-İster iş insanı, ister çalışan olalım, her birimizin dinlenme ihtiyacı en doğal hakkıdır. Bu konunun göz ardı edilmemesi gereken bir riski bulunuyor. İzin kullanmadan çalışmanın işletmeler için bedeli, çalışan için cazibesi olduğunu biliyor muydunuz? Tayin, terfi ve rotasyon uygulamaları bir işletme için tehdit ya da fırsat oluşturabilir mi?
–Yapılan denetim çalışmalarında; inceleme, soruşturma konusu olan pek çok hile ve suistimallerde bulunanların, uzun süredir izin kullanmayan, tayin, terfi ve rotasyon olmadan uzun süre aynı görevde bulunan çalışanlar olduğu görülüyor. İşletmelerde tüm çalışanları risk ve kuşku duyulan kişiler olarak görmenin de çok doğru değil.
Sonbahar, kış, ilkbahar, yaz, her biri birbirinden farklı güzellikleri olan dört mevsim, dört iklim…
Düne kadar böyle bilir, mevsiminde güzellikleri yaşardık…
Ancak bugün yaşadıklarımız, iklim krizi içinde sayılan küresel ısınma, kuraklık, kıtlık, doğal afetler, büyük orman yangınlarıyla birlikte karşı karşıya olduğumuz riskleri düşündüğümüzde, yaşadığımız gezegenin geleceği için kaygı ve endişe duyuyor, yaşamın sürdürülebilirliği üzerine birlikte bir şeyler yapmanın gerekliliği üzerine yaşadıklarımızın bizleri düşünmeye sevk ettiğine inanmak istiyorum.
İş dünyamızın, kurumsal hayatımızın aktörleri kişi ve kurumların karşı karşıya olduğumuz doğal kaynak riskleri ve insanın çevresel zararları konularında geleceğe sorumluluğu bulunuyor.
YER KÜREMİZDE İZ YA DA İS BIRAKTIK
Düne kadar sürdürdüğümüz yaşam biçimimizle, tutum ve davranışlarımızla yer küremizde iz ya da is bıraktık. Diğer bir ifadeyle karbon ayak izimiz ile değer yarattık ya da kirlettik. Bugün ektiğimizi biçiyoruz…
Yaz sıcaklarını yaşadığımız, yıllık izin ve tatil planlarının yapıldığı bugünlerde, yaşadığımız gezegeni tehdit eden riskleri düşünürken, diğer yandan iş hayatımızda, kurumsal hayatta her zaman var olan, çalışma kültürümüzde mevcut anlayışın bir sonucu farkındalığımızın zayıf olduğu, bu nedenle öngörülmeyen bir riske dikkat çekmek istiyorum.
İster iş insanı, ister çalışan olalım, her birimizin dinlenme ihtiyacı en doğal hakkıdır. Çalışma hayatında da düzenlemelerde karşılığı olan bu konunun kurumsal yönetim disiplini, ilkeleri açısından da ayrı bir önemi, diğer bir ifadeyle göz ardı edilmemesi gereken bir riski bulunuyor.
TAYİN, TERFİ VE ROTASYON UYGULAMALARI, BİR İŞLETME İÇİN TEHDİT Mİ FIRSAT MI?
Çalışma kültürümüzde izin kullanmadan çalışan personel özverili, işine bağlı kabul edilir ve övgüye değer bulunur. İş yerlerinde, işletmelerimizde uzun süredir izin kullanmayan çalışana çok sık rastlanır. Bu durum son derece doğal karşılanır, iş yoğunluğunun, işe bağlılığın, özverinin bir sonucu olarak değerlendirilir. İş temposu, yoğunluk, personel sayısı ve benzeri nedenlerle planlı ve düzenli izin kullanımı konusundaki sıkıntılar yönetim ile ilgili şikâyetler olarak sürekli ifade edilir, iş koşullarının bir gerçeği olarak kabullenilir.
Çalışma yaşantımızın bu genel kabul görmüş gerçeği ardında işletmelerimiz için hile ve suistimal riskinin bulunduğunu hiç düşündünüz mü?
İzin kullanmadan çalışmanın işletmeler için bedeli, çalışan için cazibesi olduğunu biliyor muydunuz?
Tayin, terfi ve rotasyon uygulamaları bir işletme için tehdit ya da fırsat oluşturabilir mi?
Bir denetim profesyoneli olarak deneyimlerim; izin kullanımı, tayin, terfi ve rotasyon konularının insan kaynağı ve risk yönetimi açısından çok önemli olduğunu göstermiştir.
HİLE VE SUİSTİMALLERİN FAİLİ, UZUN SÜREDİR İZİN KULLANMAYANLAR
Denetim çalışmalarında; inceleme, soruşturma konusu olan pek çok hile ve suistimallerin gerçekleştirilmesinde, uzun süredir izin kullanmayan, tayin, terfi ve rotasyon olmadan uzun süre aynı görevde bulunan çalışanların faili olduğu çeşitli olaylar nedeniyle söz konusu özellikleri taşıyan çalışanların insan kaynağı riskleri olarak dikkate alınması tavsiye ediliyor.
