-Dünya. Küresel ısınmanın etkilerini azaltmak için hızla elektrikli otomobil üretimine geçiyor. Nitekim Statista Raporu’na göre, elektrikli araç satışları dünyada son 10 yılda neredeyse her yıl %30 artış kaydetti. Pandemi koşullarında olunmasına rağmen esas artış %120 ile 2021’de yaşandı. Pazar araştırma raporları, satış rakamlarının 2022 sonunda 8,1 ve 2030 sonunda 39,2 milyon adede ulaşacağına işaret ediyor.
–Tesla ve Volkswagen başta olmak üzere üreticilerin hepsi elektrikli araç üretimlerini artırmayı planlıyorlar. 2023’de yollarda göreceğimiz milli elektrikli aracımız TOGG’un bu yoğun üretim ve fiyat rekabeti ortamında önemli bir mücadelenin içine girecek. Elektrikli araç üretimi; yerli ve milli üretimin desteklenmesi, yabancı otomobil ve petrol ithalatının azaltılması ve istihdam yaratılması açılarından çok önemli.
Türkiye’de TOGG ile gündeme gelen elektrikli araç teknolojisi, dünyada uzun zamandır hazır olmakla birlikte içten yanmalı motor ve araç üreticilerinin oligopolistik yapısı, petrol ve türevi enerji kaynaklarının henüz dünyadaki ekonomik ve siyasi dengelere yön vermesi, elektrikli araç üretim ve satışının önündeki en önemli engeller olarak karşımıza çıkıyor. Ancak son iki yılda, bir yandan pandeminin hızlandırıcı etkisi, diğer yandan sürdürülebilirlik ve iklim konularına verilen önemin artması, temiz enerji ve CO2 emisyonunun azaltılması çalışmalarını da tetikledi.
Statista Raporu’na göre, elektrikli araç satışları dünyada son 10 yılda neredeyse her yıl %30 artış kaydetti. Pandemi koşullarında olunmasına rağmen esas artış %120 ile 2021’de yaşandı. Pazar araştırma raporları, satış rakamlarının 2022 sonunda 8,1 ve 2030 sonunda 39,2 milyon adede ulaşacağına işaret ediyor (marketsandmarkets.com).
Yıllar İtibariyle Elektrikli Araç Satışları (Milyon Adet)
Kaynak: Statista
Ülkeler İtibariyle Elektrikli Araç Payları (%)
Çin, elektrikli araç satışında Avrupa ve Amerika’nın önünde liderliğini sürdürmekle birlikte, toplam araçlar içerisindeki ağırlığına bakacak olursak, Kuzey Avrupa’nın açık ara önde olduğu görülüyor. Bu oran Norveç’te %75’in üzerine çıkmış durumda.
Kaynak: avtowow.com
TOGG, ÜRETİM VE REKABET İÇİN MÜCADELEYE GİRECEK
Dünya 2040 yılına kadar sıfır CO2 emisyonu hedeflerine odaklandı. Avrupa’da 2035 yılı itibarıyla benzinli ve dizel araçlar için satış yasağının hayata geçirilmesinin planlandı. Markalar, COP27 toplantılarında sıfır emisyonu hızlandırma koalisyona katıldı. Böyle bir ortamda, Tesla ve Volkswagen başta olmak üzere üreticilerin hepsi elektrikli araç üretimlerini artırmayı planlıyorlar. 2023’de yollarda göreceğimiz milli elektrikli aracımız TOGG’un bu yoğun üretim ve fiyat rekabeti ortamında önemli bir mücadeleye imza atacağı açık. Elektrikli araç üretimi; yerli ve milli üretimin desteklenmesi, yabancı otomobil ve petrol ithalatının azaltılması ve istihdam yaratılması açılarından çok önemli.
Dünyada En çok Satan Elektrikli Araçlar – 2021 (Bin Adet)
Tüm bu çabaların ülkemiz ekonomisi açısından faydalı sonuçlar doğuracağı da muhakkak. Ancak, Türkiye’nin elektrikli araç üretim ve satışında yoğun bir rekabetin içinde bulunacağı gibi bir sorunun yanında, aslında Avrupa’da başlayan enerji krizi ile birlikte, dikkate alması gereken başka sorunlar da var.
TÜRKİYE, BU SORUNLARA HAZIRLIKLI OLMALI
Göz önünde bulundurulması gereken bu hususlar özetle aşağıdaki başlıklardan oluşuyor:
Enerji ve Tabi Kaynaklar Bakanlığı’nın Türkiye Elektrik Enerjisi Talep Projeksiyonu Raporu’na göre, 2021 yılında elektrik üretimimizin, %30,9’u kömürden, %33,2’si doğal gazdan, %16,7’si hidrolik enerjiden, %9,4’ü rüzgardan, %4,2’si güneşten, %3,2’si jeotermal enerjiden ve %2,4’ü diğer kaynaklardan elde edildi. Elektrik ihtiyacımızın %64’ü çevresel sorunlara neden olan fosil yakıtlardan karşılanıyor. Elektrikli araçlar için kullanılacak elektriğin de hesaba katılması bu ihtiyacı artıracak. Doğal kaynaklardan elde edilen elektriğin oranının da hızla arttırılması gerekiyor Doğalgaz üzerinden elde edilen elektrik enerjisi,, artan jeopolitik riskler ve ambargo nedeniyle kesintiye uğruyor, başta Almanya gibi sanayisi doğalgaza bağlı AB ülkeleri yanında, Norveç ve İsveç gibi yoğun elektrikli araç kullanılan ülkelerde de elektrik kullanımının kısıtlanmasına neden oluyor. Hatta bu durum İsviçre gibi ülkelerde elektrikli araç kullanımının yasaklanmasına ilişkin tartışmalara dahi neden oluyor.
Otomotiv yan sanayinde 1000’in üzerinde firma faaliyet göstermesine rağmen, kabul edilebilir üretim standartlarına sahip, taşıt araçları imalat sanayine direkt olarak orijinal parça imal eden, firma sayısı 300 – 350 civarında. Diğer firmalar ise küçük ölçekli olup, büyük çoğunluğu da genellikle yenileme pazarına yönelik üretim yapıyor. TÜBİTAK Yan Sanayi 2023 Vizyonu Raporu’nda da görüleceği üzere, genellikle İstanbul, Bursa ve İzmir’de yoğunlaşan firmaların %75’inin Marmara, %13’ünün Ege ve %7’sinin İç Anadolu ve %5’inin de diğer bölgelerde bulunduğu anlaşılıyor. Bursa gibi yan sanayi yanında küçük sanayinin de yoğun olduğu illerde bile, tamir bakım için gerekli eğitim ve donanıma sahip çalışanın olmaması, sorunun yalnızca araç satışı değil, satış sonrası hizmet, altyapı ve geniş istihdam sorunları olarak da ele alınması gerektiğini ortaya koyuyor.
Prof. Dr. Mehmet Yazıcı
Maltepe Üniversitesi Rektör Yardımcısı
yazici@turcomoney.com
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
İsim *
Email *
Bir dahaki sefere yorum yaptığımda kullanılmak üzere adımı, e-posta adresimi ve web site adresimi bu tarayıcıya kaydet.
Δ
Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.