Türkiye‘de bin 383 teşvik belgesinin verildiği Ocak-Nisan 2012 döneminde, en yüksek sayıda teşvik belgesinin verildiği bölge Marmara olurken, Doğu Anadolu Bölgesi son sırada kaldı. Yeni teşvik yasasının, bugüne kadarki en başarılı düzenleme olduğunu söylemek gerek. İlk defa hazırlanan belge sayısı oranıyla, yatırım tutarı oranı paralel gidiyor.
Tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de uzun yıllar boyunca ekonomik gelişmeye ivme kazandırmak için bazı teşvik ve destekler veriliyor. Bu teşvikler, belirli bir sektörün gelişmesini sağlamak ya da kalkınmada geri kalmış bölgelerin gelişmesini sağlamak adına verilir. Sanayileşmesini tamamlamış gelişmiş ülkelerde, artık bilişim çağı yaşandığı için bu yönde teşvikler veriliyor, silikon vadileri doğuyor. Bunun yanında çatışmalardan, doğal afetlerden ve benzeri nedenlerden etkilenen bölgeler için de teşvik ve destek verilmesi alışılagelmiş bir durum. Dolayısıyla Türkiye’de de teşvik ve desteklerin son 30 yılda sürekli olarak gündemde olması şaşılacak bir durum değil.
Doğu teşvik fakiri Türkiye için teşvik konusunu konuştuğumuzda ise Doğu ve Güneydoğu bölgelerinin ekonomik kalkınmayı yakalaması, bu vesileyle de siyasal ve toplumsal sorunlara bir çözüm bulunması akla gelir hep. Bu kısmen doğrudur. Kısmen diyorum çünkü bugüne kadar Türkiye’nin doğusuna verilen teşviklerden beklenen etki henüz ortaya çıkmadı. örneğin Doğu Anadolu Bölgesi’nin, 2002-2009 yılları arasında verilen teşviklerden aldığı pay, ortalama yüzde 4’tür. Bu oran Güneydoğu Anadolu Bölgesi için yüzde 6 iken, sadece Marmara Bölgesi’nin aldığı pay ortalama yüzde 40 civarındadır.
Yani her teşvik yasası çıktığında herkesin gözünü çevirdiği doğu bölgesi, bugüne kadar yeterince bu teşviklerden yararlanmadı. 2009-2010 döneminde ise durum biraz daha iyileşti. Bu dönemde 4. Bölge dediğimiz Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi için hazıranan teşvik belgelerinin oranı yüzde 22’dir. Ancak bu oran geçen yıllara göre yüksek görünse de yatırım tutarı olarak yine çok küçük kalıyor. Zira Türkiye genelinde hazırlanan teşvik belgelerinin yatırım tutarı 58 milyar 704 milyon TL iken 4. Bölgeye düşen miktar sadece 5 milyar 81 milyon TL’dir. Bu da yüzde 8 gibi bir orandır. Yani 2009-2010 rakamlarına baktığımızda hazırlanan teşvik belgesi sayısında bir yükselme olsa da bunun TL karşılığı yine küçüktür. Bu da demek oluyor ki bölgeye büyük yatırımcı gelmiyor. Büyük yatırımcının da bölge dışından gelmesi beklendiğine göre, dışarıdan bölgeye yatırımcı çekme amacıyla hazırlanan bu teşvik yasaları maalesef başarılı olmuştur diyemeyiz.
