Türkiye’de hizmet veren üniversitelerin arzu edilen kaliteye ulaşabilmesi için izlenmesi gereken stratejileri açıklayan İstanbul Esenyurt üniversitesi Kurucu Rektörü Prof. Dr. Cuma Bayat; ticari kaygıların eğitim kalitesini düşürme tehlikesine dikkat çekerek; “yükseköğretim kurumlarında kalite; öğrenciden aldığını, öğrenciye vererek sağlanır” diyor. Yaklaşık yarım asırlık akademik tecrübeye sahip olan Prof. Dr. Cuma Bayat, 4 Fakülte, 2 Yüksekokul, 2 Meslek Yüksekokulu ve 3 Enstitü’de verdikleri eğitimi ve öğrencilere sundukları avantajları Turcomoney’ e anlattı:
öncelikle sizi ve eğitimci kimliğinizi tanıyabilir miyiz?
İstanbul Y.ö.O. Hazırlık Lisesi’nden 1968 yılında mezun oldum. Aynı yıl İstanbul üniversitesi Kimya Fakültesi Kimya Lisans bölümünde yükseköğretime başladım. 1972 yılında Kimya lisans, 1974 yılında Kimya Mühendisliği diplomalarını aldım. Aynı yıl İstanbul üniversitesi Kimya Fakültesi’ne asistan olarak başladığım mesleğime İstanbul üniversitesi Mühendislik Fakültesi’nde; 1978 yılında doktor, 1982 yılında doçent ve 1989 yılında profesör oldum. 1992 yılında İstanbul üniversitesi Mühendislik Fakültesi çevre Mühendisliğinin kurucu bölüm başkanı oldum. Bu tarihten sonra çevre mühendislerine ders verdiğim için son yıllardaki öğrencilerim beni, “çevreci” olarak tanırlar. 41 yıllık meslek hayatımın 33 yılı, 1968 yılında öğrenci olarak girdiğim İstanbul üniversitesi’nden dekan olarak emekli olduğum dönemi kapsıyor.
İstanbul Esenyurt üniversitesi Rektörlüğü’ne atanma yolculuğu nasıl başladı?
Yerel yönetimlerin desteklediği ilk üniversite olması İstanbul Esenyurt üniversitesi’ni, farklı kılıyor. Şöyle ki, Esenyurt Belediyesi’nin üniversite kurma hayalini ve bu hayali gerçekleştirme yolunda; Yeşilköy 2001 Eğitim, Kültür, Sağlık Vakfı ile birlikte yürüme kararı alması ve üniversiteye 25 dönümlük bir arazi tahsis etmesi ile başlayan; Türkiye Büyük Millet Meclisi ve YöK ile olan aşamaların yürütülmesi ile devam eden ve yaklaşık 18 ay süren bir zaman aralığında 18.06.2013 tarihli Resmi Gazete’ de yayınlanan kanunla İstanbul Esenyurt üniversitesi tüzel kişilik kazandı ve ben de ilk rektör olarak göreve başlamış oldum.
İstanbul Esenyurt üniversitesi nasıl bir vizyona sahip?
2013-2014 Eğitim-öğretim yılında kurulan ve rekor bir hızla tercih edilerek eğitim hayatına başlayan İstanbul Esenyurt üniversitesi, yine aynı hızla oluşturulan; genç, dinamik ve tecrübeli akademik kadrosuyla, bilimsel ve etik değerlerden ödün vermeden, bilgiyi sadece aktarmakla kalmayarak, üretmeyi ve topluma yayılmasına katkıda bulunmayı; gerek ülkemizin gerekse küresel iş gücü piyasalarının ihtiyaç duyduğu alanlarda teknik ve kuramsal açıdan donanımlı, geleceğe umutla bakan bireyleri eğitmeyi amaç edinmiştir.
Genç bir üniversite olmasına rağmen, kısa zamanda bünyesinde pek çok farklı bölüm ve programı barındıran üniversiteniz, açacağı bölüm ve programları nasıl belirliyor?
