı’nın hayata geçirilmesine katkıda bulunmak amacıyla İstanbul Bölge’sinde yürütülen çeşitli çalışmaları destekliyor. Bu çerçevede, 6-8 Temmuz 2011 tarihlerinde İstanbul Teknik üniversitesi ev sahipliğinde gerçekleştirilen “Uluslararası Matematiksel Finans ve Ekonomi Konferansı” ve 13-16 Temmuz 2011 tarihlerinde Yıldız Teknik üniversitesi ev sahipliğinde gerçekleştirilen “Uluslararası Malzeme ve İşleme Teknolojilerindeki Gelişmeler Konferansı (AMPT 2011) organizasyonunda yer aldık. Uluslararası katılımlı olan bu konferanslar, akademisyenler, araştırmacılar ve konuya ilişkin sektör çalışanlarını bir araya getirerek bu konuların her yönü ile ilgili yaratıcı ve yenilikçi fikirlerin ortaya konulmasına ve karşılıklı bilgi paylaşımına imkân tanıması açısından oldukça önemli. Ayrıca uluslararası kabul görmüş uzmanlar tarafından günümüzün önemli trendleri katılımcılara bu sayede aktarılmış oluyor.
Bu anlamda, bu konferansların İstanbul Bölge Planı’nın “Küresel Rekabet Edebilirlik” gelişme ekseni altında yer alan İstanbul’un “uluslararası finans merkezi olması’ ve “Sanayide Yüksek Katma Değer üreten ve İleri Teknolojileri Kullanan Bir Yapının Desteklenmesi’ gibi stratejik amaçların hayata geçirilmesine önemli katkılarda bulunduğuna inanıyoruz.
Daha çok hangi sektörlere mali destek sağlıyorsunuz?
Ajansımız koordinasyonunda hazırlanan 2010-2013 İstanbul Bölge Planı bütün çalışmalarımızda olduğu gibi sağlamakta olduğumuz mali desteklerin çerçevesini de belirleyen en önemli referans kaynağıdır. Bu anlamda, Bölge Planı’nın ekonomik kalkınma boyutunu ortaya koyan “Küresel Rekabet Edebilirlik” gelişme ekseni altında bir yandan İstanbul’da “Hizmetler sektörünün geliştirilmesi ve ekonomideki ağırlığının artırılması” amaçlanırken, diğer taraftan da “Sanayide yüksek katma değer üreten ve ileri teknolojileri kullanan bir yapının desteklenmesi” amaçlanmakta. Sektörel olarak bakıldığında ise özellikle finans, turizm, lojistik, yaratıcı endüstriler gibi katma değeri yüksek sektörler Bölge Planı’nın öncelikli sektörleri arasında yer alıyor.
Ajansımız tarafından sağlanan mali destekler İstanbul Bölge Planı’nın bu ve benzeri stratejik amaçları dikkate alınarak hazırlanıyor ve Yönetim Kurulunun alacağı kararlar doğrultusunda şekilleniyor. Bu bağlamda örnek olarak 2010 yılı Mali Destek Programları arasında “Yaratıcı Endüstrilerin Geliştirilmesi”ne yönelik iki adet program yer aldı.
2010 Yılı Mali Destek Programlarından iki tanesi ise “Bilgi Odaklı Ekonomik Kalkınma” teması altında herhangi bir sektör işaret etmeden “yüksek katma değer üreten, bilgiye dayalı ekonomik faaliyetlere ve hizmetlere odaklanarak bölgenin küresel rekabet edebilirlik düzeyinin yükseltilmesine katkıda bulunmayı” amaçladı. 29 Haziran 2011 tarihinde ilan edilen “çevre ve Enerji Dostu İstanbul Mali Destek Programı” da işletmelere yönelik “eko-inovasyon (eko-yenilik)” projelerini desteklemeyi amaçlıyor.
Kurumunuzun yakın, orta ve uzun vadeli hedefleri arasında yer alan projelerden bahseder misiniz? İstanbul Kalkınma Ajansı’nın 2010-2013 yıllarına ilişkin çalışmalarının çerçevesini bu döneme ait Bölge Planı belirliyor.
Bu doğrultuda, Bölge Planı’nın 5 temel gelişme eksenine yönelik mali destek programlarının geliştirilmesi, bunları destekleyecek yerli ve yabancı yatırımların bölgeye çekilmesine iliştik yatırım destek ve tanıtım çalışmalarının yürütülmesi, bu alanlarda potansiyelin ortaya çıkarılması ve kullanılmasına yönelik araştırmaların gerçekleştirilmesi ve ilgili kurumların bu amaçlar doğrultusunda bir araya getirilerek çalışmalarının koordine edilmesi ajansın bu döneme ait öncelikleri arasında yer alıyor.
FİNANS MERKEZİ PROJESİNİ DESTEKLİYORUZ
Bugüne kadar gerçekleştirmiş olduğunuz faaliyetler nelerdir, kısaca anlatır mısınız?
