SPK Başkanı Gönül, Entegre Raporlama Türkiye Ağı etkinliğinde konuştu:

İSTANBUL (AA) – Sermaye Piyasası Kurulu (SPK) Başkanı İbrahim Ömer Gönül, yeşil dönüşümün, entegre raporlama sistemi olmadan ölçülmesi ve uygulanmasının mümkün olmadığını düşündüklerini belirterek, "2020 yılında kurulumuz, Sürdürülebilirlik İlkeleri Uyum Çerçevesi'ni yayınlamıştır. Bu düzenleme ile ilk önce halka açık şirketlerin sorumluluk almasını sağlayarak nasıl bir yönetim anlayışı belirlemeleri gerektiği konusunda yol gösterdik." dedi.

Entegre Raporlama Türkiye Ağı (ERTA) "Yeşil Dönüşüm ve Sürdürülebilir Raporlaması: Şirketler için Hukuki Düzenlemeler ve Uyum Rehberi" tanıtım toplantısında konuşan SPK Başkanı Gönül, küresel ölçekte çevre, toplum ve ekonomi alanlarındaki baskıların, şirketlerin sadece finansal performanslarıyla değil, aynı zamanda çevresel ve sosyal etkileriyle de ölçülmesini zorunlu hale getirdiğini belirterek bu kapsamda çalıştaya katkı sunan tüm yetkililere teşekkürlerini iletti.

Dünyanın artık eskisinden çok daha hızlı dönüştüğünü anlatan Gönül, üçüz dönüşüm önemini kaybetti gibi görünse de öyle olmadığını, entegre raporlama usulünün öneminin her gün daha fazla hissedildiğini söyledi.

Gönül, yeşil dönüşümün entegre raporlama sistemi olmadan ölçülmesi ve uygulanmasının mümkün olmadığını düşündüklerini dile getirerek, "Bu nedenle kurulumuz 2020 yılından beri önemli adımlar atıyor. Özellikle halka açık firmaların veya halka açılmaya niyetli olan firmaların bu raporlama sistemine geçmesini çok önemli buluyoruz. 2020 yılında kurulumuz, Sürdürülebilirlik İlkeleri Uyum Çerçevesi'ni yayınlamıştır. Bu düzenleme ile ilk önce halka açık şirketlerin sorumluluk almasını sağlayarak nasıl bir yönetim anlayışı belirlemeleri gerektiği konusunda yol gösterdik." ifadelerini kullandı.

Söz konusu çerçeve uyarınca özellikle Yıldız Pazar, Ana Pazar ve Alt Pazar'da işlem gören şirketlerin bunlara ne düzeyde uyduklarını, uymadılarsa da 'uy ya da açıkla' prensibiyle gerekli raporlamaları yapmalarını istediklerini vurgulayan Gönül, şöyle devam etti:

"Bu atılmış en önemli adımlardan bir tanesi olarak sisteme girmiş oldu. Daha sonra ihtiyaç olan ve yönlendirmemize önemli olarak gördüğümüz bir başka konu da çevresel ve sosyal projeleri finanse edebilmelerini sağlayacak yeni araçları geliştirdik. 2022 yılında 'Yeşil Borçlanma Aracı, Sürdürülebilir Borçlanma Aracı, Yeşil Kira Sertifikası, Sürdürülebilir Kira Sertifikası Rehberi' bu alandaki en önemli gelişmelerdir."

Sürdürülebilirlik Bağlantılı Borçlanma Araçlarının, SPK'nin uluslararası piyasalarına uyum sağlamasıyla çıkarılmış bir diğer uygulama olduğuna işaret eden Gönül, çok yakında bu çalışmanın tamamlanacağını ifade ederek, "Bu rehber sadece yatırımcıya daha fazla güven sunmakla kalmayacak aynı zamanda şirketlerin sürdürülebilirlik performanslarını ölçmeyi ve geliştirmeyi teşvik edeceğine inanıyoruz." dedi.

SPK Başkanı Gönül, Kamu Gözetimi Kurumunun (KGK) da 2024 itibarıyla, belirli büyüklükteki şirketler için Türkiye Sürdürülebilirlik Raporlama Standartları'nı (TSRS) zorunlu hale getirdiğini hatırlatarak, bu raporlamaların, kurulun sürdürülebilirlik ilkeleriyle örtüşen bir çerçevede yapılmasının beklendiğini ifade etti.

Şirketlerin yeşil dönüşüm sürecine entegre olmasının sadece çevresel sorumluluk açısından değil, aynı zamanda yatırımcı ilgisini çekmek, piyasalarda rekabet gücünü artırmak ve risk yönetimini güçlendirmek açısından da kritik önem taşıdığını belirten Gönül, bu dönüşüme uyum sağlamak isteyen şirketlere, sürdürülebilirlik yatırımının rekabetçi üstünlük yaratmasına yönelik bir yönetişim sistemi kurmalarını ve bu süreçte SPK’nin yayımladığı sürdürülebilirlik rehberleri ve sürdürülebilir finans araçlarını dikkatle incelenmelerini önerdi.

– "Sürdürülebilir kalkınmanın anahtarı yeşil dönüşüm"

Çalıştaya sağlık sorunları nedeniyle uzaktan bağlantı ile katılan Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Çetin Ali Dönmez, sürdürülebilir kalkınmanın anahtarının yeşil dönüşüm olduğunu ifade etti.

Dönmez, yeşil dönüşümün yalnızca çevresel bir gereklilik olmadığını, bunun ekonomik ve sosyal bir zorunluluk da olduğunu aktararak, "Şu anda siyaseten dünyada ne olursa olsun, Amerika tarafında ne olursa olsun bu iklim değişikliği konusu konjonktürden bağımsız. Eninde sonunda bu gelecek ve bizim şirketlerimiz için önemli bir kısıt olarak önümüzde duracak. Bunu biraz şans olarak görmek lazım. Bir an önce eksikliklerimizi giderip şirketlerimizi hızlıca yeşil dönüşüme hazırlamamız lazım. Bizden sonraki kuşaklar için zaten yapmamız gereken düşük karbonlu üretim, enerji verimliliği ve su kaynaklarının korunması gibi eylemler, bu alanda atılacak adımlar, sanayimizin uluslararası düzenlemelere uyumlu hale gelmesini de sağlayacak." diye konuştu.

Bakanlık olarak yeşil dönüşüm kavramını içselleştirmiş durumda olduklarını vurgulayan Dönmez, "Özellikle, Avrupa Birliği Yeşil Mutabakat çerçevesinde de şekillenen bu yeni küresel düzen zaten şirketlerimiz için önemli kısıtlar getiriyor. Önemli riskler var ama büyük fırsatlar da barındırıyor." dedi.

Bakan Yardımcısı Dönmez, yeşil dönüşüm destek programının bir teşvik programı olduğunu dile getirerek, Dünya Bankası kaynaklı toplam 600 milyon dolar kredinin son derece uygun şartlar ve uzun vadeli olarak, yeşil ve dijital dönüşüm yatırımları için şirketler tarafından bakanlık üzerinden kullanılacağını kaydetti.