öncelikle iş dünyasının beklentilerini araştırdık. Bölümler, taliplilerin seçimlerine uygun şekilde belirlendi. öğrencilere verilecek eğitimin, özelikle de üniversite seviyesinde, iş dünyasından bağımsız olamayacağı düşüncesiyle, “eğitimde yaparak-yaşayarak öğrenmenin” ve yetiştireceğimiz öğrencinin nasıl olması gerektiği konusunda iş dünyasının beklentilerini araştırdık. Eğitim felsefemizi, bölüm ve programlarımızı bu beklentiler doğrultusunda ve ülke koşullarını göz önüne alarak şekillendirdik. üniversitemizi, üniversite-Sanayi işbirliğini gerçekleştirmek adına; İstanbul‘un en hızlı sosyalleşen, ulaşım aksları üzerinde önemli bir konuma sahip olan Esenyurt ilçesinde kurduk.
52 BöLüMLE EĞİTİM
Bölümlerimizi oluştururken sadece iş dünyası ile de sınırlı kalmadık; Bölümler, taliplerinin seçimlerine uygun olmalıdır düşüncesinden hareketle üniversite ve lise öğrencilerini kapsayan araştırmalar yaptık. Bütün bu araştırmalar sonucunda, “Yaklaşık 4 ay gibi kısa bir zaman diliminde altyapısı, öğretim görevlisi, idari personeliyle, 4 Fakülte, 2 Yüksekokul, 2 Meslek Yüksekokulu ve 3 Enstitüde; 52 bölüm ve programı belirleyip, bu bölüm ve programların 14’üne 2013 Ek-yerleştirme döneminde 296 öğrenci alarak eğitime başladık. Ek-yerleştirme tercihlerinde üniversitemiz İstanbul’daki üniversiteler arasında lisans tercihlerinde 2’inci ön lisans tercihlerinde 4’üncü sıraya yerleşti. Bu durum gösteriyor ki, Türkiye’de sektörün ihtiyaç duyduğu donanımlı elemanı yetiştirme hedefimiz gençler tarafından çok iyi kavranmış. Bugün bunun haklı gururunu yaşıyoruz.
2014-2015 akademik yılında hangi bölümlere kapı aralayacaksınız?
2014-2015 Eğitim-öğretim yılında; Fakülte ve Yüksekokullarımız bünyesinde, İşletme (İngilizce ve Türkçe), Siyaset Bilimi (İngilizce ve Türkçe), Elektrik-Elektronik Mühendisliği (İngilizce ), Uluslararası Ticaret, Uluslararası Lojistik ve Taşımacılık, İç Mimarlık ve Spor Yöneticiliği Bölümleri ile ayrıca Meslek Yüksekokulları bünyesinde çocuk Gelişimi, Bilgisayar Programcılığı, İşletme Yönetimi, Lojistik, Dış Ticaret, Halkla İlişkiler ve Tanıtım, Radyo ve Televizyon Programcılığı, İş Sağlığı ve Güvenliği Programlarına kapılarımızı açıyoruz. Bu birimlerde eğitim yapmak üzere 1570 kontenjan üniversitemize YöK tarafından tahsis edildi.
Akademik kadronuzdan biraz bahseder misiniz?
Oldukça genç, dinamik, tecrübeli ve aynı zamanda zengin bir akademik kadroya sahibiz. Fakülte ve yüksekokullarımız bünyesinde; 28 profesör, 3 doçent, 55 Yardımcı doçent, 27 öğretim görevlisi, 17 araştırma görevlisi olmak üzere toplam 130 akademik personel görev yapıyor. Ayrıca dünyanın en önemli ve prestijli yükseköğretim kurumlarında görev yapan pek çok Türk bilim insanını da bünyemize katıyoruz. Amerika’daki çeşitli üniversitelerde doktoralarını tamamlamış olan birçok akademisyen yeni akademik yılda uluslararası deneyimlerini öğrencilerimize aktarmak üzere İstanbul Esenyurt üniversitesi Mühendislik ve Mimarlık Fakültesi Elektrik-Elektronik Bölümü (İng.) akademik kadrosuna katıldılar.