Sonunda doğu cazip hale geldi Son çıkan teşvik yasası ise diğer teşviklerden çok daha olumlu görünmektedir. İşveren ve yatırımcıların eleştirileri ve isteklerinin büyük bir kısmı bu yeni yasada yer alıyor. Teşvik yasalarının en sorunlu kısmı olan bölgesel dağılım yerine il sınıflandırması şeklinde hazırlanmış olması, bu son yasayı önemli kılan bir faktör. Az önce rakamlarla da belirttiğim gibi eski sistemlerde gelişmiş bölgelere yakın yerlere verilen teşvikler, Doğu’ya yapılan yatırımların kadük kalmasına sebep olmaktaydı. Tabi, bunun yanında daha önceki teşviklerde yatırım süresinin kısalığı da en büyük sorunlardan biriydi. Ne kadar teşvik edilirse edilsin beş yıllık bir yatırım için bölgeye yatırımcı bulmak çok zordu. Şimdi 12 yıl olan bu süre yatırımcılar tarafından da cazip hale gelmiş oldu.
Bölgelere göre teşviklerin dağılımı Peki bu son teşvik paketi ile birlikte bugüne kadar hazırlanan teşvik belgelerinde durum nedir? Türkiye‘de bin 383 teşvik belgesinin verildiği Ocak-Nisan 2012 döneminde, en yüksek sayıda teşvik belgesinin verildiği bölge Marmara olurken, Doğu Anadolu Bölgesi son sırada kaldı. 2012 Ocak-Nisan döneminde Marmara‘da 352, İç Anadolu‘da 221, Ege‘de 179, Akdeniz Bölgesi’nde 126, Karadeniz Bölgesinde 119, Doğu Anadolu Bölgesinde 110, Güneydoğu Anadolu Bölgesi‘nde ise 137 yatırım teşvik kapsamına girdi. Nisan ayında açıklanan yeni teşvik sisteminde 6. Bölge olarak anılan Doğu ve Güneydoğu bölgeleri için hazırlanan teşvik belgesi sayısı Eylül ayı sonuna kadar 228’i bulmuş durumda.
Türkiye toplamında bu rakamın bin 504 olduğu düşünüldüğünde oran yaklaşık yüzde 15. Yatırım tutarı olarak ise Türkiye toplamı 17 milyar TL iken, 6. Bölge için 2,5 milyar civarında. Bu oran da yüzde 14 olarak görünüyor. Bu rakamlara baktığımızda dikkatimizi çeken en önemli nokta, ilk defa hazırlanan belge sayısı oranı ile yatırım tutarı oranı birbirine paralel gidiyor olması. Dolayısıyla yeni teşvik yasasının şu aşamaya kadar en başarılı teşvik yasası olduğunu söylememiz gerekir. Ancak bölge dışından yatırımcı çekebilmek yine pek mümkün olmadı. 6. Bölge için hazırlanan 228 adet teşvik belgesinden sadece 27 tanesi bölge dışından geldi.
Umut ışığı doğdu Tüm bu rakamlar gösteriyor ki teşvik yasalarından aslan payını doğu aldı; yaklaşımı gerçekçi değildir. Ancak son yasa ile birlikte yeni bir umut ışığı doğduğu da bir gerçektir. Teşviklerin başarıya ulaşması için dışarıdan ve büyük ölçekli yatırımcıların bu bölgelere yatırım yapması son derece önemlidir. Bölge iş dünyasının yaptığı yatırımların ölçeği, ne yazık ki kayda değer bir kalkınma hamlesinin ortaya çıkmasına yetmemektedir. Bu açıdan bölge iş insanlarının, finansal kapasitelerinin büyütülmesi ve kredi olanaklarına daha kolay erişebilmelerinin önü süratle açılmalı.
Zira dışarıdan yatırımcı çekmek belirli bir zaman gerektirirken, bölge iş insanlarının yatırımları çok daha hızlı hayata geçirilebilir. Bu da finansal açıdan onları desteklemekle mümkündür. Teşviklerden beklenen etkiyi yaratmalarını bekliyorsak bu konu üzerinde de bir çalışma yapılması son derece önemlidir.
Tarkan KADOOĞLU
kadooglu@turcomoney.com
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
İsim *
Email *
Bir dahaki sefere yorum yaptığımda kullanılmak üzere adımı, e-posta adresimi ve web site adresimi bu tarayıcıya kaydet.
Δ
Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.