Ajansımız, İstanbul’un ekonomik ve sosyal kalkınmasına katkıda bulunacak proje ve çalışmaların desteklenmesinin yanı sıra önemli çalışmalar sürdürmekte ve diğer kurumların çalışmalarına da katılım ve katkı sağlıyor. Bu çerçevede;
› Ajansımız, İstanbul’un sürdürülebilir bölgesel gelişimine ilişkin potansiyelini belirlemek ve hayata geçirmek amacıyla İstanbul’da bulunan kamu kurumları, yerel yönetimler, özel sektör ve sivil toplum kuruluşlarını bir araya getiriyor ve koordinasyon sağlıyor. Bu çerçevede ekonomik dönüşüm, sosyal yapı ve kalkınma, kültür & turizm, afet yönetimi & kentsel dönüşüm, ulaşım & lojistik, çevre, enerji gibi alanlarda çeşitli konferans ve çalıştaylar düzenledi.
› Ajansımızın 2010 yılındaki çalışmalarının önemli bir kısmı, İstanbul Bölgesi’nin sosyoekonomik gelişme eğilimlerini, gelişme potansiyelini, öncelikli müdahale alanlarını ve sektörel hedeflerini ortaya koyan 2010-2013 İstanbul Bölge Planı’nın hazırlanması üzerinde yoğunlaştı. İstanbul’da faaliyet gösterin ilgili birçok kurum temsilcisinin katılımı ile Ajansımız koordinasyonunda hazırlanan Bölge Planı 1 Aralık 2010 tarihinde DPT Müsteşarlığı tarafından onaylanarak yürürlüğe girdi.
› Yatırım destek ve tanıtım hizmetleri kapsamında, başta Kuzey Amerika ve Batı Avrupa ülkelerinden olmak üzere İstanbul’a yatırım yapmak isteyen birçok sektör ve kurumun temsilcileri Bölgenin yatırım imkanları hakkında bilgilendirdik.
› Diğer kurumlar ile işbirliği çalışmaları yürütüyoruz. örneğin üniversiteler ile işbirliği protokolleri imzalıyoruz ve ortak çalışmalar yürütüyoruz. Ayrıca ulusal ve uluslararası mali destek programları hakkında bilgilendirme toplantıları düzenliyor ve bunlara yönelik proje hazırlama ve yürütme kapasitelerinin artırılması için eğitim programları geliştiriyoruz.
› Ajansımız ayrıca İstanbul Uluslararası Finans Merkezi projesi kapsamında kurulan çalışma komiteleri, Erişilebilir İstanbul Koordinasyon Kurulu, AB Uyum Danışma ve Yönlendirme Kurulu, İl İstihdam Kurulu, İl Koordinasyon Kurulu, Organize Sanayi Bölgeleri Parsel Tahsis, Satış ve Devir İşlemleri ile Ruhsat ve İzinlerin Değerlendirilmesi Komisyonu ve GAP Kalkınma Platformu Yürütme Kurulu gibi İstanbul ve diğer bölgelerde yürütülen birçok çalışmaya da aktif katkı ve katılım sağlamayı sürdürüyor.
İSTANBUL KALKINMADA öNEMLİ BİR ROL OYNAYACAK
Türkiye ekonomisinin dünyanın en güçlü ekonomileri arasına girmesi için sizce hangi adımların atılması gerekiyor? Yeni Dünya Düzeni ve küreselleşen ekonomi vizyonundan baktığınızda 2023 Türkiye’si hakkında neler düşünüyorsunuz?
Giderek hızlanan küreselleşme sürecinde, bir yandan ülkeler içerisinde farklı bölgeler arasındaki gelişmişlik farklarının azaltılması önemini korurken, diğer yandan da bölgeler ülkelerin küresel rekabetinde kilit roller oynamaya başladı. Türkiye’nin dünyaya açılan kapısı olan İstanbul da özellikle belli başlı metropoliten bölgeler arasında yoğunlaşan küresel rekabette sahip olduğu potansiyeli kullanarak ülkenin sosyo-ekonomik dönüşüm ve gelişiminin sürükleyicisi olmaya devam edecek.
Bu bağlamda küreselleşen ekonomik düzen karşısında Kalkınma Ajansları’nın Türkiye’nin sosyo-ekonomik kalkınmasında çok daha etkin roller üstlenerek kendi bölgelerinin kalkınma potansiyelini küresel ve ulusal olarak stratejik bir perspektifle ele alması ve sahip oldukları içsel kaynakları harekete geçirmesinin yanı sıra gerekli diğer kaynakların bölgelerine çekebilmesi çok önemli.
Röp. Cesur çAçA
cesur@kmedya.com
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
İsim *
Email *
Bir dahaki sefere yorum yaptığımda kullanılmak üzere adımı, e-posta adresimi ve web site adresimi bu tarayıcıya kaydet.
Δ
Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.
Harika birşey. Ama yararlanmak kolay mı acaba?