BURSLU üNİVERSİTE İMKANI
öğrencilere ne tür burs imkanları sunuyorsunuz?
üniversitemiz, öSYM Yüksek öğretim Programları ve Kontenjanları Kılavuzu’nda yer alan tam ve kısmi burslu programlara yerleşme imkanları dışında, farklı kapsamlarda öğrencilerine burs imkanları sağlıyor. Başlıca burslar;
Tercih Bursu: YGS/LYS sınavın sonucuna göre ücretli lisans programlarını ilk üç tercihi arasında yapan ve bu ilk üç tercihinden birine yerleştirilen öğrencilere, normal öğrenim süresince öğrenim ücreti üzerinden %20 oranında indirim yapılır.
Yöre Bursu: Esenyurt’ ta asgari üç (3) yıl ikamet eden veya Esenyurt’ta bulunan liselerden mezun olan ve üniversitemizin ücretli lisans programlarına (Kısmi burslu lisans programları hariç) öSYM tarafından yerleştirilen ve kesin kayıt yaptıran öğrencilere öğrenim ücreti üzerinden normal öğrenimleri süresince %30 indirim yapılır. Arnavutköy, Avcılar, Başakşehir, Beylikdüzü, Büyükçekmece ve Küçükçekmece’de bulunan liselerden mezun olan ve üniversitemizin ücretli lisans programlarına (kısmi burslu lisans programları hariç) öSYM tarafındanyerleştirilen ve kesin kayıt yaptıran öğrencilere öğrenim ücreti üzerinden normal öğrenimleri süresince %20 indirim yapılır.
YGS/LYS Derece Bursu: YGS/LYS puan sıralamasında (Dil puan türleri ve ek puan ile yerleştirilenler hariç) Türkiye genelinde dereceye giren, tam burslu lisans programlarını tercih ederek öSYM tarafından yerleştirilen ve kesin kayıt yaptıran öğrencilere 9 ay boyunca ve aylık olarak: ilk 100’e girenlere 2.500.-TL, 101 ile 500 arasına girenlere 2.000.-TL, 501 ile 1000 arasına girenlere 1.500.-TL, 1001 ile 2000 arasına giren öğrencilere 1.000.-TL nakit burs verilir.
Spor, Kültür ve Sanat Başarı Bursu: Herhangi bir spor dalında milli takım kadrosunda yer alan, birinci lig kulüplerinde lisanslı ve aktif olarak spor yapan öğrencilerle, kültür ve sanat dallarında üniversiteyi temsil ederek dereceye (ilk üçe) girmiş öğrencilere %50’ ye varan burs imkanı sağlanmaktadır.
Akademik Başarı Bursu: Akademik başarı bursu, öğrencilerin üniversitedeki eğitim-öğretim süresi içinde takip ettikleri programdaki başarı durumuna göre bir eğitim-öğretim yılı için verilen burstur. öğrencilere % 10 ile % 100 arasında burs imkanı sağlanır.
çift Anadal / Yandal Bursu: üniversitemiz öğrencileri kontenjan dahilinde, çift anadal ve yandal programlarının kabul şartlarını sağlamaları halinde, kayıt yaptıracağı lisans programının normal öğrenim ücretinin % 50’si oranında burs verilir.
Dikey Geçiş Sınavı Bursu: Dikey geçiş sınavını kazanarak üniversitemize kayıt yaptıran öğrencilere normal öğrenim süresi boyunca lisans eğitim-öğretim ücreti üzerinden %20 oranında indirim yapılır. Dikey geçişle gelen öğrenciler koşulları sağladıkları takdirde diğer burslardan da yararlanabilirler. üniversitemiz önlisans programlarından mezun olup dikey geçişle gelen öğrencilere, öğrenim ücreti üzerinden % 30 indirim sağlanır.
