Türkiye, bu sıkıntıları aşabilecek güce sahip

Alper Nergiz

Küresel piyasalar FED’den gelen açıklamalar ile Çin’den gelen verileri izledi. FED Başkanı Janet Yellen, ABD ekonomisinin görünümünün iyi gözükse de küresel piyasalardaki dalgalanmaların FED’in faiz artış olasılığını azaltabileceğini belirtti. Son açıklamalar değerlendirildiğinde FED, bu yıl en fazla iki faiz artırımı yapabilecek gibi gözüküyor. Çin verileri, küresel büyüme kaygıları, jeopolitik risklerin ve belirsizliklerin kısa vadede düzelmeyeceği düşüncesi ve Avrupa da ki bazı bankalara ilişkin kaygılar, son iki aydır yatırımcıların görece daha güvenli olduğu düşünülen altına olan talebinin artmasına neden oldu. Kaygılar sürerse önümüzdeki dönem altına olan bu talep devam edebilir. Mart ayında piyasalar 10 Mart’ta Avrupa Merkez Bankası Başkanı Draghi’nin yapacağı toplantıyı parasal genişleme beklentisi nedeniyle yakından izleyecek.
Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Standard & Poor’s’(S&P) petrol ithal eden birçok ülkenin notunu Şubat ayında düşürdü. Gerekçe olarak da, düşmeye devam eden petrol fiyatlarının, petrol ihracatından elde edilen gelirlerin azalması dolayısıyla düşük petrol fiyatlarının ekonomik ve mali görünümü olumsuz etkilemesini gösterdi. Ayrıca Rusya, Suudi Arabistan, Katar ve Venezuela’nın petrol üretimini dondurmaya ilişkin anlaşmasının fiyatlarda kayda değer bir etki yaratmayacağı öngörüsünde bulundu.

PETROL FİYATLARININ DÜŞMESİ, TÜRKİYE İÇİN İYİ OLDU
Türkiye ise petrol fiyatlarının düşmesinden dünyada pozitif yönde etkilenen az sayıda ülkeden biri. Cari açık geriliyor, petrol fiyatı bu seviyelerde kalırsa önümüzdeki dönemde ekonomi üzerinde daha fazla olumlu etkileri görülebilir. Bölgemizdeki bazı ülkelerle son dönemde ticaret hacmimizin azalması, petrol fiyatların düşmesinden değil jeopolitik risklerden kaynaklanan ulaşım ve güvenlik sorunlarından dolayı. Rusya ile yaşanan kriz ve bölgemizde yaşanan jeopolitik risklere bağlı olarak son aylarda ihracatımız bir miktar azalmış olsa da ekonomik açıdan temel makro verilere baktığımızda şu aşamada bir sıkıntı gözükmüyor.

YENİ PAZARLAR, TÜRKİYE’NİN İHRACATINI ARTIRACAK
Londra ve Davos’taki toplantılara katılan Başbakan Ahmet Davutoğlu ve Ekonomiden Sorumlu Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek’in çok uluslu yabancı şirketlere, önümüzdeki dönemde yapılacak reformlara ilişkin bilgiler sunduğu yurt dışı seyahatinin hemen ardından; Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 100’ü aşkın işadamıyla birlikte Güney Amerika’da bazı devlet başkanlarıyla birlikte iş forumlarına katıldı. Yine Şubat sonu Mart başında Afrika’ya bir seyahat daha yapılacak. Bütün bu seyahatler, yabancı sermayenin ülkemize yatırım yapması açısından önemli olduğu kadar bölgemizde jeopolitik risklerden dolayı gerileyen ihracatı küresel çapta arttırmak ve ihracatta yeni pazarlar ile yeni üretim olanakları açısından da çok önemli olacaktır.

MAKRO EKONOMİK VERİLER İYİ GÖZÜKÜYOR
Sonuç olarak siyasi açıdan istikrarlı ve güçlü bir hükümetin olması, önümüzdeki dönemde yapılacak yapısal reformlar, petrol fiyatlarının ciddi oranda düşmüş olması, temel makro ekonomik verilerin olumlu seyri, güçlü bankacılık sistemi ve tüm çalkantılara rağmen sürdürülebilir büyümenin sürmesi ülkemiz açısından pozitif olumlu gelişmeler olarak karşımıza çıkıyor. Ancak bölgemizde yaşanan jeopolitik gerginliklerin oluşturduğu endişeler, küresel büyümeye ilişkin belirsizlikler ve terör eylemlerine yönelik kaygılar, piyasaları gölgeliyor. Ayrıca komşu ülkelerde yaşanan gelişmeler nedeniyle yaşanabilecek göç dalgaları sonrası bazı sıkıntılar yaşanabilecek olsa da, Türkiye, bunları aşacak güce sahiptir.