♦ Altına dayalı borsa yatırım fonlarının altın varlıkları 12 gün arka arkaya yükseliş kaydederek 70 milyon ons’a, ya da 2,177 tona yaklaşarak tüm zamanların en yüksek seviyesine ulaştı. ♦ AB’deki kriz genişler ve ABD’de alınan önlemlerin sonuç vermez, mevcut durum daha da kötüleşir ise güvenli bir liman olan altın 2,000 ABD Doları/ons’un üzerine çıkarak yeni bir rekor kırabilir mi?
ALTINDA YüKSELİŞ DEVAM EDER Mİ?
Yatırımcının geçmişten günümüze en güvenilir liman olarak bildiği altın, özellikle kriz dönemlerinde daha da belirgin bir şekilde ön plana çıkıyor. Son günlerde oldukça yükselen altın fiyatları, rekora imza atarak tarihinin en yüksek seviyelerine fırladı.
Avrupa Birliği ülkelerindeki kriz durumu ve sonrasında ABD’deki olumsuz gelişmelerle gerilen piyasalarda yatırımcı yine en güvenilir limana sığındı. Peki önümüzdeki dönemlerde altın fiyatlarında bir düzeltme hareketi mi beklenmeli, yoksa fiyatlara daha da yukarılara tırmanabilir mi? Yatırımcının kafasındaki bu soruyu İstanbul Altın Borsası Başkan Vekili Osman Saraç’a yönelttik.
Altın fiyatlarının önümüzdeki dönemde de yükselebileceğine işaret eden Saraç; “Avrupa’da borç krizinin önlenmesi ve ABD’de borç tavanının artırılarak ekonominin teşvik edilmesi yönünde alınan önlemlerin sonuç vermemesi halinde altın 2,000 ABD Doları/ons’un üzerinde yeni rekor seviyelere ulaşır” diyor.
Peki küçük yatırımcı ne yapmalı, altın için alım zamanı mı, yoksa satış zamanı mı, bu fiyatlardan altın almak stratejik açıdan doğru mu? Bankalardaki altın deposu, yastık altı altın miktarı ve yeraltındaki altın rezervimiz ne durumda? İşte İAB Başkan Vekili Osman Saraç’ın sorularımıza verdiği çarpıcı yanıtlar ve yatırımcıya ışık tutacak önemli açıklamalar:
♦ Altın fiyatlarının tarihinin en yüksek seviyelerine çıkmasını nasıl değerlendiriyorsunuz? Altın fiyatları son günlerde ardı ardına rekor kırıyor. Son olarak 2008 yılı sonundaki finansal krizden beri üç günde gösterdiği en büyük yükselişi kaydeden altın 11 Ağustos Perşembe günü 1,814 ABD Doları/ons’a yaklaşarak yeni rekoruna imza attı. Euro bölgesinde devam eden son olarak İtalya ve İspanya’ya, hatta Fransa’ya sıçramasından endişe edilen kamu borcu krizinin yanı sıra ABD’de son dakikada alınan finansal önlemlere rağmen Standard & Poor’s’un ülkenin en üst düzeyde olan kredi notunu AA+’ya düşürmesi altının rekor seviyeye gelmesinde etkili oldu.
Son günlerde yaşanan bu olumsuz gelişmeler; finansal piyasalarda hisse senetleri gibi riskli varlıklardan kaçışa yol açarken, güvenli liman altına talepte patlamaya neden oldu. Bunun yanı sıra merkez bankalarından gelen altın talebi de altın fiyatlarına destek veriyor. 2011 yılında gelişmekte olan ülkelerin merkez bankaları yaklaşık 180 ton kadar altın satın alırken, bu rakam 2010 yılında merkez bankalarınca gerçekleştirilen 73 tonluk altın alımının iki katından fazladır. Altın satın alan merkez bankaları arasında Meksika, Rusya, Kore, Tayland ve Kazakistan ilk sıralarda yer alıyor. Son yıllarda yatırım amaçlı altın talebinde önemli bir artış gözleniyor.