Yatay Geçiş Bursu: Kurumlararası yatay geçişle üniversitemiz ön lisans veya lisans programlarına kayıt yaptıran öğrencilere, öğrenim ücretleri üzerinden %20 indirim sağlanır. YGS/LYS sınavı sonucunda başka üniversitelerin öSYS Kılavuzu’nda yer alan tam burslu veya kısmi burslu kontenjanlarına yerleştirilmiş öğrencilerden, üniversitemiz önlisans veya lisans programlarına kurumlararası yatay geçişle gelen öğrencilere, kayıt yaptırdıkları programın öğrenim ücretlerinin %50’si oranında burs sağlanır.
Şehit ve Gazi Bursu: Burs Komisyonu uygunluk kararı ile terör sonucu şehit düşen asker ve emniyet mensuplarının çocukları ile terör sonucu hayatını kaybeden diğer kamu mensuplarının çocuklarına bu durumlarını belgelemeleri şartı ile ödemesi gereken eğitim-öğretim ücreti üzerinden %25 oranında indirim yapılır. Terör sonucu gazi olan asker ve emniyet mensuplarının çocuklarına, durumlarını belgelemeleri şartı ile ödemesi gereken eğitim-öğretim ücreti üzerinden %15 oranında indirim yapılır.
Kardeş Bursları: üniversitemizde öğrenim görmekte olan her bir kardeş veya eşlere eğitim-öğretim ücreti üzerinden %10 oranında ilave indirim yapılır. Kardeş indirimi öğrencilerin birlikte öğrenim gördüğü sürece geçerli oluyor.
2 MİLYON GENCİN İMDADINA VAKIF üNİVERSİTELERİ YETİŞTİ
Size göre Türkiye’de vakıf üniversitelerinin misyonu nedir?
Her yıl üniversite sınavına giren yaklaşık 2 milyon öğrenci var ve bu sayı katlanarak büyüyor. öSYM’nin üniversitelere yerleştirdiği öğrenci sayısı 2013 yılında 1 milyon 120 bin. Türkiye eğitime yatırım yapmaya çok geç başladı. ‘Devlet yapar, biz de bedava okuruz’ mantığıyla hareket edildi. Şimdi düşünün ki; 2 milyon genç okumak istiyor biz, “yer yok” diyoruz. Yani gençlerimizin, okuma haklarını ellerinden alıyoruz. Türkiye’deki vakıf üniversiteleri bu anlamda çok önemli bir açığı kapatıyorlar. Vakıf üniversiteleri, bir anlamda devletin yükünü alıyor. Kontrollü olarak vakıf üniversitelerinin yaygınlaştırılması, okumak isteyen gençlerimizin önünü açacaktır. Aksi halde bugün 2 milyon olan rakam 3 milyona ulaşacak ve bu anlamda daha büyük sıkıntılar yaşanacak.
öĞRENCİLER MüŞTERİ DEĞİLDİR!
Bir yükseköğretim kurumunun olmazsa olmazları nelerdir?
Yükseköğretim kurumlarımızın; öğrencilerimizi; eğitimin kalitesinden ödün vermeden, uluslararası arenada Türkiye’yi temsil edebilecek bilgi, beceri ve kültür sahibi birer “Türk Yüksek öğretim Kurumu” mezunu olarak yetiştirebilmesi gerekiyor. Yüksek öğretim Kurumları’nda kalite öğrenciden aldığını, öğrenciye vererek sağlanır. öğrenci müşteri değildir. öğrenciye para karşılığı diploma vermek değil, hak ettiği eğitimi vermek gerekiyor. üniversiteler sadece eğitim veren kurumlar olarak da kalmamalı, sadece eğitim kalitesi değil, araştırma kalitesi de arttırılmalı. Böylece bu üniversitenin bilim dünyasında yeri olacak. Bu kurumlarda yeti-şecek bireyler, ileride araştırma yönüyle de ön plana çıkacak. O yüzden araştırma laboratuarları kurmak ve sosyal bireyler yetiştirmek bizim olmazsa olmazlarımız arasındadır.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
İsim *
Email *
Bir dahaki sefere yorum yaptığımda kullanılmak üzere adımı, e-posta adresimi ve web site adresimi bu tarayıcıya kaydet.
Δ
Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.