Son günlerde otomotiv markalarından robotaksi yatırımları ile ilgili haberleri sık sık duymaya başladık. Şoförü olmadan hareket edebilen, otonomi seviyesi en az 4. seviye olan bu taşıtlar paylaşım şirketleri tarafından işletiliyor.

İlk kez robotaksi uygulamasını 2016 yılında Singapur’da gördük. Halen Çin ve ABD’de altı şehirde Waymo ve Baidu gibi işleticilerlerce talep üzerine robotaksi uygulaması yapılıyor. San Fransisco, Phoenix, Shanghai ve Beijing’de güncellenen yasal düzenlemeler robotaksilerin sürücüsüz kullanımına izin vermeye başladı. Hatta Waymo bu iki ABD kentinde robotaksi filosu ile taksi hizmeti veriyor ve bu taşıtları otoyollara çıkartabiliyor. Geçtiğimiz Mart ayında ise 50 adet robotaksi Waymo tarafından Los Angeles kentinde işletmeye sokuldu. Bu arada Waymo‘nun , bünyesinde Google’u da barındıran Alphabet’e ait olduğunu belirtelim.

ROBOTAKSİLER, KAZALARDA HASAR RİSKİNİ % 850 AZALTIYOR

Robotaksilerin ne kadar emniyetli bir sürüş yaptığına gelince; analizler trafik kazalarında hasar alma riskini %85 oranında azalttıklarını gösteriyor.

Robotaksilerle ilgili bu gelişmeler olurken geçtiğimiz günlerde Tesla‘nın CEO’su Elon MUSK, robotaksileri şirketin uzun dönem büyüme stratejisinin merkezine koyduğunu açıkladı.

Tesla’nın bu doğrultuda yapacağı lansman önümüzdeki yaz aylarında olacak. Sergilenecek Tesla markalı robotaksilerde direksiyon ve pedallar olmayacak. Taşıtlar Uber benzeri taşıt paylaşımında kullanılacak. Henüz bu robotaksilerin geliştirilme aşamasında olduğunu, ayrıca çoğu ABD eyaletlerinde gerekli yasal düzenlemelerin henüz tamamlanmadığını belirtmekte fayda var. Dolayısıyla bu taşıtların satışlarında ciddi artışların hemen görülmeyeceğini söylemek yanlış olmaz.

TESLA’NIN HEDEFİ, OPERATÖR İHTİYACINA SON VERMEK

Öte yandan günümüzde otonom sürüşe imkan veren yasal düzenlemeler henüz bütüncül halde değil. Parça parça hayata geçiyor. Dolayısıyla Tesla‘nın bu yeni atılımının kamu kurumlarınca yapılacak yasal çalışmaları hızlandırması gerekiyor. Yaşanabilecek teknik sorunlar ve engeller de cabası. O nedenle günümüzde işletilen bir çok robotakside olumsuz bir teknik gelişmeye karşı önlem almak için bir operatör uzman taşıt içinde bulunduruluyor. Tesla‘nın hedefi ise bu operatör ihtiyacına son vermek.

OTONOM TAŞIT TEKNOLOJİSİNDE BÜYÜK YOL KAT EDİLDİ

Tesla robotaksi yatırımına oldukça güveniyor. Hatta bu yatırımı, elektrik motorlu taşıt modellerinin satışlarındaki zorluklara, azalan kar marjına ve düşen gelirlerine karşı bir çıkış yolu olarak görüyor. Geçen günlerde Çin hükümetinden almış olduğu harita onayı ile otonom taşıt teknolojisinde büyük yol kat ettiğini söyleyebiliriz.

2 TRİLYON DOLARLIK POTANSİYEL VAR

Yapılan tahminler, 2030 yılı itibariyle küresel olarak robotaksilerin yıllık 2 trilyon $ gelir potansiyeli taşıdığını gösteriyor. Bu rakamın, ABD’deki otomotiv satışlarından elde edilen yıllık gelirinin çok ötesinde olduğunu belirtmek gerekiyor.

Tesla‘nın robotaksi pazarına yoğun giriş yapmasıyla otomotiv sektörü yeni bir evreye giriyor. Artık sürücüsüz taşıtlar bizleri otomobil sahibi yapmaktan uzaklaştıracak. Yani taşıt satın almak, günde sadece ortalama 1 saat kullandığımız taşıtımızın sigorta, vergi, bakım, onarım, otopark vb gibi giderleriyle baş etmek, sürücü belgesi almak veya yenilemek gibi uğraşlar bitecek. Ulaşım ihtiyacımızı akıllı telefonlarımızdaki aplikasyonlar üzerinden çağıracağımız robotaksilerle karşılayacağız. Gideceğimiz yere vardığımızda taşıt bizi bıraktıktan sonra başka işe gidecek. Kısaca hayatımız taşıt paylaşımı ile şekillenecek. Bu büyük değişim her binada, her köşede otopark ihtiyacına son verecek. Şehir planları, bina mimarileri değişecek. Taşıtları büyük filolar halinde işleticiler bizlerin hizmetine sunacak. Trafikte ciddi rahatlama, trafik kazalarında sıfıra doğru büyük bir azalma olacak. Can ve mal kayıpları, yaralanmalar sıfıra doğru inecek. Yaşanacak bu büyük değişime kendinizi hazır hissedebiliyor musunuz?

İbrahim Aybar

Vesiile A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı

Aybar@turcomoney.com