Dünya Altın Konseyi verilerine göre; altına dayalı borsa yatırım fonlarının altın varlıklarının on iki gün arka arkaya yükseliş kaydederek 70 milyon ons’a, ya da 2,177 tona yaklaşarak tüm zamanların en yüksek seviyesine ulaştı. Bu değerin 2010 yılındaki toplam arzın yaklaşık yarısına eşdeğer olduğu görülüyor. Finansal piyasalarda yaşanan krizle beraber hükümetlerin yükümlülüklerine dayalı kağıt para birimlerine olan güven azalırken, herhangi bir hükümetin yükümlülüğü olmayan altın gibi güvenli limanlar son yılların en cazip yatırım araçları arasında yeraldı.
FİYATLAR NEDEN TAVAN YAPTI?
♦ Fiyatların bu seviyelere çıkmasına neden olan en önemli faktörler nelerdir? ABD’de onaylanan bütçe kesintisine ve borç tavanının artırılmasına karşın, ülkenin kredi notunun düşürülmesi ve hisse senedi piyasalarında keskin bir düşüşün yaşanması altını da rekor seviyeye taşıdı. ABD’nin en üst düzey kredi notunu yitirmesinden sonra menkul kıymetler, bonolar ve döviz kurlarından çıkan nakdin altına yöneldiği görüldü.
Diğer taraftan Avrupalı liderlerin şu anda euro bölgesinin üçüncü ve dördüncü büyük ekonomileri olan İtalya ve İspanya’yı içine alan borç krizinin yayılmasını engelleyebileceğine dair yatırımcıların güvenindeki azalma son günlerde güvenli liman altına talepteki artışın en önemli nedenlerindendir.
♦ önümüzdeki dönem için altın fiyatlarında trendin hangi yönde olması beklenebilir? Altın fiyatlarında 2011 ve 2012 yılında, düzeltme hareketleri ile birlikte, yükseliş trendinin sürmesi bekleniyor. Son zamanlarda altın ticaretinde söz sahibi uluslararası bankalar ve madencilik şirketleri altın fiyatlarına yönelik tahminlerini yükselttiler. ABD reel faiz oranlarındaki düşüşe ve hem ABD’de, hem de Avrupa’da şiddetlenen kamu borcu sorununa işaret eden Goldman Sachs üç, altı ve 12 aylık altın fiyat tahminlerini sırasıyla 1,645 $/ons, 1,730 $/ons ve 1,860 $/ons’a yükseltti.
JP Morgan ise altın fiyat tahminini % 39 oranında artırarak fiyatların yılsonuna değin en azından 2,500 $/ons’a ulaşacağı yönünde yüksek bir tahminde bulundu.
Morgan Stanley, ANZ, UBS, MF Global ve Barclays Capital altın fiyat tahminlerini yükselten diğer kuruluşlardandır. Yine altın madencilik şirketlerinden Barrick Gold, AngloGold Ashanti ve Randgold Resources da fiyatlarda artış beklentisindedir. UBS bir aylık altın fiyat tahminini 1,575 $/ons’tan 1,725 $/ons’a yükseltirken, üç aylık altın fiyat tahminini de 1,600 $/ons’tan 1,800 $/ons’a yükseltti.
KüçüK YATIRIMCI NE YAPMALI?
♦ Elinde parası olan küçük yatırımcı altın mı almalı, yoksa nakitte mi kalmalı? Altına yatırım orta ile uzun vadede düşünülmeli. Fiyatların rekor seviyeye yükselmesiyle beraber piyasada artan volatilite yatırımcılara kısa vadede olumsuz yönde etkileyebilir. Dünya genelinde dolar cinsinden fiyatlandırılan altının Türk Lirası cinsinden değeri hem doların Türk Lirası cinsinden değerini, hem de uluslararası piyasalarda işlem gören altının fiyatını yansıtıyor.
BU SEVİYELERDEN ALTIN ALINIR MI?
♦ Yatırımcı bu fiyat seviyelerinden alım-satım yapma konusunda nasıl bir strateji izleyebilir? Altını olan satmalı mı, ya da bu seviyelerden altın alımı yapmak karlı olur mu? Altın fiyatlarının rekor seviyelere ulaşmasıyla beraber fiyatlardaki oynaklık, ya da volatilite de önemli ölçüde arttı. Piyasada hayli kısa zaman dilimlerinde büyük fiyat hareketleri gözleniyor. Bundan dolayı yatırımcılar altına temkinli yaklaşmalıdırlar.