İş süreçlerinin her geçen gün teknoloji destekli tasarlanmaları konusundaki hızlı gelişimine karşın insan faktörü süreçlerde belirleyiciliğini ve kontrolünü yitirmiyor. Uzun süre ve kesintisiz olarak aynı işi yapan çalışanların kötü niyetli olmaları halinde kurallara ve kontrol mekanizmalarına rağmen suistimaller yapıldığı görülüyor. Bir çalışan işyerinde iş süreçleri ve kontrol mekanizmaları ile ilgili zafiyetlerden yararlanarak suistimal yapmaya başlamış ise suistimalin ortaya çıkmaması için özellikle izin kullanmayı tercih etmiyor.
TÜM ÇALIŞANLARI RİSKLİ VE KUŞKU DUYULAN KİŞİLER OLARAK GÖRMEK DOĞRU DEĞİL
İşletmelerde tüm çalışanları bu değerlendirme çerçevesinde risk ve kuşku duyulan kişiler olarak görmenin de çok doğru olmadığını da ifade etmek gerekir. Çünkü çalışanların iradesi dışında iş ve kadro sorunlarından ötürü izin kullanımı, tayin, terfi ve rotasyon konularında imkânsızlıklar olabilir. Ancak, etkili ve verimli işletme ve risk yönetimi için insan kaynakları yönetiminde yıllık izin kullanımı, tayin, terfi ve rotasyon konularının işletme yöneticileri ve iç denetçiler açısından göz ardı edilmemesi gereken bir kontrol ve denetim riskini oluşturduğunu belirtebiliriz.
İzin kullanılmamasının kötü niyetli çalışan açısından dayanılmaz cazibesi, işletme riskinin önlenemez yükselişidir.
YILLIK İZİN KULLANIMI, TAYİN, TERFİ VE ROTASYON UYGULAMALARI AKSATILMADAN YÜRÜTÜLMELİ
İş ve özel hayat dengesinin sağlanması, isteklendirme ve çalışan memnuniyeti, insan kaynağı verimliliği, gelişimi, yetiştirilmesi, kariyer imkânları sağlanması, iş süreçlerinin kalite ve kontrol güvencesi açısından gözden geçirilmesi, kurumsal sürdürülebilirlik ve risk yönetimi için işletmelerde düzenli yıllık izin kullanımı, tayin, terfi ve rotasyon uygulamaları aksatılmadan yürütülmelidir.
İşletmelerin çalışanları ile ilgili risklerine ilişkin sigorta işlemlerinde, poliçelerinde sigorta şirketleri, çalışanların yıllık izinlerini düzenli olarak kullanıp kullanmadıklarını dikkate alarak değerlendirmelerini yapıyorlar. Düzenli ve planlı izin kullanımının olduğu işletmelerinin sigorta yönetiminde bu hususu göz önüne almaları sigorta maliyetleri açısından avantaj sağlamaları açısından önem taşıyor.
İZİN KULLANIMI, ÇALIŞKAN OLMAK, ÖZVERİDE BULUNMAK İÇİN ENGEL DEĞİL
Yönetim Kurulu, Denetim Komitesi, Yöneticiler ve Denetçilerin; çalışanların yıllık izin planlarının gerçekleşme durumunu izlemesi, kullanılmayan izinlerin nedenlerini değerlendirmesi, yedekleme ve kariyer planlamaları, terfi, tayin ve rotasyon uygulamalarını gözden geçirmesi kurumsal risk yönetimi ve sürdürülebilirlik açısından görev ve sorumluluklarını oluşturuyor.
İzin kullanımı; çalışkan olmak, özveride bulunmak için engel değildir!
Uzun lafın kısası;
Yaşadığımız gezegeni tehdit eden karbon ayak izimizin neden olduğu riskleri düşünürken, diğer yandan iş hayatımızda, kurumsal hayatta her zaman var olan, çalışma kültürümüzde mevcut anlayışın bir sonucu farkındalığımızın zayıf olduğu, bu nedenle öngörülmeyen, göz ardı edilen yıllık izin kullanımına ilişkin riskleri de değerlendirmeliyiz.
Sürdürülebilirlik için, karbon ayak izi, yıllık izin işletmelerimizin geleceğe sorumluluklarında ödev edinilerek yönetilmesi gereken konular arasında yer almalıdır.
Ali Kamil UZUN
Türkiye İç Denetim Enstitüsü Kurucu ve Onursal Başkanı
uzun@turcomoney.com
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
İsim *
Email *
Bir dahaki sefere yorum yaptığımda kullanılmak üzere adımı, e-posta adresimi ve web site adresimi bu tarayıcıya kaydet.
Δ
Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.