Türkiye gibi tasarruf açığı bulunan ülkelerin ekonomik kalkınmasında yabancı sermayenin çok önemli bir rolü bulunuyor. Nitekim 1990’lı yıllardan bu yana hemen hemen her hükümetin temel hedeflerinden biri yabancı sermayenin ülkeye çekilmesi ve özellikle direkt sermaye yatırımlarının artırılmasına yönelik tedbirlerin alınmasıdır. Bu amaçla da değişen ulusal ve uluslararası konjonktüre göre yeni yasal düzenlemelerle yabancı yatırımlar teşvik ediliyor. Günümüzde sadece gelişmekte olan değil gelişmiş ülkeler de büyük oranda yabancı yatırımcıları cezp etmek amacıyla ciddi bir yarış içindedirler. Yabancı sermaye için uygun ortam oluşturan çok sayıda ülke çeşitli avantajlar ve kolaylıklar sunuyor. O nedenle sermaye sahipleri için çok sayıda alternatif bulunuyor. Bu alternatifler arasında tercih edilebilmek için ekonomik avantajların yanında diğer sayısal olmayan unsurların – sosyo-kültürel yapı, lokasyon, ulaşım, haberleşme ve diğer gündelik yaşama ilişkin unsurlar – da ön plana çıktığı görülüyor.
DİREKT SERMAYE YATIRIMLARINDA ARTIŞ
ülkemize net yabancı sermaye girişinin en yüksek olduğu 2006-2008 yılları bu anlamda altın yıllar olarak dikkat çekerken, ekonomik anlamda da büyümenin ve bunun pozitif etkilerinin ekonominin her alanında yaşandığı gözleniyor. Küresel ekonomik krizin devamında yabancı sermaye girişinde büyük oranda düşüş meydana gelmiş ve 12-13 milyar dolar bandına gelinmişti. Son yıllarda yabancı sermaye girişlerindeki önemli faktörlerden birinin gayrimenkul olduğu ve son iki yıl içerisinde bu tutarın 2013 yılında 3 milyar dolar, 2014 yılında ise 4,3 milyar dolara ulaştığı görülüyor. Son 10 yıl içerisinde ülkemize toplam 143,6 milyar dolar düzeyinde net direkt yabancı sermaye yatırımı girişi oldu.
Diğer taraftan gayrimenkul alımı dışında yatırım amacıyla Türkiye’ye gelen yabancı sermaye tutarı 2011 yılından bu yana azalan bir trend izliyor. Nitekim 2011 yılında 14,1 milyar dolar olan yabancıların net sermaye yatırımları 2012’de 10,1, 2013 yılında 9,2 ve geçen yılda 8,4 milyar dolar oldu.
Net yabancı sermaye girişleri ile ekonomik kalkınma arasında yakın bir korelasyon olduğu biliniyor. Bunu hemen her ülkede ve ülkemizde de istatistikî olarak ispatlamak ve gözlemlemek mümkündür. önümüzdeki yıllarda, ekonomik büyümenin devamı ve sürdürülebilirliği açısından net yabancı sermaye girişlerinin en azından aynı seviyede olması bekleniyor. Fakat gayrimenkul satımlarında aynı ivmenin devamı, yabancı sermaye yatırımcı iştahının varlığı gibi faktörlerin olumsuz olması durumunda ekonomik büyümenin 2014 yılı düzeyinde gerçekleşme olasılığı düşüyor.
YABANCI SERMAYELİ ŞİRKET SAYISI 4 KAT ARTTI
2014 yılsonu itibariyle yabancı sermayeli şirket sayısı 41 binin üzerindedir. Son 10 yılda yabancı sermayeli şirket sayısı 4 kat arttı ve bu şirketler vasıtasıyla toplam 143,6 milyar dolar net sermaye ülkemize geldi. Yabancı sermayeli şirket sayısındaki sürekli ve istikrarlı artışın devam etmekte olduğu gözlemleniyor.
Finansal Bakış
Rafi Karagöl
JCR Eurosia Rating Başkan Vekili
karagol@turcomoney.com
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
İsim *
Email *
Bir dahaki sefere yorum yaptığımda kullanılmak üzere adımı, e-posta adresimi ve web site adresimi bu tarayıcıya kaydet.
Δ
Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.