Ancak mevcut finansal koşullar dikkate alındığında altının en azından önümüzdeki bir ya da iki yıllık dönemde cazip yatırımlardan biri olmayı sürdürmesi bekleniyor. Son olarak ABD Merkez Bankası gösterge faiz oranlarını 2013 yılı ortasına değin dip seviyelerde tutma sözü verdi. Dünya genelinde uygulanan düşük faiz politikası altını alternatif bir yatırım olarak destekliyor.
BANKALARIN ALTIN DEPO HESABI 60 TONA ULAŞTI
♦ Türkiye’de altının ekonomik boyutları hangi seviyelerde. Bankalardaki altın mevduatı hangi seviyelerde? Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) verilerine göre, bankalarda tutulan kıymetli maden depo hesaplarının toplam tutarı geçen yılın Haziran ayı sonuna göre 2011 yılının Haziran ayında 3.5 katı büyüklüğe 4 milyar 882 milyon liraya ulaştı. Yapılan hesaplamaya göre, bankaların altın depo hesabı büyüklüğü 60 ton civarına yükseldi. Fiyatlardaki artışla birlikte altın hesaplarındaki çeşitlilik ve müşteri sayısı artarken, son dönemde mevduat yatırımcılarının bir kısmının pozisyon değiştirerek altın hesaplarına yöneldiği görüldü.
YASTIK ALTINDA 5.000 TON ALTIN VAR!
♦ Yastık altındaki altın miktarı nedir? Yapılan kamuoyu araştırmaları Türk halkının elinde 5,000 ton yastık altı altın olduğunu gösteriyor. Yüzyıllardır Türk kültüründe önemli bir yeri olan altın bir takı olarak kullanılmasının yanı sıra aynı zamanda da geleneksel bir yatırım aracıdır. Türkiye Cumhuriyet altını gibi altın hatıra para üretiminde dünyada ilk sıralarda yer almaktadır.
YERALTINDAKİ ALTIN REZERVİ 6 BİN 500 TON
♦ Yeraltındaki toplam altın miktarı ve değeri nedir? Altın Madencileri Derneği’ne göre yapılan araştırmalar 6 bin 500 tonluk potansiyeli ile Türkiye’nin jeolojik açıdan dünyada altın potansiyeli en yüksek ülkelerden biri olduğunu gösteriyor. Bunun parasal değeri ise bugünkü fiyatlarla 300 milyar ABD Doları’nın üzerindedir. Yine Altın Madencileri Derneği’nin verilerine göre Türkiye’de son on yılda 82 ton altın üretildi.
♦ İstanbul Altın Borsası’nın yılsonu işlem hacmi nedir? Bu konuda bilgi verir misiniz? İstanbul Altın Borsası’nda 2010 yılında 115.19 ton altın ve 388.67 ton gümüş işlemi gerçekleşti. 2011 yılında ise 10 Ağustos tarihi itibariyle 100.85 ton altın ve 260.42 ton gümüş işlemi gerçekleşti. İstanbul Altın Borsası’nın altın işlemleri hacminin bu yılın sonunda yaklaşık 150 tona ulaşarak 2010 yılındaki seviyesinin % 30 – 40 üzerinde gerçekleşmesi bekleniyor.
PİYASALARDA çALKANTI SüRECEK Mİ?
♦ Amerika, Avrupa, çin ve Japonya’daki gelişmeleri dikkate aldığınızda önümüzdeki günlerde piyasada neler yaşanabilir, beklentileriniz hangi yönde? Finansal piyasalar Ağustos ayının ilk günlerinde ciddi oranlarda dalgalanmalar yaşadı. ABD’nin kredi notunun düşürülmesi, Avrupa Bölgesi borç krizinin yayılacağı endişesi hisse senedi piyasalarında önemli düşüşlere yol açarken altın gibi güvenli liman varlıklar değer kazandı. Mevcut kriz dalgasının bir süre daha etkisini göstermesi ve finansal piyasalardaki çalkantının sürmesi bekleniyor.
♦ Türkiye ekonomisi yeni bir kriz dalgasından nasıl etkilenir? Son yaşanan dalgalanma Türkiye ekonomisinde, kısa vadeli piyasa hareketlerini bir kenara koyarsak, önemli bir etkisi olmadı. önümüzdeki dönemde ihracat pazarlarını çeşitlendirerek ülkemizin bu dalgalanmadan gelişerek çıkacağını bekliyoruz. Ancak gerek borsada, gerekse de dövizde dalgalanmalar görülecek.
ALTIN 2,000 ABD DOLARI/ONS’UN üZERİNDE çIKABİLİR!
♦ Altın fiyatları yeni bir krizin patlak vermesi durumunda nasıl bir seyir izler? Zayıflayan finansal piyasaları desteklemek için son olarak G7 ülkeleri tarafından verilen sözlerin tutulmaması durumunda altın fiyatları daha da yükselebilir. Gerek Avrupa’da borç krizinin önlenmesi yönünde, gerekse de ABD’de borç tavanının artırılarak ekonominin teşvik edilmesi yönünde alınan önlemlerin sonuç vermemesi durumunda mevcut durum daha da kötüleşir ise güvenli bir liman olan altın 2,000 ABD Doları/ons’un üzerinde yeni rekor seviyelere ulaşır.
TüRKİYE’DE ALTINA TALEP İKİ KATINA çIKTI
Hindistan ve çin toplam külçe ve madeni para yatırımlarının % 52‘sinin ve toplam takı talebinin % 55‘inin gerçekleştiği önde gelen iki pazar oldu. Global takı talebinin % 60’ının gerçekleştiği Türkiye, Hindistan ve çin üçlemesinde toplam büyüme %16 oranında gerçekleşti.
Türkiye’de ikinci çeyrekte hiç beklenmedik şekilde % 7’lik artışla rekor seviyeye ulaşan altın talebi 17,4 ton olarak gerçekleşti. Aynı dönemde yatırım talebi ise % 144’lük artış ve 13,6 tonla yine en güçlü büyüme oranına ulaştı.
Dünya Altın Konseyi raporuna göre; altının bu yıl yaptığı güçlü başlangıç, tüm sektör ve coğrafyalarda gördüğü geniş tabanlı destek ile toplam küresel altın talebinin 919,8 ton olarak ölçümlendiği 2011’in ikinci çeyreğinde daha da yükseldi. Rekor talep 44,5 milyar dolarlık değere ulaştı.
2011’in ikinci çeyreği (Q2) için hazırlanan Altın Talebi Eğilimleri raporuna göre, 2011’in ikinci yarısında da altın talebinin gücünü koruması bekleniyor. Beklentinin başlıca nedenleri ise 3 ana başlıkta değerlendiriliyor.
Daha yüksek olan altın fiyatına rağmen, Hindistan ve çin’in talebi, 2010’un aynı dönemi ile karşılaştırıldığında 2011’in ikinci çeyreğinde % 38 ve % 25 büyüme gösterdi. Bu büyümenin; artmakta olan ekonomik refah, yüksek enflasyon ve yakınlaşan önemli altın satış festivalleri nedeniyle devam edeceği öngörülüyor.
Avrupa’da devam eden borç krizinin etkisi, Birleşik Devletler borçlarının gerilemesi, enflasyon ile ilgili baskılar ve Batı’daki ekonomik büyümenin halen kırılgan bir profil çizen yapısı, öngörülebilir gelecekte yüksek yatırım seviyelerini daha da ileri götürecek gibi görünüyor. Merkez bankaları, muhtemelen altının net alıcıları olmaya devam edecek. 2011’in ikinci yarısındaki 69,4 tonluk satın alma, merkez bankalarının rezervlerini çeşitlendirmek için altına dönmeye devam ettiğini gösteriyor.
Dünya Altın Konseyi Yatırımlar Bölümü Genel Müdürü olan Marcus Grubb’ın yorumu ise şu şekilde: “Hindistan ve çin’deki talebin gücü, bu çeyrekteki geri dönüşüm etkinliğindeki genel düşüş ile birleştiğinde, tüketicilerin mevcut fiyatlara uyum gösterdiğini ve fiyatlardaki yükselme eğiliminin devam etmesini beklediğini gösteriyor.
Buna ek olarak, makro ekonomide devam eden belirsizlik, hüküm süren borç krizi ve geniş ölçekli enflasyon baskıları, altın talebinin gücünü korumasını sağlayacak.”
Turcomoney – Eylül 2011
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
İsim *
Email *
Bir dahaki sefere yorum yaptığımda kullanılmak üzere adımı, e-posta adresimi ve web site adresimi bu tarayıcıya kaydet.
Δ
Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.